Özet
“MESAFE SATIMI” İLE “MESAFELİ SATIM” KAVRAMLARI ÜZERİNE KARŞILAŞTIRMALI BİR İNCELEME
Arş. Gör. Xxxxxxxxxx XXXXXXXXx
Özet
Bu makalenin amacı “mesafe satımı” ile “mesafeli satım” kavramlarını karşılaştırmalı olarak incelemektir. Mesafe satımı, teknik anlamı itibariyle, Borçlar Kanunu’nun değişik hükümlerinde (m. 183/II, 186/I, 201 gibi) düzenlenmiş; mesafeli satım ise, yine teknik anlamda olmak üzere, mesafeli sözleşmelerin en yaygın türü olarak, 4822 sayılı Kanun ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’da düzenlenmiştir (m.
9/A).
Borçlar Kanunu’nda düzenlenen, “mesafe satımı” ile Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun m. 9/A’da yer alan mesafeli sözleşmeler ve onun bir türü olan “mesafeli satım” kavramları birbirinden farklı birtakım özelliklere sahiptir. Mesafe satımı, sözleşmenin ifası aşaması ile ilgili iken; mesafeli satım ise sözleşmenin kuruluş safhası ile ilgilidir. Fakat, “mesafe satımı” ile “mesafeli satımın” aynı sözleşme içinde bir arada bulunmaları da mümkündür.
Pozitif hukuk bakımından mesafe satımı; sözleşmenin ifası amacı ile satılanın (malın) naklinin söz konusu olduğu satımı ifade eder. Mesafeli tüketici sözleşmelerinin bir türü olarak mesafeli satım ise; tüketici ile satıcı arasında kurulan ve satıcının mesafeli sürüme özgü olarak organize ettiği satış ağı çerçevesinde, bir mal edimi ile ilgili olarak, sözleşmenin kurulması anına kadarki süreç de dahil olmak üzere münhasıran bir veya birden çok mesafeli iletişim aracı yardımıyla kurulan bir satım sözleşmesidir.
Kavram kargaşasına yol açmama düşüncesiyle, mesafe satımı ile mesafeli satım kavramlarını artık yerli yerinde kullanma gereği vardır.
Anahtar Sözcükler
Mesafe satımı, Gönderme suretiyle satım, Mesafeli satım, Mesafeli sözleşme, Tüketicinin korunması
Zusammenfassung
* (∗) Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü Hukuk Bilimleri Ana Bilim Dalı
Dieser Aufsatz untersucht vergleichend die Begriffe Distanzkauf und Fernabsatz. Die technische Bedeutung des Distanzkauf ist im verschiedenen bestimmungen des (türkische) Obligationengesetzes (z.B. Art. 183/II, 186/I, 201) geregelt; und die technische Bedeutung des Fernabsatz als verbreitete Art der Fernabsatzverträge ist im 4822 -Nummer Gesetz und im 4077- Nummer Gesetz der Xxxxxxxx Xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx xxxxxxxx (Xxx. 0/X).
Die im Obligationengesetz geregelte Distanzkauf und im Verbraucherschutzgesetz vorhandene Fernabsatzverträge (Art. 9/A) und Fernabsatz als eine Art dieser Verträge haben von einander verschiedene Bedeutungen. Während Distanzkauf die Phase der Vertragserfüllung betrefft, ist der Fernabsatz den Vertragsschluss betreffend. Lediglich ist es möglich, dass der Distanzkauf und der Fernabsatz in der selben Vertrag vorhanden sein können.
Aus der Sicht des positives Recht bedeutet der Distanzkauf, ein Kauf in dem als Gegenstand der Transport der verkäufte Ware besteht, um die Vertragserfüllung auszuführen. Der Fernabsatz ist jeden zwischen einem Verkäufer und einem Verbraucher geschlossenen, eine Ware betreffenden Vertrag, der im Rahmen eines für den Fernabsatz organisierten Vertriebssystems des Verkäufers geschlossen wird, wobei dieser für den Vertrag bis zu dessen Abschluss einschliesslich des Vertragsabschlusses selbst ausschliesslich eine oder mehrere Fernkommunikationstechniken verwendet.
Mit der Gedanke den Begriffswirrwarr zu verhindern, ist es notwendig die Begriffe Distanzkauf und Fernabsatz regelrecht/passend zu verwenden.
Schlüsselwörter
Distanzkauf, Versendungskauf, Fernabsatz, Fernabsatzvertrag, Verbraucherschutz
I. HUKUKİ SORUNUN ORTAYA KONULMASI
818 sayılı Borçlar Kanunu (BK)’nun, “Başka mahalden vaki olan satım” başlığını taşıyan 201. maddesinde (OR Art. 204) düzenlenen mesafe
satımı (Distanzkauf) ile pozitif hukukumuza 4822 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda (TKHK) Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunla (m. 14) giren mesafeli sözleşme (Fernabsatzvertrag, Distance contracts) ve inceleme konumuz itibariyle onun bir türü olan mesafeli satım kavramları çeşitli yönleri itibariyle birbirlerinden farklı birtakım özelliklere sahiptirler.
Her iki kavramda da “mesafe” ve “satım” ifadelerinin bulunuyor olması ilk bakışta bunların aynı manayı taşıdıkları izlenimini uyandırabilir. Böyle olmasa bile en azından her iki kavram arasındaki bazı önemli ayrılıklar kolayca anlaşılamayabilir. Pozitif hukukumuz açısından çiçeği burnunda bir kavram olan “mesafeli sözleşme”, varlığı şu ana kadar belirli bazı durumların dışında pek de farkedilmeyen “mesafe satımı” nın da hatırlanması ihtiyacını doğurmuştur. Diğer bir ifadeyle “mesafe satımı”, tüketicinin korunması ve özellikle tüketici veya tüketim102 sözleşmeleri (consumer contract, Konsumentenvertrag) hukuku ile ilgilenenler tarafından kendisine yönelen bu ilgiyi “mesafeli sözleşme”ye borçludur da denilebilir.
Biz, bu incelememizde teknik anlamda mesafe satımı ve mesafeli satım kavramları hakkında genel bilgiler vermek suretiyle, bunların unsurları ve sonuçları bakımından birbirlerinden ayrıldıkları noktaları ortaya koymaya çalışacağız.
II. MESAFE SATIMI KAVRAMI
A) Tanımı
Satım sözleşmeleri doktrinde, satılanın, sözleşmenin ifası için herhangi bir yere gönderilmesinin söz konusu olup olmaması açısından “yerinde satım” ve “mesafe satımı” şeklinde ikiye ayrılmaktadır103. Genel bir tanımla belirtecek olursak, sözleşmenin yerine getirilmesi için satılanın herhangi bir yere gönderilmesinin gerekli olmadığı durumlarda ortaya çıkan
102 Bu ifade şekli için bkz. XXXXXXX, Xxxx: “Tüketiciyi Koruma Yasasının Sözleşme Hukuku Alanındaki Düzenlemesinin Eleştirisi”, YHD, C. XV, S. 173/4, 1996, s. 580.
103 OSER, Xxxx/XXXXXXXXXXXXX, Xxxxxxx: Das Obligationenrecht, 2. Teil (Halbband): Art. 184 – 418, Zweite umgearbeitete Auflage, Zürich 1936, Art. 184, Nr. 35 – 36, s. 796; KALPSÜZ, Xxxxxx: Denizaşırı Satışlar (Giriş – Boşaltmada Satışlar), Ankara 1967, s. 28; XXXXXXXX, Xxxxx: Xxxxxx Xxx, 3. Bası, İstanbul 1953,
s. 258; TUNÇOMAĞ, Kenan: Borçlar Hukuku Dersleri, II, Özel Borç İlişkileri (Akdin Muhtelif Nev’ileri), İstanbul 1967, s. 50; XXXXXXXX, Xxxxxx: Satım Akdinde Hasarın İntikali, Ankara 1966, s. 134; XXXXX, Xxxxxx: Satıcının Satılanın (Malın) Ayıplarından Sorumluluğu, İstanbul 1989, s. 119; XXXXXXX, Xxxx/XXXXXX, Xxxxx/ÇALIK, Xxxxx: Xxxxx Xxxxxxx Xxxxxx, Ankara 1994, s. 297; XXXX, Fahrettin: Borçlar Hukuku Özel Borç İlişkileri, Genişletilmiş 4. Baskı, Ankara 2002, s. 82 – 84.
satıma yerinde104 veya mahallinde satım105 (Platzkauf) adı verilmekte iken; sözleşmenin ifası amacı ile satılanın naklinin söz konusu olduğu satıma ise mesafe satımı (Distanzkauf) denilmektedir106.
Yerinde satımda, satılan, satıcı veya temsilcisi tarafından, araya üçüncü bir şahıs girmeksizin, doğrudan doğruya alıcıya veya temsilcisine ifa yerinde teslim edilmektedir107. Diğer bir ifadeyle, yerinde satımlarda satıcının borcu aranacak borçtur108. Bu tür borçlarda alıcı, satılanı yasal ifa yerinde teslim almaktadır. Mesafe satımında ise, satıcı, satılanı ifa yerinden başka bir yere üçüncü bir kişi aracılığı ile göndermeyi109 veya alıcının yerleşim yerinde ya da ticari işletmesinin merkezinin bulunduğu yerde teslim etmeyi taahhüt etmektedir110.
Yukarıda belirtilen anlamıyla “mesafe satımı” kavramı için, “mesafeli satış” ifadesi de kullanılmış olsa da111, kavram kargaşasına sebebiyet vermemesi düşüncesiyle, bugün için bu kullanımın artık mümkün olmadığı kanaatindeyiz. Zira, mesafeli satım, teknik anlamda mesafe satımından unsurları ve sonuçları itibariyle farklı bir şekilde, mesafeli sözleşmelerin bir türü olarak pozitif hukukumuzda yerini almış bulunmaktadır (TKHK m.
9/A).
B) Türleri
Mesafe satımı, satılanın, sözleşmenin yerine getirilmesi için ifa yerine veya başka bir yere gönderilip gönderilmemesine göre, adi mesafe satımı ve nitelikli mesafe satımı şeklinde ikiye ayrılmaktadır112. Mesafe satımının bu
104 Yerinde satım için ayrıca kullanılan “aynı yerde (mahalde) satım” ifadesi için bkz. TUNÇOMAĞ, s. 50; XXXXX, s. 119; XXXXXXXX, s. 134; XXXXXXXX, s. 258; XXXXXXX, Xxxxxx: Xxxxxx Xxxx – Xxxxx Xxxx ve Nevileri, Genişletilmiş 2. Baskı, Ankara 2003, s. 306.
105 Bu ifade şekli için bkz. KALPSÜZ, s. 29; İZVEREN/XXXXXX/ÇALIK, s. 297.
106 OSER/SCHÖNENBERGER, Art. 184, Nr. 36, s. 796; XXXXXXXX, Xxxxx: Borçlar Hukuku Özel Borç İlişkileri C. I/1, Tümüyle Yeniden İşlenmiş ve Genişletilmiş 5. Basım, İstanbul 1988, s. 116; XXXX, s. 132; ZEVKLİLER, Aydın/XXXXXXX, Xxxxx/XXXXX, Xxxxx: Borçlar Hukuku Özel Borç İlişkileri, Ankara 1998, s. 96; XXXXXXXXX, Feyzi N.: Borçlar Hukuku, İstanbul 1980, s. 218; XXXXXXXX, s. 258. “Mesafe satımı” nın “uzağa satım” şeklinde ifadesi için bkz. HATEMİ, Xxxxxxx/XXXXXXX, Xxxx/ARPACI, Xxxxxxxxxx: Borçlar Hukuku Özel Bölüm, İstanbul 1992, s. 98, 115. Aynı kavram için kullanılan “uzak satım” ibaresi için ise bkz. TUNÇOMAĞ, s. 50.
107 OSER/SCHÖNENBERGER, Art. 184, Nr. 35, s. 796;
İZVEREN/XXXXXX/ÇALIK, s. 298.
108 ARAL, s. 82.
109 TUNÇOMAĞ, s. 50; XXXXX, s. 119; XXXXXXXX, s. 135.
110 ARAL, s. 84 – 86.
111 Bu kullanım için bkz. KALPSÜZ, Xxxxxx: Ticari Satışta İfa Mahalli, Ankara 1960, s. 138; TUNÇOMAĞ, s. 50.
112 KALPSÜZ, Denizaşırı Satışlar, s. 29. Ayrıca bkz. ve karş. XXXXXXXX, x. 271;
ARAL, s. 132.
1) Adi Mesafe Satımı
Sözleşmenin ifasını gerçekleştirmek için, satılanın, ifa yerinden başka bir yere gönderilmesi suretiyle yapılan mesafe satımlarına adi mesafe satımı veya gönderme suretiyle satış (Versendungskauf) adı verilmektedir114. Görüldüğü üzere, adi mesafe satımında, satılanın gönderilmesi sözleşmenin ifa yerinden gerçekleşmekte; diğer bir ifadeyle, burada bir gönderme borcu (Schickschuld) söz konusu olmaktadır.
2) Nitelikli Mesafe Satımı
Sözleşme konusunun (satılanın) ifa amacıyla, sözleşmenin ifa edileceği yere götürülmesinin söz konusu olduğu mesafe satımları ise, nitelikli mesafe satımı veya mevsuf gönderme suretiyle satış (qualifizierter Versendungskauf)115 şeklinde ifade edilmektedir116. Adi mesafe satımından farklı olarak nitelikli mesafe satımında, gönderme borcunun yerini bir götürme borcu (Bringschuld) almıştır. Başka bir anlatımla, adi mesafe satımında, gönderme ifa yerinden başka bir yere yapılmakta iken; nitelikli mesafe satımında satılan ifa yerine götürülmektedir.
C) Borçlar Kanunu Düzenlemesinde Mesafe Satımı
1. Genel Olarak
Mesafe satımına BK m. 183/II’de, satılan “başka bir yere gönderilecekse” ifadesiyle; m. 186/I’de ise, “satılan şeyin teslim yerinden başka bir yere nakli” ibaresiyle temas edilmiştir. Bu tür satımlara ilişkin asıl düzenleme ise, “Başka mahalden vaki olan satım” kenar başlığıyla kanunun
201. maddesinde yer almaktadır.
113 ARAL, s. 84 – 86.
114 Adi mesafe satımı, dar anlamda mesafe satımı olarak da nitelendirilmektedir.
OSER/SCHÖNENBERGER, Art. 184, Nr. 37, s. 796; XXXXXXXX, s. 271.
115 OSER/SCHÖNENBERGER, Art. 184, Nr. 38, s. 796.
116 Nitelikli mesafe satımı, geniş anlamda mesafe satımı şeklinde belirtildiği gibi uzaktan satış (Fernkauf) biçiminde de ifade edilmiştir. Konuyla ilgili olarak bkz. KALPSÜZ, Denizaşırı Satışlar, s. 30; XXXXXXXX, s. 135; ARAL, s. 86.
117 AKINTÜRK, s. 135.
2. Satılanın Ayıplı Çıkması Halinde Mesafe Satımına Bağlanan Sonuçlar
Borçlar Kanunu’nun “Başka mahalden vaki olan satım” kenar başlıklı
201. maddesi (OR Art. 204), mesafe satımının söz konusu olduğu hallerde, satılanın ayıplı çıkması üzerine, alıcının malı alıkoymak istememesi ve teslim yerinde satıcının temsilcisinin de bulunmaması durumunda alıcıya birtakım ek yükümler yüklemiştir119. Kanun koyucu, bu hükümle, malın teslim edileceği yerde temsilcisi bulunmadığı için, ayıplı olduğu ileri sürülen malla şahsen alakadar olamayan satıcıyı koruma amacı gütmüştür120.
118 Mesafe satımı gösterdiği özellikler açısından Ticaret hukuku bakımından da önem taşımaktadır. İZVEREN/XXXXXX/ÇALIK, s. 297.
119 Mesafe satımlarında alıcı için öngörülen bu yükümlülüklerin ortaya çıkabilmesi için varlığı gerekli şartlar hakkında ayrıntılı bilgi için bkz. XXXXX, s. 119 – 120; ARAL, s. 132 – 133; ERDEM, Xxxxx: Türk Borçlar Kanunu Şerhi ve Davaları (Özel Hükümler), Ankara 1988, s. 105 – 106; TUNÇOMAĞ, s. 86 – 87.
120 XXXXX, Xxxx: Kommentar zum schweizerischen Privatrecht, Band VI, Das Obligationenrecht, 2. Abteilung, 1. Teilband, Kauf und Tausch – Die Schenkung, 1. Abschnitt, Allgemeine Bestimmungen – Der Fahrniskauf, Art. 184 – 215 OR, Bern 1980; Art. 204, Nr. 4, s. 485; ARAL, s. 132.
121 HONSELL, Xxxxxxxx/XXXX, Xxxxx Xxxxx/XXXXXXX, Xxxxxxxx (Hrsg.): Kommentar zum Schweizerischen Privatrecht, Obligationenrecht I, Art. 1 – 529 OR, Basel – Frankfurt 1992, Art. 204, Nr. 2, s. 1087; ARAL, s. 132.
122 Alıcının muhafaza yükümü ile ilgili olarak ayrıntılar için bkz. GIGER, Art. 204, Nr. 12 vd., s. 489 vd.; XXXXXXX/XXXX/XXXXXXX, Art. 204, Nr. 5, s. 1088; BİLGE, Xxxxx: Borçlar Hukuku Özel Borç Münasebetleri, Ankara 1971, s. 83 – 84; UYGUR, Xxxxxx: Açıklamalı – İçtihatlı Borçlar Kanunu Özel Borç İlişkileri, III, Ankara 1991, s. 381; XXXXX, s. 121 – 122; XXXX, s. 133; XXXXXXXXX, s. 282;
Yine, mesafe satımlarında alıcı, ayıbın varlığını ispatlamak için, satılana ilişkin durumu zaman geçirmeksizin mahkeme kanalıyla tespit ettirmek mecburiyetindedir123. Bu yükümünü yerine getirmeyen bir alıcı, satılanın kendisine teslim edildiği anda ayıplı olduğunu ispatlamak zorunda kalacaktır (BK m. 201/II).
Mesafe satımlarında, satılanın ayıplı çıkması durumunda alıcı bakımından öngörülen ek yükümlerden sonuncusu BK m. 201/III’de düzenlenmiştir. Bu hükümle alıcıya, belirli koşulların varlığı durumunda, malı satma hakkı tanınmış ve yine belirli şartlar altında da malı satma yükümü yüklenmiştir124. Buna göre; satılanın kısa zamanda bozulması tehlikesi söz konusu ise alıcı, onu, bulunduğu yerde merci125 aracılığıyla sattırma yetkisini (satma hakkı) haizdir. Şayet satıcının menfaati satımı gerektiriyorsa, o şeyin satılması alıcı için bir zorunluluk (satma mükellefiyeti) olarak öngörülmüştür126. Yine, aynı hüküm uyarınca alıcı, mümkün olan en kısa zamanda, durumdan satıcıyı haberdar etmelidir. Aksi takdirde, satıcının zararlarını gidermek zorunda kalır.
3. Hasarın İntikali Bakımından Mesafe Satımına Bağlanan Sonuçlar
Hasarın intikali; sözleşmenin kurulması (borcun doğumu) ile ifası (borcun yerine getirilmesi) arasında geçen safhada, satılanın, taraflara yükletilemeyen haller sebebiyle yok olması veya kötüleşmesinin sonuçlarına katlanmayı ifade eden bir kavramdır128. Hasara kimin ve hangi andan itibaren katlanacağı sorunu, meydana getireceği sonuçlar açısından önem
XXXXXXXX, x. 185 – 186; TUNÇOMAĞ, s. 87 – 88.
123 Satılanın durumunu tespit ettirme alıcı bakımından bir külfet (Obliegenheit) niteliği taşımaktadır. HONSELL/XXXX/XXXXXXX, Art. 204, Nr. 6, s. 1088; GIGER, Art. 204, Nr. 21 vd., s. 492 vd.; ARAL, s. 134.
124 “Satma hakkı” ve “satma mükellefiyeti” şeklindeki ifadeler için bkz.
TUNÇOMAĞ, s. 88 – 89.
125 Malın satımı için başvurulacak yetkili merci, malın bulunduğu yerdeki görevli mahkemedir. XXXXXXXX, x. 186; XXXX, s. 134.
126 Konuyla ilgili ayrıntılar için bkz. XXXXX, s. 123 – 124; TUNÇOMAĞ, s. 88 - 89.
127 XXXX, Xxxxxxx S./ARTER, Xxxxxx: “Ein kritischer Blick auf den Entwurf zum Bundesgesetz über den elektronischen Geschäftsverkehr”, AJP/PJA, 2/2002, s. 185.
128 YAVUZ, Xxxxxx: Türk Borçlar Hukuku Özel Hükümler, Genişletilmiş ve Yenilenmiş 4. Baskı, İstanbul 1996, s. 51; XXXX, s. 76.
BK m. 183/I uyarınca; halin icabından veya özel şartlardan meydana gelen istisnalar haricinde, satılan şeyin yarar ve hasarı sözleşmenin kurulduğu andan itibaren alıcıya geçer. Hasarın alıcıya intikali bakımından sözleşmenin kurulmasını yeterli gören bu hüküm kanunun sistemiyle çeliştiği için eleştirilmiştir130. Zira, BK sisteminde, satılanın mülkiyetinin alıcıya geçebilmesi için, borçlandırıcı bir işlem olan satım sözleşmesinin yapılması yeterli görülmemiş, ayrıca hakka etki eden tasarruf işleminin de varlığı aranmıştır. Bu bağlamda, alıcının daha satılan üzerinde mülkiyet hakkına sahip olmadan hasardan sorumlu tutulması, hükme yöneltilen eleştirilerin haklı nedenini oluşturmaktadır.
BK m. 183/I’de yer alan bu kural, satılanın ferdiyle belirlenmiş (parça borcu) olduğu satım sözleşmelerinde geçerlidir. Cinsiyle belirlenmiş borçlarda (nev’i borçlarında131) ise, hasarın alıcıya geçebilmesi için satılanın ayırt edilmiş olması gerekir (BK m. 183/II).
Mesafe satımlarında kanun koyucu bununla da yetinmeyerek ayrık hüküm koyma yoluna gitmiştir. Buna göre; cinsiyle belirlenmiş bir mal, şayet satıcı tarafından ifa yerinden başka bir yere gönderilecekse132, başka bir anlatımla, adi mesafe satımı söz konusu ise, hasarın alıcıya geçebilmesi için, satıcının gönderme amacıyla satılandan elini çekmiş olması gerekir (BK m. 183/II). Aksi durumda, satılan ayırt edilmiş olsa bile hasar alıcıya geçmiş olmaz. Satıcının satılandan elini çekmiş olması ifadesinden, onun,
129 YAVUZ, Borçlar Hukuku, s. 51 – 52.
130 ARAL, s. 79; BİLGE, s. 37; XXXXX, Borçlar Hukuku, s. 54; XXXXXXXX, s. 111.
131 Parça borcu (Stückschuld) ile cins (nev’i) borcu (Gattungsschuld) hakkında geniş bilgi için bkz. XXXXX, Xxxxx/XXXXXXX, Xxxx: Schuldrecht Band I, Allgemeiner Teil, Teilband 1, 7. völlig neuarbeitete Auflage, Heidelberg 1992, s. 224 vd.; EREN, Xxxxxx: Borçlar Hukuku Genel Hükümler, Tıpkı 7. Baskı, İstanbul 2001,
s. 107 – 109; XXXXXXX, X. Xxxxx/XX, X. Xxxxxx: Borçlar Hukuku Genel Hükümler, Gözden Geçirilmiş ve Genişletilmiş Üçüncü Bası, İstanbul 2000, s. 6 – 8.
132 Başka bir yere gönderme ifadesinden, satılanın mutlaka başka bir şehre veya ülkeye gönderilmesi lazım geldiği anlamı çıkarılmamalıdır. Bu bağlamda satılanın, aynı şehir içinde de olsa, alıcıya teslim edilmek üzere, hem satıcının ve hem de alıcının emrinde olmayan bir aracıya tevdii söz konusu olabilir. XXXXXXXX, x. 116; XXXXXXXX, s. 136; BİLGE, s. 38.
satılanı, teslim yerine götürülmek üzere, bağımsız bir taşıyıcıya tevdi etmiş olması anlaşılmaktadır133.
Birden fazla alıcıya ait olan aynı cins malların bir arada gönderilmesi (toplu gönderme) durumunda ise, hasarın ne zaman alıcıya geçeceği konusunda bir ayrım yapmak gerekir. Şayet, alıcılara ait mallar üzerine ayırt edici birtakım işaretler konulmuşsa hasar, malların taşıyıcıya teslimiyle birlikte alıcılara geçer134. Fakat, mallar, ayırt edici işaretler konulmadan, birbirlerine karışmış şekilde taşınıyorsa ve toplu taşıma konusunda alıcıların rızaları da alınmamışsa bu durumda hasar, teslim yerinde malların ayırt edilmesiyle alıcılara geçecektir135.
III. MESAFELİ SATIM KAVRAMI
A) Genel Olarak
Teknolojide her geçen gün baş döndürücü bir şekilde yaşanan gelişmeler ve buna paralel olarak insanlar arasında iletişim olanaklarının artması, sözleşmelerin kuruluşunda geleneksel yöntemler (ör. katalogtan sipariş verme) yerine modern haberleşme araçlarının (ör. elektronik posta, videotext, teleshopping) tercih edilmesine sebebiyet vermiştir. Bu şekilde,
133 XXXXXXXX, s. 116; TUNÇOMAĞ, s. 51; XXXX, s. 85; XXXXX, Borçlar Hukuku, s. 56; BİLGE, s. 38; XXXXXXXXX, s. 218 – 219. Konuyla ilgili ayrıntılı açıklamalar için ayrıca bkz. XXXXXXXX, s. 139 – 141.
134 ARAL, s. 85; XXXXXXXX, s. 117.
135 Böyle bir halde şayet toplu taşıma alıcıların rızasına dayanıyorsa, hasar alıcılara ait olur ve her bir alıcı payı oranında hasara katlanır. XXXXXXXX, x. 117; XXXX, x.
85. Konuyla ilgili olarak ayrıca bkz. ve karş. XXXXXXXX, x. 270 – 271;
TUNÇOMAĞ, s. 52 – 53.
136 ARAL, s. 86.
137 KALPSÜZ, Denizaşırı Satışlar, s. 28 ve özellikle dn. 61; ZEVKLİLER, Aydın/XXXXXXX, Xxxxx: Tüketicinin Korunması Hukuku – Açıklamalı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun, Tümüyle Yenilenmiş 3. Baskı, Ankara 2004, s. 262.
mesafeli iletişim (uzaktan pazarlama) araçlarından yararlanılarak yapılan sözleşmelerin kurulması aşamasında, tüketicilerle satıcı/sağlayıcının fiziksel olarak karşı karşıya gelmemesi nedeniyle, tüketicilerin sözleşme konusu mal veya hizmet hakkında yeterli bilgi sahibi olamamaları ve nihayetinde sözleşmeye taraf olma yönünde iradelerinin sağlıklı bir şekilde oluşamaması gibi birtakım tehlikeler söz konusudur138. Bu durum, satıcı/sağlayıcı karşısında daha güçsüz139 bir konumda bulunan tüketicilerin hukuksal açıdan korunması ihtiyacını doğurmuştur. Zira modern hayatta ortaya çıkan yenilikler karşısında, ticari ve ekonomik alandaki dengeleri sarsmadan, yeni sorunlara pratik, koruyucu ve faydacı çözümler üretmek sosyal hayatı düzenleyen kurallardan biri olarak hukukun en önde gelen ödevini oluşturur.
138 XXXXXXXX, Xxxxxx: “The EU Directive On Distance Selling“, xxxx://xxxxxxx.xxx.xx.xx/0000/xxxxx0/xxxxxxxx0.xxxx; ENGİN, Baki İlkay: “Uzaktan Pazarlama Yoluyla Kurulan Sözleşmeler”, Türk Hukukunun Avrupa Birliği Hukukuna Uyumu – Açıklamalar, Değerlendirmeler, Öneriler, Proje Yöneticisi: Xxxx Xxxxxxxx, Xxxxxxxx 0000, s. 463 – 464; DEMİR, Xxxxxx: “Mesafeli Sözleşmelerle İlgili AB Yönergesine Göre Tüketicinin Geri Alma Hakkı”, XXXXX, X. XXX, X. 0 – 0, 2003, s. 65; ZEVKLİLER/AYDOĞDU, s. 261 – 262.
139 XXXXX, Reha: “Tüketicinin Korunmasına İlişkin Bazı Özel Hukuk Sorunları”,
Xxxxx Xxxxxxxx’xxx Anısına Armağan, İstanbul 1978, s. 517; ZEVKLİLER/AYDOĞDU, s. 39 - 40; XXXXX, X. Yılmaz: En son Değişikliklerle ve Yargıtay Kararları Işığında Tüketici Hukuku, 2. Baskı, Bursa 2004, s. 2, 24 vd.; SEROZAN, s. 580 – 581; XXXXXXXX, Xxxxx: Tüketicilerin Korunması ve Sözleşme Özgürlüğünün Bu Açıdan Sınırlanması, Ankara 1977, s. 10 – 11; XXXXXXX, İhsan: “Tüketicinin Ayıplı Mal ve Hizmet İfalarına Karşı Korunması”, GÜHFD, C. I, S. 2, 1997, s. 53; XXXXX, Vahit: “Tüketici Akitlerine Uygulanacak Hukukun Tespiti”, SÜHFD, C. V, S. 1 - 2, 1996, s. 154; DEMİR, Xxxxxx: Kapıdan İşlemlerde Tüketiciyi Koruyan Geri Alma Hakkı, Ankara 2003, s. 27, 43; XXXXXXXXX, Xxxxxxx Xxxxx: “Tüketicinin Korunması”, YHD, C. XV, S. 170/1, 1996, s. 43; XXXXXXXX, X. Semih: “Tüketicinin Korunması”, İBD, X. XXXX, 0000, s. 330; XXXXXX, Renan: Türkiye’de Tüketicinin Korunması Tedbirleri – Öneriler ve Ekonomik Etkileri, İstanbul 1996, s. 15 – 16; ÖZEL, Çağlar: Mukayeseli Hukuk Işığında Tüketiciyi Koruyan Geri Alma Hakkı, Ankara 1999, s. 8; KISA, Xxxx Xxxx: “Avrupa Topluluk Hukukunda Tüketici Hakları ve Tüketicinin Korunması”, Prof. Dr. M. Xxxxx Xxxxxxx’xx Anısına Armağan, İstanbul 2000, s. 1161 - 1162.
140 Konuyla ilgili olarak bkz. ve karş. XXXXXXX, Xxxxx: “Uluslararası
Çalışmaların ve Bazı Ulusal Düzenlemelerin Işığında Elektronik Ticaret ve E – Sözleşmelerin Temel Sorunları”, Uluslararası İnternet Hukuku Sempozyumu, 21 – 22 Mayıs 2001, İzmir 2002, s. 139 - 140; AKİPEK, Şebnem: “Mesafeli Sözleşmelerde
Tüketicilerin korunması amacıyla, yeni normlarla düzenleme altına alınan alanların en önemlilerinden biri de mesafeli sözleşmeler olmuştur. Bu konudaki düzenlemelere, Avrupa Birliği’nin 20 Mayıs 1997 tarihli ve 97/7 sayılı, “Mesafeli Sözleşmelerde Tüketicinin Korunması Hakkında Yönerge141”si öncülük etmiştir142. Kısaltılmış haliyle, “Mesafeli Sürüm Yönergesi (Fernabsatzrichtlinie)143” olarak ifade edilebilecek olan bu Yönerge, tüketiciler bakımından en üst düzeyde koruma sağlama amacı temelinde bilhassa mesafeli sürüm veya uzaktan pazarlama çerçevesinde gerçekleştirilecek sınır ötesi sözleşmeleri teşvik etmeyi ve üye ülkelerin bu konuya ilişkin hukuksal düzenlemeleri arasında bir uyum sağlamayı hedef edinmiştir144.
Söz konusu Yönerge, mesafeli sözleşmelerde tüketicinin korunmasını gerçekleştirmek gayesiyle esas olarak, sağlayıcıya, tüketiciyi şeffaf ve kapsamlı bir şekilde bilgilendirme yükümü yüklemiş (m. 4); bilgilendirmenin yazılı onayını aramış (m. 5) ve tüketicilere de belirli bir zaman dilimi içerisinde kullanabilecekleri geri alma hakkı tanımıştır (m. 6). Mesafeli Sürüm Yönergesi, tüketiciyi korumaya yönelik bu temel araçlar yanında, saldırgan (baskın, ani) satış yöntemleri (ör. sipariş edilmemiş bir malın gönderilmesi veya hizmetin sunulması (m. 9)); mesafeli sözleşmelerin ifası
Tüketicinin Korunması Hakkında Avrupa Birliği Direktifi ve Türkiye’nin Uyumu”, BATİDER, C. XXI, S. 4, 2002, s. 45 – 46. Özellikle internet bakımından konuya yaklaşım için bkz. ve karş. XXXXX, Xxxxxxx E.: “Internet Solutions to Consumer Protection Problems”, South Carolina Law Review, Vol. 49, 1998, s. 887- 888, 899 vd.; XXXXXX, Ümit: Mukayeseli Hukuk Açısından İnternet’te Akdedilen Sözleşmelerde Tüketicinin Korunması, İstanbul 2004, s. 21 vd.; XXXXXXX XXXXXXXXX, Hatice: Elektronik Sözleşmelerden Doğan Uyuşmazlıkların Çözümünde Uygulanacak Hukukun ve Yetkili Mahkemenin Tespiti, İstanbul 2003, s. 17 vd.
141 “Directive 97/7/EC of the European Parliament and of the Council of 20 May
1997 on the protection of consumers in respect of distance contracts”, Official Journal L 144 , 04/06/1997 p. 0019 – 0027.
142 Yönerge’nin oluşumu ile ilgili ayrıntılı açıklamalar için bkz. XXXXXX, Xxxxx: Verbraucherschutz bei Vertragsabschlüssen im Internet, München 2002, s. 59 vd.; XXXXXX, Xxxx: Fernabsatzrecht, München 2002, s. 3 – 4; XXXXXX, Xxx Xxxxx: Verbraucherschutz bei Rechtsgeschäften im Internet, Anwendung und Wirkung klassicher Instrumentarien des Verbraucherschutzrechts und der europäischen Fernabsatzrichtlinie, Köln 0000, x. 000 xx.
143 Aynı ifade biçimi için bkz. DEMİR, Xxxxxx: Mesafeli Sözleşmelerin İnternet Üzerinden Kurulması, Ankara 2004, s. 57. “Mesafeli Satış/Sürüm Direktifi” ibaresi için bkz. GEZDER, s. 31; “Mesafeli Sözleşmeler Yönergesi” ifadesi için ise bkz. XXXXXXXXX, Xxxx Xxxxx: Karşılaştırmalı Hukuk (Amerikan Hukuku ve Viyana Antlaşması) ve Türk Hukukunda Elektronik Satım Sözleşmesi ve Kuruluşu, Ankara 2004, s. 68. Borçlar Kanunu’nda yer alan mesafe satımı ile karışıklığa sebebiyet verecek bir kullanım: “Mesafe Satışları Yönergesi”. Bu ifade biçimi için bkz. ÖZTUNA COX, Buket: Avrupa Birliği Hukukunda Elektronik Ticaret ve Türkiye’deki Gelişmeler, İstanbul 2002, s. 39.
(m. 7) ve kartla ödeme (m. 8) hakkında da önemli düzenlemeler öngörmüştür145.
Önemle belirtmek gerekir ki, Yönerge’de yer alan ve tüketicileri koruma amacı taşıyan bu düzenlemeler üye ülkeler bakımından dikkate alınması gereken asgari düzeydeki koruyucu hükümlerdir. Bu sebeple, üye ülkeler, Yönerge hükümlerine oranla, tüketicilere daha üst seviyede koruma getiren normlar kabul edebilirler (m. 14).
Mesafeli Sürüm Yönergesi, finansal hizmet edimlerini içeren sözleşmeleri Yönerge’nin kapsamı dışında bırakmış146; fakat, bu tür edimleri konu alan mesafeli sözleşmeler için AB özel olarak, 23 Eylül 2002 tarihli ve 2002/65 sayılı, “Mesafeli Sürüm Yoluyla Tüketiciye Sunulan Finansal Hizmetlere İlişkin Yönerge147”yi kabul etmiştir.
Türk hukukunda ise mesafeli sözleşmelere ilişkin düzenleme, AB mevzuatına uyum çerçevesinde çıkarılan 06.03.2003 tarihli ve 4822 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunla (m. 14), ayrı bir başlık altında 4077 sayılı TKHK m. 9/A’da yer almıştır148. Mesafeli sözleşmelere ilişkin ayrıntılar ise, anılan yasanın 31. ve
144 97/7/AT sayılı Mesafeli Sürüm Yönerge’sinin konusu, amacı ve uygulama alanı hakkında ayrıntılı bilgi için bkz. XXXXXXXX, Xxxxxxx: “Verbraucherschutz im Fernabsatz – Lesehilfe mit Merkpunkten zur neuen EU
– Richtlinie”, NJW, Heft 4, 1998, s. 207; XXXXXXXX, Xxxx – W. / XXXXX, Xxxxxxx: Die Fernabsatzrichtlinie im deutschen Recht, 1. Auflage, Xxxxx – Xxxxx 0000, s. 1 vd.; Formation and Validity of Online Contracts, Institute for Information Law, Amsterdam, Haziran 1998,
xxxx://xxxxxxxxxx.xxxxxxxx.xxx/xxxxxxxxx/xxxxxxxxxxxxxxxxx.xxx, s. 37; XXXXXXXX, xxxx://xxxxxxx.xxx.xx.xx/0000/xxxxx0/xxxxxxxx0.xxxx; ACAR, Xxxxx: “Uzağa Satış Sözleşmesi Yapımında Tüketicinin Korunması Hakkındaki Avrupa Topluluğu Direktifi (Die neue Richtlinie 97/7/EG)”, İBD, C. LXXIV, S. 1 – 2 - 3, 2000, s. 46 vd.
145 Yönerge hükümlerinin niteliği ve uygulanması ile ilgili düzenlemeler için ise bkz. m. 12 ve 15.
146 97/7/AT sayılı Mesafeli Sürüm Yönergesi’nin kapsam dışında bıraktığı diğer sözleşmeler için bkz. Yönerge m. 3.
147 ATRG, L 271, 09.10.2002, 16 – 24.
148 Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’da 4822 sayılı kanunla değişiklik yapılmadan önce mesafeli satışlar, kapıdan satışların bir türü olarak düzenlenmişti. Zira, TRKGM – 95/136-137 sayılı Kapıdan Satışlara İlişkin Uygulama Usul ve Esaslarına Dair Tebliğin (21.12.1995 tarih ve 22500 sayılı RG) 2. maddesinin son fıkrasına göre: “Bu tebliğin uygulanması bakımından; mesafeli satışlar, kapıdan
satış olarak değerlendirilir” ifadelerine yer verilmişti. Anılan tebliğ uyarınca (m. 4/b. f) mesafeli satış: “Yazılı veya görsel yayın yoluyla satışa sunulan ürünlerin posta ve sair nakil araçları ile tüketiciye ulaştırıldığı satış türünü” belirtmekteydi. Bu düzenleme, haklı bir şekilde, temel olarak iki yönden eleştirilmişti. Herşeyden önce kanunla düzenlenmemiş bir konunun normlar hiyerarşisinde ondan daha altta bulunan bir tebliğ ile hüküm altına alınması hukuk tekniği açısından kabul edilemez bir durum olarak görülmüş ve daha da önemlisi mesafeli satışların kapıdan satışlara oranla farklı özellikler gösteren bir kurum olmasına rağmen onun çatısı altına
9/A maddelerine dayanılarak hazırlanan, Mesafeli Sözleşmeler Uygulama Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelikte149 (MSHY) düzenlenmiştir150. Bu düzenleme sonucunda mesafeli sözleşmeler, kendine özgü bir takım nitelikleriyle tüketici sözleşmeleri arasında yerini almış bulunmaktadır151.
97/7/AT sayılı Mesafeli Sürüm Yönergesi’nde (m. 3) olduğu gibi, hukukumuzda da bazı sözleşmeler, mesafeli sözleşmelere ilişkin hükümlerin uygulama alanından hariç bırakılmıştır152. Fakat, hukukumuz açısından söz konusu kapsam dışı bırakma, yönetmelik hükmü ile değil de, TKHK ile yapılsaydı daha isabetli olurdu153.
alınmasına karşı çıkılmıştı. Konuyla ilgili olarak bkz. ve karş. AKİPEK, s. 63, ENGİN, s. 465; XXXXXX, Xxxxxxxx: İnternet Aracılığı İle Yapılan Satım Sözleşmesi, Xxxxxxxxxxxxx Xxxxxx Xxxxxx Xxxx, Xxxxxx 0000, s. 18 – 19; SÖZER, Xxxxxx: Elektronik Sözleşmeler, İstanbul 2002, s. 117; XXXXXX, s. 76 – 77. Tebliğ’de belirtilen anlamıyla mesafeli satışların, kapıdan satış kapsamında değerlendirilmesi görüşü için ise bkz. AYDOĞDU, Xxxxx: 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanuna Göre Kapıdan Satışlar, İzmir 1998, s. 130 – 131. Söz konusu Tebliğ, Kapıdan Satışlara İlişkin Uygulama Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik (13.06.2003 tarih ve 25137 Sayılı RG) ile yürürlükten kaldırılmıştır (m. 15). Yeni düzenleme çerçevesinde kapıdan satışlarla ilgili olarak ayrıntılı bilgi için bkz. İKİZLER, Metin: “4822 Sayılı Kanunla Değişik Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun Işığında Kapıdan Satışların Unsurları”, DEÜHFD, C. V, S. 2, 2003,
s. 77 vd.
149 13.06.2003 tarihli RG, S. 25137.
150 Türk Hukukundaki bu düzenlemeler, bazı hususlarda fazla korumacı ve bilhassa ticari yaşamın hız ve basitlik gibi gereksinimlerini dikkate almadığı gerekçesiyle eleştirilmiştir. Bu konuda bkz. XXXXXX, Xxxxx: “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun m. 9/A ve Mesafeli Sözleşmelere İlişkin Uygulama Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik'in Avrupa Birliği Mevzuatı ile Uyumuna İlişkin Görüş ve Değişiklik Önerileri”, xxxx://xxx.xxxxxxxxxxxxx.xxx.xx/xxxxx/xxxx/xxxxx_xxxxxx_xxxxx.xxx,
s. 1 vd.
151 DEMİR, Xxxxxx: “4822 Sayılı Xxxxx ile Tüketici Sözleşmeleri Alanında Getirilen Yenilikler”, BATİDER, C. XXII, S. 1, 2003, s. 223.
152 MSHY’nin “Kapsam Dışı Sözleşmeler” kenar başlıklı 11. maddesi uyarınca: “Bu Yönetmelik hükümleri;
a) Banka, sigorta ile ilgili,
b) Otomatik satış makineleri vasıtasıyla akdedilen,
c) Halka açık jetonlu telefonlar vasıtasıyla akdedilen,
d) Açık arttırma yolu ile akdedilen,
e) Gıda, içecek ve günlük tüketim için tüketicinin evine veya işyerine düzenli olarak sağlanan malların tedariki ile ilgili,
f) Sağlayıcının üstlendiği, barınma, ulaşım, yemek tedariki, sportif ve kültürel faaliyetler ve eğlence hizmetlerini özel bir günde veya sürede tedarik etmesine ilişkin hükümler içeren, sözleşmelere uygulanmaz.”
153 Konuyla ilgili olarak bkz. ve karş. GEZDER, s. 295; DEMİR, Xxxxxxxx, s. 108, dn. 291.
Her şeyden önce belirtmek gerekir ki, mesafeli sözleşmelere ilişkin olarak gerek AB mevzuatında ve gerekse TKHK’da yer alan bu hükümlerle satım, kira, hizmet gibi özel bir sözleşme türü oluşturma amacı güdülmemiş; burada, yalnızca yukarıda anılan mevzuatın uygulama alanına giren sözleşmelerin akdedilme biçimi düzenleme konusu yapılmıştır154. Bu bağlamda, örneğin, Borçlar Kanunu’nda (m. 182 vd.) düzenlenmiş bulunan satım sözleşmesi, mesafeli sözleşmeler için öngörülen unsurlara bağlı olarak kurulduğunda içeriği itibariyle farklı bir sözleşmeye dönüşmüş olmayacaktır. Söz konusu sözleşme, yine, unsurları bakımından bir satım sözleşmesi olarak kalacak; fakat, akdedilme biçimi onun, “mesafeli satım sözleşmesi” olarak ifade edilmesine yol açacaktır.
Bu arada mesafeli olarak kurulan bir sözleşmenin taraflarından birini tüketici oluşturuyor156 ve bu işlem ilgili mevzuatın uygulama alanına dahil bulunuyorsa, bu durumda artık “mesafeli tüketici sözleşmesi157” kavramı ortaya çıkmış olur. Hali hazırda yürürlükte bulunan hükümler çerçevesinde konuya yaklaşıldığında, mesafeli satım, “mesafeli tüketici sözleşmesi158” vasfını kazanıp, tüketicinin korunması hukuku ile ilgili mevzuatın uygulama alanına girmediği sürece sonuçları itibariyle fazla bir anlam taşımayacaktır. Bu nedenle, incelememiz sırasında, genelde mesafeli sözleşme, özelde ise mesafeli satıma ilişkin açıklamalar yaparken esas olarak, bunların bir tüketici sözleşmesi olduğu varsayımından hareket edilmektedir.
154 Konuyla ilgili olarak bkz. ve karş. XXXXXX, s. 3; BOZBEL, Savaş: “Türk Hukukunda Mesafeli Sözleşmeler – 97/7 Sayılı AB Yönergesi Düzenlemeleri Işığında Bir Karşılaştırma”, AÜEHFD, C. VII, S. 3 – 4, 2003, s. 784; GEZDER, s. 76; DEMİR, Mesafeli , s. 15 – 18; ZEVKLİLER/XXXXXXX, s. 262; XXXXXXXXX, s. 104.
155 Bkz. yukarıda II, C, 3. Mesafe satımı ile TKHK m. 9/A anlamında mesafeli satım kavramlarının birbirine karıştırılmış olmasından kaynaklanan aksi yönde bir görüş, mesafeli satışların sözleşmenin kurulması aşaması ile değil, icrası aşaması ile ilgili olduğunu savunmuştur. Bu görüş için bkz. SAĞLAM ATABARUT, İpek: Elektronik Sözleşmeler, Xxxxxxxxxxxxx Xxxxxxx Xxxx, Xxxxxxxx 0000, s. 65.
156 Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun m. 2 uyarınca: “Bu Kanun, birinci maddede belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar.”
157 Aynı ifade biçimi için bkz. DEMİR, Mesafeli, s. 3; XXXXXXXXX, s. 102.
158 Tüketici sözleşmelerinin ayırt edici özellikleri konusunda ayrıntılı bilgi için bkz.
ZEVKLİLER/XXXXXXX, s. 73 vd.
Bu noktada, ayrıca belirtmek gerekir ki, Borçlar Kanunu’nun mevcut sistematiği açısından, mesafeli iletişim araçlarıyla kurulan satım sözleşmesini (mesafeli satımı), adı geçen kanunda yer alan numune üzerine satım, tecrübe veya muayene şartıyla satım, artırma ile satım veya taksitle satım gibi satım sözleşmesinin bir türü olarak159 değerlendirmek kanaatimizce şu an için doğru olmaz160. Ayrıca, satım sözleşmesinin söz konusu türleri, mesafeli iletişim araçları kullanılarak kurulduğunda, yine mesafeli satım sözleşmesi niteliğini taşıyacaklardır161.
B) Tanımı
97/7/AT sayılı Mesafeli Sürüm Yönergesi (m. 2/1) mesafeli sözleşmeyi162; tüketici ile sağlayıcı arasında kurulan ve sağlayıcının mesafeli sürüme özgü olarak organize ettiği bir satış veya hizmet ağı çerçevesinde, bir mal veya hizmet edimi ile ilgili olarak, sözleşmenin kurulması anına kadarki süreç de dahil olmak üzere münhasıran bir veya birden çok mesafeli iletişim aracı yardımıyla kurulan bir sözleşme olarak tanımlamıştır163. Benzer bir tanıma 2002/65/AT sayılı, “Mesafeli Sürüm Yoluyla Tüketiciye Sunulan Finansal Hizmetlere İlişkin Yönerge”de de yer verilmiştir (m. 2/a).
4822 sayılı Kanun ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun m. 9/A’ya göre ise mesafeli sözleşmeler: “Yazılı, görsel, telefon ve elektronik ortamda veya diğer iletişim araçları kullanılarak ve tüketicilerle karşı karşıya gelinmeksizin yapılan ve malın veya hizmetin tüketiciye anında veya sonradan teslimi veya ifası kararlaştırılan
159 Satım sözleşmesinin türleri ile ilgili olarak ayrıntılı açıklamalar için bkz.
YAVUZ, Borçlar Hukuku, s. 197 vd.; XXXX, s. 185 vd.; BİLGE, s. 107 vd.
160 Mesafeli bir satım türü olarak elektronik satım sözleşmesi açısından konuya yaklaşım için aynı yönde bkz. XXXXXXXXX, s. 104.
161 Konuya elektronik satım sözleşmesi bakımından yaklaşım için bkz. XXXXXXXXX, s. 104. Mesafeli iletişim araçlarından biri olan internette kurulan açık artırma ile satım sözleşmesi hakkında ayrıntılı bilgi için bkz. XXXXXXX, Zarife: “İnternette Kurulan Açık Artırma ile Satım Sözleşmesi”, AÜHFD, C. L, S. 3, 2001, s. 93 – 114.
162 Yönerge’nin ingilizce metninde bu tanım şu şekilde ifade edilmiştir: “Distance contract” means any contract concerning goods or services concluded between a supplier and a consumer under a distance sales or service – provision scheme run by the supplier, who, for the purpose of the contract, makes exclusive use of one or more means of distance communication up to and including the moment at which the contract is concluded.”
163 Tanım için ayrıca bkz. DEMİR, Xxxxxx: Son Değişikliklerle Tüketicinin Korunması Hukuku Mevzuatı, Ankara 2004, s. 721; ALTINIŞIK, Ulvi: Elektronik Sözleşmeler, Ankara 2003, s. 59; XXXXXX XXX, s. 40; XXXXXXX XXXXXXXXX, s. 43; BOZBEL, s. 788; XXXXXXXXX, s. 68 – 69.
sözleşmelerdir.” Aynı tanıma, Mesafeli Sözleşmeler Uygulama Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik’te de yer verilmiştir (m. 4, ı).
Mesafeli tüketici sözleşmelerine ilişkin olarak yapılan bu tanımlamalar ışığında, bu tür sözleşmelerin en yaygın görünüm şekli olan mesafeli satım sözleşmesini; satıcı ile tüketicinin fiziksel olarak karşı karşıya gelmediği ve satıcının mesafeli sürüme özgü olarak organize ettiği bir satış ağı çerçevesinde, mal165 edimi ile ilgili olarak, münhasıran bir veya birden çok mesafeli iletişim aracı yardımıyla kurulan satım sözleşmesi şeklinde ifade etmek mümkündür. Bu tanım yapılırken yalnızca, mesafeli satıma damgasını vuran “mesafelilik” niteliği üzerinde durulmuş; bu noktada, ayrıca satım sözleşmesinde varlığı aranan esaslı unsurlar zikredilmemiştir.
C) Unsurları
Tüketicinin korunması hukuku bağlamında, genel olarak mesafeli sözleşme, özelde ise mesafeli satım sözleşmesinin unsurları belirlenirken söz konusu kavramlara ilişkin yukarıda belirtilen tanımlardan hareket edilebilir. Bu tespit yapılırken satım sözleşmesinin özünde doğal olarak var olan esaslı noktalara ayrıca yer vermeye kanaatimizce gerek yoktur. Zira, mesafeli satım sözleşmesini karakterize eden, başka bir anlatımla, onu ayrıştıran noktaların unsur haline getirilerek tespit edilmesi, ulaşılmak istenen amaç açısından yeterli olacaktır.
1. Tarafların Fiziksel Olarak Karşı Karşıya Gelmemesi
164 Mesafeli sözleşme kavramına yönelik tanımlar için bkz. DEMİR, Mesafeli, s. 19; AKİPEK, s. 48; XXXXXX, s. 49 vd.; BOZBEL, s. 784 vd.; XXXXXXXXX, s. 102.
165 TKHK (m. 3/c) bakımından mal: “Alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları” ifade etmektedir.
166 Bu unsur için kısaca “mesafe unsuru” ifadesi de kullanılmıştır. Bu ibare için bkz. GEZDER, s. 51. Mesafeli Sürüm Yönergesi aradığı bu unsur sebebiyle, Kapıdan İşlemlere İlişkin Yönerge’den farklılık göstermektedir. XXXXX, Xxxxxxx: “Die neue Richtlinie 00/0/XX xxxx xxx Xxxxxxxxxxxxxxxxx xxx Xxxxxxxxxxxxxxxxxxx xx Xxxxxxxxxx”, XxXX, Xxxx 00, 1997, s. 583.
Buradaki taraf kavramına satıcı167 ile tüketiciden168 başka, bu kişilerin temsilcileri ve malların tanıtımını yapmak suretiyle siparişlerin yapılmasını temin eden kişiler de girmektedir169.
Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un, “Tanımlar” başlıklı 3. maddesinin “e” bendine göre tüketici: “Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzelkişiyi” ifade eder. Tüketiciye ilişkin bu tanım, Mesafeli Sözleşmeler Uygulama Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik’te de yer almaktadır (m. 4/g). 97/7/AT sayılı Mesafeli Sürüm Yönergesi ise tüketiciyi; kendi mesleğinin, işinin veya ticari alanının dışında kalan amaçlar için hareket eden herhangi bir gerçek kişi olarak tanımlanmıştır (m. 2/2). Görüldüğü gibi, Avrupa Birliğinin konuyla ilgili yönergesinden farklı olarak, Türk hukukunda, gerçek kişilerin yanında tüzelkişilere de tüketici kavramı içerisinde yer verilmiştir.
TKHK m. 9/A’da yer alan “tüketicilerle karşı karşıya gelinmeksizin” ifadesinden, tarafların fiziksel olarak karşı karşıya gelmemeleri anlaşılmalıdır. Zira, telefon veya video konferans gibi taraf irade beyanlarının aynı anda karşı tarafa iletilmesine olanak tanıyan mesafeli iletişim araçları kullanılarak yapılan mesafeli sözleşmelerde taraflar, fiziksel olmasalar bile, en azından zaman itibariyle “karşı karşıya” bulunmaktadırlar. Başka bir anlatımla, burada taraflar arasında fiziksel olarak mesafe bulunmasına rağmen, zaman yönünden aralarında bir mesafe bulunmamaktadır. Bu tür mesafeli (uzaktan) iletişim araçları ile kurulan sözleşmeleri kanunun uygulama alanı dışında bırakmak, tüketicileri bu
167 TKHK’ya (m. 3/f) göre satıcı: “Kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzelkişileri” ifade eder.
168 Tüketicinin kim olduğu hususu, doktrinde ve pozitif düzenlemelerde tam manasıyla açıklığa kavuşturulabilmiş değildir. Konuyla ilgili olarak bkz. XXXXXX, Yeşim M.: “Devletler Özel Hukukunda Tüketicinin Korunması”, İÜHFM, X. XX, 0000, s. 426; XXXXX, s. 155; ÖZEL, Çağlar: “Tüketicinin Korunması Açısından Ayıplı Maldan Doğan Sorumluluk Kapsamında Yapımcının Sorumluluğu Sorunu”, Prof. Dr. M. Xxxxx Xxxxxxx’xx Anısına Armağan, İstanbul 2000, s. 771; XXXXXXXX, Xxxxx: Mukayeseli Hukuk ve Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun Açısından Tüketiciyi Koruyan Düzenlemelerin Kişi Bakımından Uygulanma Alanı (Tüketici Kavramına Mukayeseli Bir Yaklaşım)”, Prof. Dr. M. Xxxxx Xxxxxxx’xx Anısına Armağan, İstanbul 2000, s. 667 – 668. Fakat kavramın çekirdeği, her halukârda, “nihai tüketici” veya mal ya da hizmetleri özel ihtiyaçlarını karşılamak amacı ile kullanan “son kullanıcı” terimlerinden oluşmaktadır. XXXXXXXX, Xxxxxx: Xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx, Xxxxxxx 0000, s. 1.
169 XXXXX, s. 583; ACAR, s. 52.
noktada kendi kaderlerine terk etmek anlamına geleceğinden amaca uygun hareket edilmiş olmaz170.
Bu arada konuyu bir başka açıdan ele almak gerekirse, mesafeli sözleşmenin varlığından bahsedebilmek için, sözleşmenin, Borçlar Kanunu anlamında hazırlar veya hazır olmayanlar arasında yapılmış olması yönünden bir fark bulunmamaktadır171. Örneğin, telefonla yapılan bir satım sözleşmesinin Borçlar Kanunu (m. 4/II) tarafından hazırlar arasında172 yapılmış olarak kabul edilmesi, bu sözleşmenin aynı zamanda TKHK bağlamında mesafeli satım olarak nitelendirilmesini engellemeyecektir173. Ayrıca, TKHK m. 9/A, mesafeli sözleşmeleri tanımlarken, örnek kabilinden olmak üzere yer verdiği mesafeli iletişim araçları arasında, açıkça telefon ve görsel iletişim araçlarını da zikrederek bu noktada herhangi bir ayrıma izin vermediğini açıklamış olmaktadır.
2. Mesafeli İletişim Araçlarının Kullanılması
Mesafeli iletişim aracı kavramı oldukça esnek bir yapıya sahip bulunduğundan, kavramın teknolojik gelişmeleri de içerecek bir biçimde ele alınması gerekir175. Bu düşünceye uygun olarak, 97/7/AT sayılı Mesafeli Sürüm Yönergesi (m. 2, p. 4) mesafeli iletişim aracını (Fernkommunikationstechnik, means of distance communication): “Sağlayıcı ve tüketicinin aynı anda fiziksel olarak bir arada bulunmaları
170 Aynı yönde bkz. GEZDER, s. 52. Ayrıca bkz. ve karş. DEMİR, Mesafeli, s. 16.
171 Sözleşmenin hazırlar veya hazır olmayanlar arasında yapılması ile ilgili olarak bkz. OSER, Xxxx/XXXXXXXXXXXXX, Xxxxxxx: İsviçre Bağlamlar Kanunu (Borçlar Kanunu) Şerhi, (Çev. Xxxxxxx Xxxx XXXXXXX), Ankara 1935, s. 211 vd.; XXXXXX, Xxxxx X./XXXXXXXXX, Xxxxx: Das Obligationenrecht Band VI, I. Abteilung, Allgemeine Bestimmungen, 1. Teilband, Allgemeine Einleitung in das schweizerische Obligationenrecht und Kommentar zu Art. 1 – 18 OR, Bern 1986, s. 256 vd.
172 Borçlar Kanunu’nda (m. 4) yer alan “hazır” ifadesi ile güdülen amaç, yapılan
icabı o anda öğrenebilecek kimsedir. Bu noktada kişiler arasındaki mesafenin (coğrafi uzaklık veya yakınlığın) bir önemi bulunmamaktadır. XXXXXXX/XX, s. 57.
173 Konuyla ilgili olarak bkz. ve karş. XXXXXXX XXXXXXXXX, s. 44 – 45;
GEZDER, s. 52.
174 “Mesafeli iletişim aracı” ile aynı anlamda kullanılan, “uzaktan iletişim aracı” ifadesi için bkz. DEMİR, Xxxxxxxx, s. 29; “iletişim teknikleri” ibaresi için bkz. BOZBEL, s. 786 ve “telekomünikasyon teknikleri” şeklindeki anlatım için ise bkz. ACAR, s. 51.
175 XXXXX, s. 582.
gerekmeksizin, sözleşmenin, taraflar arasında kurulmasına imkan tanıyan her türlü araç” şeklinde tanımlamış ve bunları örnek kabilinden olmak üzere
1 nolu ekte kaleme almıştır. Buna göre; adresli ve adressiz materyal, standart mektup, basılı reklam yazıları ve sipariş formları, katalog, telefon, insan müdahalesiz (görüşmesi otomat ile kurulan) telefon, radyo, video – telefon, klavyeli veya dokunmatik ekranlı videotekst, elektronik posta, telefaks ve televizyon mesafeli iletişim araçlarına örnek oluşturur176. Görüldüğü gibi, Yönerge’nin uygulama alanına girmesi bakımından mesafeli sözleşmelerin, modern iletişim araçları veya geleneksel yöntemler vasıtasıyla kurulmuş olması arasında herhangi bir fark bulunmamaktadır177.
TKHK (m. 9/A/I) ise mesafeli iletişim araçlarını Yönerge’ye nazaran daha genel ve toplu bir şekilde ifadelendirmiş, ayrıca Yönerge’ye uygun olarak bu araçların sınırlı olmadığını da vurgulamıştır. Buna göre, mesafeli iletişim araçları; yazılı (faks, mektup, katalog vs.), görsel (televizyon gibi178), telefon (ekranlı telefon, telefaks vs.), elektronik ortam (internet) ve diğer iletişim araçları şeklinde gruplandırılabilir. “Diğer iletişim araçları” ifadesiyle bu sayımın sınırlayıcı olmadığının belirtilmesi, gelecekte ortaya çıkabilecek mesafeli iletişim araçlarını göz ardı etmemek, onlara sırt çevirmemek yönünden yerinde bir düzenleme olmuştur.
3. Organize Bir Mesafeli Sürüm Sisteminin Varlığı
176 Konuyla ilgili olarak bkz. XXXXXXXX, Xxxx - X.: “Die Fernabsatzrichtlinie 97/7/EG”, ZEuP, 7, 1999, s. 876; Formation and Validity of Online Contracts, Institute for Information Law, s. 38; XXXXXXXX, xxxx://xxxxxxx. xxx.xx.xx/ 1997/ issue4/ bradgate4.html; XXXXXXXXX, Xxx/XXXXXXX, Xxxx: “The Distance Selling Directive: Points for Future Revision”, International Review of Law Computers & Technology, Vol.16, No. 3, 2002, 290 – 291.
177 XXXXXX, Xxxxxxx: “Electronic Commerce und Europäisches Verbrauchervertrags – IPR – Xxx Xxxxxxxxx xxx Xxxxxxxxxxxxxxxxxxxx”, XXX, 0000, s. 985; XXXXXXXX, s. 207.
178 Mesafeli iletişim araçlarından biri olan televizyon aracılığı ile yapılan satım sözleşmesi hakkında ayrıntılı bilgi için bkz. BÜLTER, Xxxxx: Tüketicinin Korunması Hukuku Açısından Tele Satış Sözleşmeleri ve Özellikle Televizyon Aracılığıyla Yapılan Tele Satışlar, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Ankara 2001, s. 1 vd.
179 Konuyla ilgili olarak bkz. XXXXX, s. 583; XXXXXX, s. 69; XXXXXXXX, s. 877; LÜTCKE, § 312b, Rn. 71 vd. Yönerge ile aranan bu unsurun açık olmadığı
Buna göre, inceleme konumuz açısından satıcı, satıma ilişkin faaliyetlerinin tamamını veya belirli bir kısmını mesafeli sürüme özgülemiş olduğu sistemli bir satış ağı içerisinde yürütüyor olmalıdır. Bu sebeple, satıcı ile tüketici arasında, bütünüyle arızi veya tesadüfi şekilde bir veya daha fazla mesafeli iletişim aracı kullanılarak vücuda getirilen sözleşmeler Yönerge’nin uygulama alanına dahil olmayacaktır180. Fakat, mesafeli sürümün satıcı tarafından kullanılan tek tür pazarlama yöntemi olması zorunluluğu bulunmamaktadır. Bu bağlamda, satıcının kullandığı sürüm yollarından birinin mesafeli sürüme özgülenmiş olması varlığı aranılan unsur bakımından yeterli görülmelidir181.
SONUÇ
Mesafe satımı ile mesafeli satım kavramlarına ilişkin olarak yaptığımız açıklamalar ışığında, bunlar arasındaki temel farklılıkları, maddeler halinde aşağıdaki şekilde sıralamak mümkündür:
I. Mesafe satımı teknik anlamı itibariyle, 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun değişik hükümlerinde (m. 183/II, 186/I, 201 gibi) düzenlenmiş; mesafeli satım ise, yine teknik anlamda olmak üzere, mesafeli sözleşmelerin en yaygın türü olarak, 4822 sayılı Kanun ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un (m. 9/A) çatısı altında yer almıştır.
II. Borçlar Kanunu, mesafe satımını ve unsurlarını tam manasıyla tespite olanak tanıyacak hükümler getirmek yerine; daha ziyade, çeşitli konulara ilişkin düzenlemelerinde, farklı bir takım hukuki sonuçlar bağlamak suretiyle adeta bu konuya değinmeyi yeğlemiş; Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ise, mesafeli sözleşmeler başlığı altında, mesafeli satımı doğrudan düzenleme gereği hissetmiştir.
III. Mesafe satımı ile mesafeli satım kavramlarının her ikisi de satım sözleşmesine ilişkin olmasına rağmen, bunlar, kendilerine yüklenen teknik anlamları itibariyle, satım sözleşmesinin farklı aşamalarında boy göstermektedirler. Bu bağlamda, mesafe satımı, sözleşmenin ifası aşaması ile ilgili iken; mesafeli satım ise akdin kuruluş sürecinde kendini belli etmektedir.
IV. Pozitif hukuk tarafından kendilerine biçilen anlamları ile mesafe satımı, sözleşmenin ifası amacı ile satılanın naklinin söz konusu olduğu satımı; mesafeli satım ise, mesafeli tüketici sözleşmelerinin bir türü olarak, satıcı ile tüketicinin fiziksel olarak karşı karşıya gelmediği ve satıcının
noktasında bkz. XXXXXX, Xxxx: “Consumer Confidence and the EC Directive on Distance Contracts”, Journal of Consumer Policy, 21, 1998, s. 219.
180 Somut olayda organize bir mesafeli sürüm sisteminin bulunmadığını ispat yükü bunu ileri süren satıcıya aittir. DEMİR, Mesafeli, s. 26; BOZBEL, s. 788, dn. 24.
181 BOZBEL, s. 789 – 790; GEZDER, s. 59; ACAR, s. 52.
mesafeli sürüme özgü olarak organize ettiği bir satış ağı çerçevesinde, mal edimi ile ilgili olarak, münhasıran bir veya birden çok mesafeli iletişim aracı yardımıyla kurulan satım sözleşmelerini ifade etmektedir.
V. Kendilerini karakterize eden tipik veya objektif yönler diyebileceğimiz esaslı noktalar yönünden, sözleşmenin farklı aşamalarıyla alakalı bulunan mesafe satımı ile mesafeli satımın aynı sözleşme içinde birarada bulunmaları da mümkündür. Zira, mesafeli olarak kurulan bir satım sözleşmesinde (mesafeli satımda), aynı zamanda satılanın, sözleşmenin ifası amacıyla nakli söz konusu olacaksa ortaya bir de mesafe satımı kavramı çıkmış olur. Başka bir anlatımla, mesafe satımı ile mesafeli satım birbirlerini engelleyici veya yok edici bir yapıya sahip değildirler.
VI. Pozitif düzenlemeler çerçevesinde temsil ettikleri anlamlar itibariyle birbirlerinden ayrılmış bulunan “mesafe satımı” ile “mesafeli satım”ı, kavram kargaşasına yol açmamak düşüncesiyle, kanaatimizce artık yerli yerinde kullanma gereği vardır. Bu bağlamda, açık yasal düzenlemeler karşısında “mesafe satımı”nı “mesafeli satım” veya “mesafeli satım”ı, “mesafe satımı” olarak isimlendirmek pek doğru olmaz.
KISALTMALAR CETVELİ
AB : Avrupa Birliği
AJP/PJA : Aktuelle Juristische Praxis
Art. : Artikel
AT : Avrupa Topluluğu
ATRG : Avrupa Topluluğu Resmi Gazetesi
AÜEHFD : Atatürk Üniversitesi Erzincan Hukuk Fakültesi Dergisi
AÜHFD : Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi
BATİDER : Banka ve Ticaret Hukuku Dergisi
BK : Borçlar Kanunu
bkz. : bakınız
C. : Cilt
Çev. : Çeviren
DEÜHFD : Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi
dn. : dipnot
E-BgeGV : Entwurf für ein Bundesgesetz über den elektronischen
Geschäftsverkehr
EC : European Community
EG : Europäische Gemeinschaft
E – OR : Bestimmungen des OR entsprechend dem E - BGeGV EuZW : Europäische Zeitschrift für Wirtschaftsrecht GÜHFD : Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi
İBD : İstanbul Barosu Dergisi
İÜHFM : İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Mecmuası
karş. : karşılaştırınız
a. : madde
MSHY : Mesafeli Sözleşmeler Uygulama Usul ve Esasları
Hakkında Yönetmelik
NJW : Neue Juristische Wochenschrift
OR : Obligationenrecht
p. : Paragraph
RG : Resmi Gazete
RIW : Recht der internationalen Wirtschaft
S. : Sayı
s. : Sayfa
SÜHFD : Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi
TKHK : Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun TRKGM : Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü vd. : ve devamı
Vol. : Volume
vs. : ve saire
YHD : Yasa Hukuk Dergisi
ZEuP : Zeitschrift für Europäisches Privatrecht
SEÇİLMİŞ KAYNAKÇA
ACAR, Xxxxx : “Uzağa Satış Sözleşmesi Yapımında Tüketicinin Korunması
Hakkındaki Avrupa Topluluğu Direktifi (Die neue Richtlinie 97/7/EG”, İBD, C. LXXIV, S. 1-2-3, 2000, s. 45 - 68.
AKINTÜRK, Xxxxxx : Satım Akdinde Hasarın İntikali, Ankara 1966.
AKİPEK, Şebnem : “Mesafeli Sözleşmelerde Tüketicinin Korunması Hakkında
Avrupa Birliği Direktifi ve Türkiye’nin Uyumu”, BATİDER, C. XXI, S. 4, 2002, s. 45 – 66.
ARAL, Fahrettin : Borçlar Hukuku Özel Borç İlişkileri, Genişletilmiş 4. Baskı,
Ankara 2002.
XXXXXXXX, Xxxxx : Ticari Xxx’, 0. Xxxx, Xxxxxxxx 1953.
XXXXX, X. Yılmaz : En son Değişikliklerle ve Yargıtay Kararları Işığında
Tüketici Hukuku, 2. Baskı, Bursa 2004.
BİLGE, Xxxxx : Borçlar Hukuku Özel Borç Münasebetleri, Ankara 1971.
XXXXXXXX, Xxxxxx : Xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx, Xxxxxxx 0000.
DEMİR, Xxxxxx : Mesafeli Sözleşmelerin İnternet Üzerinden Kurulması,
Ankara 2004 (DEMİR, Mesafeli).
XXXXX, Xxxxxx : “Mesafeli Sözleşmelerle İlgili AB Yönergesine Göre
Tüketicinin Geri Alma Hakkı”, XXXXX, X. XXX, X. 0
– 0, 2003, s. 61 – 90.
XXXXX, Xxxxxx : “4822 Sayılı Xxxxx ile Tüketici Sözleşmeleri Alanında
Getirilen Yenilikler”, BATİDER, C. XXII, S. 1, 2003, s. 203 – 236.
DEMİR, Xxxxxx : Son Değişikliklerle Tüketicinin Korunması Hukuku
Mevzuatı, İkinci Bası, Ankara 2004.
XXXXXX, Xxxx : “Consumer Confidence and the EC Directive on Distance
Contracts”, Journal of Consumer Policy, 21, 1998, s. 217 – 229.
XXXXXX, Xxxxx : Verbraucherschutz bei Vertragsabschlüssen im Internet,
München 2002.
XXXXX, Xxxxx : “Tüketici Akitlerine Uygulanacak Hukukun Tespiti”,
SÜHFD, C. V, S. 1 - 2, 1996, s. 153 - 179.
XXXXXXX, Xxxxxx : Xxxxxx Xxxx – Satım Akdi ve Nevileri, Genişletilmiş 2.
Baskı, Ankara 2003.
ENGİN, Baki İlkay : “Uzaktan Pazarlama Yoluyla Kurulan
Sözleşmeler”, Türk Hukukunun Avrupa Birliği Hukukuna Uyumu – Açıklamalar, Değerlendirmeler, Öneriler, Proje Yöneticisi: Xxxx Xxxxxxxx, Xxxxxxxx 0000, s. 463 – 483.
XXXXXXX, İhsan : “Tüketicinin Ayıplı Mal ve Hizmet İfalarına Karşı
Korunması”, XXXXX, X. X, X. 0, 0000, x. 00 – 00.
EREN, Xxxxxx : Borçlar Hukuku Genel Hükümler, Tıpkı 7. Baskı, İstanbul
2001.
FALCIOĞLU, Xxxx Xxxxx: Karşılaştırmalı Hukuk (Amerikan Hukuku ve
Viyana Antlaşması) ve Türk Hukukunda Elektronik Satım Sözleşmesi ve Kuruluşu, Ankara 2004.
XXXXXXXXX, Feyzi N. : Borçlar Hukuku, İstanbul 1980.
Formation and Validity of Online Contracts, Institute for Information Law,
Amsterdam,Haziran1998,xxxx://xxxxxxxxxx.xxxxxx xx.xxx/xxxxxxxxx/xxxxxxxxxxxxxxxxx.xxx.
GEZDER, Ümit : Mukayeseli Hukuk Açısından İnternet’te Akdedilen
Sözleşmelerde Tüketicinin Korunması, İstanbul 2004.
XXXXX, Xxxx : Kommentar zum schweizerischen Privatrecht, Band VI, Das
Obligationenrecht, 2. Abteilung, 1. Teilband, Kauf und Tausch – Die Schenkung, 1. Abschnitt, Allgemeine Bestimmungen – Der Fahrniskauf, Art. 184 – 215 OR, Bern 1980.
XXXXXXXXX, Xxx /
XXXXXXX, Xxxx : “The Distance Selling Directive: Points for Future
Revision”, International Review of Law Computers & Technology, Vol.16, No. 3, 2002, s. 289 – 300.
XXXXXXX, Xxxxxxxx / XXXX, Xxxxx Xxxxx / XXXXXXX, Xxxxxxxx
(Hrsg.) : Kommentar zum Schweizerischen Privatrecht, Obligationenrecht I, Art.
1 – 529 OR, Xxxxx – Xxxxxxxxx 0000.
İZVEREN, Xxxx / XXXXXX, Xxxxx /
XXXXX, Xxxxx : Deniz Ticaret Hukuku, Ankara 1994.
XXXX, Xxxxxxx S. /
ARTER, Xxxxxx : “Ein kritischer Blick auf den Entwurf zum Bundesgesetz
über den elektronischen Geschäftsverkehr”, AJP/PJA, 2/2002, s. 165 – 187.
KALPSÜZ, Xxxxxx : Denizaşırı Satışlar (Giriş – Boşaltmada Satışlar), Ankara
1967.
KALPSÜZ, Xxxxxx : Ticari Satışta İfa Mahalli, Ankara 1960.
XXXXXX, Xxxxxxx : “Electronic Commerce und Europäisches
Verbrauchervertrags – IPR – Xxx Xxxxxxxxx xxx Xxxxxxxxxxxxxxxxxxxx”, XXX, 0000, 000 – 000.
XXXXXX, Xxxx : Fernabsatzrecht, München 2002.
XXXXXXXX, Xxxxxxx : “Verbraucherschutz im Fernabsatz – Lesehilfe
mit Merkpunkten xxx xxxxx XX – Xxxxxxxxxx”, XXX, 0000, s. 000 – 000.
XXXXXX, Xxx Xxxxx : Verbraucherschutz bei Rechtsgeschäften im
Internet, Anwendung und Wirkung klassicher Instrumentarien des Verbraucherschutzrechts und der europäischen Fernabsatzrichtlinie, Köln 1998.
XXXXXXXX, Xxxx - X. : “Die Fernabsatzrichtlinie 97/7/EG”, ZEuP, 7, 1999,
s. 875 - 902.
XXXXXXXX, Xxxx - X.
XXXXX, Xxxxxxx : Die Fernabsatzrichtlinie im deutschen Recht, 1. Auflage,
Xxxxx – Xxxxx 0000.
XXXXXXX, X. Xxxxx /
XX, X. Xxxxxx : Borçlar Hukuku Genel Hükümler, Gözden Geçirilmiş ve
Genişletilmiş Üçüncü Bası, İstanbul 2000.
XXXX, Xxxx /
XXXXXXXXXXXXX, Xxxxxxx: Das Obligationenrecht, 2. Teil (Halbband): Art.
184 – 418, Zweite umgearbeitete Auflage, Zürich 1936,
XXXXXXX XXXXXXXXX, Hatice: Elektronik Sözleşmelerden Doğan
Uyuşmazlıkların Çözümünde Uygulanacak Hukukun ve Yetkili Mahkemenin Tespiti, İstanbul 2003.
XXXXXXX, Ergun : “Uluslararası Çalışmaların ve Bazı Ulusal Düzenlemelerin
Işığında Elektronik Ticaret ve E – Sözleşmelerin Temel Sorunları”, Uluslararası İnternet Hukuku Sempozyumu, 21 – 22 Mayıs 2001, İzmir 2002, 121
– 143.
ÖZTUNA COX, Buket : Avrupa Birliği Hukukunda Elektronik Ticaret ve
Türkiye’deki Gelişmeler, İstanbul 2002.
XXXXX, Xxxxxxx : “Die neue Richtlinie 00/0/XX xxxx xxx Xxxxxxxxxxxxxxxxx
xxx Xxxxxxxxxxxxxxxxxxx xx Xxxxxxxxxx”, XxXX, Xxxx 00, 1997, s. 581 – 589.
XXXXXXX, Xxxx : “Tüketiciyi Koruma Yasasının Sözleşme Hukuku
Alanındaki Düzenlemesinin Eleştirisi”, YHD, C. XV, S. 173/4, 1996, s. 579 – 598.
SÖZER, Xxxxxx : Elektronik Sözleşmeler, İstanbul 2002.
XXXXXXXX, Xxxxx : Borçlar Hukuku Özel Borç İlişkileri, I, 1, Tümüyle
Yeniden İşlenmiş ve Genişletilmiş 5. Basım, İstanbul 1988.
TUNÇOMAĞ, Kenan : Borçlar Hukuku Dersleri, II, Özel Borç İlişkileri
(Akdin Muhtelif Nev’ileri), İstanbul 1967.
XXXXX, Xxxxxx : Satıcının Satılanın (Malın) Ayıplarından Sorumluluğu,
İstanbul 1989.
XXXXX, Xxxxxx : Türk Borçlar Hukuku Özel Hükümler, Genişletilmiş ve
Yenilenmiş 4. Baskı, İstanbul 1996. (YAVUZ, Borçlar).
ZEVKLİLER, Aydın /
AYDOĞDU, Xxxxx : Tüketicinin Korunması Hukuku, Tümüyle
Yenilenmiş 3. Baskı, Ankara 2004.