KURULUŞU VE ESAS SÖZLEŞME DEĞİŞİKLİKLERİ BAKANLIK İZNİNE TABİ ŞİRKETLERE DAİR
ÇÖZÜM
MALİ
KURULUŞU VE ESAS SÖZLEŞME DEĞİŞİKLİKLERİ BAKANLIK İZNİNE TABİ ŞİRKETLERE DAİR
DEĞERLENDİRMELER VE ÖNERİLER
26
Xxxxx XXXXX*
XX
6762 sayılı eski Ticaret Kanunu’nda olduğu üzere, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda da anonim şirketlerin herhangi bir makamın iznine tabi olmaksızın kurulmaları ve esas sözleşmelerinde değişikliğe gitmeleri genel kural olarak be- nimsemiştir. Bununla birlikte, Kanunun 333üncü maddesinde, Gümrük ve Tica- ret Bakanlığınca yayımlanacak tebliğle, faaliyet alanları belirlenip, ilân edilecek anonim şirketlerin anılan Bakanlığının izni ile kurulacağı, bu şirketlerin esas söz- leşme değişikliklerin de aynı Bakanlığın iznine bağlı olduğu belirtilmiştir. Bakan- lıkta eski kanun döneminden gelen yerleşik uygulamaya ufak birtakım değişik- liklerle devam etmeyi uygun bulmuştur. Bu çalışmada, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na göre kuruluşu ve esas sözleşme değişiklikleri Bakanlık iznine tabi olan anonim şirketler ele alınmakta, akabinde ise sözkonusu belirlemede gözlemlenen eksiklikler ve olası çözüm önerilerine yer verilmektedir.
Anahtar Sözcükler: Anonim şirket, kuruluş, esas sözleşme değişikliği, Bakanlık izni, kamu yararını ilgilendiren kuruluşlar.
1. GİRİŞ
27
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (T.C. yasalar, 14.02.2011) (TTK)1 ’nda; anonim şirket, “sermayesi belirli ve paylara bölünmüş olan, borçlarından dolayı yalnız malvarlığıyla sorumlu bulunan şirket” olarak tarif edilmiş, pay sahiplerinin taahhüt etmiş oldukları sermaye payları ile ve sadece şirkete karşı sorumlu olacakları öngörülmüştür. 6762 sayılı eski Ticaret Kanunu’nda oldu- ğu üzere, TTK’da da anonim şirketlerin faaliyet konularına ilişkin bir sınırlama getirilmemiş, temel kriter olarak “kanunen yasak olmama” şartı benimsenmiştir. Bu çerçevede, anonim şirketler, kanunen yasaklanmamış her türlü ekonomik amaç ve konular için kurulabilirler(TTK, m.331). Anonim şirketlerin kurulu- şunda ferman (yasama) sistemi, izin sistemi ve normatif sistem olmak üzere üç sistem sözkonusudur(Xxxxxx, 2013, 9). Ferman sisteminde, anonim ortak-
26
* Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Başmüfettişi
27
85
1 Çalışmamızda, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu için “TTK” kısaltması kullanılmıştır.
Makale Geliş Tarihi: 04.05.2015
Yayın Kurulu Kabul Tarihi: 03.08.2015
MAYIS - HAZİRAN 2015
28.
ÇÖZÜM
MALİ
lığın kuruluşu, devletin (kralın) özel bir fermanla verdiği bir imtiyaza dayanır. Kral fermanının ve imtiyazının yerini zamanla özel kanunlar almıştır. İzin sis- teminde anonim şirketin kurulabilmesi için kanundaki hükümlere riayet edil- miş olması yetmemekte; ayrıca Devletten (kamusal makamdan) bir kuruluş izninin alınması gerekmektedir. Normatif sistemde ise kuruluş, devletin izni- ne bağlı değildir; kanunda öngörülen işlemler ve şartlar gerçekleştirildiğinde ortaklık tüzel kişilik kazanır. Ülkemizde çok istisnai olarak yasama sistemi kullanılmakta ve bazı anonim şirketler, Ticaret Kanunu hükümlerine göre de- ğil, özel kanun hükümlerine göre kurulmaktadır. Örnek olarak, geçmişte ka- nunla kurulan bazı kamu iktisadi teşebbüsleri ve bankalar ile bugün hâlâ özel kanunu bulunan Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları Türk Anonim Şirketi ve
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası verilebilir2 Nitekim, TTK’nın 330uncu
maddesinde “Özel kanunlara tabi anonim şirketlere, özel hükümler dışında bu kısım hükümleri uygulanır.” denilerek, bu şirketlerin öncelikle kendi özel kanunlarındaki hükümlere tabi oldukları, özel hükümler haricinde TTK’nın anonim şirket hükümlerine uyacakları belirtilmiştir.
TTK, bu çok istisnai sistem haricinde, anonim şirketlerin kuruluşu bakı- mından dar istisnalı normatif sistemi benimsemiştir. Bir diğer deyişle, 6762 sayılı eski Ticaret Kanunu (ETK) gibi 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu da, anonim şirketlerin herhangi bir makamın iznine tabi olmaksızın kurulmalarını ve esas sözleşmelerinde değişikliğe gitmelerini genel kural olarak benimse- miştir. Bununla birlikte, faaliyet alanları itibariyle önem arz eden bazı anonim şirketlerin kuruluşunda ve esas sözleşme değişikliklerinde Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’ndan izin alınması şartını getirmiştir. İşte bu çalışmada, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na göre kuruluşu ve esas sözleşme değişiklikleri Bakan- lık iznine tabi olan anonim şirketler ele alındıktan sonra sözkonusu belirleme- de gözlemlenen eksiklikler ve olası çözüm önerilerine yer verilmektedir.
2. HALİHAZIRDA KURULUŞU VE ESAS SÖZLEŞME DEĞİŞİK- LİKLERİ BAKANLIK İZNİNE TABİ ŞİRKETLER
Hatırlanacağı üzere, ETK’nın 273’üncü maddesinde “Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca yayımlanacak tebliğle faaliyet alanları tespit ve ilân edilecek anonim şirketler Bakanlığın izni ile kurulur. Bu şirketlerin esas mukavele değişiklikleri de Bakanlığın iznine tâbidir. Bunun dışında anonim şirketlerin
28
2 Anonim Ortaklıkların Kuruluş Sistemleri Konusu, xxxx://xxx.xxxxxxxxxxxxxxxxx.xxx/xxxxxx-
ortakliklarin-kurulus-sistemleri-konusu.html, Erişim: 28/2/2015
ÇÖZÜM
MALİ
kuruluşu ve esas mukavele değişiklikleri Bakanlığın iznine tâbi değildir.” hükmü yer almakta idi. Anılan madde ile verilen yetkiye istinaden mülga Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından çıkarılan “İç Ticaret 2003/3” ve “İç Ticaret 2007/1” sayılı Tebliğlerle de; “bankalar, katılım bankaları, finansal kiralama şirketleri, faktoring şirketleri, tüketici finansmanı ve kart hizmetle- ri şirketleri, varlık yönetim şirketleri, sigorta şirketleri, holdingler, döviz bü- fesi işleten şirketler, umumi mağazacılıkla uğraşan şirketler, lisanslı depo- culukla uğraşan şirketler, tarım ürünleri lisanslı depoculuk şirketleri, ürün ihtisas borsası şirketleri, Sermaye Piyasası Kanununa tabi ve halka açık şirketler ile serbest bölge kurucusu ve işleticisi şirketlerin” kuruluş ve esas sözleşme değişiklikleri Bakanlık iznine tabi tutulmuştu.
1 Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe giren TTK’nın 333’üncü maddesinde de, ETK’daki hükme benzer şekilde, “Gümrük ve Ticaret Bakanlığınca yayım- lanacak tebliğle, faaliyet alanları belirlenip, ilân edilecek anonim şirketler Gümrük ve Ticaret Bakanlığının izni ile kurulur. Bu şirketlerin esas sözleşme değişiklikleri de aynı Bakanlığın iznine bağlıdır. Bakanlık incelemesi sadece kanunun emredici hükümlerine aykırılık bulunup bulunmadığı yönünden ya- pılabilir. Bunun dışında hukuki konumu, niteliği ve işletme konusu ne olursa olsun anonim şirketin kuruluşu ve esas sözleşme değişiklikleri herhangi bir makamın iznine bağlanamaz.” denilmiştir.
Anılan maddenin gerekçesinde ise “Anonim şirketlerin kuruluşunda ve esas sözleşme değişikliklerinde 4884 sayılı Kanunla getirilen dar istisnalı normatif sistem aynen korunmuştur. Ayrıca, anonim şirketin kuruluşunun ve esas sözleşme değişikliğinin hiçbir makamın iznine tâbi tutulamayacağı ke- sin bir tarzda belirtilerek normatif sistemin, hükümdeki istisna dışında mut- lak olarak uygulanması vurgulanmıştır. Bu kesin kural SPK ve BDDK başta olmak üzere diğer özerk kurumları da kapsar. Kamu menfaati yönünden, kontrolün gerekli olduğu hallerde ilgili makam, isteklerini Bakanlık aracı- lığı ile gerçekleştirebilir. Böylece Devlet kontrolünde bütünlük sağlanmış, çok başlılık ve öznellik hukukun üstünlüğüne aykırı kabul edilmiş ve ana sis- temin istisnalarla yozlaştırılmasına engel olunmuştur. Hükümdeki “hukukî konum ve nitelik” ile anonim şirketin kamusal yönü bulunup bulunmadığı, işletme konusunun kamu hizmeti yönünden özellik taşıyıp taşımadığı, halka açık olup olmadığı veya benzeri özellikleri haiz olup olmadığı kastedilmiştir. Ancak bu hüküm SPK, BBDK ve benzeri kurumların kendi ilke ve kriterlerini
ÇÖZÜM
MALİ
Bakanlığa bildirmelerine ve Bakanlık ile bu konuda işbirliği yapmalarına engel oluşturmaz.” denilmiştir(Komisyon Raporu).
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı da ETK’dan kaynaklanan yerleşik uygula- maya ufak birtakım değişikliklerle devam etmeyi uygun bulmuş ve Anonim ve Limited Şirketlerin Sermayelerini Yeni Asgari Tutarlara Yükseltmelerine ve Kuruluşu ve Esas Sözleşme Değişikliği İzne Tabi Anonim Şirketlerin Be- lirlenmesine İlişkin Tebliğ ile kuruluşu ve esas sözleşme değişikliği Bakanlık iznine tabi şirketleri belirlemiştir. Anılan Tebliğe göre;
- Bankaların,
- Finansal kiralama şirketlerinin,
- Faktoring şirketlerinin,
- Tüketici finansmanı ve kart hizmetleri şirketlerinin,
- Varlık yönetim şirketlerinin,
- Sigorta şirketlerinin,
- Anonim şirket şeklinde kurulan holdinglerin,
- Döviz büfesi işleten şirketlerin,
- Umumi mağazacılıkla uğraşan şirketlerin,
- Tarım ürünleri lisanslı depoculuk şirketlerinin,
- Ürün ihtisas borsası şirketlerinin,
- Bağımsız denetim şirketlerinin,
- Gözetim şirketlerinin,
- Teknoloji geliştirme bölgesi yönetici şirketlerinin,
- Sermaye Piyasası Kanununa tabi şirketlerin,
- Serbest bölge kurucusu ve işleticisi şirketlerin
kuruluşları Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın (İç Ticaret Genel Müdürlüğü) iz- nine tabidir(Tebliğ, m.5/f.1). Sözkonusu belirlemede, Bakanlığın, bahsigeçen şir- ketler yönünden Devletin denetimi ve gözetiminde kamusal yarar gördüğü açıktır. TTK’nın 333. maddesinde “Gümrük ve Ticaret Bakanlığınca yayımlanacak tebliğle, faaliyet alanları belirlenip, ilân edilecek anonim şirketler Gümrük ve Ticaret Bakanlığının izni ile kurulur. Bu şirketlerin esas sözleşme deği- şiklikleri de aynı Bakanlığın iznine bağlıdır.” denildikten hemen sonra “Bu- nun dışında hukukî konumu, niteliği ve işletme konusu ne olursa olsun anonim şirketin kuruluşu ve esas sözleşme değişiklikleri herhangi bir makamın iznine bağlanamaz.” hükmüne yer verildiğinden, yukarıda sayılanlar dışında kalan anonim şirketlerin kuruluşlarında ve esas sözleşme değişikliklerinde herhangi
bir makamın izni aranmayacaktır.
ÇÖZÜM
MALİ
Hemen belirtelim ki, Bakanlık incelemesi, sözkonusu şirketlerin kuruluşla- rının ve esas sözleşme değişiklik taleplerinin sadece kanunun emredici hüküm- lerine aykırılık bulunup bulunmadığı yönünden yapılabilecektir (TTK, m.333). Yoksa, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın yukarıda sayılan anonim şirketlerin kuruluşunu veya esas sözleşme değişikliklerini TTK’da öngörülmeyen bir se- bepten ötürü reddetme yetkisi bulunmamaktadır.
Ayrıca, belirtmeliyiz ki, anılan hüküm ve düzenlemeden, sözkonusu şirket- lerin sadece Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’ndan izin almasının yeterli olacağı yorumu çıkarılmamalıdır. Zira, bu şirketlerden bazıları için, TTK haricindeki özel kanunlar ile başkaca kurum ve kuruluşlardan da izin alma zorunluluğu getirilmiş olabilir. Bu nedenle, anonim şirket kuruluşunda, Gümrük ve Tica- ret Bakanlığı’ndan alınacak izin yanında, varsa bu kurum ve kuruluşlardan da izin alınması gerekir. Örneğin; 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 6ncı maddesine göre Türkiye’de bir bankanın kurulmasına Bankacılık Düzenle- me ve Denetleme Kurulu tarafından izin verilmesi, yine 6361( T.C. yasalar, 13.12.2012) sayılı Kanunun 4ncü maddesine göre Türkiye’de kurulacak fi- nansal kiralama, faktoring ve finansman şirketlerinin Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’ndan kuruluş izni alması gerekmektedir.
Yukarıda sayılan şirketlerin kuruluşunda ticaret siciline tescil başvurusun- dan önce Gümrük ve Ticaret Bakanlığı İç Ticaret Genel Müdürlüğü’ne mü- racaat edilerek izin alınması gerekmektedir. Bakanlık izni alınmadan şirketin kuruluşu ticaret sicili müdürlüğüne tescil edilemeyecektir(Tebliğ, m.6/f.3). Bu itibarla, Bakanlık iznine tabi şirketlerin kurulabilmesi için aşağıda belir- tilen belgelerle başvurularak Gümrük ve Ticaret Bakanlığı İç Ticaret Genel Müdürlüğü’nden izin alınacaktır(Tebliğ, m.6/f.1):
a) Kurucuların imzaları noter tarafından onaylanmış esas sözleşme,
b) Kuruluşu, diğer resmi kurumların (SPK, BDDK, EPDK, vb.) uygun gö- rüşünü veya iznini gerektiren şirketler için uygun görüş veya izin yazısı.
Bahsigeçen şirketlerin esas sözleşme değişikliklerinin (esas sermaye artırımı ve azaltılması dahil) genel kurulda görüşülebilmesi için ise, genel kurul toplantı- sından önce aşağıda belirtilen belgelerle başvurularak Gümrük ve Ticaret Bakan- lığı İç Ticaret Genel Müdürlüğü’nden izin alınacaktır(Tebliğ, m.6/f.2):
a) Esas sözleşme değişikliğine ilişkin yönetim kurulu kararının noter onay- lı örneği,
b) Esas sözleşmenin değişen maddesinin/maddelerinin yeni metni,
ÇÖZÜM
MALİ
c) Esas sözleşme değişikliği diğer resmi kurumların uygun görüşünü veya iznini gerektiren şirketler için uygun görüş veya izin yazısı,
ç) Sermaye artırımına ilişkin esas sözleşme değişikliğinde;
1) Sermayenin tamamının ödendiğine, karşılıksız kalıp kalmadığına ve şir- ket özvarlığının tespitine ilişkin yeminli mali müşavir veya serbest muhasebe- ci mali müşavir raporu,
2) Sermaye artırımının iç kaynaklardan yapılması halinde, iç kaynaklardan karşılanan tutarın şirket bünyesinde gerçekten var olduğuna ilişkin yeminli mali müşavir veya serbest muhasebeci mali müşavir raporu, denetime tabi şirketlerde ise denetçinin bu tespitlere ilişkin raporu,
3) Konulan ayni sermaye ile sermaye artırımı sırasında devralınacak iş- letmeler ve ayınların değerinin tespitine ilişkin mahkemece atanan bilirkişi tarafından hazırlanmış değerleme raporları,
4) Konulan ayni sermaye üzerinde herhangi bir sınırlamanın olmadığına dair ilgili sicilden alınacak yazı,
5) Ayni sermaye olarak konulan taşınmazın, fikri mülkiyet haklarının ve diğer değerlerin kayıtlı bulundukları sicillere şerh verildiğini gösteren belge.
d) Sermayenin azaltılmasına ilişkin esas sözleşme değişikliğinde; serma- yenin azaltılmasına rağmen şirket alacaklılarının haklarını tamamen karşıla- yacak miktarda aktifin şirkette mevcut olduğunun belirlenmesine ilişkin ye- minli mali müşavir raporu, denetime tabi şirketlerde ise denetçinin bu tespit- lere ilişkin raporu.
3. KURULUŞU VE ESAS SÖZLEŞME DEĞİŞİKLİKLERİ BA- KANLIK İZNİNE TABİ ŞİRKETLERE DAİR ÖNERİMİZ
TTK’nın 407nci maddesinin üçüncü fıkrasında “333 üncü madde gereğin- ce belirlenen şirketlerin genel kurul toplantılarında Gümrük ve Ticaret Ba- kanlığının temsilcisi de yer alır.” denilmiştir. Dolayısıyla, Yasa Koyucu, söz- konusu şirketler yönünden, kuruluşta ve esas sözleşme değişiklerinde aradığı iznin yanında, anılan şirketlerin genel kurul toplantılarının Bakanlık Temsil- cisinin gözetiminde yapılmasını da şart koşarak, bu şirketler açısından adeta çifte denetim öngörmüş ve Devletin denetimini pekiştirmiştir.
Diğer yandan, 660 sayılı Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standart- ları Kurumunun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararna- me’de, kısaca KAYİK olarak adlandırılan “kamu yararını ilgilendiren kuru-
ÇÖZÜM
MALİ
luşlar” kavramına yer verilmiş ve halka açık şirketler, bankalar, sigorta, reasü- rans ve emeklilik şirketleri, faktoring şirketleri, finansman şirketleri, finansal kiralama şirketleri, varlık yönetim şirketleri, emeklilik fonları, ihraççılar ve sermaye piyasası kurumları ile faaliyet alanları, işlem hacimleri, istihdam ettikleri çalışan sayısı ve benzeri ölçütlere göre önemli ölçüde kamuoyunu ilgilendirdiği için Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kuru- mu tarafından bu kapsamda değerlendirilen kuruluşların KAYİK kapsamına girdiği belirtilmiştir. Sözkonusu KHK’da, kamu yararını ilgilendiren kuruluş- larda denetimin sadece bağımsız denetim kuruluşları tarafından yapılacağı; kamu yararını ilgilendiren kuruluşları denetleyen bağımsız denetim kuruluş- larının asgari üç yılda bir Kurum tarafından inceleneceği hükme bağlanarak, bu kuruluşların önemine ayrıca vurgu yapılmıştır.
Dikkat edileceği üzere, 660 sayılı KHK’da KAYİK olarak tanımlanan kuruluş- lar, TTK’nın 333üncü maddesi kapsamında belirlenen şirketlerle büyük ölçüde ör- tüşmektedir. Ancak, 660 sayılı KHK’da Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu’na sair kuruluşları da kapsama alma konusunda yetki verilip KAYİK kapsamına girecek şirketlerin ucu açık bırakılsa da, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, çalışmamızın önceki kısmında da belirtildiği üzere TTK’nın 333üncü maddesi kapsamına giren şirketleri belirlerken ETK döneminden gelen yerleşik uygulamaya ufak birtakım değişikliklerle devam etmeyi uygun bulmuş ve he- men hemen aynı şirketleri kapsama almıştır. Bir diğer değişle, Bakanlık iznine tabi şirketler adeta geleneksel olarak belirlenmiştir. Oysa, ülkemiz ekonomisinin son yıllarda kaydettiği gelişmeler, anılan kapsama girmeyen birçok şirketi, ülke ekonomisi içerisinde ağırlıklı bir yere getirmiştir. Ulaştıkları aktif büyüklükle- ri ve istihdam ettikleri kişiler yönünden değerlendirildiğinde, bu şirketlerin de kamu yararını yakından ilgilendirdiği ve alacakları bazı kararların hem ülke eko- nomisi hem de toplumun büyük kesimleri açısından hayati sonuçlar doğuracağı yadsınamaz bir gerçek olarak karşımıza çıkmaktadır.
Hal böyle iken, sınırlı sermaye ile kurulan ve geliri giderlerini ancak kar-
şılayan, az sayıda personel istihdam edebilen teknoloji geliştirme bölgeleri yönetici şirketlerini; asgari sermaye tutarı ile kurulmalarının önünde yasal bir engel bulunmayan holding şirketleri; yine sermaye şirketi statüsünde ku- rulması ve ortaklarının tamamının meslek mensubu olması yönünde temel kriterler getirilen bağımsız denetim şirketlerini TTK’nın 333üncü maddesi kapsamına alıp; farzı muhal aktif toplamı 500 milyon TL’yi aşan, binlerce
ÇÖZÜM
MALİ
personel istihdam eden anonim şirketleri kapsam dışında bırakmanın anılan düzenlemenin amacına uygun düşmediği kanısındayız.
Dolayısıyla, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın Anonim ve Limited Şirket- lerin Sermayelerini Yeni Asgari Tutarlara Yükseltmelerine ve Kuruluşu ve Esas Sözleşme Değişikliği İzne Tabi Anonim Şirketlerin Belirlenmesine İliş- kin Tebliğ ile ismen ve sınırlı sayıda belirlediği şirketler haricinde, TTK’nın 333üncü maddesi kapsamına girecek şirketler hususunda objektif ve ölçüte dayalı kriterler de getirmesinin ve bu şirketlerin en azından esas sözleşme değişikliklerinin Bakanlık iznine tabi tutulmasının, ayrıca bu şirketlerin ko- nusu ne olursa olsun bütün genel kurul toplantılarında Bakanlık temsilcisinin bulundurulmasının şart koşulmasının, düzenlemenin amacına daha uygun dü- şeceği düşünülmektedir. Örneğin; 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’na göre; pay sahibi sayısı beşyüzü aşan anonim ortaklıkların payları halka arz olunmuş sayılacağından ve bu şirketler Sermaye Piyasası Kurulu’nun göze- tim ve denetimine tabi olacaklarından, pay sahibi sayısı 100 ilâ 500 arasında olan anonim şirketler, ayrıca finansal tablolarına ve muhtasar beyanname- lerine göre belirlenecek üç ölçütten (aktif toplamı 200 milyon ve üstü Türk Lirası; yıllık net satış hasılatı 300 milyon ve üstü Türk Lirası; çalışan sayısı 500 yüz ve üstü) en az ikisini sağlayan anonim şirketler de madde kapsamına alınabilir. Netice itibariyle, şirket istatistikleri güncel olarak elinde bulunan ve gerekirse diğer ilgili Bakanlıklardan kolayca temin etme imkanı olan Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın, bu belirlemenin kendisine getireceği iş yükünü de dikkate alarak ve normatif sistemi fazlaca sekteye uğratmayacak şekilde, ör- neğimizde belirtildiği üzere ölçüte dayalı kriterler de öngörmesinin ve anılan Tebliğde değişikliğe gitmesinin uygun olacağı kanısındayız.
4. ÖZET VE SONUÇ
6102 sayılı yeni Türk Ticaret Kanunu, anonim şirketlerin kuruluşu bakı- mından dar istisnalı normatif sistemi kabul etmiştir. Yani, anonim şirketlerin herhangi bir makamın iznine tabi olmaksızın kurulmaları ve esas sözleşmele- rinde değişikliğe gitmeleri genel kural olarak benimsemiştir. Bununla birlikte, Kanunun 333üncü maddesinde, Gümrük ve Ticaret Bakanlığınca yayımlana- cak tebliğle, faaliyet alanları belirlenip, ilân edilecek anonim şirketlerin anı- lan Bakanlığının izni ile kurulacağı, bu şirketlerin esas sözleşme değişiklik- lerin de aynı Bakanlığın iznine bağlı olduğu belirtilmiştir. Gümrük ve Ticaret
ÇÖZÜM
MALİ
Bakanlığı da 6762 sayılı eski Ticaret Kanunu döneminden gelen yerleşik uygulamaya ufak birtakım değişikliklerle devam etmeyi uygun bulmuş ve Anonim ve Limited Şirketlerin Sermayelerini Yeni Asgari Tutarlara Yük- seltmelerine ve Kuruluşu ve Esas Sözleşme Değişikliği İzne Tabi Anonim Şirketlerin Belirlenmesine İlişkin Tebliğ ile kuruluşu ve esas sözleşme deği- şikliği Bakanlık iznine tabi şirketleri belirlemiştir.
Bir diğer değişle, Bakanlık iznine tabi şirketler adeta geleneksel olarak belirlenmiştir. Oysa, ülkemiz ekonomisinin son yıllarda kaydettiği gelişme- ler, madde kapsamına girmeyen birçok şirketi, ülke ekonomisi içerisinde ağırlıklı bir konuma getirmiştir. Bu nedenle, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın bahsigeçen Tebliğ ile ismen ve sınırlı sayıda belirlediği şirketler haricinde, TTK’nın 333üncü maddesi kapsamına girecek şirketler hususunda objektif ve ölçüte dayalı kriterler de getirmesinin ve bu şirketlerin en azından esas söz- leşme değişikliklerinin Bakanlık iznine tabi tutulmasının, ayrıca bu şirketlerin konusu ne olursa olsun bütün genel kurul toplantılarında Bakanlık temsilcisi- nin bulundurulmasının şart koşulmasının, düzenlemenin amacına daha uygun düşeceği düşünülmektedir. Tabi, kapsam genişletilirken, Bakanlığın keyfiye- tin kendisine getireceği iş yükünü de dikkate alması ve normatif sistemi fazla- ca sekteye uğratmayacak şekilde düzenlemesi önem arz etmektedir.
KAYNAKÇA :
Anonim Ortaklıkların Kuruluş Sistemleri Konusu, 28/2/2015 tarihinde xxxx://xxx.xxxxxxxxxxxxxxxxx.xxx/xxxxxx-xxxxxxxxxxxxx-xxxxxxx-xxxxxxxx- ri-konusu.html, Adresinden erişildi.
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı (15.11.2012) Anonim ve Limited Şirket- lerin Sermayelerini Yeni Asgari Tutarlara Yükseltmelerine ve Kuruluşu ve Esas Sözleşme Değişikliği İzne Tabi Anonim Şirketlerin Belirlenme- sine İlişkin Tebliğ. Ankara: Resmi Gazete (28468 sayılı)
KHK (02.11.2011) 660 sayılı Kamu Gözetimi, Muhasebe ve denetim Standartları Kurumunun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hük- münde Kararname, Ankara: Resmi Gazete (28103 sayılı)
Komisyon Raporu : Türk Ticaret Kanunu Tasarısı ve Adalet Komisyo- nu Raporu, Esas No:1/324, TBMM Tutanak Dergisi, Yasama Dönemi:23, Yasama Yılı:2, S.Sayısı: 96, Nr.112
Xxxxxx, Xxxx (2013). Ticaret Hukuku-II. Eskişehir : Anadolu Üniversitesi
ÇÖZÜM
MALİ
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı (15.3.2007) Anonim ve Limited Şirketlerin Kuruluş ve Anasözleşme Değişikliği İşlemlerine İlişkin Esaslar Hakkında Tebliğde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ. Ankara: Resmi Gazete (26463 sayılı)
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı (25.7.2003) Anonim ve Limited Şirketlerin Kuruluş ve Anasözleşme Değişikliği İşlemlerine İlişkin Esaslar Hakkında Tebliğ, Ankara: Resmi Gazete (25179 sayılı)
T.C. Yasalar (09.07.1956) 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu, Ankara: Resmi Gazete (9353 sayılı)
T.C. Yasalar (14.02.2011) 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu, Ankara: Resmi Gazete (27846 sayılı)
T.C. Yasalar (30.12.2012) 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu, Anka- ra: Resmi Gazete (28513 sayılı)