Murâbaha ve Diğer Vadeli Satışlar
Faizsiz Finans Muhasebe Standardı 28
Murâbaha ve Diğer Vadeli Satışlar
Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu (KGK) Faizsiz Finans Muhasebe Standardı 28 “Murâbaha ve Diğer Vadeli Satışlar”ı 1-53’üncü paragraflarda düzenlemiştir. Tüm bu paragraflar eşit geçerlilikte hükümler içermektedir. Bu standart, amacı ve Finansal Raporlamaya İlişkin Kavramsal Çerçeve esas alınarak yorumlanmalıdır.
KGK tarafından yayımlanan tüm FFMS’ler, tanımlar, faizsiz finans kuralları ve ilkeleri ile ele alınan konulara ilişkin KGK’nın faizsiz finans standartlarında yer verilen ana faktörle birlikte okunmalıdır.
Önsöz
Ö1 Murâbaha ve satın alma emriyle Murâbaha katılım bankaları ve faizsiz finans kuruluşları (bu standartta “FFK(ler)” ya da kuruluş(lar) şeklinde ifade edilmiştir) tarafından kullanılan en yaygın ve etkili sözleşmeler olup dolayısıyla kuruluşların finansal tablolarında çok önemli bir yer tutmaktadır. Murâbaha peşin satışla gerçekleştirilebilirse de FFK’ler tarafından en yaygın kullanım vadeli işlemler şeklindedir.
Ö2 Murâbahanın yanı sıra, alım satıma dayanan ancak Murâbahaya benzemeyen ve ilgili alıcıya maliyetin ve kârın açıklanmasını zorunlu kılmayan çeşitli faizsiz finans işlemleri vardır. Bu tür satışlar farklı şekillerde gerçekleştirilebilir ve bu standardın amacına uygun olarak genellikle “vadeli satışlar” şeklinde ifade edilmiştir.
Ö3 Bu standart, katılım bankaları veya FFK’ler tarafından gerçekleştirilen Murâbaha ve diğer vadeli satışlara yönelik işlemlerin ölçümüne, finansal tablolara alınmasına ve açıklanmasına ilişkin muhasebe kurallarını belirlemeyi amaçlar.
Ö4 Bu standart, FFMS 2 “Murâbaha ve Satın Alma Emriyle Murâbaha” ve FFMS 20 “Vadeli Satış”ları yürürlükten kaldırır.
Giriş Genel bakış
G1 KGK Faizsiz Finans Muhasebe Standardı 28, Murâbaha ve vadeli satış işlemleri ile bu
tür işlemlerin çeşitli unsurlarına ilişkin muhasebe ve raporlama ilkelerini ve hükümlerini belirler.
Bu standardın yayımlanma gerekçesi
G2 Yeni finansal muhasebe standartlarının geliştirilmesi stratejisi doğrultusunda, AAOIFI Muhasebe Kurulu belirli FFMS’ler için gözden geçirme ve revizyon sürecini başlatmıştır. Bu sürecin bir parçası olarak, ayrıca zaman zaman piyasa katılımcılarından alınan geri bildirimler ile diğer standart belirleyici otoriteler tarafından yayımlanan genel kabul görmüş muhasebe ilkelerinde yapılan değişiklik ve güncellemeler doğrultusunda, Murâbaha ve vadeli satışlara ilişkin mevcut standartların kapsamlı bir şekilde gözden geçirilmesinin ve revize edilmesinin gerekli olduğu değerlendirilmiştir. Üstelik önceki standartlar, Murâbaha ve diğer vadeli satış işlemlerinde alıcı tarafından uygulanacak muhasebe düzenlemelerine yer vermemekteydi.
Faizsiz Finans Muhasebe Standardı No. 28
Murâbaha ve Diğer Vadeli Satışlar
Standardın Amacı
1. Bu standardın amacı, alıcı ve satıcı tarafından Murâbaha ve diğer vadeli satış işlemlerinde uygulanacak finansal tablolara alma, ölçüm ve açıklamalara ilişkin uygun muhasebe ve raporlama esaslarının belirlenmesidir.
Kapsam
2. Bu standart, Teverruk ve emtia Murâbahası işlemleri hariç, faizsiz finans ilkelerine göre gerçekleştirilen Murâbaha ve diğer vadeli satışların muhasebeleştirilmesinde uygulanır.
3. Bu standart, özkaynak araçları ya da Sukuk gibi, dayanak varlığın Murâbaha ya da vadeli bir satış olduğu yatırım araçlarına yapılan yatırımlara uygulanmaz.
Tanımlar
4. Bu Standardın yorumlanması ve uygulanmasında faydalanmak üzere, aşağıdaki kısa tanımlar yapılmıştır:
a. Xxxxx Xxxxxxxxxx – işlemin her iki tarafının da tek amacının emtianın yasal mülkiyetini kazanmak olduğu organize emtia piyasalarında gerçekleşen emtia işlemlerine dayalı bir Murâbahadır;
b. Kontrol – faizsiz finans kuruluşu, bir varlığın ya da işletmenin mülkiyetinden kaynaklanan tüm risk ve getirilere önemli ölçüde sahip olduğunda, aşağıdaki her iki koşulu da uygun bir şekilde karşılıyorsa ilgili varlık ya da işletmeyi kontrol etmektedir:
i. İlgili varlık ya da işletmeyle olan ilişkisinden dolayı değişken getirilere doğrudan maruz kalması (negatif getiri durumunda) veya bu getirilerde hak sahibi olması (pozitif getiri olması durumunda) ve
ii. Bu getirileri ilgili varlık ya da işletme üzerindeki gücüyle etkileme imkânına sahip olması.
c. Vadeli satış – satış bedeline ilişkin ödemenin sabit bir kredi dönemi boyunca, taksitler hâlinde ya da defaten yapılmak üzere ertelendiği her tür satış işlemidir;
d. Gerçeğe uygun değer – piyasa katılımcıları arasında ölçüm tarihinde olağan bir işlemde bir varlığın satışından elde edilecek veya bir yükümlülüğün devrinde ödenecek fiyattır.
e. Hamişül ciddiyet (güvence bedeli) – bir tarafın diğer tarafa sözleşmenin ya da vaadin yerine getirileceğine ya da bir işlemin tamamlanacağına ilişkin teminat olarak verdiği tutardır;
f. Stok – bu standart kapsamında, olağan iş akışı içinde satılmak üzere elde tutulan ya da olağan iş akışı içinde satılmak üzere üretilmekte olan varlıktır;
g. Murâbaha – malların maliyetinin üzerine kâr eklenerek önceden anlaşılan şekilde satılmasıdır. Satış peşin ya da vadeli ödemeyle gerçekleşebilir;
h. Satın alma emriyle Murâbaha– alıcının satın alma emrini verdiği ve üzerinde mutabık kalınan Murâbaha şartları çerçevesinde belirlenen varlığı ilgili satıcıdan alacağına dair bir vaadle satın alma emrini onayladığı, alım satım sözleşmesini ifade eder;
i. Müsâveme – maliyet ve kâr unsurlarının açıklanma zorunluluğunun bulunmadığı olağan pazarlıklı satıştır. Satış peşin ya da vadeli ödemeyle gerçekleşebilir;
j. Net gerçekleşebilir değer (NGD) – faizsiz finans kuruluşuna özgü faktörler dikkate alınmak suretiyle; olağan iş akışı içinde tahmini satış fiyatından, tahmini tamamlanma maliyetlerinin ve satışı gerçekleştirmek için gerekli olan tahmini maliyetlerin düşülmesiyle elde edilen tutardır;
k. Vaad ve karşılıklı vaadleşme – vaad, bir tarafın (Murâbaha işleminde satın alma emrini veren taraf) üstlendiği zımni kabulden doğan yükümlülüktür. İslam hukukuna göre meşru bir mazeretin ortaya çıktığı ve bu mazeretin vaadin yerine getirilmesine engel olduğu durumlar dışında, dini kurallar bakımından vaadin vadeden kişi açısından bağlayıcı olduğu anlaşılır. Bununla birlikte, belirli bir sebepten dolayı vaadin yerine getirilmesinin muallakta kalması ve kendisine vaatte bulunan kişinin vaat nedeniyle belirli maliyetlere katlanmış olması durumunda, vaadin hukuki bakımdan da bağlayıcılığı olduğu anlaşılır. Karşılıklı vaadleşme ise bir vaade karşı vaadde bulunmaktır;
l. Teverruk – faizsiz finans kuruluşunun bir varlığı satın alarak bu varlığı müşteriye krediyle sattığı, bu şekilde müşterinin satın aldığı varlığı derhal nakit karşılığı satma
amacını taşıdığı, satış işlemidir;
m. Kapora - bir satış işleminde, satın alma vaadiyle birlikte, satış fiyatına karşılık olarak potansiyel alıcı tarafından satın alma vaadinin yanı sıra teminat şeklinde verilen tutardır. Sözleşme şartları doğrultusunda, alıcı tarafından verilen satın alma vaadinden cayılması hâlinde kaparo, cayma tazminatı olarak değerlendirilebilir.
Satıcının finansal tablolarında Murâbaha ve diğer vadeli satışlar İlk kez finansal tablolara alma
Stoklar
5. Stoklar, kuruluşun defterlerinde ilgili stok üzerinde kontrole sahip olunduğunda, diğer bir ifadeyle stokun mülkiyetinden kaynaklanan risk ve getirilerin önemli ölçüde edindiğinde, finansal tablolara alınır.
6. Stoklar, başlangıçta maliyeti üzerinden finansal tablolara alınır. Stok maliyeti, tüm satın alma maliyetlerini ve stokun mevcut konumuna ve durumuna getirilmesi için katlanılan diğer maliyetleri içerir. Stok maliyeti, her türlü vergi (sonradan iade alınabilecekler hariç), ilgili Tekâfül maliyetleri dâhil nakliye ve yükleme-boşaltma maliyetleri ile müşterinin vekil sıfatıyla katlandığı maliyetler ve vekile ödenen her türlü ücret dâhil varlığın mevcut konumuna ve durumuna getirilmesiyle doğrudan ilişkilendirilebilen diğer tüm maliyetleri kapsar. Ticari iskontolar, indirimler ve diğer benzer kalemler maliyetlerden indirilir.
7. Stokların parçalar hâlinde ya da kısım kısım edinildiği durumlarda, alınan her kısım, 5’inci paragrafta yer alan koşullar karşılandığında finansal tablolara alınır.
Alacaklar
8. İlgili stok Murâbaha ya da vadeli satış sözleşmesi kapsamında satıldığında, satıcı alacakları ve hasılatı finansal tablolarına alır[ertelenmiş kâr uygulaması için 00 – 00’inci Paragraflara bakınız].
9. Alacak, itibari değeri (brüt tutarı ya da fatura tutarı) üzerinden finansal tablolara alınır.
10. Murâbaha veya vadeli satış sözleşmesi tekemmül ettiğinde, diğer bir ifadeyle satış bedelinin alınmış ya da alacak haline dönüşmüş olmasına bakılmaksızın bu tür bir sözleşme tüm taraflar açısından yasal olarak bağlayıcı olduğunda ve stokun kontrolü (mülkiyetten kaynaklanan risklerin ve getirilerin özünde tamamını gerekli kılan) alıcıya devredildiğinde, Murâbaha veya vadeli satış sözleşmesi kapsamında stokun satılmış olduğu kabul edilir.
Sonraki ölçüm
Stoklar
11. Stoklar, ilk kez finansal tablolara alındıktan sonra, maliyet değeri ile net gerçekleşebilir değerinden düşük olanı üzerinden ölçülür.
12. Kredibilitesi yeterli bir müşterinin ilgili stokları maliyet bedeline eşit ya da maliyet bedelinden daha yüksek bir tutar üzerinden almaya yönelik bağlayıcı bir vaadinin bulunduğu durumlarda, satıcı stokları, bunların, varsa, gerçeğe uygun değerindeki dalgalanmalara bakmaksızın, maliyet değeri üzerinden izler.
13. Yukarıda bahsedildiği şekilde kredibilitesi yeterli bir müşterinin bağlayıcı bir vaadinin bulunmadığı durumlarda, net gerçekleşebilir değere indirgemek üzere (maliyet değerinden düşük olması durumunda) stokların defter değerinde düzeltmeler yapılır ve indirgemenin karşılık gelen etkisi, bu tür bir durumun belirlendiği dönemde finansal tablolara alınır.
14. Her türlü ilave yükleme – boşaltma ve elde tutma maliyetleri, bu maliyetlerin ortaya çıktı dönemde gelir tablosuna alınır.
Alacaklar
15. Brüt alacaklar, ilk kez finansal tablolara alındıktan sonra, ödenmemiş tutarlardan, varsa, kredi zarar karşılıkları düşüldükten sonra kalan tutar üzerinden izlenir.
16. Ödenmemiş tutar, alacakların brüt tutarından tahsilatlar ve varsa, izin verilen iskonto ve indirimler dâhil diğer düzeltmeler düşüldükten sonra kalan tutarı ifade eder.
17. Kredi zararları karşılığı1 ilgili Faizsiz Finans Muhasebe Standardı (FFMS) uyarınca muhasebeleştirilir.
1 Karşılık olarak da adlandırılır.
Finansal Tablo Dışı Bırakma
18. Stok ya da alacak olarak sınıflandırılan bir varlık ancak, söz konusu varlığın “belirli bir varlıktan faizsiz finans kuruluşuna gelecekte ekonomik fayda akışının beklenmemesi” şeklindeki bir varlığın finansal tablo dışı bırakılmasına ilişkin kriteri sağlaması durumunda finansal tablo dışı bırakılır.
Stoklar
19. 18’inci paragrafta verilen finansal tablo dışı bırakma kriteri dikkate alındığında, stoklar aşağıdakilerden birinin varlığı halinde finansal tablo dışı bırakılır:
a. Kuruluşun satışla kontrolü alıcıya devretmesi (bakınız: 18’inci paragraf),
b. Kuruluşun, fiziksel kayıp ya da hırsızlık gibi bir nedenle, stok üzerindeki kontrolü kaybetmesi ya da
c. Stokların, teknolojik eskime, yasal kısıtlamalar ya da alıcısının olmaması gibi bir nedenle, gelecekte ekonomik fayda sağlama kapasitesini yitirmesi.
Alacaklar
20. 18’inci paragrafta verilen finansal tablo dışı bırakma kriteri dikkate alındığında, alacaklar aşağıdakilerden birinin varlığı halinde finansal tablo dışı bırakılır:
a. Müşterinin kalan tüm borcunu ödemesi,
b. Alacağın defter değerinin, müşterinin borçlarını ödeme gücünü yitirmesi nedeniyle tahsil edilemeyecek olması ya da
c. Kuruluşun, alacağını silmek ya da alacığını müşteriye hibe etmek suretiyle hakkından vazgeçmeye karar vermiş olması.
Hasılat ve kârın finansal tablolara alınması
Hasılat
21. Hasılatın ve alacakların finansal tablolara alınmasında uygulanacak esaslar için 8’inci paragrafa bakınız.
Satışların maliyeti
22. Stokların Murâbaha ya da vadeli satış kapsamında satıldığı durumlarda, bu stokların defter değeri, katlanılan tüm doğrudan harcamalarla birlikte, ilgili hasılatın finansal tablolara alındığı dönemde satışların maliyeti olarak finansal tablolara alınır.
Kârın ertelenmesi
23. Vadeli Murâbahada ya da diğer vadeli satışlarda, söz konusu işlemden doğan kâr, diğer bir ifadeyle finansal tablolara alınan hasılat ile satışların maliyeti arasındaki fark, bir ertelenmiş kâr hesabı aracılığıyla ertelenir. Ancak, malların peşin satış fiyatının bu mallara ilişkin satışların maliyetinden yüksek olması durumunda, ortaya çıkan kârın peşin satış fiyatı ile satışların maliyeti arasındaki fark kadar olan kısmı ertelenmez.
24. Vadeli kâr hesabı, ilgili alacakları düzenleyici bir varlık hesabı olarak sunulur.
25. Ertelenen kâr, sözleşmedeki kredi dönemi boyunca zamana orantılı olarak itfa edilerek gelirlere aktarılır.
26. Orijinal vadesi 12 aydan fazla olan; taksitler halinde ya da vade sonunda defaten ödeme yapılacak işlemlerde, kârın zamana orantılı olarak itfa edilmesinde başvurulacak uygun yöntem işlemdeki zımni kârı esas alan etkin kâr yöntemidir.
27. Orijinal vadesi 12 ay ya da daha kısa olan, vade sonunda defaten ödeme yapılacak işlemlerde, kârın sözleşmedeki kredi dönemi boyunca doğrusal olarak dağıtımına izin verilir.
28. Temerrüt ya da olası temerrüt durumlarında, ertelenen kâra ilgili FFMS uygulanır.
İlgili muhasebe uygulamaları
Vazgeçme, iskonto ve iptal etme
29. Bir alacağın bir kısmının, alacağın erken ödenmesine karşılık yapılan bir indirim olarak ya da herhangi başka bir nedenle satıcı tarafından silindiği ya da tahsilinden vazgeçildiği durumlarda, silinen/vazgeçilen tutar, alacağın silindiği ya da vazgeçildiği dönemde, aşağıdaki şekilde finansal tablolara alınır:
a. İlk olarak, silinen/vazgeçilen tutar ilgili işlemde ortaya çıkan ertelenmiş kârın varsa mevcut bakiyesinden indirilir ve
b. İkinci olarak, varsa kalan tutar, cari finansal dönemde itfa edilen ertelenmiş kârdan/cari finansal dönemde finansal tablolara alınan kârdan indirilir ve
c. Üçüncü olarak, varsa kalan tutar, dönemin gideri olarak gelir tablosuna alınır.
İşlem maliyetleri
30. Murâbaha veya vadeli satış sözleşmesinin müzakere edilmesi ve düzenlenmesiyle ilgili olarak katlanılan işlem maliyetleri, müşteri tarafından tazmin edilen kısmı düşüldükten sonra, katlanıldıkları dönemin gelir tablosuna alınır.
Yapılandırma ve diğer hizmet ücretleri
31. Müşteriye fatura edilen yapılandırma ücretleri ya da benzer ücretler, ilgili hizmetler sağlandığında finansal tablolara alınır.
Stoklar için sonradan yapılan iskontolar
32. Satışın tamamlanmasının sonra stoklar için alınan iskontolar satışların maliyetinden indirilir.
33. İskontonun müşteriye yansıtılması durumunda, yansıtılan iskonto tutarı brüt hasılat tutarından iskonto (indirim) olarak gelir tablosuna alınır.
34. İskontonun müşteriye yansıtılmaması durumunda:
a. Xxxxx Xxxxxxxxxx, alınan iskontolar ortaya çıktığı dönemin gelir tablosuna alınır ve
b. Vadeli Murâbahada ve vadeli satışlarda, alınan iskontolar sonuçta ertelenen kâr tutarını arttırır ve dolayısıyla itfa edilir.
Hamişül Ciddiyet ve Kapora
35. Alıcı tarafından sözleşme şartlarına bağlı olarak ödenen ilk teminat veya avans, satıcının yükümlülüğü olarak finansal tablolara alınır.
36. Vaadin yerine getirilmemesi, temerrüt veya diğer olumsuz durumlar nedeniyle hamişül ciddiyette ya da kaparoda yapılan denkleştirmelerin ya da bunlar üzerindeki hakkın kaybının ne şekilde ele alınacağı, faizsiz finans kurallarına ve taraflar arasında yapılan sözleşmenin düzenlemelerine göre belirlenir ve muhasebeleştirilir.
37. Murâbaha ya da vadeli satış işlemi tekemmül ettiğinde:
a. Teminat bedeli niteliğindeki hamişül ciddiyetin yükümlülük olarak sunulmasına devam edilir ve alıcıyla sözleşmeye bağlı olarak mutabık kalınmadığı sürece alacaklardan mahsup edilmez ve
b. Avans ödemesi niteliğindeki kaparo alacaklardan indirilir.
Sadaka
38. Temerrüt ve gecikmeli ödemeler karşılığında müşteri tarafından verilen sadakalar, satıcının geliri olarak finansal tablolara alınmaz ve alındığında doğrudan ödenecek sadakalarda izlenir.
Sunum ve açıklamalar
39. FFMS No. 1: “Katılım Bankaları ve Faizsiz Finans Kuruluşlarının Finansal Tablolarında Genel Sunum ve Açıklama”da yer alan açıklama hükümlerine göre yapılması gereken açıklamaların yanı sıra, satıcının finansal tablolarında asgari olarak aşağıdakiler açıklanır:
a. Murâbaha ve vadeli satış işlemleri için benimsenen muhasebe politikaları;
b. Sınıflandırılmasına göre ayrıştırılmış şekilde ve bağlayıcı vaad, bağlayıcı olmayan vaad ve/veya herhangi bir satın alma vaadi olmaksızın elde tutulan stoklar ayrı ayrı gösterilmek suretiyle Murâbaha ve vadeli satışlar için elde tutulan stoklar;
c. Stokların niteliği ve riskleri hakkındaki bilgilerle birlikte uzun dönemler boyunca elde tutulması amaçlanan stoklar;
d. Niteliklerine göre ayrıştırılmış şekilde ve vade yapıları belirtilmek suretiyle Murâbaha ve vadeli satışlardan kaynaklanan alacaklar;
e. Varsa, teminatlı ve teminatsız olanlar şeklinde ayrıştırılmıştır olarak alacaklar;
f. Her bir işlem türü için ayrı olarak, Murâbaha ve diğer vadeli satışlardan dönem içinde ortaya çıkan satış hasılatı ve satışların maliyeti;
g. Her bir işlem türü için ayrı olarak; Murâbaha ve vadeli satışlardan doğan alacaklar karşılığındaki henüz itfa edilmemiş ertelenmiş kârlar. Bu kapsamda, belirtildiği gibi alacakların ödenmemiş tutarından indirim olarak açıklanan henüz itfa edilmemiş ertelenmiş kârlardaki hareketler de sunulur;
h. Finansal dönemin sonu itibarıyla henüz ödenmemiş bulunan hamişül ciddiyet ve kaparo tutarı;
i. Niteliklerine göre, dönemde vazgeçilen kârlar ve silinen alacaklar;
j. Varsa, ödemelerde temerrüde düşülmesi ve diğer ihlaller karşılığında alınan ve alınacak olan sadakalar.
Alıcının finansal tablolarında Murâbaha ve diğer vadeli satışlar
İlk kez finansal tablolara alma
Alımların Kaydı
40. Murâbaha veya vadeli satış sözleşmesi tekemmül ettiğinde, diğer bir ifadeyle bu tür bir sözleşme tüm taraflar açısından yasal olarak bağlayıcı olduğunda ve alıcı varlığının kontrolünü (mülkiyetten kaynaklanan risklerin ve getirilerin özünde tamamını gerekli kılan) elde ettiğinde, Murâbaha veya vadeli satış işlemine konu olan varlığın ilgili sözleşme kapsamında satın alınmış olduğu kabul edilir.
41. Edinilen varlık, başlangıçta maliyeti üzerinden, diğer bir ifadeyle itibari değeri (brüt fatura tutarı – satıcının işlemden elde ettiği kâr dâhil) ile satın alımla ilgili olarak katlanılan doğrudan maliyetlerin toplamı üzerinden finansal tablolara alınır. Bu şekilde edinilen varlık, alıcının ticari defterlerinde ilgili FFMS’ye göre raporlanır ve sınıflandırılır. Sözleşmeye konu varlıkla ilgili belirli bir FFMS’nin bulunmaması durumunda, bu standardın ilgili hükümlerine bağlı kalınarak genel kabul görmüş muhasebe ilkeleri uygulanır.
Murâbaha ve vadeli satışlardan doğan yükümlülükler
42. Alıcı, ilgili varlığın kontrolünü elde ettiğinde, itibari değerine (brüt fatura tutarına – satıcının işlemden elde ettiği kâr dâhil) eşit bir tutardan Murâbaha ve diğer vadeli satışlardan doğan borçlarını finansal tablolara alır.
Sonraki ölçüm
Murâbaha ve vadeli satışlarla edinilen varlıklar
43. Bu şekilde edinilen varlık, ilk kez finansal tablolara alındıktan sonra alıcının ticari defterlerinde, ilgili FFMS uyarınca uygun varlık sınıfı için geçerli olan muhasebe ilkelerine ya da bu standardın ilgili hükümlerine bağlı kalınarak genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine göre ölçülür.
44. Her bir raporlama dönemi sonunda, stok niteliğindeki varlıklar için net gerçekleşebilir değere (NGD) indirgeme yapılıp yapılmayacağı test edilir ve diğer varlıklar ilgili FFMS ya da uygun genel kabul görmüş muhasebe ilkeleri doğrultusunda değer düşüklüğü testine tabi tutulur.
Murâbaha ve vadeli satışlardan doğan yükümlülükler
45. İlk kez finansal tablolara aldıktan sonra, Murâbaha ve vadeli satışlardan doğan borçlar, ödenmemiş tutarları üzerinden izlenir.
46. Borçların ödenmemiş tutarları, yükümlülüklerin brüt yükümlülük tutarından ödemeler ve varsa satıcı tarafından izin verilen iskonto ve indirimler dâhil diğer düzeltmeler düşüldükten sonra kalan tutarı ifade eder.
İlgili muhasebe uygulamaları
Vazgeçme, iskonto ve iptal etme
47. Satıcı tarafından toplam borcun silinen/vazgeçilen kısmı:
a. İlk olarak, ilgili varlığın değerinden bir indirim olarak finansal tablolara alınır ve
b. İkinci olarak, varlığın satılması ya da başka bir nedenle artık işletme bünyesinde bulunmaması durumunda, söz konusu tutar tahsilinden vazgeçildiği dönemde gelir olarak finansal tablolara alınır.
Hamişül Ciddiyet ve Kaparo
48. Alıcı tarafından sözleşme şartlarına bağlı olarak ödenen ilk teminat veya avans, alıcının ticari defterlerinde teminat ya da alımlar için ödenen avans olarak kaydedilir ve sunulur.
49. Murâbaha ya da vadeli satış işlemi tekemmül ettiğinde:
a. Teminat bedeli niteliğindeki hamişül ciddiyetin teminat olarak sunulmasına devam edilir ve alıcıyla sözleşmeye bağlı olarak mutabık kalınmadığı sürece Murâbaha ve vadeli satışlardan doğan borçlarla netleştirilmez ve
b. Avans ödemesi niteliğindeki kaparo, Murâbaha ve vadeli satışlardan doğan borçlardan indirilir.
Sunum ve açıklamalar
50. FFMS 1: “Katılım Bankaları ve Faizsiz Finans Kuruluşlarının Finansal Tablolarında Genel Sunum ve Açıklama”da yer alan açıklama hükümlerine göre yapılması gereken açıklamaların yanı sıra, alıcının finansal tablolarında asgari olarak aşağıdakiler açıklanır:
a. Murâbaha ve vadeli satış işlemleriyle yapılan alımlar için benimsenen muhasebe politikaları;
b. Niteliklerine göre sınıflandırılmış şekilde ve vade yapıları belirtilmek suretiyle Murâbaha ve vadeli satışlardan doğan borçlar;
c. Murâbaha ve vadeli satışlardan doğan borçlar için sağlanan teminatların niteliği ve tahmini değeri;
d. Niteliklerine göre, satıcı tarafından dönemde vazgeçilen tutarlar.
Yürürlük tarihi
51. Bu standart, 1 Xxxx 2020 tarihinde veya sonrasında başlayan raporlama dönemlerinde uygulanır.
Geçiş hükümleri
52. Kuruluşlar, bu standardı, yürürlük tarihinde veya sonrasında gerçekleşen işlemler için ileriye yönelik olarak uygulamayı tercih edebilirler. Bu geçiş hükmünü uygulaması durumunda kuruluş finansal tablolarına etkisini açıklar.
Ek B: Karar Gerekçeleri (KG şeklinde mi kısaltacağız) Genel Bakış – Teverruk ve Emtia Murâbahası
KG1 Ön çalışma, istişare notları ve standardın ilk taslaklarının yanı sıra projenin ilk
kapsamında, Teverruk ve emtia Murâbahası işlemleri yer almaktaydı. Ancak, Kurulun önemli ekonomik faaliyetler arasındaki farkları ve bu işlemlerin özellikle hazine işlemleri ve kimi zaman bu yapılara dayalı olan teminatlar da dâhil olmak üzere bu işlemlerin pratikteki uygulamalarını dikkate aldığı bir aşamada, Kurul, bunların muhasebe ve raporlamalarının ayrı ayrı ele alınmasının gerekebileceği görüşündeydi.
KG2 Kurul, bilhassa, bir ticari faaliyet olarak işlemin gerçek mahiyetini ve Teverruk hakkındaki faizsiz finans standardı hükümlerinden farklı olabilen piyasa uygulamalarını ayrıntılı olarak görüştü. Buna ek olarak, Teverruk hakkındaki faizsiz finans standardı, belirli durumlarda (son çare olarak) bu işlemlere müsaade eder ve ticari anlamda yaygın kullanımlarını önermez.
KG3 Kurul, yukarıdaki etmenleri göz önünde bulundurarak, ilk olarak Murâbaha ve diğer vadeli satışlar standardının netleştirilmesinin, daha sonra Teverruk ve emtia Murâbahası işlemleri standardının, bu işlemlere ait muhasebe uygulamalarının ve normal Murâbaha ve vadeli satış işlemlerinden farkının ifade edilerek geliştirilmesinin daha uygun olacağına karar vermiştir.
Diğer vadeli satışların kapsama alınması ve önceki standardın yürürlükten kalkması
KG4 Kurul, vadeli satı işlemleri için ayrı bir standart (mülga FMS 20) ihtiyacını görüşmüş ve başlıca muhasebe uygulamalarındaki benzerliği ve küçük farkları değerlendirmiştir. Kurul, gerekli değerlendirmenin ardından, ekonomik mahiyeti açısından Murâbaha dâhil olmak üzere bütün vadeli satış işlemlerine dair kilit ilkelerin aynı kalmasına karar vermiştir. Buna göre benzer muhasebe uygulamalarının, faizsiz finans hükümleri ya da işlem niteliği gerektirmediği müddetçe (örneğin Murâbaha için, bazı küçük değişikliklerin olabileceği kâr ve maliyeti açıklama durumlarında) benzer muhasebe uygulamalarının kullanılmasına karar vermiştir. Ancak bu husus, kapsam dışı bırakılan Teverruk ve emtia Murâbahası işlemleri (Bkz. KG1 - KG3) için geçerli değildir. Buna göre Kurul, revize edilen standardın Murâbaha ve diğer vadeli satışları kapsamasına ve mülga FFMS 2 ve FFMS 20'yi geçersiz kılmasına karar vermiştir.
“Stok” Teriminin Kullanımı
KG5 Kurul, yeni muhasebe standartları geliştirme stratejisi doğrultusunda, “stok” tanımını genel kabul görmüş muhasebe ilkeleri kapsamında değerlendirmiştir. Bu kapsamda stoklar, olağan iş akışı içerisinde satılmak için elde tutulan veya üretilmekte olan varlıklardır. Önceden hiçbir FFMS’de stok terimi ticari işlemlere yönelik elde tutulan varlıkları tanımlamak için kullanılmazken, Kurul, satış için elde tutulan bu varlıkların gerçek niteliğinin tanımlanması ve muhasebe uygulamalarını genel kabul görmüş muhasebe ilkeleri yakınlaştırmak için bunların stok olarak tanımlanmasının daha uygun olacağına karar vermiştir.
Net Gerçekleşebilir Değer (NGD) ve NGD’nin belirlenmesi
KG6 Kurul, Murâbaha stoklarına (eski adıyla Murâbaha varlıkları) yönelik “nakit benzeri değerlere” ilişkin önceki muhasebe yöntemleri ile “gerçeğe uygun değer” ya da “gerçeğe uygun değer eksi satış maliyeti” gibi diğer olası yöntemleri, bu stokların değerindeki herhangi bir düşmenin test edilmesi amacıyla değerlendirmiştir. Gerekli değerlendirmelerin ardından Kurul, stokların maliyetinden ve net gerçekleşebilir değerinden (NGD) düşük olanı üzerinden kaydedilmesinin, stokları genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine yakın tutmak adına daha uygun olacağına karar vermiştir. Kurul, stoklar olağan iş akışı içerisinde satılacağından işletmeye özgü bir değer olan NGD’nin, değerde düşüş olması hâlinde maliyete karşılık uygun muhasebe uygulaması olacağı görüşündeydi. Ayrıca, kredibilitesi yüksek bir müşterinin maliyet artı kâr fiyatından satın alma vaadi vermesi hâlinde, stokun piyasa değeri düşse dahi NGD’nin aşağı çekilmesine ihtiyaç olmadığına, çünkü teknik olarak kuruluşa ilişkin NGD’nin maliyetin üstünde olduğu değerlendirilmiştir.
Hâsılatın ve satışların maliyetinin finansal tablolara alınması
KG7 Önceden, brüt hâsılat ve satış maliyetinin finansal tablolara alınması ve açıklanması hakkındaki hükümler çok net değildi. FFMS 1 kapsamında verilen örnek format ile finansal tablonun dipnotlarında yer almasının ve bu hususta açıklama yapılmasının öngörülmesiyle birlikte FFMS 2’de net olarak şart koşulmaması nedeniyle, bu uygulamayı hayata geçirmeyen birçok kuruluş bulunuyordu. Kurul, hâsılatın tanımıyla da birlikte, bu konuyu detaylı biçimde tartışarak ticari faaliyetlerden kaynaklanan varlıklardaki brüt artışın, kuruluşun hâsılatı olarak değerlendirileceğine karar vermiştir. Benzer şekilde Kurul, stokun finansal tablo dışı bırakılmasının (ilgili diğer harcamaların
yanı sıra), kuruluş için satışların maliyeti olarak değerlendirileceğine karar vermiştir. Bununla birlikte Kurul, alacak içeren işlemler için satıcının defterlerindeki vade ve kâr kayıtlarının muhasebesine devam etme kararı almıştır.
KG8 Ancak, FFK'lerin işlerinin niteliği göz önünde bulundurulduğunda Kurul, bu işlemler ile ilgili satış ve satış maliyetlerinin, doğrudan ciro olarak gösterilmesindense finansal tabloların dipnotlarında açıklanmasına karar vermiştir.
Geçiş Koşulları
KG9 Kurul, revize edilen standardın belirli hükümlerinin uygulanmasında, özellikle hasılatın muhasebeleştirilmesi ve ertelenmiş kârın itfası gibi muhasebe ve bilgisayar sistemlerini etkileyebilecek bazı pratik zorlukları değerlendirmiştir. Bu doğrultuda, Kurul, kuruluşlara, yürürlük tarihinde ya da sonrasında gerçekleşen işlemler için bu standardı ileriye dönük olarak uygulayabilme izni vermiştir.
Alacakların brüt tutar üzerinden kaydedilmesi
KG10 Kurul, toplam alacaklı alacaklarını açıklamak ve ertelenmiş kârları veya kredi zararı karşılıklarını düzenleyici varlık hesabı olarak göstermek için alacakların brüt tutar üzerinden kaydedilmesi hususunda genel muhasebe uygulaması ile devam etmeye karar vermiştir. Kurul; Zekât'ın belirlenmesi, bir varlığın ya da varlık havuzunun devredilebilirliğinin belirlenmesi, kuruluş hisselerinin ticaretinin yapılabilirliğinin belirlenmesi ve kuruluşun borçluya karşı yasal hakkını bütünüyle açıklaması dâhil olmak üzere faizsiz finans hükümlerinin gerektirdiği nedenlere bağlı olarak alacaklı tutarının açıklanması gerektiği sonucuna varmıştır.
Satıcı için kârların ertelenme gerekçesi
KG11 Kurul, FFMS 2 ve FFMS 20 kapsamında izin verilen kredili Murâbaha ya da diğer vâdeli satış durumunda satıcının elindeki kârların ertelenmesine ilişkin muhasebe uygulamalarını etraflıca tartışmıştır. Kurul, ideal uygulamanın kârı önden finansal tablolara almak olacağının, çünkü bunun bir kâr olduğunu ve faizsiz finans hükümleri açısından bakıldığında bir alacak olduğunun savunulabilecek olduğunu, ancak, bütün kârları önden finansal tablolara almanın gerçeğe uygun, tarafsız ve ihtiyatlı bir yaklaşım olmayacağını ifade etmiştir.
KG12 Buna göre Kurul, FFK'lerin birden fazla paydaşa sahip (zaman zaman el değiştiren paydaşlar, ve zaman zaman el değiştiren ve işleme katkıda bulunan yatırım hesabı
sahipleri dâhil olmak üzere) olmasından ötürü, bütün kârların işlemin tamamı süresince (yani alacak dönemi boyunca) ertelenmesi ve itfa edilmesinin daha adil, gerçeğe uygun ve tarafsız olduğu konusunda görüşlerini önceki standartlar ile aynı doğrultuda tutmuştur. Buna ek olarak Kurul, erken ödeme hâlinde iskonto vermenin zorunlu olmamakla birlikte, isteğe bağlı iskonto vermenin (yaygın bir uygulama olmamak suretiyle) izin verilen bir durum olduğunu ve zaman zaman (düzenleme şartları ya da kimi uzmanların bakış açısı gibi nedenlere bağlı olmak üzere) düzenli hâle geldiğini, dolayısıyla kârın alacak dönemi süresince itfa edilmesinin daha ihtiyatlı olduğunu belirtmiştir.
KG13 Kurul, önerilen yöntem kapsamında kuruluşun kazandığı hasılatın finansal tablolara alınmasının faizsiz finans hükümleri doğrultusunda olduğu, kârın tamamının gelir tablosuna alınmasının ve bu kârın derhâl dağıtılmasının zorunlu bir faizsiz finans hükmü olmadığı sonucuna varmıştır. Buna göre ertelenmiş kâr, kuruluşun bir yükümlülüğü olarak değerlendirilmez ve daha çok bir rezerv (faizsiz finans hükümleri bakımından kazanılmış olan, ancak dağıtım sürecinde adalet, hak, eşitlik adına ve mantık çerçevesinde gelire dâhil edilmeyebilen) olarak görülür. Kurul ayrıca, ertelenmiş kârın düzenleyici varlık hesabı olarak raporlanmasının, bütün ilgili tutarların finansal tablolarda aynı bölümde (dipnotlarda) sunulacak olması nedeniyle daha iyi bir sunum olarak yansıyacağı sonucuna varmıştır.
Ertelenmiş kârın itfa edilme yöntemi
KG14 Kurul, ertelenmiş kârların finansal tablolara alınmasına ilişkin yöntemleri tartışmış ve önceden izin verilen, ertelenmiş kârların geri kazanılması esasına göre finansal tablolara alınmasına ilişkin alternatif yönteme, bu yöntemin Kavramsal Çerçeveye veya genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine uygun olmaması nedeniyle izin verilmemesinin daha doğru olacağı sonucuna varmıştır. Bunun yerine Kurul, kârın paydaşlar arasında gerçeğe uygun, adil, tarafsız ve ihtiyatlı bir şekilde paylaştırılması hedefine ulaşılmasının en uygun yönteminin zaman orantılı dağıtım olduğuna karar vermiştir. Kurul ayrıca, zamana orantılı dağıtım yönteminin uygulanmasında en uygun yaklaşımı tartışarak, gerekli değerlendirmelerin ardından, etkin getiri oranı yönteminin kâr tahsisinde zaman orantılı uygulama için, bilhassa uzun vadeli işlemler için en iyi yaklaşım olacağı ve bu yöntemin yatırım hesabı sahiplerinin fon getirilerine daha iyi uyum sağlayacağı kararına varmıştır. Kurul, bu durumun faizsiz finans hükümlerine aykırı olmadığına, çünkü bunun yalnızca kârların (hâlihazırda kazanılmış olan) paydaşlara adil, gerçeğe uygun
ve tarafsız bir şekilde dağıtılmasına yönelik bir yöntem olduğuna karar vermiştir.
KG15 Kurul, bunun üzerine, zaman orantılı yöntemin uygulanmasında (üyeler nezdinde tercih edilen yaklaşım olan) basitleştirilmiş bir yaklaşıma izin verilmesini tartışmış ve buna karar vermiştir. Basitleştirilmiş yaklaşım kapsamında, kısa vadeli tek ödemeli işlemler (yani taksitli işlemler ve orijinal vadesi 12 aydan fazla olan dönem sonunda toplu ödemeli işlemler haricindeki işlemler) için kârların doğrusal tahsisine izin verilir.
Alıcı muhasebesi – varlık değerinde kâr unsuru
KG16 Kurul ayrıca, Murâbaha (kredi) ya da başka bir vadeli satış işleminde alıcının elindeki varlığın maliyetindeki kâr unsuru konusunu görüşmüştür. Bazı üyeler, Xxxxx'xx satıcının elindeyken muhasebeleştirme amacına yönelik bir ayna muhasebesi tasarlama fikrini değerlendirmesi gerektiği, bunun genel olarak kabul gören muhasebe ilkelerine daha yakın olacağı ve faizsiz finans hükümlerine aykırı olmadığı görüşündeydi. Ayrıca bu üyeler, bu yöntemin varlıkların alıcıda "yüksek fiyatlandırmaya" tabi tutulmasının engelleyeceğini ileri sürmüştür. Kurul, konuyu değerlendirmiş ve ayrıca konu ile ilgili bazı faizsiz finans uzmanlarına danışarak, satıcı tarafından kârın ertelenmesindeki sebeplerin, yani: (i) kârın paydaşlar arasında gerçeğe uygun, adil ve tarafsız şekilde dağıtılması, ve (ii) bu uygulamanın ihtiyatlı olmasının bu durumda geçerli olmadığı, dolayısıyla ayna muhasebesinde faizsiz finans hükümleri açısından sorun olmadığı sonucuna varılamayacağına karar vermiştir. Buna ek olarak Kurul, yüksek fiyatlandırma konusunun, önerilen değer düşüklüğü yaklaşımları ve NGD testleri vb. ile çözülebileceği değerlendirmesini yapmıştır. Bu görüş, "Muhasebe, Denetim, Yönetişim ve Etik Standartları Gözden Geçirme Danışma Kurulu Komitesi" tarafından onaylanmıştır.
KG17 Kurul ayrıca, özellikle hazine açısından Teverruk ve emtia Murâbahası ile ilgili hususun ekonomik mahiyet bakış açısından biraz farklı olduğuna, dolayısıyla bu hususun farklı bir standartta ele alınacağına ve bu standart kapsamı dışında bırakılacağına karar vermiştir.
Ek C: Standardın Hazırlanma Sürecinin Kısa Tarihçesi
T1 Yeni kurulan AAOIFI Muhasebe Kurulu (AAB), ilk toplantısını 15 ve 16 Mart 2016 (6 ve 7 Cemaziyelevvel 1437) tarihlerinde Bahreyn Krallığı'nda bulunan Ramee Grand Hotel'de gerçekleştirmiştir. Bu toplantıda, danışman ataması ile ve önceki kurulun Muhasebe Standartları Komitesi'nın gerçekleştirdiği birkaç toplantıda çalışmaları başlatılmış bulunan, revize edilmiş Murâbaha hakkındaki FFMS 2'nin taslak metni tartışılmıştır. Katılımcılar, format ve sunum stili, tanımlar, uygulama rehberleri, çalışma grubunun oluşturulması, uluslararası standartlarla tutarlılık, amortisman yöntemleri (Murâbaha varlıkları için) ve bilançonun her iki tarafındaki muhasebe uygulamalarındaki tutarlılık ile ilgili çok sayıda konuyu ele almıştır. Standart üzerinde çalışmaya devam etmek üzere bir çalışma grubu oluşturulmuş olup, bu konuda danışman ve Sekretaryaya özel rehberlik sağlanmıştır.
T2 Kurul’un ikinci toplantısı, 30 ve 31 Temmuz 2016 (25 ve 26 Şevval 1437) tarihlerinde, Bahreyn Krallığı’nda bulunan Al Baraka Bankacılık Grubu Merkez Ofisi’nde gerçekleştirilmiştir. Bu toplantıda Kurul, Murâbaha hakkındaki FFMS 2 standardı taslak metnini tartışmış ve Murâbaha İstişare Notları’nı gözden geçirip onaylamıştır. Üyeler, “Sipariş Verene Murâbaha” olan standart adını “Murâbaha ve Diğer Vadeli Satışlar” olarak değiştirme hususunda mutabık kalmışlardır.
T3 AAB üçüncü toplantısını 24 ve 25 Eylül 2016 (22 ve 23 Zilhicce 1437) tarihlerinde, Bahreyn Krallığı’nda bulunan AAOIFI Ofisi’nde gerçekleştirmiştir. Bu toplantıda Kurul, ilgili çalışma grubu Başkanı tarafından sunulan yorum ve açıklamaların yanı sıra taslak metni tartışmıştır. Kurul, FFMS 2 ve FFMS 00’xxx, Xxxxxxxx ve Vadeli Satışlar hakkında kapsamlı tek bir standart olarak birleştirilmesi ihtiyacını ve Teverruk ve Emtia Murâbahası üzerine ayrı bir standardın geliştirilmesi olasılığını değerlendirmiştir. Kurul, dâhil edilecek tanımlar, değişiklik gerektiren terminolojiler ile Standardın son hâline eklenmesi gereken açıklama ve ayrıntılar dâhil olmak üzere, nihai taslakta yapılacak bütün değişiklikleri tamamlamıştır.
T4 AAB, dördüncü toplantısını 15 ve 16 Xxxx 2017 (16 ve 17 Rebiülahir 1438) tarihlerinde Suudi Arabistan Krallığı, Cidde’de bulunan İslami Kalkınma Bankası (IDB) binasında gerçekleştirmiştir. Bu toplantıda, standardın nihai taslağının yorumlanmak ve tanıtım toplantıları yapılarak yayımlanması için onay verilmiş, çalışma grubu ve sekreterya,
Xxxxx tarafından, nihai taslağı Kurul’un tanımladığı iyileştirmeler yapıldıktan sonra yayımlamaya yönlendirilmiştir.
T5 18 ve 19 Mart 2017 (19 ve 20 Cemaziyelahir 1438) tarihlerinde Bahreyn Krallığı, Manama’da bulunan AAOIFI Merkez Ofisi binasında gerçekleşen beşinci AAB toplantısında, Teverruk ve emtia Murâbahası tartışılmıştır. Teverruk ve Emtia Murâbahasının, bunlarla ilgili pürüzler nedeniyle kapsam dışı bırakılmasına karar verilmiştir. Teverruk ve Emtia Murâbahasına ilişkin muhasebe ve finansal raporlama uygulamalarının ayrı bir standartta yer almasına karar verilmiştir.
T6 Murâbahaya ilişkin tanıtım toplantıları, Nisan-Haziran 2017 (Xxxxx-Ramazan 1438) tarihleri arasında Bahreyn Krallığı, Pakistan, Ürdün ve BAE’de gerçekleştirilmiştir.
T7 Çalışma grubu toplantısı, tanıtım toplantıları süresince alınan yorumlar ve diğer sektör uzmanlarının yorumlarını sunmak üzere 19 Eylül 2016 (28 Zilhicce 1438) tarihinde gerçekleştirilmiştir.
T8 Son hâli verilen Standart, 22-23 Eylül 2017 (2-4 Xxxxxxxx 1439) tarihlerinde, Bahreyn Krallığı, Seef ilçesinde bulunan AAOIFI Merkez Ofisi binasında gerçekleşen AAB yedinci toplantısında onaylanmıştır.