İNŞAAT SÖZLEŞMELERİNDE COVID-19’A BAĞLI SÜRE UZATIMI
İNŞAAT SÖZLEŞMELERİNDE COVID-19’A BAĞLI SÜRE UZATIMI
Öz SEÇER*
GİRİŞ
İnşaat sözleşmelerinde yüklenici, iş sahibinin borçlandığı bir bedel kar- şılığında, belirli bir süre yerine getirdiği iş görme faaliyetleri neticesinde, bir yapı meydana getirmektedir1. Bu yüzden eseri meydana getirirken belirli bir süreye ihtiyaç duymaktadır. Çünkü yüklenici, iş sahibine karşı belirli bir iş görme edimini üstlenmekte ve yapı ancak yüklenicinin bir iş görme edimi neticesinde meydana gelmektedir.
Sözleşmede öngörülen inşaatın başlama ve tamamlanma süreleri ile, kısmi süreler yüklenici açısından hayati bir önem taşımaktadır. İlk olarak, üstlenilen inşaat çalışmaları ile ilgili malzeme siparişlerinin verilmesi, işçile- rin temini, makine parkının, inşaat şantiyesinin kurulması gibi durumlar, inşaatın süresiyle yakından ilgilidir2. İkinci olarak inşaat süresi, inşaat bede- linin belirlenmesi bakımından da önemlidir. Çünkü inşaat masraf ve harca- malarının büyük bir kısmı, doğrudan süreyle bağlantılıdır. İnşaat için yapılan ve kurulan tesislere, alet ve makinelere ve çalıştırılan teknik eleman ve işçi- lere, ne kadar uzun süre inşaatta ihtiyaç duyulursa, yüklenicinin masraf ve harcamaları o derece artmaktadır. Özellikle götürü (sabit) bedelli veya birim fiyatlı sabit bedelli inşaat sözleşmelerinde, yüklenici fiyat teklifini, belirli bir inşaat süresi için verdiğinden, bu süreye kesin surette uyması gerekmekte- dir3. Aksi halde teklif bedelinin tespitinde, göz önüne alınmayan masraflar artabilir ve bunlara yüklenici katlanmak durumunda kalabilir.
İnşaat sözleşmeleri açısından, özellikle edim konusu büyük ölçekli yapı işleri olan inşaat sözleşmeleri açısından, uygulamada süre olgusu büyük önem arz etmektedir. Büyük ölçekli yapı işlerini içeren inşaat sözleşmeleri-
* Doç. Dr., Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi, Medeni Hukuk Fakültesi Öğre- tim Üyesi
1 Arpacı, Ö: Eser Sözleşmesinde İşsahibinin Edimin İfasına Katılımı, Ankara 2019, s. 267.
2 Kaplan, İ: İnşaatın Teslim Süresinde Gecikmeler ve Müteahhide Süre Uzatımı Ve- rilmesini Gerektiren Durumlar, Xxxxx Xxxx Armağanı, Ankara 1999, s. 379.
3 Xxxxxx, Süre, s. 379.
nin uzun bir zamana yayılması ve sözleşmenin konusunu oluşturan yapının ekonomik değerinin yüksek olması, ifaya ilişkin taraf menfaatlerinin ve in- şaatın verimliliğinin korunması gerekliliğini de beraberinde getirmektedir. Bu nedenle, sözleşmenin amacına uygun olarak ifa edilebilmesi için iş sahi- binin ve yüklenicinin edimlerini zamanında yerine getirmeleri önemlidir. Bu yüzden uygulamada tarafların zamanında yerine getirmelerini sağlayabilmek için sözleşmeye özellikle ceza koşuluna ilişkin hükümler koyulmaktadır.
Dünya Sağlık Örgütü tarafından 11 Mart 2020’de Koronavirüs 2019 (Covid-19) pandemi kategorisine alınmıştır. Hukuki ve ekonomik açıdan birçok sonucu olacağı kesin olan bu karar sonrasında hâlihazırda devam etmekte olan sözleşmelerin akıbeti güncel bir sorun haline gelmiştir. Yaşamı birçok ülkede durma noktasına getiren bu gelişme karşısında birçok sözleş- me ilişkisinin çıkmaza girme riski bulunmaktadır4. İnşaat sözleşmeleri bakı- mından da Covid-19, yüklenicinin inşaatı zamanında teslim etmesini engel- leyen bir durum olarak ortaya çıkmaktadır.
Çalışmamızda yüklenicinin dünya çapında etkisini gösteren corona vi- rüs salgını nedeniyle iş sahibi ile akdetmiş olduğu inşaat sözleşmesindeki edim dengesinin dürüstlük kuralına aykırı bir biçimde kendi aleyhine önemli ölçüde bozulduğunu ileri sürerek sözleşmede teslim bakımından kararlaştırı- lan sürenin uyarlanmasını talep edip edemeyeceği değerlendirilecektir.
I. YÜKLENİCİNİN TESLİM SÜRESİNİN BEKLENMEYEN HALLERE BAĞLI OLARAK DEĞİŞMESİ
İnşaat sözleşmelerinde yüklenicinin asli edimi, teslim vadesinde inşaatı teslim etmektir5. İnşaatın teslim vadesi, yüklenicinin meydana getirdiği inşa- atı teslim etme borcunu ifa etmekle yükümlü olduğu tarihtir. Yüklenici, in- şaatı vadesinde teslim edemediği takdirde borçlu temerrüdü hükümlerinde düzenlenmiş yaptırımlarla karşı karşıya kalacaktır6. Borçlu temerrüdü kural olarak yüklenicinin kusurundan bağımsız olduğundan yüklenici hiçbir kusu- ru olmaksızın inşaatı vadesinde teslim edemese dahi yine de borçlu temerrü- düne düşecek7, sözleşmeden dönme ihtimali gibi temerrüdün kusurdan ba-
4 Xxxxxx, B./Xxxxxx, M./Xxxxx X.: Koronavirüs 2019 (Covid-19) ve Sözleşmeler, Covid-19 Salgınının Hukuki Boyutu Hukukun Tüm Alanlarında Değerlendirmeler (Editör: Xxxx. Xx. Xxxxxxxx Xxxxxx), Xxxxxxxx 0000, s. 270.
5 Xxxx, X. X.: Eser Sözleşmelerinde Süre Uzatımı, BATİDER, Cilt 27, Sayı 1, s. 158; Xxxxxxxxxx, N.T: İnşaat Sözleşmelerinde Süre Uzatımı ve Fidic Sözleşmelerindeki Görünümü, İstanbul 2020, s. 51.
6 Xxxx,S.: İnşaat Sözleşmesinde Yüklenicinin Temerrüdü, Ankara 2008, s. 107.
7 Büyükay, Y: Eser Sözleşmesinde Teslim İçin Müteahhide Ek Süre Verilmesini Zo- runlu Kılan Haller, Fatih Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, C. 1, S. 1, 2013, s. 20; Yücel, Ö: Covid-19 Salgınının Borç İlişkilerine Hukuksal Etkileri, Terazi Hukuk Dergisi, Cilt 15, S. 116, Haziran 2020, s. 1194; Xxxxxx, Süre, s. 382; Xxxxx, P.:
ğımsız sonuçlarına katlanacaktır. Bu durum yüklenicinin sonuç taahhüdünün bir yansımasıdır. Çünkü yüklenici yalnızca iş görmeyi değil ayrıca bu işin sonucunu teslim etmeyi borçlanmıştır. Bu nedenle inşaatın yapımı aşamasın- da meydana gelip inşaatın vadesinde teslimine engel yaratan gecikmelerin sonucuna kural olarak yüklenici katlanacaktır8. Yüklenicinin kusuru olmasa dahi sonuç taahhüdü dolayısıyla gecikmenin sonuçlarına katlanması genel kural olmakla beraber, her genel kuralda olduğu gibi bu kuralın istisnasız uygulanması adil olmayan sonuçlara yol açabilecektir.
Sözleşmede süre değişikliğine ilişkin bir düzenleme yoksa, inşaatın meydana getirilmesini ve teslimini geciktiren bir sebebin inşaatın teslim süresini uzatıp uzatmayacağı, Kanun’un gecikme riskini taraflar arasında nasıl dağıtmış olduğuna göre belirlenir9. Risk alanı kavramı, inşaatın tesli- mindeki gecikme bakımından kullanıldığında, yüklenicinin inşaatı teslim etmekte gecikmesinin olumsuz koşullarına sözleşmenin taraflarından han- gisinin katlanacağını belirlemek için kullanılan bir kavramdır10. Buna göre, gecikme sebebi ya yüklenicinin risk alanına girer ya da iş sahibinin risk alanında yer alır. Gecikme sebebi yüklenicinin risk alanına giriyorsa, te- merrüt için gerekli olan diğer koşulların da gerçekleşmesi ile birlikte, yük- lenici borçlu temerrüdüne düşmektedir11. Yüklenicinin inşaatı tamamlaya- rak teslim etme edimini yerine getirmekte gecikmesine iş sahibinin risk alanından doğan bir durum neden olmuşsa, bu gecikme, borca objektif olarak aykırı olmayan, haklı bir gecikmedir12. Diğer bir deyişle, yüklenici, gecikme nedeni ortadan kalktığında çalışmanın hızlandırılacağına ilişkin bir anlaşma olmadıkça veya dürüstlük kuralı çalışmanın hızlandırılmasını gerektirmedikçe, inşaatı sözleşmeyle belirlenen veya işin niteliğinden çıka- rılan vadede teslim edebilmek için çalışmalarını hızlandırmak zorunda değildir13. Yüklenicinin inşaatı teslim etme ediminin haklı olarak geciktiği durumlarda, sözleşmede süre uzatımına ilişkin bir hüküm olmasa dahi,
Fristen und Termine-Die Bauzeit im Werkvertrag, Seminar für Schweizerisches Baurecht Baurechtstatung 1995/Tagungsunterlage I, s. 17; Kurşat, Z.: İnşaat Söz- leşmesi, İstanbul 2017, s. 147; Xxxxxxxxx, A: Bauverzögerung und ihre folgen, Schweizerische Baurechtstatung 2005, s. 248.
8 Xxxxxxxxxx, s. 51.
9 Xxxx, s. 108; Arpacı,Ö: Eser Sözleşmesinde İşsahibinin Edimin İfasına Katılımı, Ankara 2019, s. 270; Xxxx, J.C: Delay in Construction Contracts: a comparative study of legal issues under Swiss and Anglo-American law, Freiburg 1994, N. 229.
10 Xxxx, Süre Uzatımı, s. 166; Xxxxxxxxxx, s. 89-90.
11 Arpacı, s. 270.
12 Xxxx, X.X.: 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu Hükümlerine Göre Yüklenicinin Eseri Teslim Borcunda Temerrüdü, Ankara 2012, s. 103.
13 Xxxx, s. 103.
inşaatın teslim süresi kendiliğinden meydana gelen haklı gecikmeye uygun olarak makul biçimde uzar14. Böylece inşaatın teslim vadesi ve buna bağlı olarak da teslim borcunun muaccel olacağı an, uzayan teslim süresinin son gününe ertelenmiş olur.
İnşaatın tamamlanarak teslim edilmesindeki gecikmeye iş sahibi veya onun davranışlarından sorumlu olduğu kimseler sebep olmuşsa ya da gecik- me iş sahibinin şahsında veya faaliyet alanında meydana gelen bir beklen- meyen halden kaynaklanıyorsa, gecikme iş sahibinin risk alanına dâhildir15. İş sahibinin risk alanına dâhil olan gecikmeler, haklı gecikmelerdir.
Yüklenici, kendisine edimini geçici veya sürekli olarak yerine getirmek- ten kaçınma yetkisi veren bir def’i ileri sürme hakkına sahip olup da bu hak- kını, iş sahibine karşı ileri sürmüşse, definin etkisi sürdükçe onun inşaatın teslimindeki gecikmesi haklı bir gecikmedir16. Öte yandan iş sahibi, haklı bir neden olmaksızın, sözleşmeye uygun olarak teklif edilen inşaatı almayı red- dederse17 veya yüklenicinin ifada bulunabilmesi için yerine getirmesi gere- ken bir edimde18 bulunmaktan kaçınırsa, alacaklı temerrüdüne düşer19. Bu
14 Xxxx, s. 104.
15 Xxxx, s. 104; Xxxxx,B.G.: İnşaat Sözleşmesinde Süre Uzatımı, Xxxxxxxxxxxxx Xxxxxx Xxxxxx Xxxx, Xxxxx 0000, s. 65; Xxxxx, Fristen und Xxxxxxx, s. 17; Xxxxxx, s. 153.
16 Tam iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerde ifa sırasını düzenleyen TBK m. 97 hükmü, iş sahibi, ara ödemeleri vaktinde yapmazsa veya önce iş sahibinin ifada bu- lunacağı kararlaştırıldığı halde edimini yerine getirmekten kaçınırsa, yüklenicinin işi geciktirmesine cevaz vermektedir. TBK m. 98 hükmüne göre, iş sahibi, sözleşmenin kurulmasından sonra borç ödemede acze düştüğü takdirde, yüklenici, inşaatı tamam- lamayarak teslim etme edimini bedel alacağı iş sahibi tarafından teminat altına xxx- nıncaya kadar erteleyebilir. Yüklenici, iş sahibine karşı zamanaşımı defi ileri sürdü- ğü takdirde de inşaatın tesliminden sürekli olarak kaçınabilir. Xxxxx, P.: Der Werkvertrag, 6. Auflage, Zürich-Basel-Genf, 2019, N. 677; Xxxxxxxxxx, s. 108-110; Xxxxx, s. 52; Xxxxx, T.: Eser Sözleşmesinde Yüklenicinin Eseri Teslim Borcunu İfa- da Temerrüdü, Ankara 2012, s. 178; Xxxx, s. 119; Xxxxx, Fristen und Termine, s. 17; Xxxx, N. 249-250; Kurşat, s. 159-164; Xxxxxxxxx, s. 249.
17 İnşaat sözleşmesine konu olan yapının ne şekilde ve hangi tarihte teslim edileceğinin taraflarca kararlaştırılması mümkündür. Tarafların teslim tarihini ve şeklini belirle- diği durumlarda, iş sahibi belirtilen tarihte teslim almalıdır. Henüz muaccel olmadığı halde ifası teklif edilen yapının iş sahibi tarafından kabul edilmemesi kural olarak alacaklı temerrüdünün gerçekleşmesine engeldir. Ekmen, M. C.: İnşaat Sözleşme- sinde İş Sahibinin Temerrüdü, Ankara 2020, s. 177-178.
18 Sözleşme ve işin niteliği gereği iş sahibi için borç sayılmadığı halde iş sahibinin uymak veya yerine getirmekle sorumlu tutulabildiği başkaca edimler olabilir. İnşaat sözleşmesinde hazırlık fiillerinin neler olduğu kesin olarak belli olmamakla birlikte, iş sahibinin borcu sayılmayan ancak yüklenicinin kendi edimini ifa edebilmesi için iş sahibinin yapması beklenen her türlü davranış, hazırlık fiilleri olarak kabul edile- bilir. Ekmen, s. 181.
kapsamda iş sahibinin alacaklının temerrüdüne düşmesi için kusurlu olması gerekmemekte, kendisine yüklenen yükümlülükleri hiç veya gereği gibi ye- rine getirmemesinin yeterli olduğu kabul edilmektedir20. İnşaatın teslimi, iş sahibinin alacaklı temerrüdüne düşmesinden ötürü geciktiğinde, bu gecikme de yüklenicinin sorumlu tutulamayacağı haklı bir gecikmedir. Değinilen durumların tümünde, inşaatın teslim süresi uzamaktadır21.
Taraflar, teslim vadesini yapımını kararlaştırdıkları inşaatın kapsamını nazara alarak belirlemektedirler. Sözleşmenin tarafları, sözleşmenin kurul- masından sonra gerek işin icrasına başlanmadan gerekse işin icrası sırasın- da yine anlaşmak suretiyle, işin kapsamını değiştirebilir22, sınırlayabilir ya da genişletebilirler23. Böyle bir anlaşmanın bulunmadığı durumlarda da bazen sözleşme hükümlerinde bu yönde bir değişiklik yapma hakkı taraf- lardan birine sözleşme ile tanınmış olabilir. Bu nedenle, iş sahibi tek taraflı olarak inşaatın daha uzun sürede tamamlanmasına ve teslimine yol açacak bir iş değişikliği emri verdiği takdirde, inşaatın teslimindeki gecikme biz- zat iş sahibinin davranışından kaynaklanan haklı bir gecikmedir24. Bu du- rumda da teslim süresi uzamaktadır25. İş sahibinin faaliyet alanından doğan diğer gecikme sebepleri de teslim vadesinin ileri bir tarihe ertelenmesi so-
19 Xxxxx, N. 678; Xxxx, s. 114; Xxxxxx, Süre, s. 383; Xxxx, s. 105; Xxxxxx, s. 271;
Xxxxx, s. 180; Xxxxxxxxx, s. 249.
20 Xxxxxxxxx, s. 249; Xxxxx, s. 62; Xxxxxx, s. 157.
21 Xxxxxx, Süre, s. 382; Ekmen, s. 186.
22 Kamu İhale Kanunu’na ve Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’na tabi inşaat sözleş- melerinde KİSK m. 4/II uyarınca, iş değişikliği yapılabilmesi bu durumun ancak ka- nunla açıkça düzenlenmesi halinde mümkündür. Kamu İhale Sözleşmeleri Kanu- nu’na tabi olan işlerde ise bir işin ek iş olarak kabul edilebilmesi için öngörülemeyen durumlar nedeniyle bir iş artışının zorunlu olması, artışa konu olan işin esas proje içinde kalması, işin idareyi külfete sokmaksızın asıl işten ayrılmasının teknik veya ekonomik olarak mümkün olmaması şartlarıyla; anahtar teslimi götürü bedel ihale edilen yapım işlerinde sözleşme bedelinin % 10’una, birim fiyat teklif almak suretiy- le ihale edilen mal ve hizmet alımlarıyla yapım işleri sözleşmelerinde ise % 20’sine kadar oran dahilinde, aynı yükleniciye yaptırılabileceği KİSK m. 24’de hükme bağ- lanmıştır.
23 Büyükay, Süre, s. 32; Arpacı, s. 272; Xxxx, s. 123.
24 Sözleşme ile iş sahibine tek taraflı olarak ek iş veya iş değişikliğinde bulunma hakkı tanınmışsa yüklenici bunu kabul etmekle yükümlüdür. Bunun dışında her ne kadar dürüstlük kuralının gerektirdiği haller dışında yüklenici ilgili talepleri kabul zorunda değilse de talepleri ifa etmesiyle kabul iradesini gösterebilir. Böyle bir durum ol- maksızın yüklenicinin kendiliğinden değişikliğe gitmesi sonucu bir gecikme yaşan- dığı takdirde bu durum haklı bir gecikme olmayacağından ve iş sahibinin risk ala- nında değerlendirilmeyeceğinden yüklenici temerrüde düşecektir. Bilgetekin, s. 115.
25 Xxxx, s. 105; Xxxxxx, s. 273; Xxxx, s. 123; Xxxxxxxx,S.: Le retard dans l’exécution des travaux de construction Xxxxx xx Xxxx xxx Xxxxxxxxxxx xx xx xxxxx XXX 000, Xxxx et Francfort-sur-le-Main 1993, N. 310; Xxxxxxxxx, s. 252.
nucunu doğurur26. Örneğin, iş sahibi tarafından sağlanan arsanın ayıplı ol- ması27 veya iş sahibinin verdiği bir talimatın hatalı olması nedeniyle inşaatın tamamlanması ve teslimi gecikirse, inşaatın teslim süresinin uzayacağı kabul edilmelidir28.
Sözleşme ile aksine bir düzenleme yapılmadığı takdirde, tarafların ken- dilerinin veya davranışlarından sorumlu olduğu kimselerin fiillerinin inşaatın tesliminde sebep olduğu gecikmelerden sorumlu olacakları kuşkusuzdur.
Gecikme sebebinin doğumunda yüklenicinin kusurunun bulunmaması, tek başına ne gecikmeyi haklı kılan ve bu itibarla teslim süresinin kendili- ğinden uzamasına yol açan ne de yüklenicinin borçlu temerrüdüne düşmesi- ne engel olan bir neden teşkil eder29. Yüklenicinin gecikmede kusurunun bulunmaması gecikmeyi tek başına haklı kılmamaktadır. Çünkü gecikmenin haklı olması, tarafların kusuruyla değil risk alanları ile ilgili bir meseledir. Yüklenici bakımından haklı olan gecikmeler, yalnızca iş sahibinin risk ala- nına giren gecikmelerdir. Yüklenicinin gecikmede kusurunun bulunmaması, onun temerrüde düşmesine engel olmamaktadır. İnşaatın teslimindeki ge- cikme ister yüklenicinin kusurundan ister beklenmeyen haller gibi yükleni- cinin kusurundan bağımsız sebeplerden kaynaklansın, gecikme sebebi yük- lenicinin risk alanında bulunduğu sürece, yüklenici borçlu temerrüdüne dü- şer30. Yüklenicinin bu gecikmede kusurunun bulunmaması, bir kere onun borçlu temerrüdüne düştüğü tespit edildikten sonra, temerrüdün bazı sonuç- larının uygulanması bakımından önem arz etmektedir. Yüklenicinin inşaatın teslimindeki gecikmede kusurunun bulunmaması ancak temerrüt esnasında meydana gelen kazadan sorumluluk veya tazminat yükümlülükleri gibi te- merrüdün kusur şartına bağlı sonuçları bakımından önemlidir. Yüklenici, inşaatın tesliminin hem kendi şahsında veya faaliyet alanında gerçekleşen, hem de her iki tarafın da şahsı ve faaliyet alanı dışında kalan, yani bağımsız alanda gerçekleşen beklenmeyen hallerden ötürü gecikmesinin riskine kat- lanmalıdır. Bu nedenle, söz konusu durumlarda, taraflar aksini kararlaştır- madıkça inşaatın teslim süresi kendiliğinden uzamaz. İnşaatın teslim süresi- nin yüklenicinin risk alanına giren beklenmeyen hallerden kaynaklanan ge- cikmeler sebebiyle uzatılması, ancak iş sahibinin bunu kabul etmesi veya
26 Xxxx, s. 116; Xxxxxxxxx, s. 251.
27 Bu hususta ayrıntılı bilgi için bkz: Seçer, Ö: İnşaat Sözleşmesinde Ayıbın İş Sahi- binden Kaynaklanması, Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 2020/1, s. 403-454.
28 Xxxx, s. 106.
29 Xxxx, Süre Uzatımı, s. 186.
30 Xxxx, Süre Uzatımı, s. 187.
sözleşmenin hâkim tarafından değişen şartlara uyarlanması yoluyla mümkün olabilir31. İşin uzman tarafı olan ve tacir olduğu takdirde kendisinden basiret- li bir tacir gibi davranması da beklenebilecek olan yüklenici, inşaatın mey- dana getirilmesi sürecinde iradesi dışında gerçekleşebilecek muhtemel ge- cikmeleri göz önünde bulundurarak sözleşme ilişkisine girmelidir32.
Yüklenici, her ne kadar inşaatın meydana getirilmesi sürecinde kendi- sinden kaynaklanmayan muhtemel gecikmeleri göz önünde bulundurarak
31 Xxxx, s. 129; Xxxxx, s. 40.
32 Xxxx, N. 244; Y. 15. HD., 2.6.2020, E. 2019/3771, K. 2020/1216, “…TBK’nın 480/II.
maddesine göre götürü bedelli eser sözleşmesinin uyarlanmasının istenmesi ve uyar- lanması mümkün olup, götürü bedelli olmayan eser sözleşmeleri ve diğer sözleşme- lerde işin özelliği ile koşulların gerçekleşmesi halinde genel kural niteliğinde olan TBK’nın 138. maddesine göre uyarlama talep edilmesi ve sözleşmenin uyarlanması mümkündür.
Davacı, davasında ruhsat alımındaki gecikme, numunelerin incelenmesinde geçen süre, hakedişlerdeki gecikme, anıtlar kurulunca projenin onaylanmasındaki gecikme, çalışılmayan günler ve iş artışı nedeniyle süre uzatımına hak kazanılıp davalı iş sa- hibince verildiği ve bunun sonucu olarak işin yapım ve teslim süresinin uzaması ne- deniyle sabit birim fiyat uygulanması nedeniyle sözleşmenin 14.2. maddesindeki dü- zenlemenin sözleşme uyarlanarak değiştirilmesini talep etmiştir. Dosya kapsamı ve alınan bilirkişi raporunun davalı iş sahibince davacıya belirtilen nedenlerle toplam 538 gün süre uzatımı verilecek işin bitirilme süresinin 24.07.2016 tarihine uzadığı anlaşılmaktadır. Davacının iş artışı nedeniyle herhangi bir alacak talebi bulunma- maktadır.
Az yukarıda belirtildiği gibi TBK’nın 480/II. maddesindeki uyarlamaya ilişkin dü- zenleme ve hükmün götürü bedelli işlerde uygulanması mümkün olup, taraflar ara- sındaki sözleşmenin 6. maddesindeki düzenlemeden sözleşmenin birim fiyatlı söz- leşme olduğu anlaşıldığından TBK’nın 480/II. maddesine göre bu sözleşmede uyar- lama yapılması mümkün değildir. Birim fiyatlı eser sözleşmelerinde koşulları mev- cut olduğu takdirde TBK’nın 138. maddesindeki düzenlemeye göre uyarlama talep edilmesi ve mahkemece uyarlama kararı verilmesi mümkün olabilir.
Uyarlama talebinin dayanağı olarak gösterilen ve davalının süre uzatımı verdiği, ruhsat alımındaki gecikme, numunelerin incelenme süresi, hakediş ödemelerindeki gecikme, anıtlar kurulunca projenin onaylanmasındaki gecikme, iş artışı ile mevsim nedeniyle çalışılmayan günler, iş artışı ve özellikle Anıtlar Yüksek Kurulu’nun de- netimine tabi eser sözleşmelerindeki gecikme ve süre uzatımları sözleşmenin yapıl- dığı sırada işinin ehli olup basiretli bir tacir gibi hareket etmesi gereken yüklenici ta- rafından öngörülmeyen ve öngörülmesi de beklenmeyen olağanüstü bir durum nite- liğinde değildir. Davacıya bu haller için süre uzatımları verilerek aleyhine sözleşme- nin gecikmeye ilişkin hükümleri uygulanmamıştır. İş artışı ile ilgili davacının bedel talebi de bulunmamaktadır.
Bu durumda mahkemece, genel kural niteliğindeki TBK’nın 138. maddesindeki uyarlama koşullarının bulunmaması sebebiyle davanın reddi gerekirken kabulü doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur…” (Kazancı İçtihat Bilgi Bankası).
inşaat sözleşmesini akdedecekse de her durumda bu tür gecikmelerden dola- yı yükleniciyi sorumlu tutmak ve onu temerrüde düşmüş kabul etmek dürüst- lük kuralıyla bağdaşmamakta ve taraflar arasındaki menfaat dengesine de uygun düşmemektedir. Aşağıda beklenmeyen haller nedeniyle gecikme meydana gelmesi halinde yüklenici açısından belirtilen sakıncaların doğma- ması için teslim süresinin bu yeni duruma nasıl uyarlanacağı açıklanacaktır.
II. İNŞAATI TESLİM SÜRESİNİN BEKLENMEYEN HALLER NEDENİYLE UYARLANMASI
Türk Borçlar Kanunu’na hâkim olan ilkeler arasında yer alan ile sözleşme ile bağlılık ilkesi gereği, sözleşme bir defa kurulduktan sona taraflar için bağ- layıcıdır33. Bu itibarla, sözleşmede veya kanunda aksine bir düzenleme bu- lunmadıkça, sözleşmenin içeriği kısmen dahi olsa tek taraflı olarak değiştiri- lemez34. Ahde vefa ilkesi uyarınca sözleşme kurulduktan sonra ortaya çıkan hâl ve şartlar, tarafların sözleşme ile üstlendikleri edimlerin ifasını etkileme- melidir35. Zira borçlar hukuku, taraf iradelerine üstünlük tanıyan bir düşünce sistemi üzerine inşa edilmiştir. Sözleşmede kararlaştırılan edimlerin sözleşme- de kararlaştırıldığı biçimde ifası ise ahde vefa ilkesinin zorunlu bir sonucudur. Özellikle sözleşme konusu işin kapsamında bir değişiklik söz konusu olma- dıkça bedelde ya da bedelin yerine kararlaştırılan ivazda veya işin süresinde değişiklik yapılması mümkün değildir. Ancak bu ilkenin istisnasız uygulan- ması mümkün olmamaktadır. Zira ahde vefa ilkesinin her vakıada, sıkı ve tavizsiz biçimde uygulanması hem somut olay adaletine hem hakkaniyete hem de dürüstlük ilkesine aykırı sonuçlar doğmasına yol açabilir. Başka bir deyişle
33 Seliçi Ö.: İnşaat Sözleşmelerinde Müteahhidin Sorumluluğu, İstanbul 1978, s. 54;
Xxxxxxxx, N. 317.
34 Xxxx, s. 109; Xxxx, Süre Uzatımı, s. 189; Xxxxliler,A./Xxxxxxxx, K. E.: Borçlar Hu- kuku Özel Borç İlişkileri, 19. Bası, İstanbul 2020, s. 575.
35 Sözleşmelere, hangi koşullarda yapılmışlarsa, öylece uyulması gerektiği anlamına gelen ahde vefa ilkesinin, sözleşme yapıldıktan sonra, durumlarda sözleşmenin ku- rulduğu ana göre hiçbir değişiklik olmadığı ya da değişikliğin pek önemli bulunma- dığı hallerde uygulanması dürüstlük kuralına uygundur. Çünkü taraflar sözleşmeyi kurarken, o sıradaki şartların esaslı biçimde değişmeyeceği düşüncesinden hareket etmektedirler. Yani, bu şartların değişmemesi koşulu, örtülü olarak sözleşmenin içe- riğine dahildir. Taraflar, sözleşmeyi kurarlarken ve dolayısıyla ahde vefa ilkesine uymayı da kabullenirlerken, sözleşmenin yürürlükte kalmasını, sözleşme yapılırken var olan durumların esaslı biçimde değişmemesi örtülü şartına bağlamaktadırlar. Her sözleşmenin içeriğine, örtülü olarak dahil olduğu kabul edilen bu şart, rebus sic stantibus olarak adlandırılmaktadır. Gürpınar, D.: Eser Sözleşmesinde Ücretin Artı- rılması ve Eksiltilmesi, İzmir 2006, s. 120; Akıncı, Ş.: Covid 19’un Borç İlişkilerine ve Bazı Borçlar Hukuku Sözleşmelerine Etkisi, İstanbul Ticaret Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Covid-19 Hukuk Özel Sayısı, Yıl 19, S. 38, Yaz 2020/2, s. 63; Kap- lan.İ.: Hâkimin Sözleşmeye Müdahalesi, Ankara 2013, s. 112.
sözleşme şartlarına harfiyen bağlı kalmak, hukuk ve adalet hislerini zedeleye- bilir. Öyleyse, bazı hâllerde ahde vefa ilkesine istisna tanınması gerekebilir. Fakat “ahde vefa”nın temel bir ilke olduğu gözetilerek, ancak sıkı bazı şartla- rın varlığı hâlinde ilkenin uygulanmasına istisna tanınabilir.
Ahde vefa ilkesine istisna getiren36 TBK m. 480 f. 2’ye göre, “Ancak, başlangıçta öngörülemeyen veya öngörülebilip de taraflarca göz önünde tu- tulmayan durumlar, taraflarca belirlenen götürü bedel ile eserin yapılmasına engel olur veya son derece güçleştirirse yüklenici, hâkimden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını isteme, bu mümkün olmadığı veya karşı taraftan bek- lenemediği takdirde sözleşmeden dönme hakkına sahiptir. Dürüstlük kuralla- rının gerektirdiği durumlarda yüklenici, ancak fesih hakkını kullanabilir.”
TBK m. 480 f. 2 ile yükleniciye tanınan bu imkânın hukuki temelini, dürüstlük kuralına ilişkin TMK m. 2’den yola çıkarak geliştirilen clausula rebus sic stantibus ilkesi oluşturmaktadır37. İnşaat sözleşmesi örneğinde olduğu gibi, özellikle taraflardan birinin yerine getirilmesi belirli süreye yayılan bir edimi borçlandığı sözleşmelerde, sözleşmenin kurulmasından sonra değişen şartların edim borçlusu için yarattığı ifa güçlüğü öyle bir nok- taya ulaşabilir ki, o tarafı mevcut koşullarda ifaya zorlamak dürüstlük kura- xxxx aykırılık teşkil edebilir38. İşte bu gibi durumlarda kanun koyucu, yükle- nicinin sözleşmede kararlaştırılan götürü bedelle bağlılığını bir ölçüde sınır- layarak ve belirli şartlar altında bedelin arttırılması olanağını tanıyarak, götü- rü bedel usulünü kabul ederek maliyetlerin artması riskini üzerine alan yük- leniciyle iş sahibi arasında bir denge kurmaya çalışmıştır39. Böylelikle yük-
36 Bühler, T.: Kommentar zum schweizerischen Zivilrecht (Xxxxxxx Kommentar), Bd. V/2d, Der Werkvertrag, Art. 363-379 OR, Zürich 1998, Art. 373, N. 20; Baygın C.: Türk Hukukuna Göre İstisna Sözleşmesinde Ücret ve Tabi Olduğu Hükümler, İstan- bul 1999, s. 64 Hürlimann, R./Xxxxxxxxxxxx, T.: Handkommentar zum Xxxxxxxxx Privatrecht VertragsverhältnisseTeil 2: Arbeitsvertrag, Werkvertrag, Auftrag, GoA, Bürgschaft (Herausgeber: Xxxxxx Xxxxxxxx, Xxxxxx Xxxxxx-Xxxx, Xxxxxx Xxxxxxxxxx), 2. Auflage, Zürich-Basel-Genf 2012, Art. 373 N. 10; Chavanne, N. 316; Eren, F.: Borçlar Hukuku Özel Hükümler, 7. Baskı, Ankara 2019, N. 2257; Kocaağa, K.: İnşaat Sözleşmesi, Ankara 2014, s. 187.
37 Bühler, Art. 373, N. 20; Xxxxxx, M. S.: Eser Sözleşmesinde Götürü Bedele Bağlanan Sonuçların 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu Açısından İncelenmesi, Prof. Dr. Ha- xxx Xxxxx’x Xxxxxxx, Xxxxxxxx 0000, s. 313; Baygın, s. 64.
38 Gönen, D.: İnşaat Sözleşmesinde Bedel, İstanbul 2016, s. 66; Xxxxxx, s. 313; Gür- pınar, s. 114; Xxxxxx, s. 63; Zevkliler/Xxxxxxxx, s. 575.
39 Gauch, N. 1047; Xxxxxx, İ: İnşaat Sözleşmelerinde Yapı Sahibinin Ücret Ödeme Borcu ve Yerine Getirilmemesinin Sonuçları, İnşaat Sözleşmeleri Yönetici-İşletmeci Mühendis ve Hukukçular İçin Ortak Seminer, 3. Tıpkı Basım, Ankara 2001, s. 150; Büyükay, Y.: Eser Sözleşmesi, 3. Baskı, Ankara 2019, s. 173; Gümüşsoy Karakurt,G.: Eser Sözleşmesinin Değişen Koşullara Uyarlanması, İKÜHFD, 15 (2) 2016, s. 750; Gökyayla. K. E.: Eser Sözleşmesinde Ek İş ve İş Değişikliği, İstanbul 2009, s. 226.
lenicinin sözleşmede kararlaştırılan sabit fiyatla bağlılığı kabul edilebilir bir ölçüde sınırlandırılmış olmaktadır.
TBK m. 480/f. 2 hükmünde, BK m. 365/f. 2’deki “bedel artırımı” ifade- sinin yerine “sözleşmenin yeni koşullara uyarlanması” ifadesi kullanılmıştır. Bu düzenleme ile kanun koyucu, inşaat sözleşmesinin değişen şartlara uyar- lanması bakımından yükleniciyi yalnız bedel artırımı talebiyle sınırlandır- mamak yönündeki iradesini ortaya koymaktadır40. TBK m. 480/f. 2 hükmüy- le amaçlanan, olağanüstü koşullar nedeniyle yüklenicinin edimin ifasında karşılaştığı aşırı güçlüğün giderilmesidir41. Edimin ifasındaki güçlük yalnız- ca maliyetin aşırı artması biçiminde değil, çalışma süresinin zorunlu olarak uzaması biçiminde de ortaya çıkabilir42. Bu hükmün süre uzatımı bakımın- dan da uygulanması, ifayı aşırı güçleştiren veya geçici olarak imkânsız kılan olağanüstü durumların yükleniciyi çoğunlukla hem masraf hem de zaman bakımında olumsuz olarak etkileyeceği gerçeği ile uyumlu bir çözümdür43. Böylece, inşaat sözleşmelerinde Covid-19 salgını gibi olağanüstü durumların neden olduğu gecikmeler bakımından, yüklenici, hâkimden TBK m. 480/ f. 2 hükmüne dayanarak süre uzatımı talep edilebilecektir44.
IV. SÜRE UZATIMI TALEP EDİLMESİNİN ŞARTLARI
A. Başlangıçta Öngörülemeyen veya Öngörülebilip de Taraflarca Göz Önünde Tutulmayan Durumların Ortaya Çıkması
Yüklenicinin TBK m. 480/f. 2’ye göre süre uzatımı talep edebilmesinin ilk şartı, sözleşmenin kurulmasından sonra “başlangıçta öngörülemeyen veya öngörülüp de taraflarca göz önünde tutulmayan durumlar”ın ortaya
40 TBK m. 480/f. 2’nin lafzi yorumu dikkate alınırsa yalnızca götürü bedel ile eserin yapımına engel olan veya yapımını güçleştiren hallerden ve buna ilişkin sözleşmenin uyarlanmasından bahsetmektedir. Bu ifade meydana gelen olayın işin yapımına en- gel olması veya son derece güçleştirmesi şeklinde değil de yalnızca kararlaştırılan götürü bedelle ifasına mâni olması şeklinde anlaşılmaktadır. Güçleşen tek durum be- lirtilen ücret karşılığı ise niçin hükümde “sözleşmenin yeni koşullara uyarlanması” şeklinde ikinci bir değişiklik yapıldığı anlaşılamamaktadır. BK m. 365 metninde yalnızca bedel uyarlanabilmekte iken yeni metinde bedel artırımı dışındaki uyarla- maları da mümkün kılan “yeni koşullara uyarlama” ifadesi getirilmiştir. İfayı güçleş- tiren durum yalnızca bedele yönelik olacaksa sözleşmeyi bedel dışında uyarlamanın bir anlamı da olmayacaktır. Bu durumda yeni koşullara uyarlama ifadesinin getiril- miş olması kanun koyucunun iradesinin süre uzatımı şeklindeki durumları da madde kapsamına sokma içinde olduğunu göstermektedir. Xxxxxxxxxx, s. 133; Büyükay, Sü- re, s. 25.
41 Xxxx, s. 112.
42 Xxxx, Süre Uzatımı, s. 191.
43 Xxxx, s. 112; Büyükay, Süre, s. 26.
44 Bilgetekin, s. 134.
çıkmasıdır45. Taraflar sonradan ortaya çıkan bu yeni durumla ilgili ya hiçbir fikir sahibi değildir ya da bu durumun ortaya çıkmayacağı konusunda yanlış bir düşünceye sahiptir46.
Sözleşmenin uyarlanmasına ilişkin TBK m. 480/f. 2 düzenlemesinde hem sözleşme yapılırken taraflarca öngörülemeyen hem de öngörülse dahi taraflarca gerçekleşmeyeceği durumlarda yükleniciye sözleşmenin uyarlan- masını talep etme olanağı tanınmıştır47. Önceden tahmin edilememe, o mes- lek alanında yaygın görüşlere, yetkili kişilerin ortalama düşünce tarzına göre objektif olarak ve işin niteliğine, yapılma zamanına, akdin süresine göre somut olarak tayin edilir48. Covid-19 salgını niteliğindeki bir olağanüstü olayın öngörülebilirlik sınırını dürüstlük kuralı çizmektedir. Normal şartlar- da dürüst ve makul bir insanın öngöreceği veya öngörmesi gereken değişik- liğin beklenmedik olması mümkün değildir49. Covid-19 salgını niteliğindeki genel bir salgının önceden öngörülmesinin mümkün olmadığı kolaylıkla söylenebilecektir.
45 Xxxx, X./Xxxxxxxxxxxxx. W.: Kommentar zum Schweizerischen Zivilgesetzbuch V. Band: Das Obligationenrect, 2. Teil, 2. Auflage, Zurich 1936, Art. 373 N. 7; Gauch,
N. 1074; Xxxxxxxx, H.: Borçlar Hukuku Özel Borç İlişkileri C. II İstisna (Eser) ve Vekâlet Sözleşmeleri Vekâletsiz İş Görme Kefalet ve Garanti Sözleşmeleri, İstanbul 2010, s. 239; Xxxxx, H.: İstisna Sözleşmesinde Beklenmeyen Haller (BK. 365/2), İstanbul 1979, s. 71; Kaplan, Ücret Ödeme Borcu, s. 150; Büyükay, s. 176; Xxxxx,Ş.: Eser Sözleşmesinin Beklenmeyen Haller Nedeniyle Feshi, Ankara 2009, s. 141; Xxxx, A.: Sözleşmenin Değişen Şartlara Uyarlanması, Ankara 2006, s. 95; Yücel, s. 1197; Xxxxxx, s. 315; Xxxxxx, s. 65; Xxxxxxxx, s. 226; Xxxx, s. 131; Xxxxx, M. A.: Borçlar Hukuku Özel Hükümler Cilt II, İstanbul 2014, s. 85; Xxxxxx, İ.: İnşaat Söz- leşmeleri Hukuku ve Endüstri Yatırım Sözleşmeleri, Ankara 2019, s. 213; Xxxxxx, Müdahale, s. 144; Zevkliler/Xxxxxxxx, s. 575; Chavanne, N. 342; Kurşat, s. 246; Kocaağa, s. 188.
46 Zevkliler/Xxxxxxxx, s. 577; Gönen, s. 70; Gürpınar, s. 118; Gökyayla, s. 228.
47 Sözleşmenin değişen koşullara uyarlanması için aranan şartlardan önceden öngö- rülmezlik şartı, diğer şartlar ile yakın ilişki içerisindedir. Eğer sonradan ortaya çıkan gelişme taraflarca sözleşmenin kuruluşu esnasında dikkate alınmışsa, önceden öngö- rülmüşse, artık tarafların sözleşmenin kurulması aşamasında bu riski üstlenmiş ol- dukları sonucuna varılır. Eğer taraflar sözleşmenin kurulması sırasında bu durumu düşünmemişler ancak ortaya çıkan gelişme önceden öngörülebilir, görülmesi gere- ken bir gelişme ise o zaman da bu bir anlamda işlem temelinin çökmesine dayanmak isteyen tarafa isnat edilebilir bir durum olur ve yine işlem temelinin çökmesi şartı gerçekleşmez. Xxxxxx, B.: Sözleşmenin Uyarlanması BK m. 138 Aşırı İfa Güçlüğü, İstanbul 2017, s. 238.
48 Oser/Xxxxxxxxxxxxx, Art. 373 N. 7; Xxxxxxxx, s. 240; Xxxx, s. 107; Xxxxx, s. 77; Bühler, Art. 373, N. 24; Gürpınar, s. 126; Xxxxx, s. 86; Kocaağa, s. 189; Xxxxxx,G./Xxxxxx,B.: Der Werkvertrag, Basler Kommentar Obligationenrecht I Art. 1-529 OR (Xxxxxxx-Xxxx-Xxxxxxx (Hrsg.)), 6. Auflage, Basel 2020, Art. 373 N. 17.
49 Arat, s. 107.
İnşaatın meydana getirilmesine engel olan veya bunu son derece güçleş- tiren olağanüstü olaylar, sözleşme kurulurken öngörülemeyen olaylar ile öngörülebildiği halde tarafların iradesi ile dikkate alınmamış olaylardır50. Bu olağanüstü olaylar, sözleşme kurulduktan sonra ortaya çıkmış olabileceği gibi sözleşme kurulurken de mevcut olabilir51. Burada önemli olan, edimler arasında aşırı dengesizliğe yol açan olağanüstü durumun sözleşme kurulur- ken mevcut olması veya sonradan meydana gelmesi değil, sözleşme akdedi- lirken bu durumun her iki tarafça dikkate alınmamış olmasıdır52. Sözleşme- nin kurulması sırasında zaten mevcut olan ve yarattığı sonuçlar ile sözleş- menin ifasını ne şekilde etkileyeceği ortaya çıkmış gelişmeler nedeniyle uyarlama talebinde bulunulamaz. Bu durumda, yüklenici, eğer şartları varsa, yanılma hükümlerine başvurarak TBK m. 39’a göre sözleşmeyle bağlı kal- madığını karşı tarafa bildirme yoluna gidebilir53.
Dünya Sağlık Örgütü, dünya genelinde 11 Mart 2020 tarihinde Korona virüs kaynaklı Covid-19 hastalığını pandemi olarak ilan etmiştir. Bu hastalık Türkiye’de etkisini arttırarak tehlikeli boyutlara ulaşmıştır. Salgın sebebiyle oteller, tiyatrolar, restoranlar kapanmakta; okullar ve üniversiteler eğitime ara vermekte, ulusal ve uluslararası sportif organizasyonlara ilişkin olarak seyircisiz oynama, erteleme, durdurma, iptal kararları alınmakta; yerel veya genel çaplı çalışma, sokağa çıkma sınırlamaları, şehirlerarası seyahat yasak- ları getirilmektedir54. Covid-19 hastalığı, bu şekilde taraflar arasında akde- dilmiş inşaat sözleşmeleri bakımından da ifa güçlüğü yaratan, önceden öngö- rülemeyen ve sözleşmenin uyarlanmasını gerektiren olağanüstü bir durum olarak ortaya çıkmaktadır. Salgın hastalığın beraberinde getirdiği ekonomik kriz tüm dünyayı etkilemiştir. Salgın sona erse bile ekonomik sonuçları kes- tirilememektedir55. Dövizde yükselmelere bağlı olarak malzeme fiyatlarında da artış meydana gelmiştir.
50 Xxxxx, s. 73; Xxxx, s. 112; Xxxx, Süre Uzatımı, s. 191; Gönen, s. 70; Öz, M. T.: İnşaat Sözleşmesi ve Xxxxxx Xxxxxxx, İstanbul 2016, s. 66; Xxxx, s. 106; Xxxx, F./Xxxxxxx, H.: Borçlar Hukuku Özel Borç İlişkileri, Gözden Geçirilmiş ve Genişle- tilmiş Tıpkı 12. Baskı, Ankara 2019, s. 417; Xxxxxx, s. 213; Kocaağa, s. 189/Xxxxxx/Schott, Art. 000 X. 00; Xxxxx, X. 0000-0000.
51 Bühler, Art. 373 N. 22; Güleç, s. 147; Xxxxxxxxx/Xxxxxxxxxxxx, Art. 373 N. 11;
Eren, N. 2263.
52 Xxxx, s. 113.
53 Gönen, s. 70.
54 Xxxxx, S.: Küresel Salgının Sözleşmelere Etkisi: Corona Virüsü (Covid-19) Olağa- nüstü Örneği, Covid-19 Salgınının Hukuki Boyutu Hukukun Tüm Alanlarında De- ğerlendirmeler (Editör: Xxxx. Xx. Xxxxxxxx Xxxxxx), Xxxxxxxx 0000, s. 323.
55 Akıncı, s. 85.
B. Oluşan Yeni Koşulların Taraflarca Belirlenen Götürü Bedelle Eserin Yapılmasına Engel Olması veya Son Derece Güçleştirmesi
TBK m. 480/f. 2 hükmünün uygulanabilmesi için, olağanüstü olaylar inşaatın tamamlanması için gerekli iş yükünü artırmış, bu nedenle de inşa- atın kararlaştırılan fiyatla ve/veya kararlaştırılan tarihte tamamlanarak teslim edilmesi aşırı güçleşmiş olmalıdır56. Burada tarafların edimleri ara- sında basit bir orantısızlığın ortaya çıkması yeterli değildir. Bu orantısız- lık, ağır olağandışı ve ölçüsüz olmalıdır57. Hâkim, somut olayın şartlarına göre, Covid-19 salgını sebebiyle işin güçleşmesinin, masrafların artması- nın rizikosunun dürüstlük kuralına göre yükleniciye yüklenemeyeceğini takdir edecektir58.
Beklenmedik durumlar nedeniyle ortaya çıkan yeni koşulların ifayı son derece güçleştirdiğini kabul edebilmek için, öncelikle yüklenici yönünden ifanın ağırlaşması gerekmektedir59. Ancak ifanın kendisi açısından güçleş- mesi nedeniyle yüklenicinin umduğundan az kâr etmesi, hatta bir miktar zarar etmesi uyarlama talebi için yeterli kabul edilmemektedir60. Beklenme- dik durumların yarattığı yeni koşullar sebebiyle yüklenicinin sözleşmenin kurulması anına göre çok daha kötü bir duruma düşmüş olması gerekmekte- dir. Başka bir deyişle, değişen şartlar ifayı imkânsız hale getirmemekle bera- ber, tarafların edimleri arasındaki ekonomik dengeyi ortadan kaldırmalı, sözleşmeye bağlı kalmayı yüklenici için çekilmez hale getirmelidir61. Eğer edimler arasındaki denge bu şekilde yüklenici için katlanılmaz şekilde bo-
56 Oser/Xxxxxxxxxxxxx, Art. 373 N. 9; Chaix F.: Du contrat d’entreprise, Commentaire Rommand Code des obligations I Art. 1-529 CO Commentaire (Thévenoz-Werro Editeurs), 2. édition, Bâle 2012, Art. 373 N. 22; Xxxxxxxx, s. 244; Xxxxx, s. 81; Öz,
s. 68; Büyükay, s. 178; Xxxx, Süre Uzatımı, s. 193; Gönen, s. 80; Kaplan, Ücret Ödeme Borcu, s. 151; Gökyayla, s. 229; Xxxxxxxxxx,S.: La résiliation des contrats de construction, JDC 2009, s. 151; Xxxx, s. 111; Bühler, Art. 373, N. 32; Xxxx/Ayrancı,
s. 418; Xxxxxx, s. 315; Xxxxxx, s. 77; Gürpınar, s. 129; Gökyayla, s. 229; Xxxx, s. 131; Xxxxxx, s. 86; Xxxxx, s. 87; Xxxxxx, s. 214; Xxxxxx,A.: Schweizerisches Werkvertragsrechts, Zürich/St. Xxxxxx 2015, N. 907; Zevkliler/Xxxxxxxx, s. 579; Chavanne, N. 354; Xxxxxx, s. 252; Xxxx, N. 2267; Kocaağa, s. 190; Xxxxxx/Xxxxxx, Art. 373 N. 22.
57 Xxxx, s. 113; Xxxxx, s. 87; Zevkliler/Xxxxxxxx, s. 579; Xxxx, N. 2269; Kocaağa, s. 190; Chaix, Art. 373 N. 23.
58 Xxxxxxxx, s. 244; Xxxxxx, Ücret Ödeme Xxxxx, s. 152; Chavanne, N. 354.
59 Gauch, N. 1052.
60 Gönen, s. 82; Öz, s. 68; Xxxxx, s. 153; Xxxxxx, Ücret Ödeme Borcu, s. 152; Baygın,
s. 81; Gürpınar, s. 129; Xxxxxx, s. 218; Xxxxliler/Xxxxxxxx, s. 580; Kurşat, s. 252;
Kocaağa, s. 191; Xxxxxx/Xxxxxx, Art. 373 N. 24.
61 Oser/Xxxxxxxxxxxxx, Art. 373 N. 9; Xxxxx, N. 1065; Xxxxx, s. 85; Gürpınar, s. 129; Öz, s. 68; Aral/Xxxxxxx, s. 418; Kurşat, s. 253.
zulmuşsa, mevcut sözleşme şartlarıyla işin tamamlanmasını yükleniciden beklemek dürüstlük kuralına aykırılık oluşturur62.
Edimler arasındaki açık oransızlık, edimlerin Covid-19’dan dolayı uyar- lama talebinde bulunulduğu zamana göre belirlenecektir63. Bu değer, edimin objektif değeridir.
Olağanüstü olaylardan ötürü inşaatın meydana getirilmesi bir süre dur- duğunda veya yavaşladığında dahi, bir sonuç borçlusunun borçlusu olan yüklenici, çalışmasını hızlandırarak inşaatı vadeye yetiştirmeye uğraşmakla yükümlüdür64. Bu gecikmenin telafisi, ancak yüklenicinin üstlendiği işin kapsamının tamamen dışında kalan aşırı bir gayret göstermesini gerektiri- yorsa veya yüklenicinin gerekli tüm özeni göstererek işi hızlandırmasına rağmen inşaatı vadede teslim etmesi dürüstlük kuralına göre kendisinden beklenemeyecek ise sözleşmenin değişen şartlara uyarlanması söz konusu olabilir. Özellikle, yüklenici, inşaatın tesliminde gecikmeye yol açan öngö- rülemeyen ve kaçınılamaz olağanüstü durum olan salgın hastalık karşısında işi yavaşlatmak veya durdurmak ile aşırı ölçüde artmış maliyetlerle işi ola- ğanüstü biçimde hızlandırmak arasında bir tercih yapmak durumunda kalı- yorsa, tarafların karşılıklı menfaatleri sözleşme süresinin uzatılması ile dengelenebilir65.
C. Yeni Koşulların Ortaya Çıkmasının ve İfanın Güçleşmesinin Yükleniciye İsnat Edilememesi
Edimler arasındaki dengenin bozulmasından eğer yüklenici sorumlu ise, yüklenicinin TBK m. 480/f. 2’ye dayanması mümkün olmamaktadır66. Diğer bir ifadeyle, inşaatın yapılmasına engel olan veya son derece güçleştiren yeni koşulların ortaya çıkması yükleniciye isnat edilememelidir67. Yüklenicinin temerrüde düşmesi durumunda edimler arasındaki dengenin bozulması ne-
62 Xxxxxx, s. 58; Gönen, s. 83.
63 Arat, s. 115.
64 Xxxx, s. 114.
65 Xxxx, s. 114.
66 Oser/Xxxxxxxxxxxxx, Art. 373 N.11; Xxxxxxxx, s. 246; Xxxxx, s. 86; Xxxxxxxx Xxxxxxxx, s. 755; Xxxx, Süre Uzatımı, s. 195; Öz, s. 70; Xxxxx, s. 154; Xxxxxx, Ücret Ödeme Xxxxx, s. 152; Xxxx, s. 135; Xxxxx, s. 1197; Xxxx/Xxxxxxx, s. 418; Xxxxxx, s. 315; Xxxxxx, s. 86; Gürpınar, s. 130; Gökyayla, s. 231; Xxxx, s. 131; Xxxxxx, s. 87; Xxxxxx, s. 218; Xxxxxx, N. 916; Xxxxxx, Müdahale, s. 143; Xxxxliler/Xxxxxxxx, s. 580; Chavanne, N. 361; Xxxxxx, s. 254; Xxxx, N. 2271; Kocaağa, s. 191; Xxxxxx/Xxxxxx, Art. 373 N. 25; Xxxxx, Art. 373 N. 25; Xxxxx, N. 1109.
67 Kocaağa, s. 191; Gönen, s. 86.
deniyle süre uzatım talebinde bulunması mümkün olmayacaktır68. Yüklenici, temerrüde düştüğü için malzeme ve işçilik maliyetlerinde ciddi artışlar ya- şanmışsa, kendi davranışı neticesinde ortaya çıkan bu durumları ileri sürerek sözleşmenin uyarlanmasını talep edemez69.
D. İnşaatın Tamamlanmamış Olması
TBK m. 480/f. 2’ye bağlı olarak süre uzatım talebinde bulunabilmesi için yüklenicinin henüz borcunu ifa etmemiş olması gerekmektedir70. Çünkü yüklenici sözleşmenin uyarlanması talebinde bulunurken, mevcut koşullar altında sözleşmeyi ifa etmesinin mümkün olmadığı ya da kendisinden bek- lenmeyecek ölçüde güç olduğu iddiasına dayanmaktadır. Eğer borç, hakkın saklı tutulduğuna ilişkin bir çekince koyulmaksızın ortaya çıkan salgın hasta- lığa rağmen ifa edilmişse borcun ifasının o kadar da güçleşmediği ve söz- leşmenin uyarlanması ihtiyacının bulunmadığı kabul edilmelidir71.
68 Gümüşsoy Xxxxxxxx, s. 755; Gönen, s. 87; Öz, s. 70; Xxxxx, s. 155; Xxxx, s. 137; Xxxx/Xxxxxxx, s. 418; Xxxxxx, s. 88; Gürpınar, s. 132; Xxxxxx, Müdahale, s. 145; Kocaağa, s. 191; Xxxxx, N. 1110.
69 Gönen, s. 88; Xxxxxx, s. 218; Kurşat, s. 255.
70 Xxxxxx, Ücret Ödeme Xxxxx, s. 153; Xxxxxx, s. 92; Büyükay, s. 177; Xxxxxxxxxx, s. 197; Xxxxx, s. 156; Xxxx, s. 123; Gürpınar, s. 130; Gökyayla, s. 231; Xxxxxx, s. 87; Xxxxxx, Müdahale, s. 145; Zevkliler/Gökyayla, s. 580; Xxxxx, Art. 373 N. 25.
71 Zevkliler/Xxxxxxxx, s. 580; Gürpınar, s. 130; Gönen, s. 90; Y.15. HD, 13.11.2015, E. 2015/1637, K. 2015/5752, “…Taraflar arasındaki 09.01.2009 tarihli Merkez Anadolu Öğretmen Lisesi 16 Derslik İnşaatı Yapım İşine ait sözleşme 2.080.000,00 TL + KDV anahtar teslimi götürü bedellidir. Sözleşme ve dava tarihinde yürürlükte olup somut olayda uygulanması gereken 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 365. maddesi hükmünce “yüklenici yapılacak şeyi kararlaştırılan fiyata yapmaya mecbur olup, kural olarak ya- pılacak şey tahmin edilenden fazla sâyı ve masrafı gerektirse bile yüklenici bedelin ar- tırılmasını isteyemez”. Aynı maddenin II. Fırkası gereğince evvelce tahmin olunama- yan veya tahmin olunup da iki tarafça nazara alınmayan haller işin yapılmasına engel olur veya yapılmasını aşırı derecede zorlaştırırsa, hâkimin haiz olduğu takdir hakkı se- bebiyle ya takarrür eden bedeli tezyit veya sözleşmeyi feshedeceği hükmü getirilmiştir. Davacının temel kazısında önceden öngörülmeyen büyük miktarda yeraltı sularının or- taya çıkmış olmasının yol açtığı iş ve maliyet artısından kaynaklanan fiyat farkı talebi 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 365/II. maddesine göre sözleşmenin uyarlanması iste- mi niteliğindedir (Yargıtay 15. H.D.’nin 10.06.2010 gün 2009/209 Esas, 2010/3337 Karar sayılı ilamı ve benzer içtihatları). Sözleşmenin değişen hal ve şartlara uyarlan- masını istenebilmesi için diğer koşulların yanında edimlerin henüz ifa edilmemiş ol- ması da gerekir. Sözleşmenin tarafı değişen hal ve şartlara rağmen edimini ihtirazi ka- yıt koymaksızın ifa etmişse ifada bulunmakla onu yerine getirme güç ve imkânına sa- hip olduğu ve değişen şartlara rağmen borcunu kabul etmiş bulunduğunu dolaylı ola- rak ortaya koymuş olduğundan kural olarak sözleşmenin uyarlanmasını talep edemez. Somut olayda davacı tarafça iş tamamlanarak davalı iş sahibine geçici kabul tutanağı yapılarak teslim edildiği ve teslim sırasında (geçici kabul tutanağında) uyarlama ile il- gili ihtirazi kaydı da bulunmadığından uyarlama istemesi mümkün değildir.
E. Taraflar Arasında Aksi Yönde Bir Anlaşma Bulunmaması
Sözleşmenin hâkim tarafından uyarlama yoluna gidilebilmesi için söz- leşmede bu konuda bir hüküm bulunmaması gerekmektedir72. TBK m. 480/f. 2 hükmü emredici bir hüküm olmadığından, yüklenicinin bu hüküm çerçeve- sinde uyarlama talep edebilmesi için, tarafların sözleşmede uyarlamaya gi- dilmeyeceğini kararlaştırmamış olmaları, yani yüklenicinin süre uzatımı talebinden önceden feragat etmemiş olması gerekmektedir. Böyle bir koşu- lun istenen hukuki sonucu doğurabilmesi için yüklenicinin TBK m. 480/f. 2’den doğan haklardan yararlanmayacağına ilişkin açık ve kesin ifadeler tercih edilmelidir. Taraflar arasındaki anlaşmadan, gelecekte beklenmedik gelişmeler ortaya çıksa da sözleşmenin bu nedenle oluşan yeni koşullara uyarlanmaksızın olduğu haliyle uygulanacağı şüpheye yer bırakmayacak şekilde anlaşılabilmelidir73. Bu yönde bir anlaşmanın varlığını ispat yükü, iş sahibinin üzerindedir74.
Uygulamada sözleşmenin ekonomik olarak daha güçlü tarafını iş sahi- binin oluşturduğu, özellikle üst yüklenici durumundaki iş sahibinin alt yük- lenicilerle sözleşme yaptığı durumlarda, çok detaylı olumsuz kayıtlara yer verildiği görülmektedir. Bu sözleşmelerde, yüklenicinin işi teslim etmesine kadar enflasyon, devalüasyon, malzeme, nakliye, emek gibi unsurların mali- yetlerinin artması gibi sebepler ileri sürülerek sözleşmede kararlaştırılan bedelin değiştirilmesinin hiçbir şekilde söz konusu olmayacağı şeklinde yük- lenici açısından çok ağır ekonomik sonuçları olabilecek sözleşme şartlarıyla karşılaşılmaktadır. Bu noktada sözleşmenin kurulmasından sonra salgın has- talık çıkması durumunda, süre uzatımı bakımından TBK m. 480/f. 2 hük- münden yararlanılmayacağı yönündeki bir sözleşme koşulunun her durumda geçerli sayılıp sayılmayacağı belirlenmelidir.
Bu durumda mahkemece sözleşmenin uyarlanması niteliğinde olduğu kabul edilen temel kazısında önceden öngörülmeyen büyük miktarda yeraltı sularının ortaya çık- mış olmasının yarattığı iş ve maliyet artışı nedeniyle alacak isteminin reddine karar verilmesi yerine bu hususlar gözden kaçırılarak yanlış değerlendirme ile kabulü doğ- ru olmamıştır…” (Kazancı İçtihat Bilgi Bankası); aynı yönde bir Yargıtay kararı için bkz: Y. 15HD, T. 10.4.2017, E. 2016/2989, K. 2017/1630 (Kazancı İçtihat Bilgi Bankası).
72 Xxxxxxxx, s. 247; Xxxxxx, Ücret Ödeme Xxxxx, s. 153; Pekdinçer, R. T./Toprakkaya Babalık, İ.: Korona Virüs Salgınının Sözleşmelere Etkisi, İfa İmkansızlığı, İfa Güç- lüğü ve Uyarlama, Covid-19 Salgınının Hukuki Boyutu Hukukun Tüm Alanlarında Değerlendirmeler (Editör: Xxxx. Xx. Xxxxxxxx Xxxxxx), Xxxxxxxx 0000, s. 318; Gümüşsoy Karakurt, s. 755; Xxxx, Süre Uzatımı, s. 195; Arat, s. 124; Aral/Ayrancı,
s. 419; Xxxxxx, s. 316; Gökyayla, s. 231; Xxxxxx, s. 219; Xxxxxx, Müdahale, s. 142;
Zevkliler/Xxxxxxxx, s. 581; Xxxx, N. 2273.
73 Xxxxxxxx, s. 249; Gönen, s. 95; Xxxxxx, s. 90.
74 Gönen, s. 95; Güleç, s. 163.
Doktrinde hâkim görüş75 uyarınca, TBK m. 480/f. 2’nin emredici ka- rakterde bir hüküm olmamasından hareketle, prensip olarak tarafların söz- leşmenin kurulmasından sonra ortaya çıkabilecek beklenmedik durumlar nedeniyle TBK m. 480/f. 2’den yararlanma hakkından kısmen ya da tama- men vazgeçilebileceği kabul edilmektedir. Ancak bu görüş uyarınca bu tür şartların uygulanma alanı sınırlı tutulmalı ve ifa güçlüğüne düşmüş olan yüklenici korunmalıdır.
İlk olarak tarafların TBK m. 480/f. 2’den yararlanmanın kısmen veya tamamen kaldırıldığı yolundaki iradelerinin hiçbir şüpheye yer bırakmaya- cak açıklıkta anlaşılması gerekmektedir76. Bu tür sözleşme şartlarının pren- sip olarak dar yorumlanması da gerekmektedir77. Bu tür kayıtlar, içeriği iti- bariyle yarattığı sonuçların, kişilik hakkına aykırılık oluşturacak bir ağırlığa ulaşması halinde geçersiz kabul edilmelidir78.
F. İfa Güçlüğünün İş Sahibine Bildirilmesi
TBK m. 480/f. 2’deki bu koşulların gerçekleşmesinin yanı sıra yükle- nicinin ortaya çıkan bu olağanüstü durumu iş sahibine bildirmiş olması da gerekmektedir79. TBK m. 472/f. 3’e göre, “Eser meydana getirilirken, işsahibinin sağladığı malzemenin veya eserin yapılması için gösterdiği yerin ayıplı olduğu anlaşılır veya eserin gereği gibi ya da zamanında mey- dana getirilmesini tehlikeye düşürecek başka bir durum ortaya çıkarsa, yüklenici bu durumu hemen işsahibine bildirmek zorundadır; bildirmezse bundan doğacak sonuçlardan sorumlu olur.” Buna göre, yüklenici, ister iş sahibinin faaliyet alanına giren, ister her iki tarafın da üzerinde etki ede- mediği sebepler yüzünden olsun, inşaatın zamanında meydana getirilmesini tehlikeye düşürecek her durumu, bundan haberdar olur olmaz iş sahibine bildirmelidir.
Yüklenicinin gecikmeksizin yapması gereken bu bildirim sayesinde iş sahibi, sözleşme konusu iş, Covid-19 salgınına bağlı olarak ortaya çıkan yeni koşullar dâhilinde daha fazla ilerlemeden, o zamana kadar yapılmış olan
75 Öz, s. 67; Xxxxxxxx, s. 248; Xxxxxx, s. 60; Xxxxx, s. 162; Xxxx, s. 153; Xxxxx, s. 122; Gürpınar, s. 155; Xxxxx, s. 90; Xxxxxx, s. 219; Xxxxxx, N. 925; Xxxxxxxxx/Xxxxxxxxxxxx, Art. 373 N. 19; Xxxxxx, s. 245; Xxxx, N. 2260; Chaix, Art. 373 N. 32; Xxxxx, N. 1128.
76 Arat, s. 153.
77 Xxxxx, s. 124; Xxxxxx, s. 96.
78 Arat, s. 154; Xxxx/Xxxxxxx, s. 419; Xxxxxx, s. 100; Xxxxxxxx, s. 232; Xxxxxx, s. 219;
Zevkliler/Xxxxxxxx, s. 581; Xxxx, N. 2273.
79 Xxxxxx, s. 60; Xxxxx, N. 1112; Xxxxx, s. 89; Öz, s. 70; Gümüşsoy Xxxxxxxx, s. 753; Xxxxxx, s. 269; Xxxxxx, s. 315; Xxxxxx, s. 89; Gökyayla, s. 230; Xxxx, s. 131; Gü- müş, s. 88; Xxxxxx, s. 218; Xxxxxx, N. 927; Xxxxliler/Xxxxxxxx, s. 580; Chavanne, N. 368; Xxxxxx, s. 245; Xxxx, N. 2272; Kocaağa, s. 191; Xxxxxx/Xxxxxx, Art. 373 N. 26; Chaix, Art. 373 N. 25.
kısmın karşılığını vermek ve yüklenicinin bütün zararlarını gidermek koşu- luyla TBK m. 484’e göre sözleşmeyi feshetme olanağı da bulur80.
İş sahibine yapılan bildirimin içeriğinde doğrudan doğruya ilgili kanun maddesine bir atıf olmasa bile, en azından ortaya çıkan salgının ne olduğu, bunun yüklenici açısından hangi şekilde ve ağırlıkta ifa güçlüğü yarattığı bilgisine ve bu ifa güçlüğüne rağmen çalışmanın sürdürülmesi halinde karşı- laşılabilecek muhtemel sonuçlara yer verilmesi beklenir81.
Yüklenici, bildirim yükümlülüğünü yerine getirmediği takdirde, değişen koşulların yarattığı aşırı ifa güçlüğü nedeniyle TBK m. 480/f. 2’ye göre söz- leşmenin uyarlanması çerçevesinde süre uzatımı talep etme hakkını kaybe- der82. Bu durumda yüklenicinin meydana gelen riski susmak suretiyle üst- lendiği ve uyarlama talebinden feragat ettiği kabul edilir83. Diğer taraftan yüklenici durumu bildirmesinin bir yararı olmayacağını, iş sahibinin zaten durumdan haberdar olduğunu ve kendisinin bu şartlar altında sözleşmeye mevcut haliyle devam etmek istemeyeceğini bildiğini yani iş sahibinin buna bağlı rizikoları göze aldığını ispatlayabilirse onun bildirim yükümlülüğü bulunmadığı savunulabilir84.
Bildirim yüklenici ya da yetkili temsilcisi tarafından iş sahibine ya da yetkili temsilcisine yapılmalıdır. Yapılacak bildirim, aksi kararlaştırılmadık- ça herhangi bir şekle bağlı değildir85. Bununla birlikte, ciddi ekonomik so- nuçları olacak böyle bir konuda ispat zorluğu yaşanmaması adına yazılı ve hatta noter aracılığıyla yapılması faydalı olacaktır86.
V. SÜRE UZATIMINDA UYULMASI GEREKEN USUL
Süre uzatımına ilişkin şartların gerçekleşmesi halinde, yüklenicinin ne şekilde süre uzatımı talep edebileceği tartışmalıdır. Doktrinde bir görüş87 uyarınca bu talebin iş sahibine tek taraflı bir irade beyanıyla ileri sürülmesi mümkün iken, doktrinde diğer bir görüşü88 savunan yazarlar, TBK m. 480/f.
80 Xxxxxx, s. 60; Gönen, s. 101; Xxxxx, s. 38; Xxxxxx, s. 89; Xxxx, s. 134.
81 Baygın, s. 90; Gönen, s. 101.
82 Xxxxxxxx, s. 247; Xxxxx, s. 89; Xxxx, s. 116; Gönen, s. 102; Xxxxxx, s. 90; Gürpı- nar, s. 150; Hürlimann/Xxxxxxxxxxxx, Art. 373 N. 15; Xxxxxx, s. 255.
83 Xxxxx, s. 89; Xxxxxx, s. 90.
84 Baygın, s. 90.
85 Xxxxxx, s. 91; Gönen, s. 102; Xxxxxxxxxx, s. 185; Xxxxx, s. 160; Xxxx, s. 136.
86 Baygın, s. 92; Xxxxx, s. 161.
87 Xxxxx, s. 115; Xxxx, s. 173; Xxxxxx, s. 318; Baygın, s. 106-107; Chaix, Art. 373 N. 28.
88 Öz, s. 71; Büyükay, s. 180; Gönen, s. 117-118; Xxxx, s. 132; Xxxxx, s. 87-88;
Xxxxxx, N. 918; Zevkliler/Xxxxxxxx, s. 582; Hürlimann/Xxxxxxxxxxxx, Art. 373 N. 16;
Kurşat, s. 261; Xxxx, N. 2277; Kocaağa, s. 194; Xxxxxx/Schott, Art. 373 N. 30;
Xxxxx, N. 1122.
2’de yer alan “hâkimden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını isteme” ibaresinden hareketle yüklenicinin iş sahibinden süre uzatımını ancak mah- keme aracılığıyla talep edebileceğini ileri sürmektedirler. İlk görüşü savu- nanlardan Xxxxxx’xx göre89, katlanılmaz bir ifa güçlüğü altında olan yükle- niciden, öncelikle mahkemeye başvurarak lehine bir karar elde etmeye ça- lışmasını ve bu süre zarfında da işe devam etmesini beklemek doğru bir çö- züm tarzı değildir.
TBK m. 480/f. 2 hükmünün gerekçesinde, “818 sayılı Borçlar Kanunu- nun 365 inci maddesinin ikinci fıkrasından farklı olarak, Tasarıda yüklenici- ye tanınan uyarlama hakkı çerçevesinde hâkimin takdir yetkisinden söz edilmesi yerine, bu hakkın mutlaka dava yoluyla kullanılması zorunlu olma- yan yenilik doğurucu haklar içerdiği göz önünde tutularak, yüklenicinin hangi seçimlik haklarını ve hangi sıraya uyarak kullanabileceği belirtilmiş- tir. Buna göre, yüklenici, fıkrada öngörülen koşullar gerçekleşmişse, önce sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını isteme hakkını kullanabilecektir. Yüklenici, aynı fıkrada kendisine tanınan sözleşmeden dönme hakkını ise, ancak şu koşullardan biri gerçekleşirse kullanabilecektir: 1. Sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasının mümkün olmaması, 2. İşsahibinden, yükleni- cinin uyarlama istemini kabul etmesinin beklenememesi…” şeklinde ifade edilmiştir. Süre uzatımına ilişkin uyarlama talebinin mahkeme yoluyla ileri sürülmesi gerektiğini ileri süren Gönen90, gerekçede bahsedilen “mutlaka dava yoluyla kullanılması zorunlu olmayan yenilik doğuran haklar” ifade- siyle kastedilenin yüklenicinin sözleşmeden dönme ve sözleşmeyi fesih hak- ları olduğunu, eski madde metninde yer verilen hakimin takdir yetkisine yeni kanunda yer verilmemesinin sebebinin de dönme veya fesih yoluyla sözleş- me ilişkisini sona erdirmek isteyen yüklenicinin, hakimin bu konudaki takdi- rine ihtiyacı olmaksızın iş sahibine yönelteceği bir beyanla bunu yapabilecek olması olduğunu belirtmektedir.
Burada bu görüşlerden ikincisine itibar edilmesi yerinde olacaktır. TBK
m. 480/f. 2’de açıkça yüklenicinin hâkimden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını isteme hakkına sahip olduğu belirtilmiştir. Bir an için yük- leniciye verilen bu talep hakkının onun mahkeme dışında iş sahibine yönel- tilecek tek taraflı bir irade beyanıyla süre uzatımı talep etmesini engelle- mediği yolunda bir düşünce savunulabilirse de uygulamada yüklenicilerin süre uzatım taleplerinin çoğu durumda iş sahipleri tarafından kabul edil- mediği ve ihtilafın mahkemeye taşındığı dikkate alındığında süre uzatım talebinin yalnızca mahkeme kararıyla ileri sürülmesi fikrini benimsemek yerinde olacaktır.
89 Ergüne, s. 318.
90 Gönen, Uyarlama, s. 357.
VI. İNŞAAT SÖZLEŞMESİNİN SÜRE UZATILACAK ŞEKİLDE UYARLANMASI
A. Genel Olarak
Yüklenici, Covid-19 salgınına bağlı bir ifa güçlüğünün uygulanma ko- şullarının oluştuğu ve bu durumun süre uzatımı şeklinde bir sözleşme uyar- lanması yoluyla aşılabileceğini düşünüyorsa, açacağı uyarlama davası ile bunu hâkimden talep etmelidir91. Bu durumda hâkim,
- Süre uzatım koşulları gerçekleşmediği için davayı reddeder ve taraflar arasındaki ilişki mevcut sözleşme şartlarıyla devam eder.
- Süre uzatım koşullarının gerçekleştiği kanaatine ulaşarak, süre artırımı yoluyla sözleşmenin uyarlanması kararı verir ve sözleşmenin mahkemenin uyarlama yönündeki kararına bağlı olarak davanın açıldığı andan itibaren uyarlanmış haliyle hüküm ifade ettiği kabul edilir.
Sözleşmenin uyarlanması hakkının dava yoluyla kullanılması öncesinde yüklenicinin, eğer sözleşmede bu yönde özel bir düzenleme yoksa, ortaya çıkan yeni şartlar dikkate alınarak sözleşmenin yeniden müzakere edilmesi için iş sahibi nezdinde girişimde bulunma zorunluluğu yoktur92. Uyarlama davasının açılması, tarafların dava haricinde anlaşmasını engelleyen bir durum değildir. Ancak yüklenicinin davanın açılması öncesinde bir müza- kere davetinde bulunmasına da engel bir durum yoktur. Sözleşmenin süre uzatılarak uyarlanmasını isteyen taraf, öncelikle karşı tarafa Covid-19 sal- gınından dolayı meydana gelen değişiklikleri ve bu değişikliklerin sözleş- meye etkisine ilişkin bir bildirimde bulunmalı ve bu bildirim sözleşmenin yeniden müzakeresine ilişkin daveti de içermelidir93. Eğer iş sahibi, yükle- nicinin sözleşmenin uyarlanması talebine olumlu cevap verirse, sözleşme tarafların anlaşması yoluyla uyarlanacaktır94. Bu durumda esasen sözleş- menin uyarlanması değil değiştirilmesi söz konusu olmaktadır. Yüklenici- nin müzakere talebinin iş sahibi tarafından kabul edilmemesi ya da müza- kerelerden sonuç alınamaması halinde ise yüklenici ya işe devam ederken gecikmeksizin ya da bu konudaki hakkını saklı tutmuş olmak kaydıyla işin tamamlanmasından sonra açacağı bir dava ile sözleşmenin uyarlanmasını sağlama yoluna gidecektir95.
91 Gönen, Uyarlama, s. 358.
92 Gönen, s. 120; Gönen, Uyarlama, s. 360.
93 Baysal, B.: Yeniden Müzakere Ödevi, Prof. Dr. Xxxxx Xxxxx’x Armağan, İstanbul 2015, s. 185-198, s. 195.
94 Gönen, s. 120.
95 Gönen, s. 120.
B. Sözleşmede Süre Değişikliğine İlişkin Düzenleme Bulunması
İnşaat sözleşmesinde taraflar, sözleşme özgürlüğünün sınırları içinde kalmak kaydıyla, inşaatın tamamlanmasındaki veya teslimindeki gecikmeye ilişkin olarak kanunun taraflar arasındaki öngördüğü risk dağılımını sözleş- meyle değiştirebilirler96. Covid-19 niteliğinde bir genel salgının ortaya çık- ması durumunda, inşaatın teslim süresinin uzatılacağı kararlaştırılarak inşaa- tın teslimindeki gecikmenin riski iş sahibine aktarılmış olabilir veya aksine böyle bir durumda teslim süresinin uzamayacağı konusunda anlaşılarak ge- cikme riski iş sahibinden alınıp yükleniciye aktarılabilir. Sözleşmede yer alan bu tür düzenlemeler, emredici hukuk kurallarına, genel ahlaka ve kişilik haklarına aykırı olmadıkları takdirde geçerlidirler (TBK m. 27)97. Özellikle TBK m. 115 ile TBK m. 116’da düzenlenen ve borçlunun kendi davranışla- rıyla yol açtığı veya yardımcı kişilerinin fiillerinin sebep olduğu zararlardan sorumluluğundan önceden sözleşmeyle kurtulmasına getirilen sınırlamalar, kıyasen burada da uygulanmalıdır98.
İnşaat sözleşmesinde taraflar, yükleniciye, inşaatın meydana getirilme sürecini kesintiye uğratacak bazı durumların ortaya çıkması halinde kulla- nılmak üzere, inşaatın tamamlanma veya teslim vadesinin ileri bir tarihe ertelenmesini, böylece sözleşme süresinin uzatılmasını talep etme hakkı tanımış olabilirler. Sözleşmeyle düzenlenen süre uzatım talebi, bir sözleşme- sel talep hakkı niteliğindedir99. Süre uzatma hükümleri ile taraflar hem belirli bir vade tespit edilmesinin güvencesine, hem de beklenmeyen gelişmeler karşısında sözleşmeyi esnek biçimde bu yeni durumlara uyumlu hale getirme imkânına bir arada kavuşmaktadırlar100. Bu hükümler bazen uzatma sebeple- rine ve sürenin ne kadar uzayacağına ilişkin çok ayrıntılı bir düzenleme ge- tirmekte, örneğin süre uzatımına sebep olacak hallerin tek tek sayıldığı bir liste içermektedir. Bazen de yüklenicinin oluşumu ve sonuçları üzerinde hiçbir biçimde veya büyük ölçüde etki edemeyeceği pek çok durumu içine genel ve geniş ifadeler kullanılarak kaleme alınmaktadır101.
İnşaat sözleşmesinde, sürenin uzatılması için, yüklenicinin süre uzatı- mına ilişkin talebini iş sahibine veya temsilcisine belirli bir süre içinde yazılı olarak bildirmesi veya öncelikle işi hızlandırmak için gerekli ve makul tüm tedbirleri almış olması gibi bazı ek koşullar da kararlaştırılmış olabilir102.
96 Xxxx, Süre Uzatımı, s. 160; Baygın, s. 94.
97 Arpacı, s. 269; Arat, s. 127.
98 Xxxx, Süre Uzatımı, s. 160.
99 Bilgetekin, s. 73.
100 Xxxx, Süre Uzatımı, s. 162.
101 Arpacı, s. 269.
102 Xxxx, Süre Uzatımı, s. 163; Büyükay, Süre, s. 26; Xxxx, N. 230.
Bunlar yüklenicinin süre uzatımı hakkından yararlanabilmek için yerine getirmek zorunda olduğu külfetlerdir. Bu tür durumlarda kural olarak tarafla- rın ortak iradesinin, bu şekil şartlarına uymayan veya ek koşulları yerine getirmeyen yüklenicinin süre uzatımına ilişkin talep hakkını kaybedeceği yönünde olduğu kabul edilmelidir103.
İnşaat sözleşmesinde mücbir sebep hükmünde çoğunlukla yükleniciye mücbir sebebi, ilgili kamu kurumları veya meslek kuruluşları gibi yerlerden alacağı bir yazıyla belgeleme yükümlülüğü yüklendiği görülmektedir. Böyle bir belge belirli bir olayın gerçekleştiğini kanıtlamakla birlikte tek başına yüklenicinin sorumluluktan kurtulması için yeterli olmamaktadır104. Çünkü borçlunun sorumluluktan kurtulması, ilgili düzenleme veya sözleşmenin bunun için öngördüğü tüm şartların gerçekleşmesine bağlıdır.
02 Nisan 2020 tarihinde Resmî Gazete’de yayınlanan 2020/5 sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi uyarınca, Kamu İhale Kanunu ve ayrıca bu kanunun kapsamı dışında tutulmasına karşın ihale usulüyle kurulan sözleşme konusu işin yerine getirilmesinin korona virüs salgını nedeniyle geçici veya sürekli olarak, kısmen veya tamamen imkânsız hale geldiğine ilişkin başvu- rular, yüklenici tarafından bu durumun belgelendirilmesi suretiyle sözleşme- nin tarafı olan idareye yapılacağı bildirilmiştir. Bu anlamda sözleşmeden doğan borcun ifa edilmemesinin somut olay bakımından mücbir sebep oluş- turup oluşturmadığının, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın görüşüne istinaden ilgili idarelerce karara bağlanacağı genelge kapsamında ifade edilmiştir. İdarelerce yapılan değerlendirme sonucunda, ortaya çıkan durumun yükleni- ciden kaynaklanan bir kusurdan ileri gelmemiş olması, yüklenicinin sözleş- meden doğan yükümlülüklerini yerine getirmesine engel nitelikte olması ve yüklenicinin bu engeli ortadan kaldırmaya gücünün yetmemesi şartlarının birlikte gerçekleştiğinin tespit edilmesinin şartlarının birlikte gerçekleşmesi üzerine süre uzatımı verilmesine veya sözleşmenin feshine karar verilebile- ceği bildirilmiştir. Bu durumda iş sahibi olarak idarenin akdetmiş olduğu inşaat sözleşmeleri bakımından Covid-19 salgınından kaynaklı bir durum ortaya çıktığında süre uzatımı verilip verilemeyeceği yukarıdaki şartlar dik- xxxx alınarak belirlenecektir.
Süre değişikliğini gerektiren salgın hastalık durumu gerçekleştiğinde in- şaatın yeni teslim süresinin nasıl tespit edileceği inşaat sözleşmesinde düzen- lenmişse, yeni teslim vadesi tarafların bu konuda getirdikleri düzenlemeye
103 Xxxx, Süre Uzatımı, s. 163.
104 Özçelik, Ş.B.: Covid-19 Salgını Çerçevesinde Alınan Önlemlerin Sözleşme Hukuku ve Mücbir Sebep Kavramı Açısından Değerlendirilmesi, Covid-19 Salgınının Huku- ki Boyutu Hukukun Tüm Alanlarında Değerlendirmeler (Editör: Prof. Dr. Muham- met Xxxxxx), İstanbul 2020, s. 293.
göre belirlenir105. Örneğin sözleşmedeki süre uzatımı hükmünde süre deği- şikliğini gerektiren salgın hastalık gerçekleştiğinde inşaatı teslim süresinin ne kadar uzayacağı da belirtilmişse, bu durumda teslim süresi kendiliğinden sözleşmede belirtilen ek süre kadar uzamaktadır. Taraflar, inşaat sözleşme- sinde süre uzatımı gerektiren bir durum meydana geldiğinde yüklenicinin süre uzatımı talebinde bulunması ve iş sahibinin de bu değişikliği onaylama- sı gerektiğini de kararlaştırmış olabilirler. Tarafların teslim süresinin ne ka- dar uzayacağını birlikte tespit etmeyi kararlaştırdıkları bu durumda yeni teslim süresi tarafların bu yöndeki anlaşmalarına göre belirlenir106.
Taraflar teslim süresinin ne kadar uzayacağı konusunda bir anlaşma sağlayamazlarsa, ihtilaf hâkim tarafından çözülür. Hâkim, sözleşmede yeni teslim vadesinin hesaplanma yöntemine ilişkin bir düzenleme bulunmadığı takdirde, tarafların farazi iradelerini esas almak suretiyle makul bir ek süre tespit ederek bu konudaki sözleşme boşluğunu doldurur. Bu durumda inşaa- tın yeni teslim vadesi, yüklenicinin teslim süresinin uzatılmasına neden olan olayın işi durdurduğu veya yavaşlattığı zaman zarfında yapamadığı çalışma- yı engel ortadan kalktıktan sonra yerine getirebilmesi için gereken makul süreye vadeye eklenerek bulunur. Bu makul ek süre, durumun tüm koşulları dikkate alınarak belirlenmelidir. Bu itibarla yükleniciye verilecek ek süre, çalışmanın fiilen kesintiye uğradığı süreye eşit olmak zorunda değildir107.
D. Sözleşmede Süre Uzatımına İlişkin Bir Hüküm Mevcut Değilken Teslim Süresinin Uzaması
TBK m. 480/f. 2’deki şartlar yerine geldiğinde, yüklenici ya sözleşme- nin yeni koşullara uyarlanmasını talep etme108 ya da sözleşmeden dönme
105 Xxxx, s. 102.
106 Xxxx, Süre Uzatımı, s. 165.
107 Xxxx, Süre Uzatımı, s. 166.
108 TBK m. 480/f. 2 ile yükleniciye tanınan sözleşmenin uyarlanmasını talep etme hak- kının altında, inşaat sözleşmesi gibi ifası belirli bir süreye yayılan sözleşmede, söz- leşmenin kurulmasından sonra ortaya çıkan durumların inşaatın engel olması ya da son derece güçleştirmesi halinde, götürü bedelle işi üstlenerek zaten önemli bir risk altına giren yüklenici ile iş sahibi arasında bozulan menfaatler dengesinin yeniden sağlanması yatmaktadır. Xxxxx, s. 124; Y. 23 HD, 16. 11. 2017, E. 2017/522, K. 2017/3267, “… Mahkemece yapılan keşif ve bilirkişi raporlarına göre, arsa sahibi kooperatife 101 adet konutun teslim edildiği belirlenmiştir.
Bilindiği üzere, sözleşme hukukuna egemen olan sözleşmeye bağlılık (Ahde Vefa- Pacta Sund Servande) ilkesine göre, sözleşme yapıldığı andaki gibi uygulanmalıdır. Sözleşme koşulları borçlu için sonradan ağırlaşmış, kararlaştırılan edimler dengesi sonradan çıkan olaylar nedeniyle değişmiş olsa bile borçlu sözleşmedeki edimini aynen ifa etmelidir. Ancak, sözleşme yapıldığında karşılıklı edimler arasında olan denge, sonradan şartların olağanüstü değişmesiyle büyük ölçüde tarafların biri aley- hine katlanılamayacak derecede bozulabilir. İşte bu durumda sözleşmeye bağlılık ve
hakkına sahiptir109. Kendisine başvurulan iş sahibi, süre uzatımını kabul etmezse kendisinden talepte bulunulan hâkim, uyarlama şartlarını da dikkate
sözleşme adaleti ilkeleri arasında bir çelişki hasıl olur ve artık bu ilkeye sıkı sıkıya bağlı kalmak adalet, hakkaniyet ve objektif hüsnüniyet (TMK m.4, 2) kaidelerine aykırı bir durum yaratır hale gelir. Hukukta bu zıtlık (Clausula Rebus Sic Stantibus- Beklenmeyen Hal Şartı) sözleşmenin değişen şartlara uydurulması ilkesi ile gideril- meye çalışılmaktadır. Tarafların iradelerini etkileyip sözleşmeyi yapmalarına neden olan şartlar daha sonra önemli surette değişmişse artık taraflar o akitle bağlı tutula- mazlar, değişen koşullar karşısında TMK’nun 2. maddesi uyarınca sözleşmenin ye- niden düzenlenmesi imkanı hasıl olur. Önceden görülmeyen değişikliklerin borcun ifasını güçlendirmesi halinde “işlem temelinin çökmesi” gündeme gelir. İşlemin te- melinin çöktüğünü kabul eden hakim duruma göre alacaklı lehine borçlunun edimini yükseltmeye, borçlu lehine onun tamamen veya kısmen edim yükümlülüğünden kur- tulmasına karar vermek suretiyle sözleşmeyi değişen şartlara uydurur. Bir başka de- yişle sözleşmeye müdahale eder. İşlem temelinin çöküşüne ilişkin uyuşmazlıkların giderilmesinde kaynak olarak TMK’nun 1, 2, ve 4. maddelerinden yararlanılacaktır. İşlem temelinin çöktüğünün dikkate alınması dürüstlük kuralının gereğidir. Diğer bir anlatımla durumun değişmesi halinde sözleşmede ısrar etmek dürüstlük kuralına ay- kırı bir tutum olur. Değişen durumların sözleşmede kendiliğinden bulunan sözleşme adaletini bozması üzerine taraflar bu haller için bir tedbir almadıklarından sözleşme- de bir boşluk vardır. Bu boşluk sözleşmenin anlamına ve taraf iradelerine önem veri- lerek yorum ile ve dürüstlük kuralına uygun olarak doldurulur. Bu yönteme sözleş- menin yorum yoluyla düzeltilmesi veya değişen hal ve şartlara uyarlanması deni- lir.(Yargıtay HGK’nun 18.11.1998 tarihli, 815/835 tarihli kararı)
Mahkemece, hernekadar, sözleşmenin konut sayısı yönünden de uyarlandığı ve bu uyarlama sonucu arsa sahibi kooperatife bırakılan konut sayısının sabit bırakılması gerektiği tespit edilmiş ise de; alınan bilirkişi raporlarında, konut sayısının 75 adet azalmasına rağmen inşaat alanının azalmadığı, yüklenicinin azalan konut sayısına tekabül eden inşaat alanını kullanmak suretiyle, normal daireleri 200 metrekare yeri- ne 387.50; villaları 300 metrekare yerine 487.50 metrekare büyüklükte yapabileceği, ancak bu durumun rantabl olmayacağı belirtilmiştir. Bu durumda, inşaat alanı aynı kalmış olsa dahi, konut sayısının düşürülmesinin, sözleşmedeki dengeyi yüklenici aleyhine katlanılamayacak derecede bozduğu açıktır. O halde, mahkemece, 484 ko- nut sayısına göre paylaşım yapılarak, arsa payında uyarlama yapılmasının gerekip gerekmediği de değerlendirilerek tarafların alması gereken konut sayısının ve arsa payının gerekirse konusunda uzman bilirkişi veya bilirkişi heyetinden alınacak ra- porla belirlenmesi ve buna göre sözleşmenin uyarlanması gerekirken, yukarıda açık- lanan ilkelere aykırı şekilde kooperatife verilecek konut sayısının sabit bırakılması hatalı olmuştur…” (Lexpera İçtihat Bankası).
109 Y. 15. HD., 14.1.2020, E. 2019/2492, K. 2020/71, “…Davacı vekili; taraflar arasın- da imzalanan 14.12.2015 tarihli anahtar teslim götürü bedelli sözleşme ile müvekki- linin... Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Laboratuvar Blokları İnşaatı ve Çevre Düzenlemesi yapım işini üstlendiğini, zemindeki kaya oranının şartnamede belirti- lenden fazla ve daha sert olduğunu, ortaya çıkan bu durumun müvekkiline ek mali- yet getirip zaman kaybına sebep olduğunu belirterek dava konusu sözleşmeden kay- naklı bedel farkı olarak fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak suretiyle 10.000,00 TL’nin tahsilini talep etmiş, 01.02.2019 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 767.221,14 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili; taraflar arasında imzalanan sözleşmenin anahtar teslimi götürü bedelli bir sözleşme olduğunu, her türlü kazının ve nakliyenin bu götürü bedel kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini, davacı yüklenicinin kazı yapacağı temel zeminin özel- liliğini yerinde görerek teklif verdiğini, hafriyat alanının incelendiğini ve bu kap- samda herhangi bir yazılı itirazının bulunmadığını, bu halde kazı güçlüğü olduğu id- dia edilerek ilave bedel ödenmesi talebinin haklı ve hukuki bir geçerliliğinin bulun- madığını, davacının karot çalışması yapılması talebinin müvekkilince uygun görül- mediğini, davacının çok açık ve net olarak ihale sözleşmesinde kabul edilen hususla- rı dava konusu haline getirmesinde kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; özel teknik şartnamede be- lirtilen zemin özellikleri ile zeminin gerçek özellikleri arasında esaslı fark bulundu- ğuna, ihale ve sözleşme aşamasında bilinmeyen bu durumun çalışmalara başlandık- tan sonra ortaya çıkmış bulunduğuna ve bu farkın uyarlama yapılarak sözleşmedeki götürü bedelin artırılmasını gerektireceğine işaret edilerek davanın kabulüne karar verilmiş, verilen karara karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf istemi, götürü bedele oranlama yapılarak uyarlama yapılmasının yerinde olduğu belirtilerek esastan reddedilmiştir.
6098 Sayılı T.B.K. 480. maddedeki düzenlemeye göre; eser sözleşmesinde bedel gö- türü olarak belirlenmişse yüklenici, eseri o bedelle meydana getirmekle yükümlüdür. Eser, öngörülenden fazla emek ve masrafı gerektirmiş olsa bile yüklenici, belirlenen bedelin artırılmasını isteyemez (6098 Sayılı TBK 480/I). Ancak, başlangıçta öngörü- lemeyen veya öngörülebilip de taraflarca göz önünde tutulmayan durumlar, taraflar- ca belirlenen götürü bedel ile eserin yapılmasına engel olur veya son derece güçleşti- rirse yüklenici, hâkimden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını isteme, bunun mümkün olmadığı veya karşı taraftan beklenemediği takdirde sözleşmeden dönme hakkına sahiptir. Dürüstlük kurallarının gerektirdiği durumlarda yüklenici ancak fe- sih hakkını kullanabilir (6098 Sayılı TBK 480/2). Eser, öngörülenden az emek ve masrafı gerektirmiş olsa bile iş sahibi, belirlenen bedelin tamamını ödemekle yü- kümlüdür (6098 Sayılı TBK 480/3). Maddede belirtilen sözleşmeden dönme geriye etkili, fesih ise ileriye etkili sonuç doğuracaktır.
Sözleşmenin uyarlanmasıyla ilgili 6098 Sayılı TBK 480. maddede yer alan kural ile ücretin götürü olarak kararlaştırıldığı sözleşmelerdeki ücretin değişmemesi kuralına bir istisna getirilmiştir (Yargıtay 15. HD. 10.04.2017 T.2016/2989 E. 2017/1630 K.). Sözleşmenin temelini oluşturan konularda önceden öngörülemeyen veya öngörülme- sine rağmen gerçekleşeceğine ihtimal verilmeyen önemli değişiklikler sonucu edim- ler arasındaki dengenin aşırı bozulması halinde iyi niyet kurallarını da göz önünde tutarak, hâkim tarafından sözleşme değişen koşullara uyarlanabilecektir (Yargıtay 15. HD. 02.05.2016 T. 2016/442 E. 2016/2507 K.).
Yapılan bu genel açıklamalar ışığında dava konusu somut olay değerlendirildiğinde; davacının talebinin 6098 Sayılı T.B.K.’nın 480/II. maddesindeki götürü bedelin uyarlanması başka bir anlatımla götürü bedelin artırılması niteliğinde olduğu anla- şılmaktadır.
Ne var ki; yapılması gereken inceleme ve araştırma az yukarıda belirtildiği şekilde olmasına rağmen hükme dayanak bilirkişi raporunda bu hususlar yeterince incelen- memiştir. Bu haliyle rapor hükme esas alınamayacağı gibi mahkeme de gerekçeli kararında belirtilen hususları yeterince tartışmamıştır.
alarak yükleniciye ek süre verecektir110. Uyarlanacak süre, hâkim tarafından takdir yetkisine dayanılarak belirlenir. Takdir yetkisi kullanılırken özellikle şu hususlar göz önünde tutulacaktır.
- Tarafların ekonomik durumu, gücü111;
- Sözleşmenin kurulmasından sonra ortaya çıkan olağanüstü hâlin söz- leşmenin ifasına (özellikle işin tamamlanması ve tamamlanma süresine) etkisi;
- Maliyetlerde meydana gelecek değişiklikler;
- Taraflar arasındaki dengenin ne ölçüde bozulduğu;
- Sözleşme hükümleri;
- Olağanüstü hâlin ortaya çıkmasından sonra taraflar arasındaki ilişki (örneğin olağanüstü hâlin etkilerinin borçlu tarafından alacaklı ile paylaşıl- ması; sözleşmeden doğan edimlerin gereği gibi ifası için gerekli tedbirlerin alınıp alınmadığı vb.).
Uygulamada TBK m. 480/f. 2 hükmünün uygulanması için yüklenicinin inşaat süresi dolmadan mahkemeye başvurmasının ender görülen bir durum olduğunu savunan bir görüş112 uyarınca, süre uzatımı gerektiren bir durumun ortaya çıkması üzerine, yüklenicinin durumu ve sürenin uzatılması gerekti- ğini iş sahibine bildirmesinin ardından, iş sahibinin bu talebi reddetmesinin açıkça dürüstlük kuralına aykırı olacağı kabul edilebilen hallerde, istenen sonucun doğması için mahkemeye başvurulmasının gerekli olmadığı belir- tilmektedir. Fakat, yüklenicinin, herhangi bir ihtirazi kayıt ileri sürmeksizin
Bu durumda mahkemece yapılması gereken iş; yeniden oluşturulacak konusunda uzman bilirkişi kurulundan sözleşmeye göre kazı yapılması için ödenecek bedel ile zeminin sözleşme sırasında verilen zemin raporlarına uygun olmaması sebebiyle ya- pılması gereken gerçek kazı bedeli arasındaki fark ile bu farkın tüm götürü bedele kıyaslandığında tarafların önceden tahmin etmedikleri veya öngördükleri halde meydana gelmesine ihtimal vermedikleri olağanüstü şart niteliğinde olup uyarlama yapılarak sözleşmedeki götürü bedelin artırılmasının gerektirip gerekmediği ile uyarlama gerekiyorsa bunun miktarı hususlarında gerkçeli ve denetime elverişli ra- por alınıp 6098 Sayılı TBK’nın 480/II. maddesi hükmünün uygulanması gerekip ge- rekmediği mahkemece değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmesinden ibarettir. Eksik inceleme ile davanın kabulüne karar verilmesi ve bu karara karşı ya- pılan istinaf başvurusunun da eksik inceleme ile esastan reddedilmesi doğru olma- mış,... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi’nin 30.05.2019 tarih ve 2019/396 Esas, 2019/396 Karar sayılı ilamının kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararının bo- zulması gerekmiştir…” (Kazancı İçtihat Bilgi Bankası).
110 Xxxxxxxxx, s. 243.
111 Arat, s. 188.
112 Ayan, s. 132.
inşaata devam etmesi durumunda artık sürenin uzatılması talebinden vazgeç- tiği kabul edilmelidir.
Sözleşmede süre değişikliğine ilişkin bir düzenleme yoksa sözleşmede bir boşluk bulunmaktadır. Bu boşluk tarafların ortak farazi iradeleri esas alınarak doldurulur. Bu durumda teslim süresinin, yüklenicinin işin durması- na veya yavaşlamasına bağlı olarak yapamadığı ya da ek iş sebebiyle fazla- dan yapmak zorunda olduğu çalışmayı yerine getirebilmesi için gerekli olan makul süre kadar uzadığı kabul xxxxxx000.
Teslim süresi, yüklenicinin işin mevcut durumuna nazaran inşaatın ta- mamlanması için gerekli olan süre kadar değil, yalnızca onun Covid-19 sal- gını süresince yapamadığı işi yerine getirebilmesi için gerekli süre kadar uza114. Çünkü sürenin ne kadar uzayacağı tespit edilirken kalan işin tamam- lanması için gereken süre dikkate alınmış olsaydı, Covid-19 salgının meyda- na geldiği anda işi getirmesi gereken seviyeden daha düşük bir seviyeye getirmiş olan yükleniciye, hak etmediği halde, inşaatı tamamlama olanağı sağlanmış olurdu.
Teslim süresi uzadığında yeni süre TBK m. 95 uyarınca aksi kararlaştı- rılmadığı takdirde önceki sürenin sona ermesini takip eden birinci günden itibaren başlayacaktır.
İnşaatın durması halinde yüklenici durma sebebinin ortadan kalkması ile kendiliğinden derhal yeniden işe başlamalıdır, yavaşlama halinde ise der- hal eski temposuna geri dönmelidir. Yüklenicinin işe başlaması gereken tarih somut olayın özelliğine göre de değişiklik arz edebilecektir115.
İnşaatın tamamen durması halinde inşaat süresi yeniden başlama tarihi- ne kadar geçen süre kadar uzayacaktır116. İnşaatın tamamen durmayıp inşa faaliyetinin yavaşlaması halinde ise bu sebebin etkili olduğu süre boyunca yapılan iş miktarının yavaşlama olmasaydı yapılacak olan iş miktarından farkının alınmasıyla ulaşılan gecikmiş işin normal ve ortalama bir iş tempo- suyla bitirileceği süre hesaplanarak sonuca varılacaktır117.
Yükleniciye Covid-19 salgınından dolayı süre uzatımı verilmesi sadece muacceliyet tarihini etkileyen bir husus değildir. Gerçekleştirilen süre uzatı- mı sebebiyle ortaya çıkan ücret ve maliyet artışı inşaat sözleşmelerinde ol- dukça büyük önem arz etmektedir. Süre uzatımı sonucunda ortaya çıkan fazla ödemelerden sorumluluk hali inşaat sözleşmesinde kararlaştırılan ücre-
113 Xxxx, s. 118; Xxxx, s. 145.
114 Xxxx, s. 103, Büyükay, Süre, s. 33; Xxxxx, s. 85.
115 Ergin, s. 85.
116 Xxxx, s. 147.
117 Xxxx, s. 150; Xxxxx, s. 85.
tin türüne göre değişkenlik göstermektedir. İnşaat sözleşmesi akdedilirken belirli bir bedelin kararlaştırılmamış olması halinde ek masraflar, TBK m. 481 uyarınca belirlenecektir. İnşaat için götürü sabit ücretin belirlenmesi halinde iş sahibi, alacaklı temerrüdüne düştüğünden ilave masraflara katlan- mak durumunda kalacaktır.
SONUÇ
İnşaat sözleşmesinde Covid-19 salgını, inşaatın teslim süresinin uzatıl- masını gerektiren bir olağanüstü durum olarak ortaya çıkmaktadır. Yükleni- cinin teslim borcunda temerrüde düşmesi bakımından kusur aranmamakla beraber, onun risk alanında meydana gelen beklenmeyen hallerden dolayı yükleniciyi temerrüdün ağır sonuçlarına tabi tutmanın dürüstlük kuralına aykırı düştüğü durumlar olabilir.
Önceden öngörülmeyen veya öngörülmesi gerekmeyen Covid-19 salgı- nı, yüklenicinin teslim borcunu ifa etmesini son derece güçleştirmiş olabilir. Teslim borcunu henüz tamamlamamış olan ve güç duruma düşmede kusuru bulunmayan yüklenici, anlaşma ile aksine düzenleme yapılmamışsa hâkim- den Covid-19’dan dolayı ifanın güçleşmesi dolayısıyla süre uzatım talebinde bulunabilir. Teslim süresi, yüklenicinin işin mevcut durumuna nazaran in- şaatın tamamlanması için gerekli olan süre kadar değil, yalnızca onun haklı sebeple gecikme boyunca engel sebebiyle yapamadığı işi yerine getirebilme- si için gerekli süre kadar uzayacaktır.
Somut olayın özelliğine göre Covid-19’a bağlı olarak inşaatın tamamen durması halinde inşaat süresi yeniden başlama tarihine kadar geçen süre kadar uzayacaktır. İnşaatın tamamen durmayıp inşa faaliyetinin yavaşlaması halinde ise bu sebebin etkili olduğu süre boyunca yapılan iş miktarının, ya- vaşlama olmasaydı yapılacak olan iş miktarından farkının alınmasıyla ulaşı- lan gecikmiş işin normal ve ortalama bir iş temposuyla bitirileceği süre he- saplanarak bir sonuca ulaşılması mümkün olacaktır.
KAYNAKÇA
Akıncı, Ş.: Covid 19’un Borç İlişkilerine ve Bazı Borçlar Hukuku Sözleş- melerine Etkisi, İstanbul Ticaret Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Covid-19 Hukuk Özel Sayısı, Yıl 19, S. 38, Yaz 2020/2, s. 62-103.
Xxxx, F./Ayrancı H.: Borçlar Hukuku Özel Borç İlişkileri, Gözden Geçiril- miş ve Genişletilmiş Tıpkı 12. Baskı, Ankara 2019.
Arat, A.: Sözleşmenin Değişen Şartlara Uyarlanması, Ankara 2006.
Arpacı, Ö: Eser Sözleşmesinde İşsahibinin Edimin İfasına Katılımı, Ankara 2019.
Ayan, S.: İnşaat Sözleşmesinde Yüklenicinin Temerrüdü, Ankara 2008.
Baygın, C: Türk Hukukuna Göre İstisna Sözleşmesinde Ücret ve Tabi Ol- duğu Hükümler, İstanbul 1999.
Xxxxxx, B.: Sözleşmenin Uyarlanması BK m. 138 Aşırı İfa Güçlüğü, İstan- bul 2017.
Baysal, B.: Yeniden Müzakere Ödevi, Prof. Dr. Xxxxx Xxxxx’x Armağan, İstanbul 2015, s. 185-198 (Anılış: Müzakare).
Xxxxxx, X. /Xxxxxx X./Xxxxx X.: Koronavirüs 2019 (Covid-19) ve Sözleş- meler, Covid-19 Salgınının Hukuki Boyutu Hukukun Tüm Alanların- da Değerlendirmeler (Editör: Prof. Dr. Xxxxxxxx Xxxxxx), İstanbul 2020, s. 269-282.
Xxxxxxxxxx, S.: La résiliation des contrats de construction, JDC 2009.
Xxxxxxxxxx, N. T.: İnşaat Sözleşmelerinde Süre Uzatımı ve Fidic Sözleşme- lerindeki Görünümü, İstanbul 2020.
Xxxxxx, X.: Kommentar zum schweizerischen Zivilrecht (Xxxxxxx Kommentar), Bd. V/2d, Der Werkvertrag, Art. 363-379 OR, Zürich 1998.
Büyükay, Y.: Eser Sözleşmesi, 3. Baskı, Ankara 2019.
Büyükay, Y.: Eser Sözleşmesinde Teslim İçin Müteahhide Ek Süre Veril- mesini Zorunlu Kılan Haller, Fatih Üniversitesi Hukuk Fakültesi Der- gisi, C. 1, S. 1, 2013, s. 13-34 (Anılış: Süre).
Chaix, F.: Du contrat d’entreprise, Commentaire Rommand Code des obligations I Art. 1-529 CO Commentaire (Thévenoz-Werro Editeurs), 2. édition, Bâle 2012.
Xxxxxxxx, S.: Le retard dans l’exécution des travaux de construction Selon le Code des Obligations et la norme SIA 118, Bale et Francfort-sur-le- Main 1993.
Ekmen, M. C.: İnşaat Sözleşmesinde İş Sahibinin Temerrüdü, Ankara 2020.
Eren, F.: Borçlar Hukuku Özel Hükümler, 7. Baskı, Ankara 2019.
Xxxxx, X. G: İnşaat Sözleşmesinde Süre Uzatımı, Xxxxxxxxxxxxx Xxxxxx Xxxxxx Xxxx, Xxxxx 0000.
Xxxxxx, M. S.: Eser Sözleşmesinde Götürü Bedele Bağlanan Sonuçların 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu Açısından İncelenmesi, Prof. Dr. Xxxxx Xxxxx’x Armağan, İstanbul 2015, s. 311-326.
Xxxxx, X.: İstisna Sözleşmesinde Beklenmeyen Haller (BK. 365/2), İstan- bul 1979.
Xxxxx, P.: Der Werkvertrag, 6. Auflage, Zürich-Basel-Genf, 2019.
Gauch, P.: Fristen und Termine-Die Bauzeit im Werkvertrag, Seminar für Schweizerisches Baurecht Baurechtstatung 1995/Tagungsunterlage I,
s. 1-25 (Anılış: Fristen und Termine).
Gönen, D.: İnşaat Sözleşmesinde Bedel, İstanbul 2016.
Gönen, D.: İnşaat Sözleşmelerinin Uyarlanmasına İlişkin Sorunlar, İnşaat Hukuku ve Uygulaması (Editörler Xxxxxxx Xxxx/Xxxxx Xxxxxx), İstan- bul 2017, s. 337-370 (Anılış: Uyarlama).
Xxxxxxxx, K. E.: Eser Sözleşmesinde Ek İş ve İş Değişikliği, İstanbul 2009.
Xxxxx, Ş.: Eser Sözleşmesinin Beklenmeyen Haller Nedeniyle Feshi, Ankara 2009.
Gümüş, M. A.: Borçlar Hukuku Özel Hükümler Cilt II, İstanbul 2014.
Gümüşsoy Karakurt, G.: Eser Sözleşmesinin Değişen Koşullara Uyarlan- ması, İKÜHFD, 15 (2) 2016, s. 749-765.
Gürpınar, D.: Eser Sözleşmesinde Ücretin Artırılması ve Eksiltilmesi, İzmir 2006.
Xxxxxxxxx, A.: Bauverzögerung und ihre folgen, Schweizerische Baurechtstatung 2005, s. 238-267.
Xxxxxxxxx X./Xxxxxxxxxxxx T.: Handkommentar zum Schweizer Privatrecht VertragsverhältnisseTeil 2: Arbeitsvertrag, Werkvertrag, Auftrag, GoA, Bürgschaft (Herausgeber: Xxxxxx Xxxxxxxx, Xxxxxx Xxxxxx-Xxxx, Xxxxxx Xxxxxxxxxx), 2. Auflage, Zürich-Basel-Genf 2012.
Xxxxxx, İ.: Hâkimin Sözleşmeye Müdahalesi, Ankara 2013 (Anılış: Müda- hale).
Xxxxxx, İ.: İnşaat Sözleşmeleri Hukuku ve Endüstri Yatırım Sözleşmeleri, Ankara 2019.
Xxxxxx, İ.: İnşaat Sözleşmelerinde Yapı Sahibinin Ücret Ödeme Borcu ve Yerine Getirilmemesinin Sonuçları, İnşaat Sözleşmeleri Yönetici- İşletmeci Mühendis ve Hukukçular İçin Ortak Seminer, 3. Tıpkı Ba- sım, Ankara 2001, s. 105-171 (Anılış: Ücret Ödeme Borcu).
Xxxxxx, İ.: İnşaatın Teslim Süresinde Gecikmeler ve Müteahhide Süre Uza- tımı Verilmesini Gerektiren Durumlar, Xxxxx Xxxx Armağanı, Ankara 1999, s. 377-393 (Anılış: Süre).
Kocaağa, Köksal: İnşaat Sözleşmesi, Ankara 2014.
Xxxxxx, A.: Schweizerisches Werkvertragsrechts, Zürich/St. Gallen 2015.
Kurşat, Z.: İnşaat Sözleşmesi, İstanbul 2017.
Xxxx, L. M.: 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu Hükümlerine Göre Yükleni- cinin Eseri Teslim Borcunda Temerrüdü, Ankara 2012.
Xxxx, L. M.: Eser Sözleşmelerinde Süre Uzatımı, BATİDER, Cilt 27, Sayı 1, s. 157-206 (Anılış: Süre Uzatımı).
Oser. H. /Xxxxxxxxxxxxx, W.: Kommentar zum Schweizerischen Zivilgesetzbuch V. Band: Das Obligationenrect, 2. Teil, 2. Auflage, Zurich 1936.
Xx, X. Xxxxxx: İnşaat Sözleşmesi ve Xxxxxx Xxxxxxx, İstanbul 2016.
Xxxxxxx, X. B.: Covid-19 Salgını Çerçevesinde Alınan Önlemlerin Sözleşme Hukuku ve Mücbir Sebep Kavramı Açısından Değerlendirilmesi, Covid-19 Salgınının Hukuki Boyutu Hukukun Tüm Alanlarında De- ğerlendirmeler (Editör: Xxxx. Xx. Xxxxxxxx Xxxxxx), Xxxxxxxx 0000, s. 283-294.
Pekdinçer, R. T./Toprakkaya Babalık, İ.: Korona Virüs Salgınının Söz- leşmelere Etkisi, İfa İmkansızlığı, İfa Güçlüğü ve Uyarlama, Covid-19 Salgınının Hukuki Boyutu Hukukun Tüm Alanlarında Değerlendirme- ler (Editör: Prof. Dr. Xxxxxxxx Xxxxxx), İstanbul 2020, s. 303-322.
Seçer, Ö: İnşaat Sözleşmesinde Ayıbın İş Sahibinden Kaynaklanması, Gala- tasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 2020/1, s. 403-454.
Xxxxxx, Ö: İnşaat Sözleşmelerinde Müteahhidin Sorumluluğu, İstanbul 1978.
Xxxxx, T.: Eser Sözleşmesinde Yüklenicinin Eseri Teslim Borcunu İfada Temerrüdü, Ankara 2012.
Xxxxxxxx, H.: Borçlar Hukuku Özel Borç İlişkileri C. II İstisna (Eser) ve Vekâlet Sözleşmeleri Vekâletsiz İş Görme Kefalet ve Garanti Sözleş- meleri, İstanbul 2010.
Werz J. C.: Delay in Construction Contracts: a comparative study of legal issues under Swiss and Anglo-American law, Freiburg 1994.
Yücel, Ö: Covid-19 Salgınının Borç İlişkilerine Hukuksal Etkileri, Xxxxxx Xxxxx Dergisi, Cilt 15, S. 116, Haziran 2020, s. 1189-1202.
Yünlü, S.: Küresel Salgının Sözleşmelere Etkisi: Corona Virüsü (Covid-19) Olağanüstü Örneği, Covid-19 Salgınının Hukuki Boyutu Hukukun Tüm Alanlarında Değerlendirmeler (Editör: Xxxx. Xx. Xxxxxxxx Xxxxxx), Xxxxxxxx 0000, s. 323-338.
Zevkliler, X./Xxxxxxxx, K. E.: Borçlar Hukuku Özel Borç İlişkileri, 19.
Bası, İstanbul 2020.
Xxxxxx, X.//Schott B.: Der Werkvertrag, Basler Kommentar Obligationenrecht I Art. 1-529 OR (Xxxxxxx-Xxxx-Xxxxxxx (Hrsg.)),
6. Auflage, Basel 2020.