UYGARLIKLARI YEŞİLIRMAK’TA KEŞFEDİN
UYGARLIKLARI YEŞİLIRMAK’TA KEŞFEDİN
BU TOPRAKLAR İLKLERİN TOPRAĞIDIR 15
BU TOPRAKLAR SIRLARLA EFSANELERLE DOLUDUR 17
BU TOPRAKLAR BEREKETLİDİR 17
BU TOPRAKLAR RENKLİDİR 17
AMASYA 19
AMASYA GEZİ ROTASI 26
1- AMASYA KALESİ 28
2- KRAL KAYA MEZARLARI 29
3- YALIBOYU EVLERİ 29
4- ŞEHZADELER MÜZESİ 30
5- HAZERANLAR KONAĞI (MÜZE EV) 31
6- ALÇAK KÖPRÜ 31
7- AMASYA ARKEOLOJİ MÜZESİ 31
8- MİNYATÜR AMASYA MÜZESİ (1914 ŞEHRİ AMASYA) 32
9- GÖKMEDRESE CAMİİ - XXXXXXXX TÜRBESİ 33
10- II. BAYEZİD KÜLLİYESİ 34
11- BURMALI MİNARE CAMİİ 35
12- AMASYA TAŞHAN 35
13- XXXXXXXXXXX TIP VE CERRAHİ TARİHİ MÜZESİ 36
14- ÇİLEHANE 36
15- KUNÇ KÖPRÜ 37
16- BÜYÜK AĞA MEDRESESİ 37
17- SARAYDÜZÜ KIŞLA BİNASI
MİLLİ MÜCADELE MÜZESİ VE KONGRE MERKEZİ 38
18- STRABON 38
19- FERHAT SU KANALI 39
20- FERHAT İLE ŞİRİN AŞIKLAR MÜZESİ 39
21- AMASYA BORABOY GÖLÜ VE TABİAT PARKI 40
22- ŞİRVANLI CAMİİ 41
23- YASSIHÖYÜK (OLUZ HÖYÜK) 41
24- TERZİKÖY TERMAL TURİZM MERKEZİ 42
25- GÖZLEK KAPLICASI 43
26- YEDİKIR BARAJI (YEDİ KUĞULAR KUŞ CENNETİ) 43
27- XXXXXX XXXXXX MEDRESESİ VE SAAT KULESİ 43
28- MERZİFON TAŞHANI 44
29- SOFULAR CAMİİ 44
30- XXXX XXXXXXX XXXX CAMİİ 44
31- ABİDE HATUN CAMİİ 45
32- XXXX XXXX TÜRBESİ 45
33- XXXXXX XXXXXX XXXX CAMİİ 46
34- MADEN CAMİİ 46
35- XXXXXXX XXXXXX XXXX CAMİİ 46
36- GÜMÜŞHACIKÖY BEDESTENİ 47
37- HAMAMÖZÜ KAPLICALARI 47
38- ORMANCILIK KÜLTÜR EVİ 49
39- AMASYA KÜLTÜR EVLERİ VE KADHİM (EL SANATLARI)49
40- TATMADAN DÖNMEYİN 49
ÇORUM 51
ÇORUM GEZİ ROTASI 58
1- ÇORUM KALESİ 60
2- ÇORUM MÜZESİ 60
3- ÇORUM ULU CAMİİ 61
4- XXXX XXXX HANI 61
5- XXX XXXX XXXXXX (YENİ HAMAM) 62
6- PAŞA HAMAMI (XXXXXXXX XXXX HAMAMI) 62
7- ÇORUM SAAT KULESİ 63
8- KÂTİPLER KONAĞI 63
9- XXXX XXXX KONAĞI 63
10- HIDIRLIK CAMİİ VE SAHABE TÜRBELERİ 64
11- SUNGURLU SAAT KULESİ 65
12- YÖRÜKLÜ (HÜSEYİNDEDE) ESKİ HİTİT KÜLT MERKEZİ 65
13- BOĞAZKÖY (HATTUŞA) ÖRENYERİ 65
14- YAZILIKAYA AÇIKHAVA TAPINAĞI 67
15- YAZILIKAYA A VE B ODASI 67
16- KADEŞ XXXXX XXXXXXXXXX 69
17- ALACAHÖYÜK 69
18- XXXXXXX XXXX KÜLLİYESİ 71
19- ORTAKÖY - ŞAPİNUVA ÖRENYERİ 71
20- İNCESU KANYONU 72
21- KYBELE KAYA KABARTMASI 73
22- XXXXX XXXXXX CAMİİ, TEKKE VE TÜRBESİ 73
23- KÜLTÜR (HİTİT VE GASTRONOMİ) YOLLARI 74
24- RESULOĞLU ESKİ TUNÇ ÇAĞI YERLEŞİMİ
VE MEZARLIĞI 74
25- İSKİLİP KALESİ 75
26- İSKİLİP KAYA MEZARLARI 75
27- XXXX XXXXX CAMİİ 76
28- EMİRBEY CAMİİ 76
29- KUNDUZ VE KUŞÇAÇİMENİ YAYLALARI 76
30- LAÇİN XXXXXXXXXX XXXXXXX XXXX XXXXXX 00
00- XXXXXXXX (KANDİBER) KALESİ 77
32- KOYUNBABA KÖPRÜSÜ 77
33 KOYUNBABA TÜRBESİ 78
34- XXXX XXXXXX XXXX CAMİİ (İMARET CAMİİ) 78
35- HACIHAMZA KALESİ 78
36- MİHRİ HATUN CAMİİ VE HAMAMI 78
37- KARGI YAYLASI 79
38- XXXXXXXX XXXXXXX 79
39- LEBLEBİCİLİK 79
40- TATMADAN DÖNMEYİN 79
XXXXXX 00
XXXXXX GEZİ ROTASI 88
1- ATATÜRK ANITI (ONUR ANITI) 90
2- GAZİ MÜZESİ (MANTİKA PALAS XXXXX) 00
0- XXXXXX XXX XX XXXXXX (XXXX XXXXXXXX XXXXX) 00
4- İL KÜLTÜR VETURİZM MÜDÜRLÜĞÜ (BORLUOĞLU EVİ) -92
5- ESKİ OSMANLI BANKASI BİNASI (GARANTİ BANKASI) 92
6- BANDIRMA GEMİ MÜZESİ VE
MİLLİ MÜCADELE AÇIK HAVA MÜZESİ 93
7- İLKADIM ANITI 93
8- BÜYÜK CAMİİ 94
9- MATER DOLOROSA KATOLİK KİLİSESİ 94
10- BARUTHANE KALKANCA TÜMÜLÜSLERİ 94
11- SAMSUN ARKEOLOJİ VE ETNOGRAFYA MÜZESİ 95
12- SAHİL GEZİ YOLU 96
13- SAMSUN SAHİLİ 97
14- TEKKEKÖY MAĞARALARI 97
15- KABACEVİZ ŞELALELERİ 98
16- SALI PAZARI ŞELALELERİ 98
17- COSTAL ORMANI 99
18- KELTEPE KİLİSESİ 99
19- SAMSUN AHŞAP CAMİLERİ 99
20- AMAZONLAR VE AMAZONLAR ADASI 100
21- GARPU KALESİ 101
22- AYVACIK TURİZM GELİŞTİRME VE KORUMA MERKEZİ 101
23- ÇAKALLI HAN - ÇAKALLI KÖPRÜSÜ 102
24- LÂDİK GÖLÜ VE KUŞ CENNETİ
XXXXX XXX SPORLARI VE KAYAK MERKEZİ 102
25- BÜYÜKKIZOĞLU ŞELALESİ VE GÖLÜ 103
26- HAMAMAYAĞI KAPLICASI 103
27- HAVZA ATATÜRK EVİ 103
28- HAVZA İMARETİ VE HAVZA KAPLICALARI 105
29- KURT KÖPRÜ 105
30- ŞAHİNKAYA KANYONU 105
31- KUNDUZ ORMANLARI 105
32- XXXXX XXXXX XXXX MEDRESESİ (TAŞ MEDRESE) 107
33- BAFRA KIZILIRMAK DELTASI KUŞ CENNETİ 107
34- AKALAN ŞELALELERİ 108
35- İKİZTEPE 108
36- HİTİTLERİN KUTSAL KENTİ: OYMAAĞAÇ HÖYÜKTEPE 109
37- ASAR KALE 109
38- GALERİÇ ORMANI (SUBASAR ORMAN) 110
39- MÜZELER VE TURİZM MERKEZLERİ 110
40- TATMADAN DÖNMEYİN 111
TOKAT 113
TOKAT GEZİ ROTASI 116
1- NUREDDİN XXX XXXXXXXXX TÜRBESİ 118
2- SÜMBÜL BABA ZAVİYE VE TÜRBESİ 118
3- GÖKMEDRESE 119
4- TAŞHAN 119
5- TOKAT KALESİ 120
6- ARASTALI BEDESTEN - TOKAT MÜZESİ 120
7- MEYDAN CAMİİ 121
8- XXX XXXX CAMİİ 122
9- SULUSOKAK (900 ADIMDA 900 YIL) 122
10- XXX XXXX TÜRBESİ 122
11- TOKAT KÜLTÜR EVİ 123
12- YAĞIBASAN MEDRESESİ 124
13- TAKYECİLER CAMİİ 124
14- XXX XXXX HAMAMI 124
15- LATİFOĞLU KONAĞI - MÜZE EV 125
16- MEVLEVİHANE - MÜZE 126
17- SAAT KULESİ 126
18- SULUSARAY SEBASTAPOLİS AÇIK HAVA MÜZESİ 128
19- MAHMUTPAŞA CAMİİ 128
20- ATATÜRK EVİ VE ETNOGRAFYA MÜZESİ 128
21- MAHPERİ HATUN KERVANSARAYI 128
22- BALLICA MAĞARASI 129
23- KAZ GÖLÜ 130
24- ZİLE ULU CAMİİ 131
25- ZİLE KALESİ 131
26- ELBAŞOĞLU CAMİİ 132
27- ZİLE - MAŞAT HÖYÜK 132
28- TURHAL KALESİ 133
29- ALMUS BARAJ GÖLÜ 133
30- ERBAA SİLAHTAR XXXX XXXX CAMİİ 134
31- NİKSAR LEYLEKLİ KÖPRÜ (YILANLI KÖPRÜ) 134
32- NİKSAR KALESİ 134
33- NİKSAR YAĞIBASAN MEDRESESİ 135
34- NİKSAR ULU CAMİİ 136
35- ÇAMİÇİ YAYLASI 136
36- ÇÖREĞI BÜYÜK TEKKESİ - KIRK KIZLAR KÜMBETİ 137
37- XXXXXXXX XXXXXXXXXXX 000
00- XXXXX XXXX 138
39- YAZMACILIK 139
40- TATMADAN DÖNMEYİN 139
PRATİK BİLGİLER 142
UYGARLIKLARI YEŞİLIRMAK’TA
KEŞFEDİN
Amasya Yavruköy, Roma Dönemi Elmalı Mozaiği
Talazan Köprüsü
14
Su hayattır, yaşamdır; bilinen tüm yaşam biçimleri için ge- rekli ve vazgeçilmez kaynak- tır. Bereketli su kenarlarını seçtik yerleşmek için.
Üretmeyi öğrenirken, hayatı- mıza yön veren suya hük- metme mücadelemiz, uygar- lıkların doğuşunda önemli bir faktör oldu. Nil, Dicle, Fı- rat, Xxxxxxxx gibi büyük ne- hirler insanlık tarihinin baş aktörleri oldular. Tıpkı, Yeşilır- mak gibi...
Yaklaşık 8500 yıldır bereket akıyor Yeşilırmak yatağında. “İris” demiş bir zamanlar onun bereketiyle yaşayanlar Xxxxxxxxxx’x. “İris” gözümüze rengini veren saydam taba- ka. Yunan mitolojisinde gök- kuşağı tanrıçası… Gökkuşağı renklerini yansıtan kanatla- rıyla Tanrıların insanlara ulaş- tıracağı haberleri taşıyan ve böylece gökyüzü ve yeryüzü- nü birleştiren bir tanrıça…
O da gökyüzünden besleni- yor yağmurla, karla ve yeryü- züne yaşamın devamı için vazgeçilmez olan suyu sağlı- yor. O su ile medeniyetler ku-
ruluyor asırlardır. O su ile ye- şeriyor tarlalar. O su ile ek- mek oluyor, şarap oluyor, şe- hir oluyor, çiçek oluyor, elma oluyor, balık oluyor, aşk olu- yor. Yani yaşam her an yeni- den doğuyor. Kalkolitik çağ- dan (MÖ 5500- 3000) beri bi- riktirdikleriyle yaşayan bir coğrafya Yeşilırmak Havzası. Tarihini öğrenmeye çalıştığı- nızda, onun suyu, toprağı ile hayat bulan sayısız medeni- yetle karşılaşırsınız şaşırarak biraz da. Bu medeniyetlerin bazılarından kalan izlerin hi- kâyesi ile büyülenirsiniz. Na- sıl büyük bir zenginliğin ke- narında durduğunuzu anla- yıp hem heyecanlanır, hem de daha fazlasını öğrenmeye can atarsınız. Sadece öğren- mek de yetmez, görmek, do- kunmak istersiniz o izlere. 519 km uzunluğundaki Yeşi- lırmak Türkiye'nin en uzun ikinci nehridir. Yeşilırmak, Si- vas'ın kuzeyinde Kösedağ eteklerinden doğar, çeşitli akarsularla birleşerek Çar- şamba’da Karadeniz'e dökü- lür. Kelkit Çayı en büyük ko-
ludur. Nehrin kolları ile bera- ber taşıdığı alüvyonlar Çar- şamba Ovasını oluşturmuş- tur.
Üzerinde Almus, Ataköy, Ha- xxx Xxxxxx ve Xxxx Xxxxxx Barajlarının kurulduğu Yeşi- lırmak geçtiği topraklardaki flora ve faunayı zenginleştir- miştir. Yeşilırmak Havzası’nın önemli bir bölümünü kapsa- yan ve havzanın bu önemli bölümünü rota haritaları yar- dımıyla gezebileceğiniz bu rehber kitap, Yeşilırmak Hav- zası Kalkınma Birliği üyesi olan Amasya, Çorum, Sam- sun ve Tokat illerini kapsa- maktadır.
BU TOPRAKLAR İLKLERİN TOPRAĞIDIR
Bu topraklar Anadolu’nun ilk uygarlıklarının hüküm sürdü- ğü yerlerdir. Dağların gök kubbeyi taşıdığına inanan in- sanların yaşadığı ve “Bin Tan- rılı Halk” olarak bilinen yerin adıdır. Tarihin ilk yazılı xxxxx xxxxxxxxxx olan “Kadeş Ant- laşması”nı Mısırlılarla imzala- yan; Mısır’ın güçlü firavunla- rını alt eden büyük bir askeri
Amazon Heykeli
15
ve politik gücü oluşturan in- sanların kurduğu “Hitit İmpa- ratorluğu” nun memleketidir. Hititler kültürel mirasları ve eserleriyle hâlâ keşfedilmeyi bekleyerek bu topraklarda yaşamaya devam ediyor.
Bu topraklar Roma İmparatoru Xxxxxx Xxxxx’xx dünyaca ünlü sözü “Veni-Vi- di-Vici” (Geldim-Xxxxxx- Xxxxxx) deyişinin söylendiği yerdir. Bu topraklar dünyanın ilk coğrafyacısının memleke- tidir aynı zamanda. En ünlü eseri o dönemin bilgisine gö- re dünya coğrafyasını anlattı- ğı "Coğrafya" (Geographika) olan Strabon’un. Atlas Okya- nusu’ndan İndus Nehri’ne ka-
Şarruma ve IV. Tuthaliya Kabartması
Yüzyıl boyunca Berlin Pergamon Müzesi’nde sergilenen ve Türkiye’ye getirilen Boğazköy-Hattuşa Sfenksi Boğazköy Müzesinde.
II. Bayezid Külliyesi
dar eskiçağ dünyasının tama- mını resmeden ve on yedi ki- taptan oluşan Xxxxxxx’xx “Geographika”sında, sadece coğrafi bilgiler değil o coğ- rafyada yaşayan insanlar ve yaşayış tarzları ile ilgili de bil- giler bulunmaktadır.
BU TOPRAKLAR SIRLARLA EFSANELERLE DOLUDUR
Bu topraklar “Amazon” olarak bilinen kadın savaşçıların ya- şadığı yerlerdir.
Amazonların bir başka savaş- çı kavmin saldırısından ka- çarken rahat gizlenebilmek ve tanınmamak için keserek toprağa gömdükleri saçların- dan tütünün filiz verdiğini söylerler size buralarda. İş- lenmiş tütünün ne kadar da saça benzediğini düşününce inanırsınız bu efsaneye.
Bu topraklarda efsanelere inanmak kolaydır. Xxxxxx’xx Şirin’in aşkıyla dağları deldi- ğine de inanırsınız; Xxxxx ile Melek’in kavuşamamasına Yeşilırmak’ın taşmasıyla Çar- şamba’yı sel almasının neden olduğuna da; “Eğri Kale”nin, insan yapısı olmayıp Nuh Tu- fanı’nda Nuh Peygamberin gemilerini bağlaması için ya- ratıldığına da.
BU TOPRAKLAR BEREKETLİDİR
Bu topraklar düz duvar gibi
yükselen kayaları krallarına mezar yapan, suyu ısıtarak künklerle duvarların içinde dolaştırarak binaları ısıtan in- sanların asırlar boyu ürettiği yüzlerce eserin sahibidir.
17
Kaleler, camiiler, medreseler, türbeler, köprüler, bedesten- ler, hanlar, hamamlar, konak- lar Yeşilırmak bereketinin ka- nıtıdır adeta. Aynı bereket bağ olur üzüm verir, ağaç olur misket elmasına dönü- şür, leblebi olur usta ellerde, pekmez olur, şarap olur, du- manı üstünde pilavın pirinci olur.
BU TOPRAKLAR RENKLİDİR
Yeşilırmak’ın bereketlendirdi- ği bu topraklarda hayat bu- lan uygarlıkların sırları keşfe- dilmeyi beklemektedir hâlâ. Uygarlıkların hikâyeleridir ar- da kalan; iris’in renkleriyle canlanan kültürel mirasımız- dır. Amasya’da kaya kaledir, misket elmadır, şehzadeler- dir. Çorum’da sarı leblebidir, Hitit’in parlayan güneşidir. Xxxxxx’xx xxxx xxxxxxxx, xx- xx xxxxxxxx, xxxxx xxxxxxxxx. Xxxxx’ta yeşili bol ormanlar- dır, kırmızı şaraptır, mahlep- tir, pekmezdir. Yeşilırmak’ın buluşturduğu 8500 yılın ren- gine selam olsun!
Uygarlıkları Xxxxxxxxxx’xx xxx- xxxxx.
XXXXXX
Xxxxxx Lalesi
Antik İris (Yeşilırmak) Nehri- ne adanmış, dağlara yazılmış bir masal şehirdir, Amasya. İnatçı, âşık, anaç ve cömerttir. Baktığınızda Irmak’tan dağ- lara mı yansır, dağların suda- ki aksimidir bilemezsiniz. Sarp yükseltilerin suyla kesiş- tiği kıvrak çizgiyle bir ressam eliyle çizilmiş gibidir.
Yeşilırmak’ın kıyısındaki bu eşsiz tablo, Karadeniz Bölge- si’nin ortasında yer alır. İç Anadolu Bölgesi’ne komşu olan Amasya’nın denize kıyısı yoktur. Kuzeyinde Samsun, güneyinde Yozgat, doğusun- da Tokat ve batısında Çorum illeri vardır. Amasya hem ken- disini çevreleyen iller arasın- da hem de Türkiye genelinde coğrafi özellikleri ve kuruluş şekli bakımından oldukça ka- rakteristik, ayrıksı bir yapıya sahiptir. Bu haliyle hem zoru başaran inatçı tavrını, hem de doğaya olan aşkını sergi- ler.
Nam-ı diğer “Şehzadeler Şeh- ri”dir. Bir devir dünyaya xxx- xxxxx Osmanlı’nın başına geçecek padişah oğulları şehzadeler Xxxxxx’xxx anaç-
Kral Kaya Mezarları ve Yalıboyu Evleri
21
lığı ve cömertliğiyle yetişmiş- tir. Xxxxx Xxxxxx Xxxxx ve II. Xxxxx Xxxxxx’xx doğmuş- tur. Xxxxxxxx Xxxxxxx, Xxxxx Xxxxxx Xxxxxx, II. Bayezid,
III. Xxxxx ve daha birçokları Amasya’da yetişmiştir. Şehrin ilk ismi Hitit belgelerine göre Hakmiş - Harşena olarak bili- nir. Bugün Amasya Kalesi’nin içinde yer xxxx xxxx Harşena Dağı ve tepedeki kale Harşe- na Kalesi olarak da isimlendi- rilir. Harşena “Xxxxx Xxxxxx Şehri” anlamına gelir ve Amasya ile özdeştir. Ama Persler’in yöreyi fethinden sonra Mithridates Krallığı dö- neminde ‘‘Amasseia’’ olarak anılmaya başlanır ve bu isim günümüze Amasya olarak gelir. Amessia ise “Xxx Xxxxx- ça Ma’nın Şehri” anlamında yorumlanır.
Yeşilırmak Amasya’da Geç Neolotik Çağdan beri uygar- lıklara hayat kaynağı olmuş- tur. Ayrıca Irmağın derin va- diler içerisinde açtığı geçitler binlerce yıl Amasya’nın İç Anadolu’yu Kıyı Karadeniz’e bağlayan en güvenli yol ol- masını sağlamış ve bölgede
uygarlıkların devamlılığını getirmiştir.
Bu yüzden Amasya’da Hatti- ler, Xxxxxxxx, Xxxxxxx, Xxxxxx- xxx, İskitler, Medler, Persler, Roma İmparatorluğu, Bizans, Anadolu Selçuklular ve İlhan- lılar, Eretna Devleti ve tabii ki Osmanlı İmparatorluğu bü- yük izler bırakmıştır. Bugün bu izleri takip etmek istediği- nizde höyüklerden başlaya- bilirsiniz. Ovasaray Köyü Ha- mam Tepesi, Kümpet, Keşlik, Ayvalıpınar, Devret ve Yo- ğurtçu Baba höyükleri sizi Kalkolitik Çağ’a götürür. Kral Xxxx Mezarları, Amasya Kale- si ve Şehzadeler Müzesi, Ha- zeranlar Konağı Etnografya Müzesi, Amasya’da tarihe ya- pacağınız yolculuğun önemli duraklarıdır. Hızlı bir tur için Amasya Müzesi’nde şehrin tüm dönemlerdeki yaşantısı- na dair kalıntıları bir arada bulmak mümkündür. Harşe- na Dağı üzerinde kurulu, yüz- yıllar boyunca hem bir kale, hem de kent yerleşimi olan Amasya Kalesi, Yeşilırmak Nehri kıyısındaki Yalıboyu di- ye isimlendirilen sur duvarla- rı üzerinde yer alan Osmanlı
Şecere, Osmanlı Dönemi
23
Evleri ve onlarca anıtsal yapı- ları ile Amasya’yı eşsiz kıl- makta ve müze kent olarak konumlandırmaktadır. Amas- ya yıllar boyunca çok önemli bilim adamı, sanatçı, şair ve ünlü isimler yetiştirmiştir. Xx- xxx ve xxxxxx Xxxxxxxxxxx Xxxxxxxxxx, tarihçi Xxxx Xxxx, hattatların Xxxx Xxxx Xxxxxx- lah, hat sanatının ‘Amasya Ekolü’nü yaratan Yakut-i Xxxxxxxxx, hattat ve şair Taci- zade Xxxxx Xxxxxx, dünya tari- hinin akışını değiştiren Xxxxx Xxxxxx Xxxxxx ve hocaları Akşemseddin ve Zembilli Xxx Xxxxxx, ilk divanı bulunan ka- dın şair Xxxxx Xxxxx ve bir başka kadın şair Xxxxxx Xx- tun bu isimlerden ilk akla ge- lenlerdir. Bulunabilen eserleri dünyanın birçok diline çevri- len ünlü coğrafyacı Strabon da Amasyalı’dır. Eserlerinde Amasya’yı “Benim kentim in- san emeğiyle kurulabilecek nadir güzellikte bir krallar kentidir.” sözleriyle tanımlar. Amasyalı Strabon “Hayal gü- cünün görebildikleri asla yok edilemez” sözünün sahibidir. 1861 yılında şehri ziyaret eden Seyyah G.XXXXXX
Boraboy Gölü
“Amasya, Anadolu’nun Ox- ford’u!” demiştir.
Bir de ölümsüz bir aşk efsa- nesi vardır ki Amasya’nın Fer- hat ile Şirin’in dağlarda sesle- ri yankılanır sanki hâlâ… Cumhuriyet tarihinde de Amasya’nın öneminin altını çizmek gerekir. Kurtuluş Mü- cadelesinin en önemli virajla- rından biri burada dönülür ve kurtuluşun stratejisi bura- da kesinleştirilerek, 22 Hazi- ran 1919’da halkın bilincini uyandıracak olan Türkiye Cumhuriyeti’nin Doğum Bel- gesi Amasya Genelgesi ya- yınlanır. Dik yükseltilerle çev- rili olsa da tepeleri çok yük- sek değildir. Düzlük alanları oldukça verimli topraklardır. Bu iniş çıkışların yarattığı do- ğal güzellikse görülmeye de- ğerdir. İç Anadolu’nun kara- sal ikliminden etkilense de bu vadi şehrinin alçak kesim- lerde kendine özgü ılıman bir iklimi vardır. Tarih turizmiyle beraber doğa zenginlikleri, gezi, spor ve sağlık turizmiyle de Türkiye’nin gözbebeğidir Amasya. Amasya Boraboy
Amasya Misket Elması
25
Gölü Tabiat Parkı (259 hek- tar), Terziköy Kaplıcası, Yedi Kuğular Kuş Cenneti (Yedi Kır Barajı), Hamamözü Termal Tesisleri Amasya’ya gidip gezmeden dönülmemesi ge- reken doğal alanlardır. Amas- ya’nın dünyaca meşhur ‘Mis- ket Elması’, özel ‘Keşkeği’, ‘Toyga Çorbası’, ‘Çiçek Bam- yası’ ve ‘Baklalı Yaprak Sarma- sı” ise muhakkak tadılması gereken yöresel lezzetlerdir. Amasya ilinden alınabilecek şeylerin başında ise, şehrin sembollerinden olan, kendi- ne has koku ve tadıyla Amas- ya misket elması, elma pek- mezi, kuru çiçek bamyası, Amasya Çöreği ve bakır se- maver gelmektedir. Ayrıca, Amasya’lı kadınların el emeği göz xxxx xxxxx calazından (mısır koçanı kabuğu) yapı- lan el işi bebekler, gümüş ta- kılar, dokumalar ve kilimler gibi çeşitli hediyelik ürünleri bulmak mümkündür.
İşte bu büyülü güzellikler masalının 40 adımlık rota- sı…
1- AMASYA KALESİ
2- KRAL KAYA MEZARLARI
3- YALIBOYU EVLERİ
4- ŞEHZADELER MÜZESİ
5- HAZERANLAR KONAĞI (MÜZE EV)
6- ALÇAK KÖPRÜ
7- AMASYA ARKEOLOJİ MÜZESİ
8- MAKET AMASYA 1914
9- GÖK MEDRESE CAMİİ - XXXXXXXX TÜRBESİ
10- II. BAYEZİD KÜLLİYESİ
11- BURMALI MİNARE CAMİİ
12- AMASYA TAŞHAN
13- XXXXXXXXXXX TIP VE CERRAHİ TARİHİ MÜZESİ
14- ÇİLEHANE
15- KUNÇ KÖPRÜ
16- BÜYÜK AĞA MEDRESESİ
17- SARAYDÜZÜ KIŞLA BİNASI MİLLİ MÜCADELE MÜZESİ VE KONGRE MERKEZİ
18- STRABON
19- FERHAT SU KANALI
20- FERHAT İLE ŞİRİN AŞIKLAR MÜZESİ
21- AMASYA BORABOY GÖLÜ VE TABİAT PARKI
22- ŞİRVANLI CAMİİ
23- YASSIHÖYÜK (OLUZ HÖYÜK)
24- TERZİKÖY TERMAL TURİZM MERKEZİ
25- GÖZLEK KAPLICASI
26- YEDİKIR BARAJI
(YEDİ KUĞULAR KUŞ CENNETİ) 27- XXXXXX XXXXXX MEDRESESİ VE
SAAT KULESİ
28- MERZİFON TAŞHANI
29- SOFULAR CAMİİ
30- XXXX XXXXXXX XXXX CAMİİ
31- ABİDE HATUN CAMİİ
32- XXXX XXXX TÜRBESİ
33- XXXXXX XXXXXX XXXX CAMİİ
Büyükdere Çayı
Hamamözü Kaplıcaları
Balıklı Göl
Xxxxxxx Xxxxxx Xxxx Camii
Xxxxxx Xxxxxx Xxxx Camii
Pıtraközü Çayı
Gümüşhacıköy Bedesteni
Maden Camii
Gümüş Ovası
Gümüşsuyu Çayı
AMASYA KENT PLANI
Saraydüzü Kışla Binası Milli Mücadele Müzesi ve Kongre Merkezi
Kunç Köprü
Amasya Kalesi
Amasya Müzesi
Hazeranlar Konağı
8 18
Şehzadeler Müzesi
Alçak Köprü
20
Taşhan
Burmalı Minare Camii
Çilehane Camii
Amasya Kalesi
1- AMASYA KALESİ
28
Kentin kuzeyindeki Harşena Dağı üzerine kurulmuş olan kalenin Xxxxxxxxxx’xxx xxx- xxxxxxx 000 x’dir. Kale, üzeri- ne kurulduğu Harşena Da- ğı’nın adıyla da bilinir. Bugünkü mevcut mimari dokuların önemli bir kısmı Mithridatlı Krallığı dönemin- den kalma olan kalenin Xxxxxxxx Xxxx zamanında onarılarak elden geçirildiği bilinmektedir Amasya Kalesi üç bölümden oluşmaktadır.
a) Harşena Kalesi: Kalenin en üst zirvesini oluşturmakta olup, burada Helenistik Dö- nemde yapılmış sur duvarla- rı, değişik dönemlerde yapıl- mış sarnıçlar, Cilanbolu Tüne- li Su Sarnıcı ve halen toprak altında bulunan Osmanlı Dö- nemi Mahallesi kalıntıları yeralmaktadır. Kale, günü- müz Amasya kent yerleşimi- nin eşsiz manzarasının seyre- dildiği bir alandır. Xxxxxxx Xxxxxx’xxx orta kesiminde yer alan ve MÖ 4. yüzyılda inşa edilmiş olduğu anlaşılan, halk arasında “Cilanbolu Tü- neli” olarak adlandırılan su sarnıcı, xxx xxxx içerisine 4 m genişliğinde ve 3,90 m yük-
sekliğinde oyulmuş, tabanı
364 taş basamaklı, 181 m uzunluğundadır ve su sarnıcı kazılarla açığa çıkarılmıştır.
b) Kızlar Sarayı ve Kral Xxxx Mezarları Ören Yeri (Orta Ka- le): Amasya Kalesi’nin güney eteklerinde yer alan bölgede 5 adet anıtsal kaya mezarı, 2 adet 14. ve 15. yüzyıllara ait Selçuklu ve Osmanlı hamam- ları ile bu bölgeden başlayıp yer yer kayalara oyulmuş, Ye- şilırmak Nehri’ne kadar inen gizli geçit “Ceylan Yolu Tüne- li” ve Helenistik Dönem sur duvarları yer almaktadır.
c) Enderun Kalesi – İçeri Şehir (İç Kale): Kızlar Sarayı ile Yeşi- lırmak Nehri kenarındaki sur duvarları arasında kalan ve halen Hatuniye Mahallesi olarak adlandırılan bölgede eski Osmanlı Sokak dokusu içerisinde; camiler, hamam- lar, Osmanlı çeşmeleri, müze- ler, tarihi konaklar, 67 adet tescilli ve halen yaşam alanı olan eski konutlar, butik otel- ler, pansiyonlar, restoranlar ve kafeler yer almaktadır. Amasya Kalesi özel bir desti- nasyon olarak ele alınması gereken bir alandır.
2- KRAL KAYA MEZARLARI
Kral kaya mezarları, Amasya Kalesi’nin güney eteklerinde kalker kayalara oyulmuş olan anıtsal 5 adet Mithridates Krallarına ait mezarlardır. Me- zarların yükseklikleri 7-14 m arasında olup, mezar odası- nın etraflarını çeviren (U) şek- linde (dini ayin) koridoru bu- lunur. Taş mezar odalarının içerisinde ölü sekileri ve lahit yerleri olup, üzerleri tonoz ve düz dam örtülüdür. Mezarlar birbirine merdivenlerle bağ- lanmaktadır. Helenistik Çağ (Mithridates Krallığı) MÖ 299-
180 yıllarına tarihlenmekte- dir. Xxxxxxxxxx xxxxxx xxxxxx xxx- xx xxxxxx 00 adet kaya mezarı bulunmaktadır. Kâinatın Bü- yük Rahibi Tes’in mezarı olan ve kaya mezarları arasında en güzel örneklerden biri Aynalı Mağara olarak adlandırılan mezardır. MÖ 2. yüzyılda ya- pılan anıtsal mezar odasının üzerini örten tonozun iç yü- zeyine karşılıklı olarak 6 şar adet ayakta ve cepheden 12 havarinin kaya yüzeyine re- simleri tasvir edilmiştir. Bu re- simler mezar odasının Bizans
Kral Kaya Mezarları
döneminde MS 8-9. yüzyılda keşişhane olarak ikinci kulla- nımında yapılmıştır.
3- YALIBOYU EVLERİ
29
Sivil mimaride, ahşap bina- larda geleneksel Türk mima- risi öğeleri görülür. Cumbalı, kırma çatılı evler, geniş sa- çakları ve ahşap süslemele- riyle dikkat çeker. Bu evlerin en güzel örneklerini Yeşilır- mak Yalıboyu Evleri oluştu- rur. Amasya, geleneksel sivil Türk mimarisi örnekleriyle şehircilik açısından zengin karakterli ve bakımlı bir kent görünümündedir.
1915 yılında çıkan yangın ne- deniyle Yüzevler Mahallesin- deki geleneksel mahalleler yanmıştır. Amasya’nın hem
Yalıboyu Evleri
Şehzadeler Müzesi
30
merkezinde hem de Merzi- fon ve Gümüşhacıköy ilçele- rinde bugünkü kent doku- sunda korunabilmiş olan ge- leneksel konut örnekleri gör- sel bir şenliktir.
Bu mimari oluşum, Amasya
kent merkezinde özellikle Ye- şilırmak kıyısında yalı boyun- da Hatuniye ve Sofular ma- hallelerinde, Helkis, Hacı İlyas ve Şamlar mahallelerinde gözlenmektedir. Dar sokak- tan çift kanatlı ahşap bir kapı ile girilen etrafı oldukça yük- sek duvarlarla çevrili, dışa ka- palı bir avlu-bahçe ve bu bahçe içerisinde su kuyusu, yazlık olarak kullanılan tandır veya ocakların yer aldığı, nar, dut ve innap ağaçlarının se- rinlettiği avlu içerisinde; ha-
Şehzadeler Müzesi
remlik ve selamlık kısımların- dan oluşan geleneksel ve yö- resel özellikler taşıyan Amas- ya evleri, sürgülü (giyotin) pencerelerinin üstlerindeki üçgen alınlıklı cepheleriyle dikkat çekmektedir.
4- ŞEHZADELER MÜZESİ
Amasya Şehzadeler Müzesi 19’uncu yüzyılda mesken amacıyla inşa edilmiş bir ko- nak olup, Geç Osmanlı Döne- mi yapılarındandır. Yeşilırmak kıyısında Yalıboyu’nda şehrin kale ile birlikte siluetini oluş- turan, yaklaşık 5 m genişli- ğindeki Amasya Kalesi surları üzerinde Alçak Köprü başın- da Hatuniye Mahallesinde in- şa edilmiştir. 2007 yılında Amasya Valiliği tarafından as- xxxx xxxxx olarak yeniden in- şa edilen bina, il Özel idaresi Özel Şehzadeler Müzesi ola- rak 2008 yılında ziyarete açıl- mıştır. Müze iki katlı ahşap binadan oluşmaktadır.
Alt katta Amasya’da valilik
yapan fakat sultan olma fırsa- tı bulamayan şehzadelerin xxxxxxx xxxxxxxxxx, üst kat- ta ise Amasya’da valilik yapıp, sonra Osmanlı Devleti’nde sultan olan (şehzade) padi- şahların balmumu heykelleri sergilenmektedir.
5- HAZERANLAR KONAĞI (MÜZE EV)
Konak, 1865 yılında defter- dar Xxxxx Xxxxx Xxxxxx tara- fından yaptırılıp ablası Haze- ran Hanım’a hediye edilmiş- tir. Üç katlı olan yapı, harem- lik, selamlık gibi bölümleriyle klasik Osmanlı Konağı tipin- dedir. Hazeranlar Konağı 1979 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından kamu- laştırılarak restorasyonu ya- pılmıştır. 1983 yılında Etnog- rafya Müzesi (müze ev) ola- rak açılmıştır. Hazeranlar Ko- nağı’nda Amasya’nın 19. yüz- yıl günlük yaşamını ve sosyal hayatını yansıtan giysiler, halı ve kilimler, mutfak araç ge- reçleri, kadın süsü ve takısı gibi etnografik eserler sergi- lenmektedir.
6- ALÇAK KÖPRÜ
Roma Devrinde Geç Hellenistik / Erken Roma Dönemi, Amasya Kalesi’yle (akropol) karşı mahalleler arasındaki gidiş gelişleri sağ- lamak amacıyla Yeşilırmak üzerine inşa edilmiştir. Karşı- da bulunan Roma dönemi
Hazeranlar Konağı
31
antik kenti kalıntıları günü- müzde şehrin 6-7 m daha aşağıda bulunması ve za- manla nehir yatağının yük- selmesi sonucu köprü ke- merleri aşağıda kalmıştır. Xxxxxx Xxxxxx Xxxx Xxxx tara- fından 1865’te köprü antik kemerleri üzerine ayaklar in- şa edilerek günümüze kadar gelmiştir.
7- AMASYA ARKEOLOJİ MÜZESİ
1925’de kurulan Amasya Müzesi önceleri muhtelif binalarda hizmet vermiştir. 1980 yılında şimdiki modern binasına taşınan müzede Geç Neolitik Erken Kalkolitik
Alçak Köprü
Amasya Arkeoloji Müzesi
32
Çağ’dan itibaren Tunç Çağı, Hitit, Urartu, Frig, İskit, Pers, Helenistik, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı Dönemlerine ait 13 ayrı medeniyetin eserlerini bir arada görmek mümkündür. Müze binasının batısında bulunan müze bahçesi içeri- sinde Hitit, Helenistik, Roma, Bizans, İlhanlı, Selçuklu ve Osmanlı Dönemlerine ait taş eserler sergilenmektedir. Daha önce müzenin bahçe- sinde bulunan ve Selçuklu Sultanı I. Mesud’a ait olan türbe içinde sergilenen İlhanlılar dönemine ait 14. yy.’dan kalma mumyalar Müze içerisindeki özel bir bölümde sergilenmektedir. İlhanlıların Anadolu’daki hakimiyetleri döneminde
Minyatür Amasya müzesi
Amasya’ da nazırlık ve emirlik yapmış kişilere ve yakınlarına ait mumyaların bulunduğu bu bölüm, müzenin en ilgi çeken yerlerinden birini oluş- turmaktadır.
Müzede ziyaretçilerin amatör makinelerle fotoğraf ve görüntü almalarına izin veril- mektedir.
8- MİNYATÜR AMASYA MÜZESİ (MAKET AMASYA 1914)
Minyatür Amasya Müzesi, 1914 yılında çekilmiş bir fo- toğraftan esinlenerek yapılan tarihi bir kent maketidir. Sultan Beyazıt Külliyesinin imaret binasının bir salonu içinde, 80 m² lik bir alanda yer alır. O yılların şehir dokusunu ve kültürel yapısını birebir yansıtan nostaljik bir görü- nüm arz etmektedir. Ayrıcalıklı kılan özelliği; mekân ve mimari yapılarının yanı sıra dağlarıyla, akan Yeşilırmağı ile treniyle, belli noktalarda hareket halindeki figürleri ile gündüzünü izler- ken; 2300 yıldız simülasyonu ve şehir aydınlatmaları ile gecesini de yaşayacağınız
bütün bir Amasya canlandırıl- maya çalışılmıştır. Burayı gezen ziyaretçiler gerek Türkçe gerek ingilizce sunum- larını dinleyebilir ve ziyaretle- ri boyunca hafif bir müzik eşli- ğinde şehrin seslerini dinleye- bilir, renk ve ışık oyunlarıyla yaratılan atmosferde yüz yıl öncesinin Amasya’ sını yaşa- yabilirler.
9- GÖKMEDRESE CAMİİ - XXXXXXXX TÜRBESİ
Bir Selçuklu eseri olan Gökmedrese Camii, Vakıflar Arşivi’nde yer alan bir vakfi- ye kopyasına göre Amasya Valisi Emir Xxxxxxxxx Xx- xxxxxx tarafından 1266- 1267 yılında inşa edilmiştir. Müzede sergilenen caminin kapısı üzerinde “Ameli Ebu’l
Gökmedrese
33
Müslim el-Neccar” şeklinde sanatkâr ismi verilmektedir. Kümbetinin külahındaki turkuvaz sırlı tuğlalardan hareketle “Gökmedrese” adı verilen yapı cami ve medre- se olarak çift işlevli yapıl- mıştır. Yapıya merdivenler- le çıkılan eyvandan giril- mektedir. Eyvanın iki ya- nında iki zaviye odası yer almaktadır. Caminin doğu- suna kare planlı türbe ek- lenmiştir. Türbeye camiden eyvan şeklinde düzenlenen bir girişle geçilmektedir. Be- den duvarları taş, kasnağı ve külahı tuğladan inşa edilen türbe, özellikle kasnağındaki sırlı tuğla süslemeleri açısın- dan döneminin en önemli örnekleri arasında yer almak- tadır. Xxxxxxxx Türbesi,
Xxxxxxxx Türbesi
II. Bayezid Külliyesi
34
Gökmedrese Camii yanında- dır. Amasya Valisi Xxxxxxxxx Xxxxxxxx tarafından 1278 tarihinde, dikdörtgen planda iki katlı olarak kesme taştan yaptırılmıştır. Anadolu’daki az sayıda dikdörtgen planlı örneklerden biridir. Yapının cephelerindeki payandalar üzerindeki bezemeler 13. yüzyılın ikinci yarısından iti- baren gelişmeye başlayan yüzeyden kabarık bezeme anlayışına uygun bir tarzda işlenmiştir.
10- II. BAYEZİD KÜLLİYESİ
1485-1486 yılları arasında, Xxxxxx Xxxxxx Xxxxxxx Xxxxx tarafından babası
II. Bayezid Külliyesi
Sultan II. Xxxxxxx adına yaptı- rılmıştır. Cami, medrese, ima- ret ve şadırvandan oluşan bir külliye olan yapının mimarı Xxxxxxxxx Xxxxx’xxx. Caminin güneydoğu köşe- sinde bulunan, Xxxxxxx Xxxxx’xx küçük yaşta ölen oğlu Xxxxxxx Xxxxx’x ait türbe yapıya sonradan eklenmiştir. Yan mekanlı, ya da zaviyeli cami mimarisinin güzel örneklerinden olan Caminin mukarnas süsleme- li, ihtişamlı taç kapısı üzerin- deki üç satırlık mermer kita- besini Hattat Xxxx Xxx Xxx Xxxxx yazmıştır. Avlu orta- sında yer alan 12 kenarlı şadırvan, 12 sütunun taşıdı- ğı, 12 yüzlü sivri piramit bir çatıyla örtülüdür. Caminin batı yönünde “U” planlı med- rese bulunur. Külliyeyi çevre- leyen avlunun batı duvarına bitişik olarak inşa edilmiş olan medrese, ortada geniş- çe bir avlu, avlunun etrafında kubbeli revaklar ve arkasın- daki öğrenci hücrelerinden oluşur. Xxxxxx Xxxxxx’xxx Amasya’da bulunan on med- reseden en süslü ve en bakımlısı olarak anlattığı Sultaniye Medresesi, 1922 yılından beri İl Halk Kütüphanesi ve el yazması
eserler olarak kullanılmakta- dır. “L” planlı İmaret ise cami- nin doğusundadır. İmaret’in dikdörtgen olan asıl mekan- larının üzeri tonozlarla örtü- lüdür. Bu mekanların önün- de, İmaret’in camiye bakan yüzlerinde küçük kubbelerle örtülü revaklar bulunur. İmarethane’nin dikdörtgen salonu bugün Maket Amasya Müzesi’ne ev sahip- liği yapmaktadır, buna ilave- ten ikinci bir müze olarak da İmaret Müzesi de ziyarete açılmıştır.
11- BURMALI MİNARE CAMİİ
Dere Mahallesi’nde yer al- maktadır. Yapının giriş kapı- sı üzerindeki inşa kitabesine göre 1243 yılında II. Gıya- seddin Keyhüsrev’in Veziri
Burmalı Minare Camii
35
Xxxxxxxxx Xxxxxx Xxx ve kardeşi Xxxxxxxx Xxxxx Xxx tarafından yaptırılmıştır. Ca- minin giriş cephesinin sol köşesine bitişik olarak kes- me taştan, piramit çatılı ola- rak inşa edilmiş kümbet “Cu- mudar Bey Türbesi” olarak bilinmektedir. Müzedeki Cu- mudar Bey ve Xxxxxx Xxxxx Xxx’xx mumya cesetleri bu- radan müzeye nakil edilmiş- tir. 17. yüzyılda yapılan mi- naresi Osmanlı mimarisinin ilk devir özelliklerini taşı- maktadır. Ahşap minberi ki- tabeli olan eser “Mahkeme Camii” olarak da bilinmekte- dir.
12- AMASYA TAŞHAN
Amasya Mutasarrıfı Rahtu- van Xxxx Xxxxxx Xxxx tara- fından 1699 yılında yapılan
Amasya Taşhan
Darüşşifa (Bimarhane)
36
yapı, dikdörtgen planlıdır. Yapının alt ve üst katların- daki odalarla da bağlantılı iç batı cephede dışarıya açılan bir taç kapı bulunmaktadır. Doğu-batı ve kuzeyde dış cepheler birinci kat boyun- ca tonozlu dükkânlarla çev- rilidir. Orijinalinde, beden duvarları kesme tuğla sırala- rı ile iki kat halinde yüksel- mektedir.
13-XXXXXXXXXXX TIP VE CERRAHİ TARİHİ MÜZESİ
( DARÜŞŞİFA – BİMARHANE)
1308 yılında İlhanlı Sultanı Xxxxxxxx Xxxxxxx Hüdabende'nin hanımı Xxxxxx Xxxxx tarafından azatlı kölesi Xxxxx xxx Xxxxxxxx'x inşa ettirilmiştir. Darüşşifaa, şifa dağıtılan yer, Bimarhane ise hastane anlamına gelmekte- dir. Kuruluş amacı sağlık mer- kezi olan Bimarhane, Xxxxx Xxxxxx Xxxxxx döneminde
Çilehane Camii
burada başhekimlik yapan Xxxxxxxxxxx Şerefeddin sayesinde cerrahi müdahale- lerin yapıldığı yer haline gel- miştir. Amasyalı bir hekim olan Xxxxxxxxxxx bu Bimarhanede “Cerrahiyet-i al Xxxxxx” isimli tıbbi minyatür- lerle süslü bir kitap yazarak dönemin padişahı Xxxxx Xxxxxx Xxxxxx’e sunmuştur. Bugün müze olan Bimarhanede; Xxxxxxxxxxx Xxxxxxx Xxxxxxxx ve Cerrahiyet-i al Xxxxxx (1465), Mücerreb-Name (1468), kitaplarının kopyalarının yer aldığı sergi salonu, akıl ve ruh sağlığı bozuk, psikolojik tedaviye ihtiyaç duyan hasta- ların müzik ve su sesiyle tedavilerinin gerçekleştiril- mesi amacıyla kullanılan müzik ve makam unsurları- nın yer aldığı müzik salonu, müzik icrasının haftanın üç akşamı gerçekleştirildiği açık avlusu ve eyvanıyla Amasya Belediyesi Konservatuarı Konser Alanı bulunmaktadır.
14- ÇİLEHANE
Amasya Beylerbeyi Xxxxx Pa- şa tarafından 1412/1413 yı- lında inşa ettirilen yapı bir halveti tekkesidir. Bir koridor- la birleşen iki farklı bölüm- den oluşan tekkenin kuzey-
deki biriminde kare planlı ve kubbeli bir semahhane ile bi- ri türbe olarak değerlendiri- len iki kare planlı mekân bu- lunmaktadır. Koridorun gü- neyindeki birim ise ortada kare planlı ve kubbeli, mescit kısmı ile bunun iki yanındaki zikir odalarından oluşmakta- dır. Günümüzde Pirler Parkı olarak adlandırılan bölgede mimari işçiliğiyle dikkat çe- ken Pir ilyas ve Pir Xxxxxxxxx xxxxxxx bulunmaktadır.
15- KUNÇ KÖPRÜ
14. yüzyılda Selçuklu Hüküm- darı Sultan Xxxxx’xx kızı Xxxxx Xxxxx tarafından yap- tırılmıştır. Bayezidpaşa ile
Kunç Köprü
Şamlar mahallelerini birbirine bağlar. Üç büyük ayak üzerin- deki geniş kemer açıklığı har- puşta olarak inşa edilmiş köp- rülerin dikkat çekenidir.
37
16- BÜYÜK AĞA MEDRESESİ
Kitabesine göre Sultan II. Ba- yezid’in Kapı Ağası Xxxxxxx Xxx tarafından 1489 tarihin- de inşa edilen medrese farklı plan şeması ile dikkat çek- mektedir. Sekizgen planlı, se- kizgenin çapraz kenarlarının eksenlerinde kubbeli eyvan- lara yer verilmiş, avlunun güneyine tüm cepheyi kapla- yacak büyüklükte kare planlı ve kubbeli bir dershane oda-
Büyük Ağa Medresesi
Saraydüzü Kışla Binası Milli Mücadele Müzesi ve Kongre Merkezi
sı yerleştirilmiştir. Bu oda be- den duvarlarından dışa çıkın- tı oluşturması ve kapısı önündeki revak biriminin kubbe ile örtülü olması açı- sından dikkat çekmektedir.
38
17- SARAYDÜZÜ KIŞLA BİNASI MİLLİ MÜCADELE MÜZESİ VE KONGRE MERKEZİ
Milli Mücadele döneminde Xxxxxxx ve arkadaşlarına ev sahipliği yapmış olan Amas- ya, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunda ve milli müca- delede önemli bir yere sa- hiptir. Milli Mücadele döne- minde Samsun’dan sonra 12 Haziran 1919’da Amasya’ya gelen Atatürk, Saraydüzü Kışla Binası’nda uzun süren müzakereler sonucu 21-22 Haziran 1919’da Amasya Ge- nelgesi’ni bütün ulusa du- yurmuştur. Kışla Binası, Cumhuriyetimizin Doğum Belgesi olan “Amasya Genel- gesi”nin bütün Dünya’ya du- yurulduğu yer olması bakı- mından yakın tarihimizde önemli bir mekân olma du- rumuna gelmiştir. Şamlar Mahallesi girişinde 2007 yı- lında eski dış görünüme sa- dık kalınarak, rekonstrüksi- yon olarak bugünkü görü-
nümüne kavuşmuştur. Müzede Xxxxxxx ve heyette- ki arkadaşlarının 12 Haziran 1919 günü saat 17:00’de Ku- listepe mevkiinde Amasyalı heyet tarafından karşılanış anları balmumu heykellerle canlandırılmıştır. Binada ay- rıca Amasya Genelgesi’nin eski ve yeni nüshaları, Milli mücadele yıllarından kalan silah ve evrakların kopyaları- nın sergilendiği Milli Müca- dele Müzesi bulunmaktadır.
18- STRABON
(MÖ 64 - MS 24)
Ünlü coğrafyacı ve tarihçi Xxxxxxx, MÖ 64 yılında Amasya’da doğmuştur. Var- lıklı bir aileye sahip olan Strabon, iyi bir eğitim gör- müş ve birçok yere seyahat etmiştir. Gezilerinden elde ettiği bilgilerle tarih, coğraf- ya ve felsefe konularında eserler vermiştir. Tarihle ilgili 43 ciltten oluşan kitabı His- torika Hypomnemata (Tarih- sel Taslaklar) eserinden geri- ye çok küçük bölümler kal- mıştır. Dönemin bilgilerine göre hazırlanmış dünya coğ- rafyasını anlattığı Geograp- humena veya Geographika (Coğrafya) kitabında, sadece coğrafya bilgileri değil aynı
zamanda tarihi coğrafya ve coğrafyanın felsefesi de en iyi şekilde anlatılmaktadır. Seyahatlerinden sonra ‘‘be- nim memleketim’’ dediği Amasya’ya dönerek hayatı- nın geri kalan kısmını bura- da geçirmiştir. MS 24 yılında Xxxxxx’xx ölmüştür. Şehza- deler gezi yolunda heykeli bulunmaktadır.
19- FERHAT SU KANALI
Helenistik dönemde, kale karşısındaki antik Amasya kentinin su gereksinimini karşılamak için yapılmış içme suyu iletim yapısıdır. Su tera- zi sistemine göre kanallar in- şa edilmiştir. Uzunluğu 25 km’dir. Ovasaray Kırkgöz mevkiinden başlayan kanal, yer yer toprak altında tonoz- lu bir biçimde olup, Ferhat Arası mevkiinde kayalara oyulmuş şekildedir. Gökmed- rese, Yüzevler Mahallelerini geçerek Beyazıtpaşa Mahal- lesi’nde son bulmaktadır. Halk arasındaki yaygın efsa- neye göre bu kanallar sevgili- si Şirin'e kavuşmak için dağ- ları delen Ferhat tarafından yapılmıştır. “Ferhat ile Şirin” olarak bilinen bir sevda söy- lencesinin Anadolu’daki en önemli simgelerinden biridir.
Ferhat ve Şirin Aşıklar Müzesi
Yapının coğrafik konumuna, çapına, uzunluğuna bakılırsa dönemin koşullarında yüz- lerce insanın çalışmasıyla oluştuğunu söylemek kaçı- nılmazdır. Kanalın kalıntıları Ferhat Arası mevkiinde görü- lebilir.
39
20- FERHAT İLE ŞİRİN AŞIKLAR MÜZESİ
Amasya Belediyesince yapı- lan müzeye adını veren efsa- ne aşkın, yürekleri titreten hikayesi şu şekildedir: Söy- lence odur ki nakkaşlık yapan Ferhat, Xxxxxx Xxxxxxx’xxx kardeşi Xxxxx’x sevdalanmıştır. Ferhat, Amasya Sultanı Xxx- xxxx Xxxx’xx, kız kardeşi Xx- xxx için dünürcü gönderir, is- tetir. Xxxxxx, Xxxxx’x vermek is- temediği için olmayacak bir iş ister delikanlıdan: “şehirde su yok. Ferhat suyu şehre ge- tirsin, Xxxxx’x vereyim.” der. Su, “Şahinkayası” denen uzak mı uzak, sert mi sert bir yolu iz- leyerek gelebilir ancak kente. Ama yiğit adamdır Xxxxxx, gönlünde Xxxxx’xx aşkı vardır. Alır külüngü eline, vurur ka- yaların böğrüne. Kayalar yarı- lır, yol verir suya. Mehmene Banu, bakar ki Ferhat kazana- cak, bir cadı buldurur ve yol- lar Xxxxxx’xx su kanalını açtığı
Boraboy Gölü
40
yere. Cadı Xxxxxx’x şöyle der: “Ne vurursun kayalara böyle hırsla, Xxxxx’xx öldü.” Bu söz Ferhat’ı bitirmiştir. “Şirin yok- sa, dünyada ben nasıl yaşa- rım ki!” diyerek elindeki kü- xxxxx göğe fırlatır. Şuursuzca atılan külünk, Xxxxxx’xx başı- na düşer. Uzun ve ağır demi- rin açtığı yarayla Ferhat ora- cıkta, aşkı için açtığı suyolun- da ölür. Ölürken öyle bir seda eder ki “ŞİRiN” diye, yer gök inler. Seslenişinin yankısı za- ten kulağı kayalarda olan şi- rin’e ulaşır. Xxxxxx’xx öldüğü- nü duyan Xxxxx, koşar kayalık- lara ve kendini kayalıklardan aşağı atar. Cansız vücudu uzanır, Xxxxxx’xx yanına.
21- AMASYA BORABOY GÖLÜ VE TABİAT PARKI
Taşova ilçe merkezine 21 km mesafede yer alan xxxx xxxx- kası Boraboy Gölü, denizden
1.050 m yükseklikte küçük bir akarsuyun etrafından ge- len yıkıntılarla tıkanması so- nucu oluşmuş, doğal bir set gölüdür. Amasya’nın en yük- sek dağı olan Akdağ’ın ku- zeydoğusunda bulunmakta- dır. Gölün oluşturduğu doğal güzellikler yanında, etrafın- daki kayın, sarıçam, meşe ve gürgenlerden oluşan karışık orman örtüsü de buranın önemini artırmaktadır. Bora- boy Gölü, bungalov ev, resto-
ran, yürüyüş parkurları, kamp ve piknik alanlarıyla yerli ya- bancı ziyaretçilerin uğradığı bir merkez durumundadır. Halen çalışmaları süren Amxxxx Xxxxxxx Xxxx Xxxxxx Xxxxx Xxxxxxx xxxxxxxx 00 xx, Xxxxxx-Xxxxxxxx Xavaalanı- na 47 km, Amasya iline 61 km mesafededir. Tüm yaylalar her mevsim farklı çiçeklerle bezenir. Çok sayıdaki ende- mik bitki türleri çiçek açma zamanında farklı renk cüm- büşleri oluşturur. Sarı çiçekle- riyle görsel bir hazine olan Sarıçiçek Yaylası da adını bu çiçeklerden almıştır. Yöresel göçebe yayla kültürünün yo- ğun yaşandığı bölgede, yayla evleri de bulunmaktadır. De- rinöz Kanyonu bu alandaki en özel yerlerden birisidir. Her mevsim fotoğraf çekme- ye elverişli alanlar yaban ha- yatı zenginliğine sahip olup, birçok memeli hayvanlar, kuş türleri ve yılkı atları yılın her mevsimi görülebilir. Kanyon gezisi, yayla turizmi, moto- kros gezileri, cip safari, foto- safari, doğa yürüyüşü, doğa sporları gibi ekoturizm faali- yetleri yapılabilecek özellik- lere sahiptir. Akdağ’ın Samsun ili sınırları içinde kalan aynı zamanda kış turiz- mi peyzaj değerlerine sahip,
2 km kuzeyinde Samsun Lâdik Kayak Merkezi bulun- makta, yine Turizm Merkezi
Şirvanlı Camii
alanını 3 km güney batısında Amasya Akdağ Kayak Merke- zi tesis çalışmaları devam et- mektedir.
22- ŞİRVANLI CAMİİ
Kendisi de Karabağlı olan Xxxx Xxxx Xxxxxx Xxxxxx tarafından, Azerbaycan’ın Karabağ ve Şirvan şehirlerin- den yollanan yardımlar ve yine buralardan gelerek Amasya’ya yerleşenlerden toplanan yardımlarla 1873- 1895 yılları arasında yaptırıl- mıştır. Amasya’daki camilerin çoğu bir devlet adamı ya da yine devletin ileri gelenlerin- den biri tarafından yaptırıl- mışken, Şirvanlı Camii bir mürşidin, Xxx Xxxxx Xxxxxx’xxx adına, sevenleri ve müridlerince yaptırılmıştır. 1886 yılında Harput’ta vefat eden Mir Nigari Hazretleri’nin cenazesi, vasi- yeti üzerine sonradan Amasya’ya getirilerek burada bir evin arsasına defnedilmiş ve söylendiği üzere Xxxx Xxxx Xxxxxx Xxxxxx öncülü- ğünde toplanan yardımlarla
mezarın üzeri bir türbeyle örtülerek yanına da bir cami yaptırılmıştır. Cami kare plan- lı, tek kubbeli ve tek minareli- dir. Yapımında kesme taş ve moloz taş malzeme birlikte kullanılmıştır. Kuzey cephe- sinde dört sütunlu, üç gözlü bir son cemaat yeri bulunur. Klasik sütun başlıklarının üzerindeki sivri kemerler kır- mızı ve beyaz mermer kulla- nılarak süslenmiş, bu bölü- mün üzeri üç küçük kubbey- le örtülmüştür. Beyaz mer- merden yapılmış giriş kapı- sındaki işçilik ve motifler Türk mimari anlayışında yapılma- mıştır. Türbe, caminin doğu cephesinde yer alır ve camiye bitişiktir. Yine kare planda yapılmış türbeye caminin içinden büyük bir kemerli kapı açılır.
41
23- YASSIHÖYÜK (OLUZ HÖYÜK)
Amasya il merkezi Gözlek Kö- yü sınırlarında yer alan Yassı- höyük’te istanbul Üniversite- si Önasya Arkeoloji Bölümü
Yedikır Barajı
42
Öğretim üyesi Doç. Dr. Xxx- xxx Xxxxxx tarafından 2007 yılından itibaren yürütülen kazılardan Helenistik Çağ, Pers, Frig Dönemi, Hitit Dö- nemine ait önemli mimari kalıntı ve buluntular gün ışı- ğına çıkarılmıştır. Kazılar de- vam etmektedir.
24- TERZİKÖY TERMAL TURİZM MERKEZİ
Amasya il merkezine bağlı Çivi köyü sınırları içinde, yemyeşil bir doğa parçasının tam ortasındadır. Amasya-
Terziköy Termal Turizm Merkezi
Zile yolu yakınında yer alan ve il merkezine uzaklığı sade- ce 36 km. olan kaplıcanın Roma Döneminden bu yana kullanıldığı bu döneme ait kalıntılardan anlaşılmaktadır. 37-39 °C arasında değişen sıcaklığa sahip Terziköy ter- mal suyunun banyo ve içme kürlerinin romatizma, mide, bağırsak, idrar yolu rahatsız- lıkları, beslenme bozukluğu gibi hastalıklarda olumlu etkileri olduğu bilinmektedir. Termal konaklama tesisi bulunmaktadır.
Xxxxxx Xxxxxx Xxxxxxxxx ve Saat Kulesi
25- GÖZLEK KAPLICASI
Amasya-Çorum karayolunun
13. km’sinde yer alan Gözlek Kaplıcası 38-40 °C arasında değişen su sıcaklığına sahip- tir. Çeşitli hastalıklara şifa olan bu kaplıca suyu, mev- cut turizm işletme belgeli termal tesisler aracılığı ile gelen ziyaretçilerin hizmeti- ne sunulmaktadır.
26- YEDİKIR BARAJI (YEDİ KUĞULAR KUŞ CENNETİ)
Suluova ilçesinde yer alan, çevrenin en büyük sulama barajı olan Yedikır Barajı 60 milyon m3 su hacimlidir. Baraj ve çevresi, aynı zaman- da Yedi Kuğular Kuş Cenneti adıyla da koruma altına alın- mıştır. Kuşların göç yolu üze- rinde olan göl, kış aylarında kuşların doğal yaşam alanı- dır. Baraj çevresi rekreasyon alanı olarak kullanılmaktadır. Göl kuğu, yabankazı, yaba- nördeği, angut, karabatak ve balıkçıl gibi 16 familyaya ait 34’ten fazla kuş türünün ba- rındığı bir kuş cennetidir.
27- XXXXXX XXXXXX MEDRESESİ VE
SAAT KULESİ
43
Merzifon Cumhuriyet Cad- desi’nde, Cedit Mahalle- si’nde, Xxxxxx Xxxxxx Xxxxx yanındadır. Camii, 1426 yılın- da Xxxxxx Xxxxxx’xx oğlu Sultan XX. Xxxxx tarafından yaptırılmıştır. Medresenin yapımına 1414 yılında Xxxxxx Xxxxxx tarafından başlan- mış, 1417 yılında Xxxx xxx Xxx Xxx tarafından tamam- lanmıştır. Giriş kapısı üzerin- de duran saat kulesi Amasya Mutasarrıfı Xxxx Xxxx tarafın- dan sonradan ilave ettiril- miştir.
28- MERZİFON TAŞHANI
Merzifon Bedesteni’nin kar- şısındadır. Tipik Osmanlı şe- hiriçi hanlarından biri olan Taşhan, tekniği ve işçilik iti- bariyle 17. yüzyıl karakterini göstermektedir. Duvarları kesme taş ve tuğladan alma- şık duvar tekniğinde inşa edilmiştir. Dikdörtgen planlı olup iki katlıdır. Yuvarlak ke- merli kapısı güney yüzünde- dir. Avlu kalın kesme taş sü-
Xxxx Xxxxxxx Xxxx Camii Şadırvanı
44
tunlu revaklarla çevrilidir. Kuzey cephede revakların önüne yapılmış olan yan ya- na iki zarif çeşme hanın içine ayrı bir güzellik katmaktadır.
29- SOFULAR CAMİİ
Merzifon Sofular Mahalle- si’ndedir. Cami, türbe ve çeş- meden oluşan bir yapıdır. Üslubu bakımından 15. yüz- yıl sonu ve 16. yüzyılın baş- larında yapıldığı tahmin edilmektedir. Tamamına ya- kın kısmı yıkılmış iken Va- kıflar Genel Müdürlüğü’nce aslına uygun olarak yeni- den restore edilen caminin, kuzey batı köşesinde silin- dirik tuğla gövdeli minare- sinin sadece alt kısmı oriji- naldir.
Xxxxx Xxxxx Xxxxx
00- XXXX XXXXXXX XXXX CAMİİ
Osmanlı Devleti sadrazamla- rından Xxxx Xxxxxxx Xxxx, Merzifon’un Marınca Kö- yü’ndendir. Komutanı oldu- ğu Viyana Kuşatması’nın ye- nilgiyle sonuçlanması bu bü- yük devlet adamının yaşamı- nın sonu olmuştur. Merzi- fon’un Xxxx Xxxxxx Mahal- lesi’nde bulunan Kara Mus- tafa Xxxx Camii, 1666 tari- hinde yapılmıştır. Tümüyle dikdörtgen planda olan asıl ibadet mekânı iki bölümden oluşmuştur. Tek kubbeli ana bölüme, kuzeyde kubbe ağır- lığı, üç kemer ve iki paye üze- rine bindirilmiş, böylece ku- zey duvarı geriye alınarak, mekân genişletilmiştir. Cami-
nin şadırvanı 1840 ve 1851 yı- lında esaslı bir onarım gör- müş ve 1875 yılında Zileli Emin adlı bir sanatkar tarafın- dan şadırvanın kubbe içerisi- ne kalemişi tekniğinde istan- bul manzaraları resimlenmiş- tir. Döneminin önemli örnek- leri arasında yer almaktadır.
31- XXXXX XXXXX XXXXX
Xxxxxxxx xxxxxx, Xxxxxxxxxxx Xxxx Xxxx’nde bulunan cami, Sadrazam Xxxxxxxxxx Xxxx Xxxxxxx Xxxx'xxx Xxxxxx Xxx- xx Xxxxx tarafından 17. yüz- yılın başında yaptırılmıştır. Camide ahşap üzerine ka- lemişi teknikle yapılmış beze- melerin güzel örneklerini görmek mümkündür.
Xxxx Xxxx Türbesi
32- XXXX XXXX TÜRBESİ
45
Merzifon ilçesi Nusretiye Ma- hallesi’nde yüksekçe bir mev- kide yer alan Xxxx Xxxx Türbe- si yörenin önemli ziyaretgâh- larındandır. Xxxx Xxxx’xxx ya- xxxx ile ilgili ayrıntılı bilgiler ne yazık ki günümüze ulaşa- mamıştır. Bununla birlikte Onunla ilgili bilgi veren kay- nakların başında Xxxxxx Xxxxxx seyahatnamesi gelir. Türbe iki katlı olarak yapılmış olup, alt kat cenazelik kısmıdır.
Ziyaret edilen üst kat ise san- dukanın bulunduğu kısımdır. Buradaki sanduka alışılmışın dışında yüksek ve geniştir. Türbe genel yapısı itibariyle dışa kapalı bir görünüm arz etmektedir.
Xxxxxx Xxxxxx Xxxx Camii
Maden Camii Freski
46
Üzerinde yapımıyla ilgili her- hangi bir yazıt bulunmadığı için kesin yapım tarihi hakkın- da bir bilgiye sahip değiliz. Fakat mimari özelliklerinden hareketle 15. yüzyılda yapıl- mış olabileceği kabul edilebi- lir.
33- XXXXXX XXXXXX XXXX CAMİİ
Gümüşhacıköy ilçesinde bu- lunan cami, 1429 yılında Yör- güç Xxxxxx Xxxx tarafından yaptırılmıştır. ilk yapılışı yarı ahşap olduğu bilinen yapı 1560 yılında yeniden inşa edilmiştir.
Zaman içinde birçok tamirat gören yapı, 1939’da meyda- na gelen depremde hasar görmüş ve 1946 yılında tek- rar inşa edilmiştir. Dikdört- gen planlı yapının iç mekanı, dört dikdörtgen ayak üzerin- de durur, orta mekan arka arkaya üç kubbeli, yan me- kan ise tonoz örtülüdür.
Caminin giriş cephesi altı sü- tunlu, beş kemerli, ahşap ki- riş üzerine düz ahşap tavanla örtülüdür.
34- MADEN CAMİİ
Gümüşhacıköy ilçesi Gümüş Mahallesi’nde 1800’lü yıllar- da kilise olarak yaptırılmış daha sonraları camiye çev- rilmiştir. Doğu-batı yönün- de dikdörtgen planlıdır. İç mekân üç sahına bölünmüş- tür. Ahşap süslemelerinin tümü, caminin kilise olduğu günlerinden kalma özgün süslemelerdir. Cephe duvar- larının köşeleri kesme taş, beden duvarları kabayonu taş örgülüdür. Dört sütun üzerine oturan üç adet kub- beyle örtülüdür. Xxx xxxx- nın çatısı ise alaturka kire- mitle kaplı olup üç sıra kirpi saçaklıdır. 2007 yılında ya- pılan restorasyon çalışması esnasında kilisenin orijinal freskleri açığa çıkarılmış olup, cami içerisinde görü- lebilir.
35- XXXXXXX XXXXXX XXXX CAMİİ
Cami, 1660 yılında Xxxxx- xxx Xxxxxxx Xxxxxx Xxxx tarafından yaptırılmıştır. 1939 depreminde yıkılınca 1948 yılında tekrar inşa edil-
miştir. Dikdörtgen plana sa- hip caminin malzemesi mo- loz taştır. Son cemaat yeri kapalıdır ve üst örtüsü ah- şap tavandır. Tek şerefeli bir minaresi vardır. Gümüşhacı- köy ilçesinde bulunmakta- dır.
36- GÜMÜŞHACIKÖY BEDESTENİ
Köprülü Camii’nin güneyin- dedir. Xxxxxxx Xxxxxx Xxxx tarafından 1660 yılında kendi adındaki cami külliyesi olarak
Xxxxxxx Xxxxxx Xxxx Camii
Gümüşhacıköy Bedesteni
47
yaptırılmıştır. Doğu-batı yö- nünde ince uzun dikdörtgen planlıdır. Dört kapılı yapının özellikle meydana bakan ka- pısı diğerlerine göre daha özenli olup üzerine 1900 yı- lında Yanyalı Xxxxxxx Xx- xx’xxx oğlu Xxx Xxxx Xxx xxxx- fından saat kulesi ilave edil- miştir. Zamanla yapılan res- torasyonlar sonucu kısmen değişikliğe uğrayan bedeste- nin giriş kapılarındaki kırmı- zı-beyaz kemer örgüsü, yapı- ya bir ayrıcalık kazandırmış- tır. 1900’lerde yapılan saat kulesinin yıkılması üzerine yerine bugünkü kule yapıl- mıştır.
37- HAMAMÖZÜ KAPLICALARI
Xxxxxx’xx 00 xx. mesafede- ki Hamamözü ilçe merkezin- de, Laçin yolu üzerinde bulu- nan, bugünkü adını Selçuklu beylerinden Xxxxx Xxx’xxx almıştır. Kaplıcanın tarihi kesin olarak bilinmese de antik çağdan bu yana kulla- nılmakta ve halen küçük bir hamam ve havuz bulunmak- tadır. Ayrıca şehir merkezin- de Turizm İşletme Belgeli bir
Amasya KTICIC Mozaiği
Amasya’da gece
Termal Otel mevcuttur. Çeşitli hastalıklara iyi gelen Termal tesisteki kaplıca suyu sıcaklığı 42,5 derece civarın- dadır.
38- ORMANCILIK KÜLTÜR EVİ
Kazanasmazlar Konağı olarak bilinen tarihi ev günümüzde, Amasya Orman Bölge Müdürlüğünce ormancılık tarihine ışık tutan ve orman- cılığın tarihsel gelişiminin yüzlerce materyalle ziyaretçi- lerine sergilendiği Orman- cılık Kültür Evine dönüştü- rülmüştür. Doğaya, ormancı- lığın gelişimine, ormancılığa ve orman ürünleri ilgi duyan- lar için gezilmesi gereken yerlerden biridir.
39-AMASYA KÜLTÜR EVLERİ VE KADHİM’LER (EL SANATLARI)
Amasya ilinin kültüren özel- liklerini ve sanatsal beğeni- lerini yansıtan, çağlar
boyunca insanların günlük ihtiyaçları için üretilmiş olan el sanatları ürünlerinin yeni- den kullanımı, gelecek kuşaklara aktarımı ve turizm amaçlı üretimi için Amasya Belediyesi ve Amasya Valiliği’nin açmış olduğu kurslarda üretilen el sanatı ürünlerinin teşhir ve satışı- nın yapıldığı yerlerdir. Toplam sekiz adet Kültür Evi, iki adet KADHİM (Kadın Aile Dayanışma ve Hizmet Merkezi) bulunmaktadır.
49
40- TATMADAN DÖNMEYİN
Diğer adı Amasya Elması olan MİSKET ELMA’yı, daha önce hiç tatmadıgınız bir lez- zeti keşfedeceğiniz BAKLALI YAPRAK DOLMASI’nı, Amas-
ya mutfağının KEŞKEK’ini, hem sağlıklı hem lezzetli TOYGA ve SAKALAÇARPAN
ÇORBASI’nı tatmadan kent- ten ayrılmayın.
ÇORUM
Çorum Genel Görünüm
Bir türkü… Hattuşa’da yakıl- mış, dağlarının yankısıyla dünyanın dört bir yanına ta- rihi haykıran bir türkü… Asır- lardır “Hem okumuş, hem de yazmış” bir toprak, Tunç Çağı’nın sarısıyla etrafını ay- dınlatan… Uygarlıklar beşiği Anadolu’nun en eski uygar- lıklarına tanıklık etmiş ve bu tanıklığı doğal yapısı içinde gözler önüne seren bir Açık Hava Müzesi’dir Çorum.
Dünyanın ilk köklü medeni-
yeti olarak bilinen ve Anado- lu’nun da ilk merkezi devleti- ni kuran Hititlerin yurdu bu- rasıdır ve bu şehir onların başkenti Hattuşa’dır (Boğaz- köy). MÖ 1650–1200 yılları arası hüküm süren Hititler’in diğer önemli şehirleri Alaca- höyük ve Şapinuva (Ortaköy) da Çorum sınırları içerisinde- dir. Çorum bu konumuyla dünyanın da gözbebeğidir. Öyle ki UNESCO tarafından Dünya Miras Alanı listesine alınmış ülkemizdeki 11 değerden biri olmuştur. İşte bu önemli değerimiz Çorum, Türkiye’nin Orta Karadeniz
Bölgesinde bulunur. Bununla beraber sınırlarının büyük bir bölümü Kuzey İç Anadolu’da yer alan bir geçit şehridir. İki bölge arasında tarihi, kültü- rel, ticari ve iklimsel bir köprü kurar. İlk yerleşimin geçmişi MÖ 6000’li yıllara kadar daya- nır. Çorum toprakları üzerin- de sırasıyla Hattiler, Asurlular, Hititler, Frigler, Medler, Pers- ler, Galatlar, Romalılar, Bi- zanslılar, Selçuklular ve Os- manlılar hâkimiyet sürmüş- lerdir. Çorum adının etimo- lojisini araştırmak aynı za-
53
Heykelcik Gurubu, Hitit Dönemi
Xxxxxxx Xxxx Xxxxxx Hitit Dönemi
manda ilin köklü tarihine uzanan bir yolculuk yapmak demektir. Antik çağda bölge- ye Niconia, MÖ 3. yüzyılda Galatların hükmünde iken Trokmu, Mithridates Krallı- ğı’nın hükmü sırasında Gor- xxxxx denmiştir. İlerleyen dö- nemde (1071 sonrası) Gök- türk Hakanlığı’nın bir kolu olan Çor’lar (Çorumlu Oyma- ğı) bölgeye yerleşir ve yöre Çorumlu olarak anılır. Ço- rumlu ismi günümüze Ço- rum şeklinde sadeleşerek gelmiştir. Kenti gezmeye ar- keolojik bir rotayla başlamak gerekirse üç önemli yerin al- tını çizmek gerekir. Bunların ilki şüphesiz Hattuşa (Boğaz- köy) ören yeridir. Hititlerle Mısırlılar arasında yapılan Ka- deş Antlaşması’na ait çivi ya- zılı tablet Boğazköy’de bu- lunmuştur. Yine burada Yazı- lıkaya Kaya tapınağına işlen- miş doksandan fazla tanrı, tanrıça, hayvan ve hayal ürü- nü figür vardır. İkinci adım olarak da Alacahöyük’ten bahsetmek gerekir. Alacahö- yük’te sizi tarihin tüm ihtişa- mıyla Sfenksli Kapı karşılar. Dünya arkeoloji çevrelerine 1835 yılında tanıtılan Alaca-
Hattuşa, Ören Yeri
höyük, bu tarihten sonra bir- çok araştırmacı ve gezgin ta- rafından da ziyaret edilmekte ve halen araştırmaların odak noktası olmaktadır.
55
Çorum Müzesi de, Çorum’da- ki arkeolojik yerleşimlerin buluntularını kapsayan ve Hi- titler’in eşsiz kültür mirasına yapılacak bir gezinin tamam- lanmasını sağlayacak en önemli halkadır. Toprağının sarısını ırmağının berrağıyla harmanlayan Çorum, tarihi zenginliğinin yanı sıra doğa güzellikleriyle de oldukça
Amulet, Hitit Dönemi
Hattuşa Ören Yeri
zengindir. Özellikle doğa sporları, atlı doğa turizmi, trekking, yamaç paraşütü, bi- siklet ve karavan turizmine de imkan veren yaylaları gör- meden dönülmeyecek yer- lerdendir. Bunların arasında İskilip Xxxxxxxx, Xxxxxxx, Xxxxxxxx, Xxxx, Xxx, Xxxxxxx ve Gökçedoğan yaylaları sa- yılabilir. Bu yaylalarda, yöre- sel yayla mimarisine uygun yayla evleri geleneği halen devam etmektedir.
Özellikle Kargı ilçesinde yak- laşık bir asırdır yapılan pana- yır ve yayla şenliklerine katı- lım yerli ve yabancı turistler- ce oldukça yoğundur. Ayrıca Ortaköy İncesu Kanyonu ismi verilmesi gereken ayrıcalıklı bir bölgedir. Çorum son yıl- larda “Av Turizmi”yle de ön plana çıkmıştır. Yoğun olarak Sungurlu, Boğazkale ve Mecitözü ilçelerine turlar ha- linde avlanmaya gelinebil- mektedir.
Yöresel yemekler ise Çorum için ayrı bir zenginlik unsuru- dur. İlin özgün yemeklerinin başında İskilip Dolması, Çatal Aşı, Keşkek, Kargı Sırık Kebabı, Kara Çuval Helvası ve Gül Burma Baklava gelir. Kâ- tipler Konağı’nda yöresel ye- mekleri tatmak mümkündür.
Rython, Hitit Dönemi
57
Çorum ilinden alınabilecek şeylerin başında ise, şehrin sembollerinden olan Çorum leblebisi ve bakır hediyelik eşya gelmektedir. Ayrıca, İski- lip’te ağaç oyma işleri, Orta- köy ilçesi Karahacip belde- sinde kilim, heybe, patik, ço- rap ve el örgü ürünlerini bul- mak mümkündür. Osmancık ve Kargı’da üretilen pirinçler de Türkiye’nin en lezzetli pi- rinçleri arasında yer alır.
İşte Çorum ilini keşfetmek için özenle sıralanmış 40 adım…
Kırların Koruyucu Tanrısı, Hitit Dönemi
Mihri Hatun Camii ve Hamamı
Kunduz ve Kuşçaçimeni Yaylaları
Resuloğlu Eski Tunç Çağı
Yerleşimi ve Mezarlığı
Sungurlu Saat Kulesi
Alacahöyük
Hattuşa Örenyeri
Alacahöyük Duvar Kabartmaları Hitit Müzisyenleri (MÖ 13. yüzyıl )
Çorum Kalesi
1- ÇORUM KALESİ
60
Kent merkezinde yer alan Ço- rum Kalesi, Selçuklu mimari özellikleri taşımaktadır. Kale- nin yapım tarihi kesin olarak bilinmese de kale ile ilgili ilk yazılı kaynaklar 1571 tarihli- dir. 16. yüzyılda Çorum’u zi- yaret eden Xxxxxx Xxxxxx’xxx anlatımına göre Çorum Kale- si, Xxxxxx Xxxxxxxxxx tarafın- dan yaptırılmış bir Selçuklu yapısıdır. Kare planlı kalenin girişi kuzeydendir. Kalenin dört köşesinde daire planlı kuleler bulunmaktadır. Kale- nin güney, doğu ve batı cep- helerinde sur bedeninden çıkma yapan, dikdörtgen şeklinde ikişer kule yer al- maktadır. Kuzeyde giriş kapı- sı da olduğu için bu cephede bu çıkıntılardan üç tane var- dır. Kalenin girişi, tuğla ke- merli bir kapıdan sağlanmak- tadır. Günümüzde kalenin
Çorum Müzesi
içinde bir cami ve evler bu- lunmaktadır.
2- ÇORUM MÜZESİ
Türkiye’nin en görkemli tarihi müze binalarından birine sa- hip olan Çorum Müzesi, Kal- kolitik Çağ’dan (MÖ 6000- 3000) başlayarak Doğu Roma dönemine kadar uzanan eserler barındırır. Civardaki antik yerleşimlerden çıkarı- lan arkeolojik ve Çorum’a ait etnografik eserler çağdaş müzecilik anlayışına uygun olarak sergilenir. 1914 yapı- mı, üç katlı tarihi bina, 19. yüzyıl tipik mimari özellikleri- ni yansıttığı için “Korunması Gereken Taşınmaz Kültür Var- lığı” olarak tescillenmiştir.
Müzenin en çok ilgi çeken sergilemelerinden biri Eski Tunç Çağı Alacahöyük Kral Xxxxxxxxx. Mezar, içindeki is- kelet, dini sembol olarak kul-
lanılan boğa ve geyik heykel- cikleri, güneş kursları, süs eş- yaları ve ölü yemeği için kur- ban edildikten sonra mezar üzerine yerleştirilen boğa başları ile dönemin mezar kültürüne ışık tutmaktadır. İlgi gören diğer eserler Eski Hitit Dönemine tarihlenen Hüseyindede kabartmalı va- zolarıdır. Hitit başkentinin bir maketi, ziyaretçilere Hattu- şa’nın o dönemdeki yapısal özelliklerini görsel olarak su- nan bir sergileme olarak dik- kat çekmektedir. Müzenin Et- nografya bölümünde ise, Ço- rum’un yakın tarihine ait eserler sergilenmektedir. Mankenli dekorlarla hazırla- nan üç bölümde; kentin kah- vehane kültürü, leblebi ocağı ve bakırcı işliği ziyaretçilerin ilgisine sunulmuştur.
3- ÇORUM ULU CAMİİ
Ulu Cami 12 sütunun taşıdığı kubbesi, iki katlı son cemaat yeri ve iki minaresi ile Ço- rum’un en önemli camileri- nin başında gelmektedir.
Caminin III. Xxxxxxxx’xx azat edilmiş kölesi Xxxxxxxxx Xxx tarafından 13. yüzyılda yaptı- rıldığı düşünülmektedir. IV. Xxxxx zamanında (1574- 1595) onarım gören caminin
Ulu Camii
61
adı bu onarımdan sonra Mu- rad-ı Rabi Camii olarak anıl- mıştır. Sultan IV. Xxxxx xxxx- nında camiyi onaran kişi ise Xxxxx Xxxxx’dır. 1786 ve 1793 depremlerinde hasar gören cami, Xxxxxxxxxxx Xxx tarafından 1810 yılında onar- tılmıştır. 1911 yılındaki ona- rımda son cemaat yeri elden geçirilmiş ve doğudaki mina- re eklenmiştir.
Caminin bir özelliği de ince işçilikli minberidir. Abanoz ağacından yapılmış ve 12 ba- samaklı olan minberin kita- besine göre 1306 yılında ya- pıldığı bilinmektedir. Avlu- sunda yer alan süslemeli şa- dırvan ve sadaka taşı da ca- minin diğer ilgi çeken öğele- rindendir.
4- XXXX XXXX HANI
Yozgat Beylerinden Xxxx Xxxx tarafından yaptırılan hanın
Ulu Camiii Mimberi
Xxxx Xxxx Hanı
62
adına 1867 ve 1887 tarihli belgelerde rastlanmaktadır. 1914 yılında yanan han, 1915-1916 yılları arasında Xxxxxx Xxx tarafından orijinal haline uygun olarak onartıl- mıştır. Sağlam ve görkemli görünümü ile dikkat çeken Xxxx Xxxx Hanı, iki katlı kargir bir yapıdır. Sadece hanın ön yüzündeki köşk bölümü üç kat olarak inşa edilmiştir. 1000 m2’lik bir alanı kapla- yan han yapısı hem planı, hem de yapısal özellikleri ne- deniyle geleneksel Osmanlı hanlarının Çorum’daki en iyi
Xxx Xxxx Xxxxxx
örneğidir. Cephede, pencere üstlerinde görülen alçı süsle- meler ve levhalar hanın bir zamanlar ne kadar zarif bir yapı olduğuna dair ipuçları vermektedir.
Daha küçük ölçekli diğer han yapıları arasında Xxxxxxxx Xxxx Hanı ve Kubbeli Han’ da sayılmaktadır.
5- XXX XXXX XXXXXX (XXXx XXXXX)
Çorum’un en büyük hamamı olan Xxx Xxxx Xxxxxx, 1573 yılında Erzurum Beylerbeyi Xxx Xxxx tarafından yaptırıl- mıştır. Çarşı içinde yer alan yapı restore edilmiş olup hamam olarak kullanılmakta- dır.
6- PAŞA HAMAMI (XXXXXXxX XXXX XXXXXX)
Çarşı içerisinde xxxxxxx Xxxx Xxxxxx 1487 yılında Xx- xxxxxx Xxxxxxx Xxxx Xxx Xxxx Xxx tarafından yaptırılmıştır. Osmanlı Dönemi eserlerin- den olup, çifte hamam planı düzeninde yapılmıştır. 2007 yılında restorasyon çalışma- larına başlanmış ve 2008 yılı- nın Nisan ayında hamam ola- rak tekrar hizmete açılmıştır.
7- ÇORUM SAAT KULESİ
Çorum’un kentsel simgesi olan saat kulesi 1894 yılında (Hicri 1312) II. Xxxxxxxxxx’xx Beşiktaş Muhafızı olan Xxxx Xxxxx Xxxxx Xxxx tarafından yaptırılmıştır. Güneye açılan yuvarlak kemerli kapısı üze- rinde yer alan 8 satırlık mer- mer kitabede 1312 tarihi okunmaktadır. Sarı kesme taştan yapılan saat kulesi 27,5 m yüksekliğindedir. Kaidesi sekizgen planlı olan kulenin gövdesi 24 köşelidir. Üzeri kurşun kubbe ile örtülü kule- ye 81 basamaklı döner merdi- venle çıkılmaktadır ve saat kulesinde dört saat kadranı bulunmaktadır.
8- KÂTİPLER KONAĞI
Çorum’un restore edilerek yaşatılan tarihi değerlerin- den biri olan Kâtipler Konağı, tarihsel kent dokusunun ko- runabildiği Alaybey Sokak’ta bulunmaktadır. Konağı, II. Xxxxxxxxxx tarafından askeri başarıları nedeniyle ödüllen- dirilen Xxxxx Xxxxxxxxxx Xxxxxxx Xxxxxx yaptırmıştır. 1882 yılında tamamlanan ko- nak, iç sofalı, iki katlı ve bah- çelidir. 1975 yılına kadar ko-
Çorum Saat Kulesi
63
nut olarak kullanılan konak, 1995 yılından beri de Kültür ve Turizm Bakanlığı belgeli özel lokanta olarak hizmet vermektedir. Kâtipler Konağı mimari özellikleri ve kent do- kusundaki özel yerinin yanı sıra, Çorum’un en lezzetli yö- resel yemeklerinin sunuldu- ğu bir mekân olarak da ilgi çekmektedir.
9- XXXX XXXX KONAĞI
Xxxx Xxxx Konağı, 1923-1924 yıllarında Xxxx Xxxx’xxx oğlu Xxxxxx Xxx tarafından yaptı- rılmıştır. Yapısal özellikleri ile Türk evi karakterine uygun olan yapı, Çorum’un tarihi evleri arasında özel bir yere
Kâtipler Konağı
Xxxx Xxxx Konağı
64
sahiptir. İki katlı sofalı konak, bahçesinde yer alan müşte- milat yapıları ile özgün karak- terini yaşatmaktadır.
10-HIDIRLIK CAMİİ
VE SAHABE TÜRBELERİ
Çorum, Hıdırlık Mevkiinde yer almaktadır. Rivayete göre Hz. Peygamberin dostların- dan ve ona hizmet edenler- den Suheybi Rumi’ ye saygı nişanesi olxxxx Xxxxxxxxx Xxxxxxxxx tarafından yaptırı-
Hıdırlık Camii ve Sahabe Türbeleri
lan caminin, yapım tarihi bi- linmemektedir. Eski caminin yerine Xxxx-Xxxxx Xxxxx Pa- şa’nın isteği ile II. Xxxxxxxxxx döneminde yenisi inşa edil- miştir. Caminin içinde yer alan türbede Suheybi Rumi ve Ubid Gazi Makamları, Ca- minin batısında bahçe içinde yer alan türbede Xxxxx Xxxxx- u Bahri mezarı, bu türbenin batı bitişiğinde yer alan tür- bede ise Xxxxxx Xxxx Makamı bulunmaktadır. Tek minareli
caminin en önemli özelliği, caminin avlusundaki hazire (mezarlık) ile birlikte günü- müze ulaşabilmiş olmasıdır.
11- SUNGURLU SAAT KULESİ
l892 yılında kaymakam Xxxx Xxx tarafından yaptırılmıştır. Kare planlı gövde, silmelerle sekiz kata bölünmüştür. Sa- atler 50 kg’lık kovalarla çalış- maktaydı. En üst katta ahşap bir köşk, altında dört yönde saat kadranları, bunların al- tında da demir parmaklıklı balkon bulunmaktadır.
12- YÖRÜKLÜ (HÜSEYİNDEDE)
ESKİ HİTİT KÜLT MERKEZİ
Sungurlu ilçesi’ne bağlı Yö- rüklü Kasabası’nın yaklaşık 2,5 km güneyinde bulunan Hüseyindede, Hitit Krallı- ğı’nın kuruluş dönemlerine ait kült yerleşimiyle Ço- rum’un arkeolojik zenginliği- nin önemli bir parçasıdır. Hü- seyindede’deki Eski Hitit yer-
Sungurlu Saat Kulesi
65
leşiminin başlangıç tarihinin MÖ 1650 olduğu kabul edil- mektedir. Buluntular arasın- daki en önemli eserler dinsel tören konulu kabartmaları olan iki adet vazodur.
Xxxxxxxxxxx’xx ele geçirilen ve Çorum Müzesi’nde sergi- lenen vazoların konusu dans ve müzik eşliğindeki kutla- malardır. Hititler’in dini tö- renleri, giyimleri, eşyaları, dansları, çalgıları, kısacası sosyal yaşamlarına dair ipuç- ları vermesi bakımından da önem taşımaktadır.
13- BOĞAZKÖY (HATTUŞA) ÖRENYERİ
Boğazköy (Hattuşa) çev- resinde ilk yerleşim MÖ 6000’de (Kalkolitik Çağ) olmuştur. Bu dönemde Büyükka- ya’nın en üst kesi- minde küçük bir köy
ve 2 km uzaklıktaki Yazılıkaya’da yerleşim izlerine rastlanmıştır.
Kabartmalı Vazo, Hitit Dönemi
Hattuşa Aslanlı Kapı
66
Hattuşa-Boğazköy’de kısa bir süre sonra Hatti yerleşmesi ortaya çıkar. Hattuşa’da Eski Tunç Çağı’nın sonlarına doğ- ru sürekli yerleşimin başladı- ğı görülür. Hatti kalıntılarına Hattuşa’da Aşağı Şehir’de, Büyükkaya ve Büyükkale sırt- larında rastlanmıştır. Orta Tunç Çağı’nda Hattuşa’da bir Asur ticaret kolonisi kurul- muştur. Anadolu’nun zengin madenlerini almak için gelen Asurlu tüccarlar beraberle- rinde yazıyı da getirmişlerdir. Ticari faaliyetler sırasında ya- pılan işlemler çivi yazısı ile kil tabletlere yazılmıştı. Bu tab- letlerden bilindiğine göre buradaki ticaret merkezinin adı “Hattuş” idi.
MÖ 2000’in başlarında Hatti-
ler ile yöreye dışarıdan gel- miş olan Hititler arasında ça- tışmalar olmuştur. Kent, MÖ
17. yüzyılın ikinci yarısında bir Hitit Kralı tarafından baş- kent ilan edilince Hattiler’in Hattuş’u, Hititler’in Hattuşa’sı olarak tarih sahnesine çık- mıştır. Bölgede güçlenen Hi- titler öyle ilerler ki sonunda Mısırlılar’la karşılaşırlar. MÖ 1274 yılında Asi nehri kıyısın- da Kadeş Savaşı’nda büyük
Kral II. Muvattalli ile II. Ram- ses’in orduları savaşır. Sonuç- lanmayan savaşın kil tablet- lere kaydedilen barış antlaş- ması, dünyanın en eski ulus- lararası barış antlaşmaların- dan biri olarak dünya tarihin- de yerini almıştır ve Çorum ili sınırları içindeki Hattuşa’da, (Boğazköy) bulunmuştur. MÖ 13. yüzyılın sonunda Bü- yük Hitit İmparatorluğu dö- nemi sona ermiştir. Büyükka- le’de bulunan Kybele heykeli ve Frig harflerinin kazındığı bazı seramik parçaları, kentin batı ile ilişkisini kanıtlamak- tadır.
MÖ 6. yüzyılda Pers egemen-
liğini yaşayan Anadolu gibi bu bölge de Pers idaresine girmiştir. MÖ 3. yüzyılda Ga- latlar bölgeye yerleşmiştir. Bu dönemde Büyükkale üzerine yeniden bir kale inşa edilmiş- tir. MÖ 25 yılında yöre, Roma idaresine geçmiştir. Hattu- şa’daki Bizans kalıntılarına Yukarı ve Aşağı şehirlerde rastlanmıştır. Mihraplıka- ya’daki Apsis, ilgi çeken Bi- zans kalıntılarından biridir. Yöredeki Bizans egemenliği- nin 11. yüzyıla kadar sürdüğü düşünülmektedir.
14- YAZILIKAYA AÇIKHAVA TAPINAĞI
Duvarlarının temel ve kaide- lerinin günümüze ulaşabildi- ği bu yapıların kerpiç duvarlı ve düz damlı oldukları düşü- nülmektedir. Merdivenlerle ulaşılan avlunun etrafı çeşitli odalarla çevrili idi. Avluda bulunan sunak, olasılıkla yı- kanma ve ilk kült törenlerinin bu avluda yapıldığını düşün-
Hattuşa, Büyükkale
dürmektedir. Merdivenli bir kapı yapısı ile bu avludan A Odası’na geçilmekte idi.
67
15-YAZILIKAYA A ve B ODASI
A Odası’nın ilk figürleri olan on iki yeraltı tanrısı kabart- masında, tanrılar kısa etekli ve sivri, yüksek başlıklı olarak gösterilmişlerdir. Arka duva- rındaki xxx xxxx Tanrı Teşup ile Tanrıça Xxxxx’xx karşılaş-
Hattuşa, Yerkapı
Yazılıkaya A Odası
68
masıdır. Hava Tanrısı Teşup fi- gürü sakallıdır, iki dağ tanrısı- nın üzerinde durmaktadır ve elinde büyük bir topuz bu- lunmaktadır. Hava Tanrısının arkasında olasılıkla Hatti ül- kesinin Hava Tanrısı ile Tanrı Kumarbi görülmektedir. Gü- neş Tanrıçası Hepat, tanrıça- ların karakteristik giyim özel- liklerini taşımaktadır; pileli uzun elbisesi ve yüksek başlı- ğı ile görülür. Tanrıça dört dağ kütlesine basan bir ya- ban kedisinin üzerinde dur- maktadır. Tanrıça figürlerinin sonunda, ana sahnenin karşı- sında bu açık hava tapınağı- nın en büyük figürü IV. Tutha- liya bulunmaktadır. A Oda- sı’nın yakınında bulunan B Odası, 18 m uzunluğunda
Yazılıkaya B Odası, Oniki Tanrı
dar bir odadır. Giriş dar bir geçitten sağlanmaktadır. Gi- rişin iki yanında görülen ka- natlı ve aslan başlı iki demon kabartması, girişi korumak is- tercesine kaldırdıkları elleriy- le betimlenmişlerdir. A Oda- sı’nda görülen oniki yeraltı tanrısı kabartmaları B Oda- sı’nda da görülmektedir.
Bu tanrı kabartmalarının kar- şısındaki duvarda Tanrı Şa- rumma’nın, IV. Tuthaliya’ya sarılarak kılavuzluk etmesi sahnesi yer almaktadır. Bu duvardaki ilginç xxxxx Xxxxx Tanrısı ya da Yeraltı Tanrısı Nergal betimidir. Burada dik duran bir kılıç tasviri görül- mektedir. Son kabartma IV. Tuthaliya’nın adını ve unvanı- nı gösteren kartuştur.
16- KADEŞ XXXXX XXXXXXXXXX
MÖ 1274 tarihinde II. Xxxxxx ile Muvattalli arasında Kadeş önünde yapılan meydan sa- vaşı Kadeş Xxxxx Xxxxxxxxxx ile sonuçlanmıştır. Bu antlaş- maya bağlı olarak II. Xxxxxx savaştan önce aldığı yerleri boşaltmış, Kadeş şehri Hitit- lere kalmıştır. Kadeş Xxxxx Xxxxxxxxxx sırasında orduda çıkan bir isyanda, Muvattalli öldürülmüştür.
Antlaşma, onun yerine geçen
III. Hattuşili tarafından imza- lanmıştır (MÖ 1269). Bu ant- laşma dünya tarihinde eşitlik ilkesine dayanan en eski ant- laşmadır. Antlaşma çivi yazı- sıyla gümüş plakalar üzerine Akadca olarak yazılmıştır. Ay- rıca Kralın mührünün yanın- da Kraliçenin mührü de var- dır. Bu antlaşmanın gümüş levhalara kazınmış olan asıl metinleri kayıptır. Mısır’da ta- pınakların duvarlarına kazı- nan antlaşmanın bir nüshası da, Hattuşa (Boğazköy) kazı- larında kil tablet olarak bu- lunmuş olup İstanbul Arke- oloji Müzesi’nde sergilen- mektedir. Kadeş Antlaşma-
Yazılıkaya B Odası
sı’nın Hattuşa’da bulunan çivi yazılı tabletinin büyütülmüş kopyası ABD New York’ta, Bir- leşmiş Milletler Binası’nda asılıdır.
69
17- ALACAHÖYÜK
Xxxxxxx’xx emriyle Türk Tarih Kurumu adına 1935 yılında
R.O. Arık yönetiminde başla- yan kazı, 1936 yılından itiba- ren H.Z. Xxxxx tarafından de-
Alacahöyük
Alacahöyük, Sfenksli Kapı
vam ettirilmiştir. Alacahöyük kazısı, Türkiye’nin ilk ulusal kazılarındandır.
70
Xxxxx’xx 00 xx güneybatı- sında yer alan Alacahöyük’ü gezerken karşılaşılan anıtsal kapılar ve taş temeller Hitit İmparatorluk Çağı’na (MÖ 1450 - 1200) tarihlenmekte- dir. Alacahöyük ziyaretçilerini binlerce yıllık konukseverlik- le karşılayan anıtsal sfenksler, kalker temel üzerine andezit bloklarla inşa edilmişlerdir. Sfenksli Kapı’nın iki yanında- ki söve blokları sfenks görü- nümünde yontulmuştur. Sfenkslerin yer aldığı bu iki kulenin iç ve dış yüzleri ka- bartmalı orthostatlarla süs- lenmiştir. Batıdaki kuledeki kabartmalarda görülen boğa
Potern (Alacahöyük Örenyeri)
figürü,“Göklerin Fırtına Tanrı- sını” sembolize etmektedir. Yerleşime ait temelleri ve di- ğer buluntularıyla Hitit mi- marlığına ve sanatına ışık tu- tan Alacahöyük’ün en önem- li buluntuları kraliyet mezar- larıdır. Kenarları taşla örül- müş mezarlar, ahşap hatıllar- la kapatılmış, damları üzerine kurban edilen sığırların baş- ları ve bacakları yerleştiril- miştir. Prens ve prenseslere ait olduğu düşünülen ve Eski Tunç Çağı’na tarihlenen bu 13 mezarda, güneş kursları, geyik ve boğa heykelleri, ka- ma, kılıç, balta gibi savaş alet- leri ile pişmiş toprak, taş, al- tın, gümüş, tunç, bakır ve elektrondan yapılmış eserler ve süs eşyaları bulunmuştur.
18- XXXXXXX XXXX KÜLLİYESİ
Alaca ilçesinin 3 km güneyin- de yer alan Xxxxxxx Xxxx Xxx- liyesi; medrese, aşevi, türbe, havuz, çeşme ve misafirhane yapısından oluşmaktadır. Ya- pı topluluğuna giriş beyaz ve siyah mermerden yapılmış taç kapı ile sağlanmaktadır. Üzerinde yazı bulunmayan levha ile levhanın iki yanında iki oymalı kabartma görül- mektedir. 13. yüzyıl ortaları- na tarihlenen bu girişten me- kânlara giriş sağlanmıştır. Türbe, dikdörtgen planlı olup, üzeri çapraz tonozla ör- tülüdür. Türbeye yuvarlak ke-
Ortaköy Şapinuva A Binası
Alacahöyük Örenyeri
71
merli bir kapıdan girilmekte- dir. Kapı kemerinin üzerine renkli mermerlerden yapıl- mış 12 köşeli bir yıldız motifi ile dört sıra halinde kitabe yerleştirilmiştir. Türbe içeri- sinde bir sanduka vardır. Me- zarın baş kısmında 12 dilimli bir mezar taşı bulunmaktadır.
19- ORTAKÖY ŞAPİNUVA ÖRENYERİ
Yapılan çalışmalar, yüzey araştırmaları ve başlatılan ka- zı çalışmaları sonucunda, Şa- pinuva, Xxxxxxxx’xx 00 xx kuzeydoğusunda tespit edil- miştir. Hititler, bölgeye gel- diklerinde platonun üzerin-
Şapinuva B Binası, Pithoslar
deki araziyi teraslayarak bu büyük şehri kurmuşlardır.
72
Karadeniz dağlarının kuze- yinde yer alan Yeşilırmak Havzası, Anadolu’nun en ve- rimli ovalarının yer aldığı bir yol oluşturmaktadır. Bu yol aynı zamanda, günümüzde de kullanılan önemli ve rahat ticaret yollarından biridir. Ti- caret yolunun, mikro klima iklimin ve verimli ovaların avantajlarıyla Şapinuva, hızla büyümüş ve zenginleşmiştir. Şapinuva kazıları, mimari açı- dan önemli eserlerin ortaya çıkmasını sağlamıştır. Yapıla- rın temelleri hiç bozulmadan günümüze gelebilmiştir. Bu- luntular arasında yer alan
İncesu Kanyonu
“Büyük Kral” yazılı bronz bal- talar ve mızrak uçları, bir bronz zırh ve bir bronz miğ- fer, döneme ışık tutan eser- lerdir. Çivi yazılı Şapinuva Ar- şivi Boğazköy’den sonra, Hitit Dönemi’ne ait şimdiye kadar keşfedilen ikinci büyük arşiv- dir.
20- İNCESU KANYONU
Ortaköy-İncesu Köyü’nde Çekerek Irmağı’nın aktığı vadide bulunan kanyon, 12.5 km uzunluğunda ve 40-60 m genişliğindedir. Her iki yama- cı da sarp kayalıklarla çevrili kanyonun tek bir girişi ve çı- kışı bulunmaktadır. Trekking ve Rafting için ideal bir yer
İncesu Kanyonu, Kybele Kabartması
olan İncesu Kanyonu, içinde- ki 1,5 km’lik çelik konstrüksi- yon yaya parkuru ile her mevsim ziyarete uygun durumdadır. Flora ve fauna bakımından da zengin olan kanyonda, kızıl akbaba, kızıl gagalı dağ kargası, yılan kar- talı, kızıl şahin, gri balıkçıl, dağ kuyruksallayanı, kuyruk- kakan gibi canlılar gözlemle- nebilmektedir.
21- KYBELE KAYA KABARTMASI
İncesu Köyü’nden yaklaşık 1 km uzaklıkta yer alan anıtsal Kybele kabartması İncesu
Mecitözü, Xxxxx Xxxxxx Türbesi
Kanyonu içindedir. Çekerek Irmağı’nın sularından etki- lenmeyecek bir yükseklikte, kanyonu oluşturan sarp ka- yalara oyularak yapılan ka- bartma, bir niş içerisindedir. Tanrıça Kybele bu nişte cep- heden betimlenmiştir. Tanrı- çanın yanında bir aslan figü- rü olduğu düşünülmektedir. Ancak doğanın ve son dö- nemlerde insanoğlunun tah- ribatı nedeniyle kabartmanın ayrıntıları görülememekte- dir.
73
22- XXXXX XXXXXx CAMİİ, TEKKE VE TÜRBESİ
Mecitözü ilçesinde, geniş bir
bahçe içinde yer alan Xxxxx Xxxxxx Camii ve Türbesi, Os- manlı Döneminin ilk zaviye- lerinden biri olması nedeniy- le özel bir öneme sahiptir. Xxxx Xxxx oğlu Xxxxx Xxxxxx tarafından 1352’de yaptırılan yapı topluluğu, türbe, avlulu ve üç eyvanlı zaviye ve cami- den oluşmaktadır. Türbenin
14. yüzyıla tarihlenen ve tak- lit kündekâri tekniğinde ya- pılmış ahşap kapısı Çorum Müzesi Etnografya Bölü- mü’nde sergilenmektedir.
23- KÜLTÜR (HİTİT VE GASTRONOMİ) YOLLARI
74
Tematik kültür ve yürüyüş yolları konseptindeki Hitit Yürüyüş Yolu ve doğanın güzelliğini Anadolu tatları ile kesiştiren Kızılırmak Havzası Gastronomi ve Yürüyüş Yolu, Çorum’un kültür turizmi ala- nında gelişen destinasyonları arasında yer almaktadır. Hitit Yolu; eski kervan ve göç yol- larından geçen, 236 km boyunca işaretlenen, 17 fark- lı yürüyüş parkuru ve alterna- tif güzergahları ile birlikte, toplam uzunluk olarak 385 km’ye ulaşmaktadır. Altı dağ bisikleti rotasının toplam uzunluğu ise 406 km civarın- dadır. UNESCO logosunu taşımaya hak kazanan Hitit Yolu, yerli ve yabancı doğa-
xxxxxxxx tarafından ziyaret edilmektedir. Benzeri gibi kır- mızı beyaz işaretlerle belirle- nen, kavşak noktalarında tabelaların yer aldığı Hitit yolu yürüyüş parkurlarıyla ilgili detaylı bilgi xxx.xxxxxxxxx.xxx adresin- den edinilebilir. Kızılırmak Havzası Gastronomi ve Yürüyüş Yolu Türkiye’de bir ilk olarak doğa, tarih ve mutfak kültürünü buluşturan bir ekoturizm çalışmasıdır. Kızılırmak nehrinin kılavuzlu- ğunda trekking, bisiklet, kül- tür manzaralı araç yolu ve jip safari gibi farklı konsepteki rotalarıyla aktiviteye olduğu kadar damak tadına da önem veren doğaseverleri bekle- mektedir. Uluslararası stan- dartlarda işaretlenen, 25 güzergah üzerindeki rotala- rın toplam uzunluğu 305 km’ye ulaşan Gastronomi Yolu ile ilgili ayrıntılı bilgiyi xxx.xxxxxxxxxxxxxx.xxx sitesinden ulaşılabilir.
24- RESULOĞLU ESKİ TUNÇ ÇAĞI YERLEŞİMİ VE MEZARLIĞI
Çorum’un Uğurludağ ilçe- si’ne bağlı Resuloğlu Köyü sınırları içinde kalan, Delice Çayı’nın doğu yakasındaki Eski Tunç Çağı Mezarlığı, ka- zılarda bulunan 200’den faz-
Resuloğlu Mezarlık Xxxx Xxxxx
la taş sandık ve küp mezar ile önemli bir arkeolojik alandır.
Resuloğlu buluntularını ço- ğunluğu pişmiş topraktan yapılmış çanak çömlek, me- tal silahlar, metal vazolar ve çeşitli süs eşyaları oluştur- maktadır. Buluntular arasın- da kolyeler göze çarpmakta- dır. Akik, frit, fayans, deniz kabuğu ile taşın yanı sıra, bakır, altın, gümüş ve elek- trumdan yapılmış kolyeler bulunan süs eşyalarının en göz alıcılarıdır.
25- İSKİLİP KALESİ
Topoğrafik olarak İskilip’e hâ- kim, 100 m yükseklikte ve sarp kayalıklarla çevrili bir te-
İskilip Kalesi
75
pede kurulmuş İskilip Kalesi, son haline Osmanlılar zama- nında kavuşmuştur. Kalenin güneye bakan bir kapısı ve iki yer altı yolu bulunmakta- dır.
26-İSKİLİP KAYA MEZARLARI
İskilip Merkez’de Osmanlı Ka- lesi’nin güney ve güneydoğu eteğinde Roma Dönemine tarihlenen kaya mezarları bu- lunmaktadır. Kaya kütlesine oyularak yapılan mezarların girişlerinde iki sütun bulun- maktadır. Form olarak Antik Yunan tapınaklarını anımsa- tan tipik kaya mezarlarından- dır. Sütun başlıkları yerinde hayvan kabartması işlenmiş-
Kaya Mezarları
Xxxx Xxxxx Camii
tir. Alınlık kısmında mitolojik figürlerin betimlendiği kaya mezarının içinde iki seki bu- lunmaktadır.
27- XXXX XXXXX CAMİİ
76
Osmanlı şeyhülislamlarından ve islam bilginlerinden Xxxx- xxxx Xxxxxx’xxx babası Xxxx Xxxxx tarafından yaptırılan cami, İskilip’in en eski camisi- dir. 15. yüzyıla tarihlendiril- mektedir. Caminin yanında Ebussuud tarafından yaptırı- lan Xxxx Xxxxx Türbesi bulun- maktadır. Yapı kesme taş ve tuğladan yapılmıştır. Yanında taş kaide üzerinde yükselen tek şerefeli bir minaresi var- dır.
28- EMİRBEY CAMİİ
Xxxxx’xx en eski camisi olan yapı 1846 tarihinde yapılmış- tır. Taş temel üzerine ahşap çatkı arası kerpiç dolgulu- dur. Minaresi tamamen ah- şaptır.
29- KUNDUZ VE KUŞÇAÇİMENİ YAYLALARI
Yaylalar, Çorum Merkeze 100 km, Bayat ilçe merkezine ise 25 km uzaklıktadır. Bayat il- çesi sınırları içerisinde ve il- çenin kuzeyindeki dağlık Ka- ratepe mevkiinde yer almak- tadırlar. Yayla geleneği bu yaylalarda hâlâ sürdürül- mektedir. Yaylalarda sarıçam, karaçam ve köknar ağaçları
Kapılıkaya Anıtsal Kaya Mezarı
Koyunbaba Köprüsü
dikkati çekmektedir. Bol su kaynakları ve el değmemiş doğal güzellikleriyle yayla turizmine elverişli alanların başında gelmektedir.
30- LÂÇİN KAPILIKAYA ANITSAL KAYA MEZARI
Çorum’un 27 km kuzeyinde, Kırkdilim mevkiinde sarp, kayalık ve akarsu tarafından yarılmış derin vadilerin oluş- turduğu engebeli arazi üze- rinde, kuzeye doğru uzanan bir kaya kütlesinde yer al- maktadır. Helenistik döne- me, MÖ 2. yüzyıla tarihlenen kaya mezar, akarsu seviye- sinden 65 m yüksekliktedir. Mezar odasının kapısı üze- rinde “İkezios” yazısı okun- muştur. Mezar odası kare planlıdır. Girişin sağ ve so- lunda niş şeklinde oyulmuş mezar sekileri vardır.
31- OSMANCIK KALESİ (KANDiİBER KALESİ)
77
Osmancık ilçesi’nde yüksek bir tepe üzerine inşa edilen kalenin ilk olarak Romalılar zamanında yapıldığı düşü- nülmektedir. Birçok defa onarım ve imar çalışmalarına sahne olan kalenin Selçuklu- lar tarafından yeniden yapıl- dığı kabul edilmektedir.
32- KOYUNBABA KÖPRÜSÜ
Osmancık Kalesi’nin aşağısın- da, Kızılırmak üzerinde yer alan Koyunbaba Köprüsü, Osmanlı Sultanı II. Xxxxxxx zamanında yapılmıştır. Os- manlı klasik köprülerinden sayılan yapı, 250 m uzunlu- ğunda ve 15 gözlüdür. Köp- rünün kitabesi köprüde de- ğil, köprünün kuzey kısmın- da ve kalenin dibindeki kaya- lıktadır.
Koyunbaba Türbesi
Osmancık, Xxxx Xxxxxx Xxxx Camii
33- KOYUNBABA TÜRBESİ
Türbe, yüksekçe bir tepe üze- rinde yer almaktadır. 1469’da,
78
II. Xxxxxxx zamanında yaptı- rılmış bir yapı topluluğudur. Ne yazık ki günümüze sadece türbesi ulaşabilmiştir. Türbe sekizgen planlı ve piramidal çatılı olarak inşa edilmiştir.
34- XXXX XXXXXX XXXX CAMİİ (İMARET CAMİİ)
1431-1432 yıllarında Xxxx Xxxxxx Xxxx tarafından yaptırıldığı için aynı isimle anılmaktadır. Yapıldığı za- manda bir yapı topluluğu- nun parçası olan cami, bu- gün mihrabı ve taçkapısı ile ilgi çekmektedir. Orijinal mi- naresi yıkılınca yerine yenisi inşa edilmiştir. Caminin taçka- pısı mermerden yapılmıştır.
Kargı Yaylası
Üç dilimli bir kemerle çevril- miş olan taçkapı, mukarnaslı üst kısmı, mihrabiyeleri ve iki renkli giriş kapısı ile başlı başı- na bir sanat eseridir. Giriş kapı- sının üzerinde kitabe bulun- maktadır.
Taç kapının çift kanatlı ahşap kapısındaki işlemeler de Ana- dolu el sanatlarına hayran bı- rakacak niteliktedir.
35- HACIHAMZA KALESİ
İncesu Deresi’nin kuzeyinde yer alan kalenin yapımına III. Xxxxx döneminde 1723 yılın- da başlandığı kabul edilmek- tedir. Kalenin mimarı Xxxxx Xxx’xxx. Kalenin tamamlanması ise 1734 yılında X.Xxxxxx za- manında olmuştur. Belde hal- kı, 20. yüzyılın ortalarına kadar kale içinde yaşamıştır.
36- MİHRİ HATUN CAMİİ VE HAMAMI
IV. Xxxxx’xx eşi Xxxxx Xxxxx’xx Karakise Köyü’nde hastalana- rak ölmesi üzerine yaptırılan cami, 1943 yılında depremle büyük hasar görmüştür. Son- raki dönemlerde de cami bü- yük onarımlar geçirmiştir. Hamam, Mihri Hatun Camii ile
aynı dönemde yaptırılmıştır. Cami ve hamam Kargı ilçesin- de bulunmaktadır.
37- KARGI YAYLASI
Yöresel mimarinin gözlenebi- leceği xxxxx, xxxx xxxxxxxxx 000 xx, Xxxxx xxxxxxx 00 xx uzaklıktadır. Eğinönü, Aksu, Göl, Örencik ve Gökçedoğan yaylaları yöredeki bağlantılı yaylalardır. Gökçedoğan ve Aksu yayalarında alabalık ye- tiştirilmektedir.
38- XXXXXXXX XXXXXXX
Çorum’un en yüksek dağı, Kös Dağı’nda (2050 m) yer alan Xxxxxxxx Yaylası, kent merkezine 114 km, Kargı merkeze 26 km uzaklıktadır. Sarıçam ve karaçam özgün bitki örtüsüdür. Yaylada, yay- lacılar dışında gelen ziyaret- çiler için uygun konaklama ve yeme içme tesisleri mev- cuttur. Xxxxxxxx Xxxxxxx’xxx başlayıp Onar Yaylası’nda ta- mamlanan trekking parkuru çok güzel doğal manzaraya sahip bir parkurdur.
Kızılcaoluk Şelalesi
39- LEBLEBİCİLİK
79
Çorum denince akla gelen şeylerden biri “Leblebi” dir. Çorum leblebisinin meşhur olmasının sebeplerinden biri, çok zahmetli bir üretim aşa- masından sonra eşsiz bir lez- zete kavuşması ve leblebicili- ğin bir zanaat olarak Ço- rum’da kuşaktan kuşağa akta- rılmasıdır.
40-TATMADAN DÖNMEYİN
Hem besleyici hem de lezzet- li ÇATALAŞI’nı, büyük zah- metlerle pişirilen İSKİLİP DOLMASI’nı, KARGI SIRIK
KEBAP’ını, baklava hamurun- dan yapılan GÜL BURMA’yı ve tabii ki farklı lezzetlerdeki LEBLEBİ ÇEŞİTLERi’ni tatma- dan kentten ayrılmayın.
Çorum Leblebisi
SAMSUN
Çakırlar Korusu (Subasar Orman)
Samsun, Türkiye’nin kuzeyin- de, Karadeniz’in orta bölü- mündedir. Yeşilırmak ve Kızı- lırmak nehirlerinin Karade- niz’e döküldükleri deltalar arasında yer alan Samsun’u keşfetmek bir ulusun varoluş ruhunu yaşamak, doğanın cömertliğiyle taçlandırdığı tüm güzellikleri bir arada bul- mak ve büyülenmek demek- tir.
Alabildiğine yeşilin ve alabil- diğine mavinin dalga ve kuş sesleriyle ruhunuza sineceği, her köşesinde tarihin gör- kemli mirasıyla karşılaşacağı- nız bir simge kenttir Samsun. Samsun’da sizi doğanın ema- neti kuşlar karşılar, maviyle yeşile sınır çizen upuzun sa- hilden alır, yuvaları göllere, sazlıklara götürür. Yol boyun- ca Karadeniz’e kavuşmak için uzanan ırmakların yarattığı muazzam ovalarla, vadilerle ve dağların hediyesi yaylalar- la, kaplıcalarla tanıştırır. Bu doğal güzelliklerin yanı sıra binlerce yıllık höyükler, anıt mezarlar ve modern müzeler- le dolu bu şehirde kuşlar sizi
Simenit Gölü, Terme
gezdirirken kulağınıza geç- mişin sesini fısıldar…
83
Şehri keşfetmek için tarihin- den başlamak isterseniz MÖ 5500’lere kadar uzanmanız gerekir. Coğrafyasını hareket- lendiren ilk insan varoluşu bu çağlara dayanır. Şehrin tarih sahnesinde yaşayan bir kent olarak ilk var oluşu ise MÖ 6. yüzyılda Miletoslular’ın “Ami- sos” adındaki küçük yerleşke- ye bir pazar yeri kurmasıyla başlar.
Hakimiyet kuran uygarlıklar ‘Amisos’a farklı adlar verseler de bu adlar halkların zihnin- de yaşamamış ve bölge Ami- sos olarak anılmaya devam edilmiştir, taki Türkler 1072’de Amisos yakınındaki Xxxxx Sancağını alarak bura- ya yerleşip, Amisos’tan çağrı- şımla Samsun ismini verince- ye dek. Bölgenin tamamen Türk hâkimiyetine geçmesi Osmanlının Xxxxxx Xxxxxx Xxx’xx 1419’daki fethine da- yansa da Amisos, 12. ve 13. xxxx Xxxx kaynaklarında Xxx- xxx, batı kaynaklarında da Xxxxxxx olarak geçer. Ami-
Kurtuluş Yolu (Tütün iskelesi)
sos etrafında gelişen Samsun, kıyısı olan bir ticaret kenti ola- rak asırlar boyu hep odak noktası olmuş ve Hititliler’le başlayan serüveni Eretnalı- lar’dan Miletliler’e, Pers- ler’den, Romalılar’a, Ceneviz- liler’den, Pontuslular’a kadar pek çok uygarlığın izleriyle günümüze zenginleşerek gel- miştir. Bu arkeolojik zenginlik- leri bugün şehrin merkezin- deki Samsun Müzesi’nde bel- ge ve buluntularıyla beraber görmek mümkün. Tabii ki Samsun’un arkeolojik gezisi müzesiyle sınırlı değil, Barut- hane Tümülüsleri, Tekkeköy Mağaraları, Garpu Kale, Esen- tepe Mezarı, İkiztepe Höyüğü ve Asar Kale Samsun’un MÖ 6. yüzyılda başlayan yaşantısını günümüzde gözlemleme im- kanı veren dünya mirasların- dan sadece bazıları. Milli mü- cadeledeki yeri, tarihi rolü Türkiye için bambaşka bir önem taşıyan Samsun, bu de- ğerleri ve yakın tarihi görücü- ye çıkardığı önemli noktaların başında ise Gazi Müzesi, Ban- dırma Gemi Müzesi ve Milli Mücadele Açık Hava Müzesi geliyor. Dünya tarih edebiya- tına en başarılı anlatıcılardan
Samsun Genel Görünüm
85
biri olarak geçen seyyahımız Xxxxxx Xxxxxx 17. yüzyıl Xxx- xxxx’ nu satırlarıyla resmeder- xxx xxxxxx yapılmış Samsun Kalesi’nin heybetine dikkat çeker. O’nun Samsunu’nda halk gemicilik ve kendircilikle uğraşır, kiremitten yapılmış bahçe içinde evlerde oturur. İlerleyen yıllarda tütün ekimi yaygınlaşmış, buharlı gemi iş- letmelerinin Karadeniz’de ku- rulmasıyla beraber de şehir ti- cari gücünü artırarak kalkın- mıştır. Baskınlar ve büyük çaplı yangınlarla kent dönem dönem büyük zorluklar, yok- luklar atlatsa da dinamizmini hiç yitirmemiş, Kurtuluş Sava- şı’nın kıvılcımlarının yakıldığı xxxxx xxxx olarak tarih sah- nesinden bugüne güçlenerek
Amisos Hazinesi, Altın Küpe,
Helenistik Dönem
Salıpazarı, Çağlayan Köyü şelalesi
gelmiştir. Bugün verimli ova- ları, barajları, deniz ticareti tü- tün üretimi ve turizmiyle ülke ekonomisi için önemli rol oy- nar.
Samsun’un kültür zenginlikle- rinden bir tanesi de efsanevi kadın savaşçılar olarak bilinen Amazonların yurdu olmasıdır. Amazonların Samsun Terme ilçesi yakınlarındaki Themisk- yra’da yaşadıkları bilinir ve bugün her yıl bu bölgede Amazonlar adına Terme Amazon Festivali düzenlenir. Coğrafyasının Samsun’a ka- zandırdığı zenginliklere baktı- ğımızda da çam ormanlarıyla kaplı yemyeşil tepeler, kıyı şe- ridi boyunca uzanan kumsal- lar, içlerde tatlısu balık avcılı- ğının da yapılabildiği doğal göller ve baraj gölleri, şifalı kaplıcalar, yürüyüş ve kamp için biçilmiş kaftan olan mu- azzam yaylalar çıkıyor karşı- mıza.
Samsun ılıman iklimiyle dört mevsim rahatça gezilebildiği gibi kış sporlarına imkan su- nan ve ayrıca yaz aylarında da çim kayağı yapılabilen dağ yükseltileriyle de dikkat çeki- yor. Samsun, doğa turizmi ve tarih turizmiyle sunduğu ge-
Amazon Xxxx’xxxx xxxxx
00
xxx xxxxxxxxxxxxxxx xxxx sıra, de- niz mahsulleri, tatlı su balıkçı- lığı ve otantik lezzetleriyle gurme turizmine de hizmet eden bir şehirdir. Kafe ve res- toran olarak restore edilen Ya- lova Gemisi’ni ziyaret edebile- ceğiniz “Sahil Gezi Yolu”, deni- ze girip, yelken, sörf gibi su sporlarını yapabileceğiniz Ku- rupelit ve Muşta özel plajları, trekking, piknik ve foto safari yapabileceğiniz Kabaceviz Şelaleleri, Galeriç Ormanı, 140 farklı türü yaşatan Lâdik Gölü
- Kuş Cenneti ve şifalı sularına kendinizi teslim edeceğiniz Aslanağzı Kaplıcası Samsun’a gidip görmeden dönülmeye- cek doğa güzelliklerinden sa- dece birkaçıdır. Daha fazlası için tüm bu zenginlikler adına çizdiğimiz 40 maddelik rota- da Samsun’u keşfetme imkânı bulacaksınız.
Ladik Gölü
Oymaağaç Höyük Tepe
Şahin Kanyonu
Kunduz Ormanları
Xxxxx Xxxxx Xxxx Medresesi (Taş Medrese)
Havza Kaplıcaları v İmareti
Havza Atatürk Evi
90
Atatürk Anıtı
1-ATATÜRK ANITI (ONUR ANITI)
Samsun halkı tarafından Avusturyalı heykeltıraş Hein- xxxx Xxxxxxx’e yaptırılan hey- kel 1 Xxxx 1932 tarihinde bir tören ile açılmıştır. Bronzdan yapılmış heykelin kaidesiz yüksekliği 4.75 m kaideli yük- sekliği ise 8.85 m’dir. Kaidede şahlanan bir atın üzerinde Xxxxxxx’x bütün heybeti ile görmek mümkündür. Bu anıt tümüyle Xxxxxxx’x anlatmış, kuvvetin, azmin, cesaretin ve üstünlüğün göstergesi olarak Samsun şehrinin de simgesi haline gelmiştir. Heykeldeki kabartmalardan birinde sa- vaş sırasında, mermi ve cep- hane taşıyan kişiler, diğerin- de ise halk ile el ele canlandı- rılmış Atatürk durmaktadır.
Xxxxxxx’xx iki yanında da Türk ulusunun yaşlısı, köylü- sü, kentlisi görülmektedir. Heykeldeki yazılar da şöyle- dir;
“Vatanda Milli Mücadeleye başlamak için Gazi 19 Mayıs 1919 tarihinde Samsun’a çık- tı.” “Bu heykel Samsun Vilayet halkı tarafından 29 Birinci Teşrin 1931 tarihinde yapımı- na başlandı.”
2- GAZİ MÜZESİ (MANTİKA PALAS OTELİ)
Günümüzde Gazi Müzesi ola- rak hizmet veren yapı, 1902 yılında Xxxx Xxxxxx Xxxxxxx tarafından otel olarak yaptı- rılmıştır. Xxxxxxx Xxxxx Xx- xx’xxx 9. Ordu Müfettişi olarak 19 Mayıs 1919 tarihinde gel- diği Samsun’da ilk kaldığı yer
ve sonraki gelişlerinde ko- nakladığı yer bu binadır. Xxxxxxx Xxxxx Xxxxx’xxx anah- tarları bu ziyaretlerin anısına 1926 yılında Xxxxxxx Xxxxx Xxxxxxx’x hediye edilmiştir. Otel, Samsun Belediyesi’nin girişimiyle 1940 yılında Gazi Müzesi olarak ziyarete açıl- mıştır. 1968’den beri ziyarete açık olan Atatürk Müzesi ko- leksiyonları da Gazi Müze- si’ne dahil edilmiştir. Gerçek- leştirilen büyük çaplı resto- rasyon sonrasında Gazi Mü- zesi, 2006 yılında çağdaş mü- zecilik anlayışına uygun ola- rak yeniden ziyarete açılmış-
Gazi Müzesi
91
tır. Gazi Müzesi’nde Ata- türk’ün kullanmış olduğu eş- yalar ve fotoğraflar, yatak odası ve çalışma odası sergi- lenmektedir. Ayrıca müzede Xxxxxxx Xxxxx Xxxx ile bera- ber Samsun’a çıkan on sekiz silah arkadaşının balmumu heykelleri de bulunmaktadır.
3- BULVAR AVM EK BİNASI (ESKİ POLİHRON OTELİ)
Yeni açılan Bulvar AVM’nin bir bölümü haline gelen binaya ait tapu kayıtlarında daha önceden Polihron Oteli ola- rak kullanıldığı yazmaktadır. Bina mübadele sonrasında hazineye aktarılmıştır. 1930-
Bulvar AVM
İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Binası
92
1940 yılları arasında adliye binası olarak kullanılan yapı, daha sonra da Asker Hastanesi olarak hizmet ver- miştir.
4- İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ (BORLUOĞLU EVİ)
1890 yılında Banker Borluoğ- lu tarafından yaptırılan bina
19. yüzyıl Fransız mimarisinin etkilerini taşımaktadır. Mü- badele sonrasında Milli Em- lak Müdürlüğü’ne geçmiş ve 1936 yılına kadar konut ola- rak kullanılmıştır. Sonraki dö- nemlerde Ticaret Lisesi, Na- xxx Xxxxx Ortaokulu, Halk Eğitim Merkezi, Öğretmene- vi, Öğretmen Sağlık Merkezi
Garanti Bankası Binası
olarak kullanılmıştır. Günü- müzde Samsun İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü olarak hizmet veren iki katlı bina, sütunlarla süslü cephesiyle il- gi çekmektedir.
5- ESKİ OSMANLI BANKASI BİNASI (GARANTİ BANKASI)
1863 yılında kurulan Bank-ı Osmanî-i Şahane (Osmanlı Bankası), 1914 yılında, birçok ilde 80’i aşkın şubesi bulunan önemli bir banka idi. Banka- nın Samsun şubesi 1891 yı- lında açılmıştır. Binanın en il- gi çeken yönü ortasındaki anıtsal girişin kule şeklinde devam etmesidir. Kapının üzerinde Bank-ı Osmanî-i Şa- hane’nin (Osmanlı Bankası), Fransızca karşılığı olan “Ban- que Imperiale Ottomane” ya- zısı okunmaktadır. Bina, çatı- sındaki dört yuvarlak pence- resi, cephe süslemeleri, fer- forjeleri, çatı örtüsü ve elbet- te kulesiyle Samsun’un tarihi mimari dokusunda özel bir yere sahiptir.
6- BANDIRMA GEMİ MÜZESİ VE MİLLİ MÜCADELE AÇIK HAVA MÜZESİ
Modern Türkiye’nin kurulma- sının ilk ve en önemli adımı olan Xxxxxxxx Xxxxxx’nın baş- latılması için Anadolu’ya gi- den Xxxxxxx Xxxxx Xxxx’yı ta- şıyan gemi Bandırma Vapu- ru’dur. Bandırma Vapuru, 1878 yılında İngiltere'de yük ve yolcu vapuru olarak yapıl- mıştır. Daha sonra “Pander- ma” adıyla İstanbul’da bir fir- maya satılmıştır. Gemi Os- manlı Denizcilik İşletmesi’ne geçince adı “Bandırma” olarak değiştirilmiştir. Aslına uygun olarak yeniden yapılan Ban- dırma Vapuru, yakın tarihin önemli bir simgesi olarak ge- lecek kuşaklara aktarılmakta- dır. Gemi-Müzede Xxxxxxx’xx ve arkadaşlarının balmumu heykelleri sergilenmektedir. Milli Mücadele Parkı ve Açık Hava Müzesi’nde ise Çanak- kale Savaşı’ndan Türk Ordusu- nun İzmir’i alışına kadar olan mücadeleyi temsil eden sera- mik kabartmalar, Samsun ve ilçelerinden verilen 1200 şe-
Bandırma Vapuru
93
hidin adlarının yazılı olduğu şehitler yazıtı, bronz kabart- malar, Milli Kurtuluş Anıtı ile Xxxxxxxx Xxxxxx’nda kullanılan savaş malzemeleri (top, torpi- do, mayınlar vb.) bulunmak- tadır.
7- KURTULUŞ YOLU (TÜTÜN İSKELESİ)
19 Mayıs 1919’da Xxxxxxx Ke- mal Xxxx’nın Samsun’a ayak bastığı yerde yer alan iskele 19 Mayıs 1919 günü Xxxxxxx Xxxxx Xxxx’nın Samsun’a ayak basarak Kurtuluş Mücadelesini başlattığı anı ölümsüzleştirmek için pano- ramik bir görüntü oluşturul- du.
Her şeyiyle yok edilmek iste-
İlk Adım Anıtı
Büyük Camii
94
nen Türk Milletinin azim ve kararının yansıtılmaya çalışıl- dığı bu anıt tabloda Xxx Xxxxx Xxxxxxx Xxxxx Xxxxxxx ve onunla birlikte karaya çıkan 18 yiğidin, onla- ru karşılamaya gelen Samsun halkının temsili heykelleri oluşturuldu.
Heykeller birebir insan ölçü- lerinde ve balmumu tekniğiy- le yapılmıştır.
8- BÜYÜK CAMİİ
Kent merkezindeki Saathane Meydanı’ndadır. Xxxxxxx Xx- xx Xxx Xxxxxx tarafından 9 Eylül 1884 tarihinde yaptırılmıştır. Xxxxxx Xxxxxxxxx’xx annesi ta-
Mater Dolorosa Katolik Kilisesi
rafından onarıldığı için Valide Camii olarak da anılmaktadır. Kesme taştan yapılan cami, iki minarelidir. Büyük xxx xxxxx çevresinde küçük kub- beler şeklinde inşa edilmiştir. Cami çok sayıda pencereye sahip olduğu için iç mekân aydınlık ve ferahtır. Mihrap xxxx xxxxx mermerden ya- pılmıştır ve yüksektir.
9- MATER DOLOROSA KATOLİK KİLİSESİ
Kilisenin yapımı 1846 yılında Kapusen Rahipleri tarafından gerçekleştirilmiştir. Bu kilise 8x12 m ölçülerinde küçük bir yapı idi. 1876 yılında Xxxxxx Xxxxx tarafından verilen izin fermanı ile günümüzdeki kili- se inşa edilmiştir. 1885 yılında Mater Dolorosa (Acı Çeken Anne-Hz. Meryem) Kilise- si’nin yanına mezarlık ve ma- nastır yapılmıştır. Kilise xxxx- rete açıktır.
10- BARUTHANE KALKANCA TÜMÜLÜSLERİ
Xxxxxxxx Xxxxxxxxx’xxx, Xxx- xxx-Xxxxx xxxxxxxx xxxxxxxx, xxxxxxx 0 xx uzaklıkta Barut- hane mevkiinde yer alan iki
tümülüs yığma tepe olup, es- ki çağlarda soylu kişilerin gö- müldüğü mezarlardır. Sam- sun Büyükşehir Belediye Baş- kanlığı desteğiyle Müze Mü- dürlüğü’nce yapılan bilimsel kazıların sonunda iki ayrı me- zar ortaya çıkartılmıştır. Gü- neydeki tümülüs 15 m yük- sekliğinde ve 40 m çapında- dır. Bu tümülüsün altında krem rengi sıvalı iki odalı bir mezar bulunmuştur. Ön oda- da, kırmızı renk boyalı iki şe- rit halinde süsleme görül- mektedir. Arka odada ise bir kline (ölü yatağı) görülmekte- dir. 8 m yüksekliğinde ve 30 m çapında olan kuzeydeki tü- mülüsün altında arka arkaya sıralanan 3 odalı bir mezar yapısı bulunmuştur. Odaların duvarları yalancı sütunlarla süslenmiştir. Mezarlar daha önce soyulduğundan sadece kırık kap parçaları, bronz çivi ve kemik gibi buluntular ele geçmiştir. Bu tümülüsler MÖ
3. yüzyıla tarihlenmektedir.
11- SAMSUN ARKEOLOJİ VE ETNOGRAFYA MÜZESİ
Samsun’daki Arkeoloji ve Et- nografya Müzesi 1981 yılın-
Amisos Dört Mevsim Mozaiğinden
95
dan beri Samsunluları ve zi- yaretçilerini, kentin zengin geçmişi ile buluşturmaktadır. Müzede ilk göze çarpan eser 1958 yılında Amisos antik kentinde bulunmuş olan ta- ban mozaiğidir. Xxxxxxxxx Xxxxxxx (222-235) zamanına tarihlenmektedir. Amisos ta- ban mozaiği; 10 panodan oluşmaktadır. 7 x 8 m ölçüle- rindedir. Amisos mozaiğinin önemi, Akhilleus kültünün varlığının, Karadeniz’in gü- ney kıyılarında da görülmesi- nin örneği olmasından ileri gelmektedir. Mozaiğin he- men arkasında Amisos Hazi- nesi sergilenmektedir. 1995 yılında Samsun kent merke- zinde gerçekleştirilen yol ge- nişletme çalışmaları sırasında bulunan mezar odası bulun- tuları Amisos Hazineleri ola- rak anılan grubu oluşturmak- tadır. Altın eserler arasında kadın başlı bilezik, aslan başlı bilezik, 10 aplik, 13 düğme, yüzük, defne yapraklı bir taç ve kolyeler ilk akla gelenler- dir. Yine orta salonda Klasik, Helenistik, Roma, Bizans, Sel-
Xxxxx Xxxx Xxxx
96
çuklu, Osmanlı ve Cumhuri- yet dönemine ait sikkeler de sergilenmektedir. Müzenin sağdaki salonunda Samsun çevresinde ele geçirilen Kal- kolitik, Eski Tunç çağlarına ve Hitit, Helenistik, Roma ve Bi- zans dönemlerine ait bulun- tular yer alır.
Bu salonda, 1. yüzyıla tarihle- nen bronz atlet heykeli dik- kat çeker. Müzenin etnograf- ya bölümünde ise yörenin sosyal, dini ve ticari yaşantı- sını yansıtan etnografik de- ğeri olan eserler sergilen- mektedir. Müzenin bahçe- sinde de lahitler, steller, ka- bartmalar ve yazıtlar bulu- nur.
12- SAHİL GEZİ YOLU
Yeni düzenlemesiyle Sam- sun’un en güzel yürüyüş par- kurlarından olan Sahil Gezi Yolu çeşitli eğlence ve din- lence olanaklarıyla da gide- rek popüler bir yer olmakta- dır. Yaz aylarında faytonlarla turlanabilen Sahil Gezi Yolu, Doğu Park ile Batı Park ara- sında uzanmaktadır. Sahil Gezi Yolu’nda;
Sevgi Gölü ve Parkı: Suni göl
olarak hazırlanan alanda ku- ğular, ördekler başta olmak üzere çeşitli su kuşları bulun- maktadır. Yerleştirilen hey- xxxxxx sahil yolunu gezenleri küçük sürprizler olarak karşı- lamaktadırlar. Göl etrafında yürüyüş parkurları, kafe-res- toran, oturma ve dinlenme mekânları yer alır.
Samsun Hayvanat Bahçesi: Sahil Gezi Yolu’nun doğu- sunda, Sevgi Gölü ve Par- kı’nın yanında bulunan hay- vanat bahçesinde, aslan, xxxxxx, xxxxxx, deve, de- vekuşu, sülün, çeşitli su kuş- ları, tavus kuşları, geyik, keçi, ayı, midilli ve köpekler bu- lunmaktadır.
Xxxxxxxx Xxxx (Tütün İskele- si): Xxxxx Xxxx Xxxx’xxx orta- sında Kurtuluş Yolu (Tütün İs- kelesi) düzenlemesi yer al- maktadır. Bandırma Vapu- ru’nun modern bir sergile- mesi ve Xxxxxxx Xxxxx Xxxx ile on sekiz arkadaşının hey- kelleri bu iskelede açık hava- da sergilenmektedir. Bura- dan başlayıp Yabancılar Paza- rı’nın önünden geçerek kent merkezine uzanan yol, mo- xxxx şehircilik anlayışı ile dü- zenlenmiştir.
Yalova Gemisi: 1948 Hollan- da yapımı Yalova Gemisi, 1995 yılına kadar İstanbul Şehir Hatları Vapuru olarak İstanbul-Yalova seferlerini yapmıştır. 1998 yılında Sam- sun Büyükşehir Belediyesi ta- rafından satın alınmış ve Sa- hil Gezi Yolu projesi kapsa- mında özgün şekline müda- hale edilmeden kafe-resto- ran olarak düzenlenmiştir.
13- SAMSUN SAHİLİ
Çok uzun bir sahil şeridine sahip olan Samsun'da Sam- sun Ondokuzmayıs İlçesi ara- sında bulunan yaklaşık 35 km’lik sahil şeridinin %90’lık bölümü denize girmeye elve- rişlidir. Atakum, Kurupelit,
Atakum Sahilleri
97
Atakent, Çatalçam, İncesu, Dereköy, Taflan, Erenköy, En- giz ve Muşta’da özel plajlar, kamp alanları ve çeşitli bü- yüklüklerde konaklama alan- ları bulunmaktadır. Bu sahil şeridinde yelken, sörf, jet ski vb alternatif su sporları yap- ma imkânı bulunmaktadır. Sahil şeridinde birçok eğlen- ce merkezi gece geç saatlere kadar eğlence hizmeti sun- maktadır.
14- TEKKEKÖY MAĞARALARI
Xxxxxx’xx 00 xx doğusun- da Tekkeköy ilçesi sınırları içerisinde yer alır. 1941 yılın- da yapılan araştırmalarda bu- rada çok sayıda prehistorik
Tekkeköy Mağaraları
Kabaceviz Şelaleleri
mağara, sığınak ve düz yerle- şim keşfedilmiş, Paleolitik, Tunç Çağı ve Hititlere ait bu- luntular ele geçirilmiştir.
98
Buluntular Samsun Müze- si’ndedir. Çınarcık ve Fındıcak vadilerinin birleştiği yerde ve her iki vadiye hâkim durum- da bulunan bir kaya kitlesi ise “Delikli Kaya” adıyla bilin- mektedir. Burasının Frig Kale- si olduğu yapılan araştırma- lar sonucunda anlaşılmıştır.
15-KABACEVİZ ŞELALELERİ
Xxxxxx’x xxxxxxxx 00 xx, Xxxxxxxx ilçe merkezine uzaklığı 22 km olan Kabace- viz Şelaleleri bölgenin görül- meye değer turizm alanların-
Keltepe Kilisesi
dandır. Üç aşamalı şelaleler birleşiminden oluşan alan gezi, trekking, dağcılık, pik- nik ve foto safari imkanları sunmaktadır. İkinci kademe- de yaklaşık 60 m su düşümü olan şelalede Ağustos ayı so- nuna kadar su akışı bulun- maktadır. Bölgeyi ziyaret için en iyi dönem, Mayıs ayının sonu ile Ekim ayının başı ara- sıdır.
16-SALIPAZARI ŞELALELERİ
Salıpazarı İlçesi’ne 7 km mesa- fede bulunan Çağlayan Köyü, adından da anlaşılacağı gibi dere yatağına kurulmuştur. Çevresinde çok sayıda şelale bulunmaktadır. Bunların her
biri bir doğa harikası olarak ziyaretçileri büyülemektedir.
17- COSTAL ORMANI
Tekkeköy ilçesi Gelemen Mevkii’nde yer alan Costal ormanları, Karadeniz’de en- der kalmış kıyı ormanlarına güzel bir örnektir. Burası Samsun ilindeki doğal değeri yüksek alanlardan biri olarak belirlenmiştir.
18- KELTEPE KİLİSESİ
Tekkeköy ilçesinde yer alan
Göğceli Camii
99
taştan yapılmış kilisenin kub- besinin bir bölümü yıkılmış olsa da yapının mimari özel- likleri hâlâ kendini hissettir- mektedir. Yapı içindeki sü- tunlar ve kemerler yapının eski görünümünü, hayal gü- cüne gerek kalmadan gözler önüne sermektedir.
19- SAMSUN AHŞAP CAMİLERİ
Samsun İli, dini mimarinin ahşapla uygulandığı çok sayı- daki yapı grubu ile sanat tari-
Göğceli Camii
100
Amazon Adası
hi bilimine oldukça zengin örnekler sunmaktadır. Bu ürünlerin yoğun olmasına rağmen çok tanınmamaları bilim adamlarına yeni bilim- sel çalışma alanları sağlamak- tadır. İlimizde inşa edilen camilerin önemli bir bölümü- nü ‘’Ahşap Camiler’’ oluştur- maktadır. 1996-2012 yılları arasında tespit ve tescil işlemleri gerçekleştirilen Samsun Ahşap Camileri sayı- sal olarak 120 tane olup
Yukarı Söğütlü Camii
tamamı tescile önerilmiştir. Bunlardan 50 den fazlası tes- cillenerek koruma altına alın- mış, diğerlerinin tescil işlem- leri de hızla devam etmekte- dir. İlimizin bu konuda Akyazı Köyü (Gökgöl) Camii, Yukarı Söğütlü Camii, Göğceli (Gökçeli) Camii, Bekdemir Köyü Camii görülmesi gere- kenler arasında ilk sıralarda yer almaktadır.
20- AMAZONLAR VE AMAZON ADASI
Terme tarihi ile ilgili önemli efsane Amazonlardır. Ama- zonların en önemli özelliği savaşçı oluşlarıdır. Terme adının da, kıyısında Ama- zonların Themiskyra adlı kentlerini kurdukları Ther- modon’dan (bugünkü Terme Çayı) geldiği kabul edilmek- tedir. Termeli Amazonların kahramanlıklarını anlatan antik çağ sanat eserlerine