Contract
T.C. YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
Esas No. 2020/4863 Karar No. 2021/3915 Tarihi: 16/02/2021
Xxxxxx Xxxxx / Madde 4857 S. İşK/11
1475 S. İşK/14
⚫ BELİRLİ SÜRELİ İŞ SÖZLEŞMESİN YAPAN İŞVERENİN DAHA SONRA BELİRLİ SÜRELİ İŞ SÖZLEŞMESİNİN KOŞULLARININ OLMADI- ŠINI İLERİ SÜREMEYECEŠİ
⚫ BELİRLİ SÜRELİ İŞ SÖZLEŞMESİNİN KOŞULLARI BULUNMASA DA İŞVERENİN SONRADAN BU DURUMA DAYANMASININ HAKKIN KÖTÜYE KULLANILMASI NİTELİŠİN- DE OLDUŠU
⚫ İŞÇİNİN BAKİYE SÜRE ÜCRETİ İSTEYE- BİLECEŠİ
ÖZETİ: Uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre ve özellikle belirli sözleşme yapılmasını gerektirir objektif şartlar bulunmamakta ise de taraflar arasında belirli süreli iş sözleşmesi yapılmış olup davalı işverenin talebi üzerine süreli olarak yapılan bu sözleşmenin yapılmasında objektif şartlar bulunmadığı, bu nedenle belirsiz olduğunun işveren tarafından ileri sürülmesi dürüstlük kuralına uygun düşmeyeceğinden bu yönde yapılacak savunmaya itibar edilemez. Bu nedenle işçiyi korumaya yönelik kalan süre ücreti düzenlemesinin işveren lehine değerlendirilemeyeceği gözetilmeksizin mahkemece objektif neden bulunmadığı ve iş sözleşmesinin belirsiz süreli olduğundan bahisle dava konusu kalan süre ücreti talebinin reddi isabetli olmamıştır. İş sözleşmesinin işverence 11/04/2017
tarihinde feshedildiği anlaşılmakla, Borçlar Kanunun 438/2. maddesi de gözetilerek davacının kalan süreye yönelik ücret alacağı belirlenerek hüküm altına alınması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
DAVA: Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Xxxxxx Xxxxxx tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalının işletmesinde olan Isparta şehir hastanesinde işletme müdürü olarak çalışmak üzere 02/12/2016-10/11/2018 tarihleri arasında geçerli olmak ve aylık net 9.000,00 TL ücret ödenmek üzere belirli süreli iş sözleşmesi imzaladığı, sözleşmenin 11/04/2017 tarihinde ihbar tazminatı da ödenmek suretiyle işverence feshedildiği, fesih bildirimini haklarını saklı tutarak imzaladığı, belirli süreli iş sözleşmesi imzalamasına rağmen bakiye süre ücretlerinin ödenmediği iddiası ile bakiye süre ücreti alacağının tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
İlk Derece Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkeme, toplanan kanıtlar ve yapılan yargılama neticesinde davanın reddine karar vermiştir.
İstinaf:
Kararı davacı vekili istinaf etmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
Bölge Adliye Mahkemesince, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin belirli süreli olup olmadığı ve sözleşmenin süresinden önce feshine dayalı olarak işverence ödenmesi gereken kalan süreye ait ücretler konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu'nun 11. maddesinde, “İş ilişkisinin bir süreye bağlı olarak yapılmadığı halde sözleşme belirsiz süreli sayılır. Belirli süreli işlerde veya belli bir işin tamamlanması veya belirli bir olgunun ortaya çıkması gibi objektif şartlara bağlı olarak işveren ile işçi arasında yazılı şekilde yapılan iş sözleşmesi belirli süreli iş sözleşmesidir. Belirli süreli iş sözleşmesi, esaslı bir sebep olmadıkça, birden fazla üst üste (zincirleme) yapılamaz. Aksi halde iş sözleşmesi başlangıçtan itibaren belirsiz süreli kabul edilir. Esaslı sebebe dayalı zincirleme iş sözleşmeleri, belirli
2326
süreli olma özelliğini korurlar” şeklinde düzenleme ile bu konudaki esaslar belirlenmiştir.
İş ilişkisinin süreye bağlı olarak yapılmadığı hallerde sözleşmenin belirsiz süreli sayılacağı vurgulanarak xxx xxxxx ortaya konulmuştur. İş sözleşmelerinin belirsiz süreli olması asıl, belirli süreli olması istisnadır. Kanunda belirli süreli işlerle, belirli bir işin tamamlanması veya belli bir olgunun ortaya çıkması gibi objektif şartlara bağlı olarak belirli süreli iş sözleşmesi yapılabilecektir.
Belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışan işçilerin belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalışan işçilere göre daha az koruma altına olduğu düşünüldüğünde, iş sözleşmelerinin belirsiz süreli olmasının asıl, belirli süreli olmasının istisna olarak düzenlenmesinin işçinin korunması amacına matuf olduğundan davalı işverence objektif neden yokluğunun ve dolayısıyla sözleşmenin belirsiz süreli olduğunun ileri sürülmesi halinde işçinin korunması amacını taşıyan düzenlemenin aksine sonuç doğuracak şekilde uygulanması kanunun amacına aykırı olacağı gibi hakkın kötüye kullanılması niteliğindedir.
Somut olayda, taraflar arasında “Belirli Süreli Personel İş Sözleşmesi” başlıklı sözleşme ile belirli süreli iş sözleşmesi imzalandığı açıklamasına yer verilerek, 02/12/2016 tarihinde başlamak ve 10/11/2018 tarihine kadar geçerli olmak üzere iş sözleşmesi imzalanmıştır. Uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre ve özellikle belirli sözleşme yapılmasını gerektirir objektif şartlar bulunmamakta ise de taraflar arasında belirli süreli iş sözleşmesi yapılmış olup davalı işverenin talebi üzerine süreli olarak yapılan bu sözleşmenin yapılmasında objektif şartlar bulunmadığı, bu nedenle belirsiz olduğunun işveren tarafından ileri sürülmesi dürüstlük kuralına uygun düşmeyeceğinden bu yönde yapılacak savunmaya itibar edilemez. Bu nedenle işçiyi korumaya yönelik kalan süre ücreti düzenlemesinin işveren lehine değerlendirilemeyeceği gözetilmeksizin mahkemece objektif neden bulunmadığı ve iş sözleşmesinin belirsiz süreli olduğundan bahisle dava konusu kalan süre ücreti talebinin reddi isabetli olmamıştır. İş sözleşmesinin işverence 11/04/2017 tarihinde feshedildiği anlaşılmakla, Borçlar Kanunun 438/2. maddesi de gözetilerek davacının kalan süreye yönelik ücret alacağı belirlenerek hüküm altına alınması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.