Examples of Borsa in a sentence
Doğacak alacaklarını sermaye piyasası araçları ile takas ve mahsup edebilir, alacağını tahsil için sermaye piyasası araçlarını Borsa'da veya Borsa mevzuatı saklı kalmak koşulu ile mevzuatın izin verdiği durumlarda özen borcu çerçevesinde ve müşteri menfaatlerini gözeterek Borsa dışında satabilir.
BANKA, MÜŞTERi'nin Borsa veya Borsa dışı piyasalarda alım satımını yapacağı Sermaye Piyasası Araçları için aşağıdaki koşullarda aracılık hizmeti verecektir.
BORSA VEYA TEŞKİLATLANMIŞ DİĞER PİYASALAR: Borsa İstanbul A.Ş., faaliyetleri SPK kanun ve mevzuatında belirtilen diğer borsa ve teşkilatlanmış diğer piyasalar.
Yatırım kuruluşu nezdinde açtıracağınız hesap ve bu hesap üzerinden Borsa’da gerçekleştirilecek tüm işlemler için Sermaye Piyasası Kurulu, Borsa ve Takas Merkezi tarafından çıkartılan ilgili her türlü mevzuat ve benzeri tüm idari düzenleme hükümleri uygulanacaktır.
Dayanak göstergesi ise Borsa İstanbul A.Ş.(BIST) tarafından oluşturulmuş hisse senedi endeksleridir.