Borsa tanımı

Borsa. Anonim şirket şeklinde kurulan, sermaye piyasası araçları, kambiyo ve kıymetli madenler ile kıymetli taşların ve Kurulca uygun görülen diğer sözleşmelerin, belgelerin ve kıymetlerin serbest rekabet şartları altında kolay ve güvenli bir şekilde alınıp satılabilmesini sağlamak ve oluşan fiyatları tespit ve ilan etmek üzere kendisi veya piyasa işleticisi tarafından işletilen ve/veya yönetilen, alım satım emirlerini sonuçlandıracak şekilde bir araya getiren veya bu emirlerin bir araya gelmesini kolaylaştıran, 6362 sayılı kanuna uygun olarak yetkilendirilen ve düzenli faaliyet gösteren sistemler ve pazar yerleridir.
Borsa. Borsa İstanbul A.Ş.’yi,
Borsa. Borsa İstanbul A.Ş.

Examples of Borsa in a sentence

  • Borsada gerçekleştirilecek işlemleri tevsik edici belgeler ise SPK ve Borsa İstanbul A.Ş. belirleyeceği esas ve şartlarda düzenlenir.

  • These documents supporting transactions to be made on the Stock Exchange are issued under the rules and conditions to be determined by the Borsa İstanbul A.Ş. and CMB.


More Definitions of Borsa

Borsa. Sermaye piyasası araçlarının işlem göreceği borsalar ve teşkilatlanmış diğer piyasaları,
Borsa. Borsa İstanbul (BİST) ve yasa uyarınca kurulmuş ve kurulacak diğer menkul kıymet borsalarını,
Borsa. Opsiyon işlem sonuç formunda belirtilecek olan endeksin hesaplandığı borsa veya kotasyon sistemidir. Eğer endeksi oluşturan hisseler geçici olarak başka bir borsa veya kotasyon sistemine taşınırsa, borsa olarak kabul edilecek sistem hisselerin taşındığı yer olacaktır.
Borsa. Sermaye piyasası araçlarının işlem göreceği borsalar ve teşkil atlanmış diğer piyasaları, BİST: Borsa İstanbul A.Ş.’yi,
Borsa. Sermaye piyasası araçlarının işlem gördüğü borsalar ile kıymetli madenler borsaları ve bunlarla aynı mahiyetteki yurt dışı borsalar ve teşkilatlanmış piyasaları,
Borsa. Para ve sermaye piyasası araçlarının işlem gördüğü yurt içi ve yurt dışı borsalar ile borsa dışı teşkilatlanmış diğer piyasaları,
Borsa. 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendinde tanımlanan sistemler ve pazar yerleri ile bunların muadili olduğu Kurulca kabul edilen yurt dışında kurulu sistem ve pazar yerlerini, Emeklilik yatırım fonu/Fon: Emeklilik şirketi tarafından emeklilik sözleşmesi çerçevesinde alınan ve katılımcılar adına bireysel emeklilik hesaplarında izlenen katkıların, riskin dağıtılması ve inançlı mülkiyet esaslarına göre işletilmesi amacıyla oluşturulan malvarlığını,